Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/807 E. 2023/120 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/807
KARAR NO : 2023/120

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/03/2022
NUMARASI : 2020/21 Esas-2022/263 Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : ….
DAVALILAR :….
VEKİLLERİ : …
VEKİLLERİ : …
DAVANIN KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Samsun ….Şubesi ile dava dışı Samsun … A.Ş. ve kefilleri arasında 27/08/2014 tarihinde GKS imzalandığını ve kullandırıldığını, kredi geri ödemelerinin zamanında yapılmaması üzerine Beyoğlu 48. Noterliğinin …. tarih ve …. sayılı hesap kat ihtarıyla hesabın 527.498,61 TL üzerinden kat edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine Samsun 9.İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasıyla toplam 757.061,93 TL üzerinden takibe geçildiğini, davalı borçluların işbu takibe borca ve faiz oranına itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, bu nedenlerle davalıların Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2017/128919 Esas sayılı dosyasına yaptıkların itirazın iptaline, takibin devamına, davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalılar … ve … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dışı şirketin OHAL kapsamında KHK gereğince kapatıldığını, müvekkilinin takibe konu borçtan sorumlu olmadığını, 670 Sayılı KHK kapsamında kapatılan asıl borçlu şirketin borç ve yükümlülüklerinde Maliye Bakanlığının sorumlu olduğunu, esas sorunun davacının alacağını kefillerden talep edip edemeyeceğinin belirlenmesi olduğunu, müvekkilinin 31/01/2016 tarihinde şirket ortaklığından ayrıldığını, bu nedenle bu borçtan sorumlu olmadığını belirterek, davanın reddine, davacı aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini savunduğu anlaşılmıştır.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davaya konu sözleşme ve kefalet protokolünün müvekkili açısından hukuki geçerliliği olmadığını, davacınında bu yöne ilişkin bir delil sunamadığını, sözleşmenin tarihi itibarıyla 2014 yılında yapılmış olması nedeniyle 6098 sayılı TBK hükümlerinin uygulanması gerektiğini, sözleşmenin geçerli olabilmesi için sözleşmenin yazılı olması, sorumlu olunan azami miktarın belirli olması ve kefalet tarihinin de kefil olanın kendi el yazısı ile sözleşmeye yazılmış olması şartlarının hep birlikte arandığını, aksi halde sözleşmenin geçerliliğinden bahsetmenin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine, davacı aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini savunduğu anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davalılar … ve …. hakkındaki hüküm kesinleşmiş olmakla bu davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davalı … yönünden ise davanın reddine dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekilinin dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı inceleme yapılarak hazırlandığını, rapora karşı yapmış oldukları itirazların göz ardı edildiğini, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu ve bu nedenlerle kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından davalılar hakkında Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasında ilamsız takip başlatıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durdurulduğu ve itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yerel mahkemece, davalılar … ve …. hakkındaki hüküm kesinleşmiş olmakla karar verilmesine yer olmadığına, davalı … yönünden davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle takibin dayanağının 27/08/2014 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesi olmasına, sözleşmenin kefalete ilişkin 48.sayfasındaki kefalet sözleşmesinin geçerliliği için gerekli olan kefalet limiti, kefalet türü ve kefalet tarihinin el yazısıyla yazılmış olmasına rağmen anılan yazıların Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi raporundan davalı …’ın eli ürünü olmadığının anlaşılmasına, geçersiz kefalet ilişkisi bulunduğu bilinmesine rağmen davacı bankanın icra takibi başlatması nedeniyle yerel mahkemece kötüniyet tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan REDDİNE,
2.Alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin başvuru yapan davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına,
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü’nce taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.19/01/2023


Başkan

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Katip

¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 19/01/2023
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!