Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/902 E. 2023/220 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/902
KARAR NO : 2023/220

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/02/2022
NUMARASI : 2019/594 Esas, 2022/182 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALILAR : …

BİRLEŞEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2020
NUMARASI : 2020/343 Esas, 2020/278 Karar
DAVACI :…
VEKİLİ :…
DAVALILAR : …
VEKİLİ : …

DAVANIN KONUSU : Tazminat

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 27/03/2018 tarihinde ….poliçe numaralı Nakliyat Emtia Sigorta poliçesi ile davacı … şirketine sigortalı ….adına muhtelif emtiaların nakliyesini sağlayan, davalı …’a ait …. plaka sayılı araçta tek taraflı, ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, kazanın araç sürücüsü olan ve kazada vefat eden davalı …’in asli kusurundan meydana geldiğini, kaza sonrasında yapılan başvuru üzerine, hasarlanan emtia bedelleri için sigortalıya 09/07/2018 tarihinde 65.132,66.TL.ödeme yapıldığını, sürücünün olayda asli kusurlu olması nedeni ile TTK hükümleri gereğince davacı şirketin sigortalı yerine geçeceği belirtilerek, ödemesi yapılan 65.132,66.TL.nin ödeme tarihi olan 09/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalıların davaya cevap vermedikleri anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın asıl dava yönünden kabulüne, birleşen dava yönünden esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına kararı verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davalılar vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece zamanaşımı ve yetki itirazlarının değerlendirilmediğini, yetkili mahkemenin Giresun Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının dava şartı olan arabuluculuğa başvurmadığını, davacının rücu hakkının bulunmadığını, hükme esas alınan raporun hatalı olduğunu, müştereken ve müteselsilen kararı verilmesinin ve faize hükmedilmesinin de yerinde olmadığını, lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle, mahkemece verilen kararın kaldırılarak davacının davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, TTK’nın 1472. maddesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ile sigortalı dava dışı….’nin taşınan emtialarının 27/03/2018 tarihinde tek taraflı meydana gelen trafik kazasında hasarlandığını, dava dışı sigortalısına 09/07/2018 tarihinde 65.132,66 TL hasar bedeli ödendiğini, ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte araç sürücüsü ve maliki olan davalılardan tahsili talebi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yerel mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın esası hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen karar davalılar vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, Karayolları Trafik Kanunun’un 110/2 maddesine göre “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” hükmüne göre yerel mahkemenin yetkili mahkeme olması nedeniyle yetki itirazının yerinde olmamasına, 17/02/2020 tarihli bilirkişi raporundaki kusura ilişkin tespitin kazanın oluş şekli itibariyle yerinde olmasına, hasar tespitine ilişkin hükme esas alınan 05/01/2022 tarihli raporun denetime açık ve hüküm vermeye elverişli olmasına, dava tarihi itibariyle zorunlu arabuluculuğun dava şartı olmamasına, davalılar …. hakkında usulüne uygun açılmış bir dava olmaması nedeniyle davalılar vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalılar vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davalılar vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Alınması gerekli 4.449,21 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.112,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.336,51 TL’nin davalılar … ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına.
Karar kesin olduğundan harç tahsil müzekkeresinin İlk Derece Mahkemesi’nce yazılmasına.
3.İş bu kararın, bilgi mahiyetinde İlk Derece Mahkemesi’nce taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.09/02/2023


Başkan

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Katip

¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 09/02/2023

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!