Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1513 E. 2023/424 K. 13.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1513
KARAR NO : 2023/424

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….. (…..)
ÜYE : ….. (…..)
ÜYE : ….. (…..)
KATİP : ….. (…..)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/07/2022
NUMARASI : 2022/521 Esas, 2022/815 Karar

DAVACI : ….
VEKİLİ : …..
DAVALI : …..
VEKİLLERİ : …..
DAVANIN KONUSU : Tazminat

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …..’ın sevk ve idaresinde bulunan ……plakalı sayılı, 2008 model ….. marka ticari kamyoneti ile davacı müvekkil tarafından sevk ve idare edilen ……plakalı aracın; davalının sol şeride ve kavşağa dikkatsiz bir şekilde giriş yapmak istediği sırada aracının sol ön çamurluk kısmına, müvekkil davacı sol şeritte seyir halinde iken aracının sağ yan kısmı ile 31.10.2019 tarihinde çarptığını, ….. plaka sayılı araç sürücüsü ……2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 84. maddede belirtilen sürücülere ait kural ihlallerinde asli kusurlu olan 56/1-a şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymama kurallarını ihlal ettiğini, …..plaka sayılı araç sürücüsü …..’ın ise kusurunun olmadığı yönünde kaza tespit tutanağı düzenlendiğini, davalının kusurlu ve kurallara uymayarak meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davacıya ait aracın hasar gördüğünü, aracın 30.000-40.000 TL arasında tamir masrafı oluştuğunu, dava dışı ……kullanımındaki ……plakalı aracın …..ne ait olduğunu, ……A.Ş. adına sigortalı olduğunu, davacının hasara uğrayan aracını beş yıl evvel aldığını, kaza tarihine kadar aracın tüm bakımlarını zamanında ve yetkili servisinde yaptırdığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik araç değer kaybı için 5.000,00 TL ve araç mahrumiyeti için 100,00 TL olmak üzere toplam 5.100,00 TL tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı ……A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; tazminat isteminin zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrayacağını, davanın anılan zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açıldığını, 31.10.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda davacı nezdinde doğan maddi zararın tazmini amacıyla sigorta şirketi tarafından 09.04.2020 tarihinde 29.939,00 TL ödeme yapıldığını, yapılan işbu ödeme ile davacının zararının karşılandığını, sigorta şirketinin poliçe teminat limiti ile sınırlı olduğunu, araç mahrumiyet bedelinin teminat dışı hallerden olduğunu, kusur durumunun tespiti için Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti’nden ve Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınması gerektiğini belirterek davanın reddini istediği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, dosyanın yetkisizlik ile Ticaret Mahkemesi’ne gönderildikten sonra arabuluculuk eksikliğinin giderilmesi için taraflarına süre verildiğini, süresi içinde arabuluculuğa başvurulduğunu ve başvurulduğuna dair uyap kayıtları ile sabit olduğunu, ancak davalarının arabuluculuk dava şartı eksikliği nedeni ile usulden reddine karar verildiğinden bahisle, mahkemece verilen kararın lehlerine kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı değer ve kazanç kaybı tazminatına ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı sigorta şirketine sigortalı olan ……plakalı aracın, kullanımında bulunan araca çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazasında, aracının hasarlandığını bu nedenle değer ve kazanç kaybına uğradığını ileri sürerek, değer ve kazanç kaybı talebinde talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen karar davacı tarafından istinaf edilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun, 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile değişik “Dava şartı olarak arabuluculuk” başlıklı 5/A maddesinin ilk fıkrasına göre; TTK’nın 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na, 7155 sayılı Kanunun 23. maddesi ile eklenen “dava şartı olarak arabuluculuk” başlıklı 18/A maddesinin ilk iki fıkrasında: ‘(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.’ hükmü düzenlenmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, davacı tarafın dosyanın görevsizlik kararı ile Asliye Ticaret Mahmesine gönderilmesinden sonra arabuluculuğa başvurduğu, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmadığı anlaşılmış olup, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nda düzenlenen ticari nitelikteki davalar için zorunlu arabuluculuk dava şartının tamamlanabilir nitelikte bir dava şartı olmadığından yerel mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacı vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Davacı taraftan alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına.
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.13/03/2023

….. ….. ….. …..
Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 13/03/2023

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!