Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/19 E. 2022/291 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/19
KARAR NO : 2022/291

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …(…)
ÜYE : …(…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2021
NUMARASI : 2020/36 Esas-2021/675 Karar

DAVACI : ….
VEKİLİ : …

DAVALILAR : 1 -…
VEKİLİ : …
: 2 -…

DAVANIN KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; davacı banka ile davalı ….Sanayi Ticaret Limited Şirketi arasında kredi sözleşmesi akdedildiğini, diğer davalının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, borcun ödenmemesi üzerinde Samsun İcra Müdürlüğünün …..esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalıların borca itirazı üzerine takibin durduğunu, davalıların itirazlarının haksız olduğunu ve arabuluculuk aşamasında anlaşma sağlanamadığını belirterek icra dosyasına vaki itirazların iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi ile getirilen zorunlu arabuluculuk sürecinin usulüne uygun yürütülmediğini, toplantı tutanağının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, müvekkilinin davaya konu sözleşmede kefaletinin söz konusu olmadığını, müvekkilinin takip öncesinde temerrüde düşürülmediğini, ayrıca takibe konu alacağın dayanağının takipte gösterilmediğini, müvekkilinin sözleşme içerisinde sorumlu olacağı kefalet limitinin ayrıca ve açıkça gösterilmediği gibi kefillerin sorumluluğuna dair muayyen bir miktar da gösterilmediğini belirterek, takibe konu alacaktan müvekkilinin sorumlu olmaması nedeniyle davanın esastan reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı ….İnş. Ltd. Şti. tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabul kısmen reddine dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davalı … vekilinin dilekçesinde özetle; gerekçeli kararda belirtilen şekli ile tebligatların iadesi değil yapılan tebligatın sonucu beklenilmeden arabuluculuk sürecinin sonlandırılmasının, yine toplam alacağın likit kabul edilmesinin ve bu alacak tutarının 2.026,81 TL olarak belirlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, harç, vekalet ücreti ve diğer yargılama giderleri hesabında icra dosyasındaki itirazın iptali istemine konu miktarlar dikkate alınarak, bu miktar üzerinden davanın kabul ya da red oranı dikkate alınarak hesap yapılması gerekirken mahkemece kabul red oranına göre yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin de hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından davalılar hakkında Samsun İcra Müdürlüğü’nün ……Esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesine dayalı olarak ilamsız takip başlatıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durdurulduğu ve süresi içinde itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 13.217,79 TL asıl alacak, 258,00 TL işlemiş akdi faiz, 6.202,74 TL işlemiş temerrüt faizi, 348,28 TL BSMV, 256,87 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 20.283,68 TL alacak hakkındaki itirazın iptaline, takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden sonra %30,24 temerrüt faizi uygulanmasına, toplam alacağın likit kabul edilen ihtar masrafı dışındaki 20.026,81 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak düzenlendiği durumlarda uygulanacak olan hükümler 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarından Arabuluculuk Kanununa 7155 Sayılı Yasa ile eklenen 18A maddesi ile düzenlenmiş ve dava şartı olan zorunlu arabuluculuk sürecinin ne şekilde işleyeceği belirlenmiştir.
Kanunda açıklanan usulde yapılan müracaat sonrasında, atanan arabulucu tarafından son tutanağının düzenlenmesi sırasında, arabulucunun görevini gereği gibi yerine getirdiğini denetlemek, arabulucu tarafından yapılan işlemlerin yeterliliğini ve uygunluğunu değerlendirmek hususunda, uyuşmazlık sonrasında açılan davada mahkeme hakimine verilen bir görev ve yetki düzenlenmemiştir. Yerel mahkemece, yapılacak inceleme, açılan davanın arabuluculuk dava şartına tabi olup olmadığı, arabuluculuk dava şartına tabi ise davadan önce yerine getirilip getirilmediği, 6325 Sayılı Yasanın 18A maddesine uygun şekilde görevlendirilen arabulucu tarafından düzenlenen arabulucuk son tutanağının bulunması halinde, davaya konu uyuşmazlık yönünden arabulucuya müracaatın bulunup bulunmadığı ile sınırlıdır. Yerel mahkemece bunlar haricinde arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi sırasındaki arabulucu tarafından yapılan iş ve işlemelerin uygunluğunu ve yeterliliğini denetlenemeyecektir.
