Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2072 E. 2022/1566 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2072
KARAR NO : 2022/1566

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2022
NUMARASI : 2022/1154Esas
İHTİYATİ TEDBİR
İSTEYEN DAVACI : …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının Samsun İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine kambiyo takibine geçtiğini, takip dayanağı bonoda ekleme ve tahrifat yapıldığı gibi senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, Samsun Cumhuriyet Başsavcılığına yaptıkları müracaat neticesinde imzanın müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini, müvekkilinin davalıya borcu olmadığını, takip nedeniyle müvekkilin bir çok taşınmazı üzerine haciz şerhi konulduğunu, mağduriyetine sebebiyet verildiğini ileri sürerek, sahte bono nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, Samsun İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasındaki takibin HMK 209 ve devamı maddeleri gereğince teminatsız durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından takibin durdurulmasına yönelik tedbir talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı tarafın müvekkili hakkında sahte bono ile icra takibine geçtiğini, müvekkilin şirket adresinde menkul haczinin yapıldığı ve alacaklı olduğu dosyalara alacak kaydı oluşturulduğunu, sahte bono ile başlatılan takip neticesinde müvekkilinin telafisi imkansız zarara uğrayacağını, davaya konu senette oynama yapılarak TL para cinsinin USD olarak değiştirildiğini, senetteki yazı ve imzanın müvekkiline ait olmadığını, senetten dolayı borçlu olunabilmesi için senette borçlunun kendi el yazısı ve imzasının olması gerektiğinden bahisle, mahkemece verilen ret kararının kaldırılarak takibe konu sahte bono ile açılan Samsun İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takibin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, ihtiyati tedbir davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, Samsun İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takibe konu bononun sahte olduğunu, bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını, senette tahrifat yapıldığını ileri sürerek takibin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasını talep etmiştir.
Yerel mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karar tedbir talep eden davacı tarafından istinaf edilmiştir.
Geçici Hukuki Koruma tedbirlerinden olan “ihtiyati tedbir” 6100 Sayılı HMK’nın 389-399. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.
HMK’nın 389. maddesinde mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği belirtilmiştir.
İİK 72. maddesinde; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.
İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.
İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir……..” denilmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle İİK 72/3 maddesine göre icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyecek olmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.İhtiyati tedbir talep eden davacının istinaf başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.İstinaf karar harcı peşin alındığından, başkaca alınmasına yer olmadığına.
3.İş bu kararın, bilgi mahiyetinde İlk Derece Mahkemesi’nce taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/12/2022


Başkan

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Katip

¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 14/12/2022

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!