Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2011 E. 2023/1002 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2011
KARAR NO : 2023/1002

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/03/2022
NUMARASI : 2021/585 Esas, 2022/266 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı borçlu … Şti.’nin müvekkili bankanın İstasyon Cad./Sivas şubesinden ticari krediler kullandığını, davalının ise müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine ihtarname çekilerek hesabın kat edildiğini buna rağmen ödenmeyen borç için Samsun İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının yetki itirazı nedeniyle takibin durduğunu, sözleşmenin ticari nitelikle olduğu ve Samsun mahkemelerinin yetkili kılındığını beyanla Samsun İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyaya yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabul-kısmen reddine kararı verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu verildiğini, davanın yetkisiz mahkemede görüldüğünü, kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığını, asıl borçlunun ….olduğunu, verilen kararın hükme esas alınan bilirkişi raporuyla bağdaşmadığını, kararın vekalet ücreti yönünden de hatalı olduğunu, alacağın likit olmadığını, müvekkilin icra takibine itirazında haklı olduğunu ve yasal şartların oluşmamasına göre hükmedilen icra inkar tazminatından sorumlu tutulmasınında haksız ve hukuka aykırı olduğundan bahisle, mahkemece verilen kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, bankacılık sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalının dava dışı borçlu şirketin kullandığı genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu- müteselsil kefil olduğunu, genel kredi sözleşmesi kapsamında ödenmeyen kredi borcuna ilişkin olarak davalı hakkında icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, takibe yapılan itirazın iptali talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı tarafından istinaf edilmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde anlaşmazlıkların çözümünde Samsun İcra Dairesi ve Mahkemelerinin yetkili olacağına ilişkin HMK’nın 17. maddesine uygun yetki sözleşmesi bulunması nedeniyle mahkemenin yetkili olmasına, kefalet sözleşmesinin TBK’nın 583. maddesindeki belirtilen şekil şartlarına uygun düzenlenmiş olmasına, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde davalı kefilin çek depo bedelinden sorumlu olacağına ilişkin açık hüküm bulunmasına, davalının kefil olarak borçtan sorumlu olması nedeniyle İİK 45. maddesinin davalı yönünden uygulanabilir olmamasına, hükme esas alınan 18/01/2022 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu bulunmasına, sözleşme ve faiz genelgesine göre akdi faiz oranının %15,48, temerrüt faiz oranının %29,90 olaral belirlenmesinde, likit olan alacak yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davalı vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Alınması gerekli 132.131,12 TL istinaf karar harcından peşin alınan 33.032,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 99.098,34 TL’nin başvuru yapan davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına,
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü’nce taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.06/06/2023


Başkan
….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
….
Üye
125937
¸e-imza

Katip
….
¸e-imza
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 06/06/2023
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!