Somut olayda, davacı tarafından arabulucuya müracaat sonrasında düzenlenen arabuluculuk son tutanağından sonra dava açıldığı ve mahkemece arabulucu tarafından yapılan işlemlerin uygunluğunu denetleme yetkisinin de bulunmadığı anlaşılmakla davalı … vekilinin arabuluculuğa ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Yargıtayın yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere, İİK’nın 67. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gereklidir. Burada borçlunun kötüniyetle itiraz etmesi koşulu aranmamaktadır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz ederek durmasına sebep olan borçlu hakkında düzenlenmiş hukuki yaptırımdır. Bununla birlikte icra inkar tazminatına hükmedilmesi için alacağın likit olması zorunluluğu bulunmaktadır. Başka bir ifadeyle alacağın gerçek miktarının belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlarının bilinmesi mümkün nitelikte olmalıdır. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Bu durumda somut olayda genel kredi sözleşmesine dayalı takip konusu alacak likit ve belirlenebilir olduğundan mahkemece davalı aleyhine hükmolunan miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak 6100 Sayılı HMK’nın 332. maddesi uyarınca; yargılama giderlerine, mahkemece resen hükmedilir. Yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinde “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, yerel mahkemece kabul ve reddedilen miktarlar nazara alınarak yargılama gideri ve reddedilen kısım bakımından kendisini vekille temsil ettiren davalı … yararına tarifenin bahsi geçen hükmü uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
HMK’nın 353/(1)-b-2. maddesinde yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında karar verileceği belirtilmiş olup, anılan yasal düzenleme uyarınca davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kısmen kabulü ile mahkemece verilen kararın yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf kanun yolu başvurusunun KISMEN KABULÜ ile;
Samsun Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/11/2021 tarihli, 2020/36 Esas ve 2021/675 Karar sayılı hükmün KALDIRILMASINA,
2-HMK 353/(1)-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILAN HÜKMÜN YERİNE YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
Hükmün aşağıdaki şekilde yeniden tesisine;
“-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, Samsun İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasına davalılar tarafından ileri sürülen İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE; takibin 13.217,79 TL asıl alacak, 258,00 TL işlemiş akdi faiz, 6.202,74 TL işlemiş temerrüt faizi, 348,28 TL BSMV, 256,87 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 20.283,68 TL alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Asıl alacağa takip tarihinden sonra %30,24 temerrüt faizi uygulanmasına,
-Toplam alacağın likit kabul edilen ihtar masrafı dışındaki 20.026,81 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,”
3-Davalı … vekilinin sair istinaf itirazlarının REDDİNE,
b)(İlk Derece Harcı)
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.385,58 TL karar ilam harcından peşin alınan 261,62 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 1.123,96 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Harç tahsil müzekkeresinin İlk Derece Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına.
c)(İlk Derece Vekalet Ücreti)
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince hesaplanan 5.100 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince hesaplanan 1.348,86 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e ödenmesine,
d)(İlk Derece Yargılama Gideri)
Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ile peşin karar ilam harcı olarak yatırılan 261,62 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından ödenen 174,50 TL tebligat ve posta gideri, 500,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 674,50 TL’nin kabul ve red oranı nazara alınarak 631,94 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
e)Yatırılan gider avanslarından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara İlk Derece Mahkemesince iadesine.
4.Kanun yolu yargılaması nedeniyle;
a)İstinaf Harcı:
İstinafa başvuran davalı tarafça yatırılan 287,09 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde İlk Derece Mahkemesince kendisine iadesine.
b)İstinaf Yargılama Gideri:
Başvuru yapan davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına.
c)İstinaf Avukatlık Ücreti: AAÜT uyarınca, Dairemizce dosya üzerinden karar verildiğinden, bu konuda ücret takdirine yer olmadığına,
5.İş bu kararın, İlk Derece Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.02/03/2022


Başkan

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Üye

¸e-imza

Katip

¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 02/03/2022
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!