Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/794 E. 2022/1483 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/794
KARAR NO : 2022/1483

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/2021
NUMARASI : 2018/745 Esas, 2021/1100 Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : …

DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : Alacak

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin inşaat sektöründe iş yapan bir firma, davalı şirketin ise yapı malzemeleri satan firma olduğunu, müvekkilinin davalı firma ile 2011-2014 yılları arasında ticari ilişkide bulunduğunu, davalı firmadan yapı malzemeleri temini için müvekkilinin ürünleri teslim almadan önce çek ile ödediğini, davalı firmadan alınan malzemelere ilişkin tüm fatura tutarının 727.202,94 TL olduğunu, yapılan çek ödemelerinin fatura tutarının üzerinde olduğunu beyanla müvekkilinin alacağının tam ve kesin olarak tespit edebilmesinin olanaksız olması nedeniyle alacağın tam ve kesin olarak belirlenebildiğinde arttırılmak üzere asgari 100.000,00 TL haksız kazancın tüm yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı – karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; belirsiz alacak talebinin mümkün olmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının çeklerin tamamını ödemediğini, davacı aleyhine halefiyete dayalı rücuen tazminat talebi ile Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının açıldığını, dava dilekçesinde belirtilen bir kısım bankalara ait çeklerin müvekkili firma tarafından tahsil edildiğinin doğru olmadığını beyanla davacı karşı davalının usul ve yasaya aykırı davasının reddini, davacı tarafından keşide edilerek müvekkiline verilen ödünçten kaynaklanan nakit verilen mal karşılığı çeklerin tamamının karşılıksız olması sebebiyle tahsil edilmediğini beyanla 162.850,00 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren ticari faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsiline ilişkin davalarının kabulünü, davacının talebiyle ilgili lehine muaccel bir alacağın doğması halinde, karşılıklı alacak ve borcun BK 139. madde doğrultusunda takas edilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine, davalının karşı dava yönünden davasının reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kısmen ret kararının hatalı olduğunu, dava dilekçelerinde faiz türünün sehven yasal faiz olarak talep edildiğini, ancak bunun ıslah dilekçesi ile mevduata uygulanacak en yüksek faiz olarak değiştirdiklerini, ancak mahkemece bu taleplerinin dikkate alınmadığını, faiz türünün daha sonradan değiştirilebilmesinin mümkün olabileceğinden bahisle mahkemece faiz yönünden verilen kararın düzeltilmesini ve davalının istinaf başvurusunun reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
İstinaf başvurusunda bulunan davalı karşı davacı vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının davasının zaman aşımına uğradığını, dosyadan alınan bilirkişi raporlarının birbiri ile çeliştiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun da yetersiz ve hatalı olduğunu, karşı davalarının kabulüne karar verilmesi gerekirken, talepleri yönünden ticari inanca dayalı borç alacak ilişkisinin varlığına rağmen davalarının reddine karar verilmesinin hatalı olduğundan bahisle mahkemece verilen kararın kaldırılarak, davacının davasının reddine, karşı davalarının kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, ticari alım satıma dayalı alacak davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta asıl davada; davacı, davalı ile aralarında 2011-2014 yılları arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalıdan satın alınan malzemelere ilişkin tüm fatura tutarının 727.202,94 TL olduğunu, yapılan çek ödemelerinin fatura tutarının üzerinde olduğunu ileri sürerek alacak talebinde bulunmuştur.
Karşı davada, davacı-karşı davalı ise davacı-karşıdavalı tarafından mal karşılığı verilen çeklerin tamamının karşılıksız olduğunu ileri sürerek 162.850,00 TL alacak talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karar davacı ve davalı tarafından istinaf edilmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 2011-2014 yıllarında gerçekleşen ticari ilişkiden kaynaklanmasına, davalı tarafından kesilen faturaların her iki tarafın ticari defterinde kayıtlı olmasına ancak çeklerin tamamının taraf defterlerinde kayıtlı olmamasına, taraf defterlerinin birbirini doğrulamaması nedeniyle HMK 222. Maddesine göre lehe delil vasfında değerlendirilmemesine, yerel mahkemece hükme esas alınan 13/01/2021 tarihli ve 16/11/2021 tarihli raporların hüküm vermeye elverşli ve denetime açık olmasına, karşı dava yönünden uyuşmazlık konusu yapılan çeklerin davalı ticari defterinde davacı alacağından mahsup edilmiş olmasına nedeniyle davalı alacağının bulunmamasına ve takas mahsup şartlarının oluşmamasına, davacının dava dilekçesi ile yasal faiz talep etmesi nedeniyle faiz türünün ıslahla değiştirilemeyecek olmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı ve davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Tarafların İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Davacı taraftan istinaf karar harcı peşin alındığından, başkaca alınmasına yer olmadığına.
Davalı tarafından alınması gerekli asıl dava yönünden 27.400,18 TL ve reddedilen karşı dava açısından alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 6.877,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 20.603,84 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına.
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.30/11/2022


Başkan

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Katip

¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 30/11/2022

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!