Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1177 E. 2023/982 K. 05.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1177
KARAR NO : 2023/982

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …….. (……)
ÜYE : …….. (……)
ÜYE : …….. (……)
KATİP : …….. (……)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/03/2022
NUMARASI : 2021/58 Esas-2022/276 Karar
DAVACI : ……
VEKİLİ : …..
DAVALI : …..
VEKİLİ : ……
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında iş ilişkisinin 2017 yılı Temmuz ayında başlamış olmakla beraber 2020 yılının başlarına kadar devam ettiğini, bu süreç içerisinde müvekkili şirketin davalı şirketin tüm tanıtım, broşür, kullanım kılavuzu, kitapçık, her türlü yazılı basım, grafik ve tasarımlarını sağlayarak 1. Sınıf iş ve hizmetini yerine getirdiğini, davalı şirket tarafından verilen sipariş miktarı kadar müvekkili şirket tarafından baskı yapıldığını, davalı şirketin ihtiyacına göre taksitler halinde teslim edildiğini, her teslim edilen parça için ayrı fatura düzenlendiğini, ödemesinin ise parça iş faturalarına göre yapıldığını, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan yazılı anlaşma gereği ödeme süresinin fatura tarihinden itibaren 45 gün olarak belirlendiğini, fakat davalı şirket tarafından ödeme süresine hiçbir zaman riayet edilmediğini, döviz kurlarında yaşanan yükselmelerden dolayı matbaa kağıt ürünlerinin fiyatlarının çok yükseldiğini, mali yönden ciddi anlamda çok zor duruma düşen müvekkilinin davalı şirkete vade faturası keseceğini bildirdiğini, cevap alamadığını, bunun üzerine vade faturası düzenlediğini, davalı firma yetkilisinin “biz bu faturayı öderiz ama bundan sonra sizinle çalışmayız, siz bu faturayı iptal edin, biz ödemeleri düzenli yaparız” şeklinde beyanda bulunması üzerine müvekkili tarafından faturaların iptal edildiğini, tüm bu yaşanan olaylardan sonra firmalar arasında ticari ilişkilerin kısa bir süre daha devam ettiğini, davalı firma yetkilisinin müvekkili şirketin oluşturduğu ürünlerin tasarım ve düzenlemelerinin orjinallerinin davalı firma tarafından verilmesini istediğini ve davacının bedellerinin ödeneceğine inandığı için orjinallerini davalı şirkete verdiğini, tasarım ve düzenlemelerin davalı firmaya teslimi gerçekleştikten sonra müvekkili ile davalı firma arasında ticari ilişkinin sona erdiğini, bizzat davalı firma yetkilisi tarafından verilen ve basımı yapılan ürünlerin faturaları ve vade farkı faturalarının davalı firmanın verili tarafından Samsun 4. Noterliğinin ………tarih …….yevmiye nolu ihtarnamesi ile müvekkili firmaya iade edildiğini belirterek, teslim alınmayan üründen kaynaklı 108.625,49TL’lik bedelin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ürün ve tasarım bedeli karşılığı 100,00TL, vade farkı alacağına karşılık 100,00 TL ve faizle karşılanmayan munzam zarara ilişkin 100,00 TL belirsiz alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının belirsiz alacak davası açmasının mümkün olmadığını, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, arabuluculuk tutanağının başvurucu vekilinin yetkisi yönünden usule uygun olmadığını, davacının dava dilekçesinde beyan ettiği gibi 2017-2020 yılları arasında kesintisiz bir ticari alışveriş olmadığını, yapılan alışverişlerin ise 14/07/2019 tarihli mutabakat zaptı ile sonlandırıldığını, davacının dilekçesinde beyan edildiği gibi dava konusu iş ve işlemlerle ilgili davacıya grafik ve tasarım siparişi verilmediğini, sipariş verildiğini ileri süren davacının bunu yazılı delille ispatlamakla mükellef olduğunu, davacı tarafından düzenlenen faturaların TL olarak düzenlendiğini, döviz cinsinden zararın müvekkili firmayla ilgisinin olmadığını, davacının iddia ve davasını ispat külfeti davacı üzerinde kalmak kaydıyla, yapılacak inceleme ile davacının usulden ve esastan haksız ve hukuki mesnetten yoksun açmış olduğu davasının fatura bedeli, ürün ve tasarım bedeli, vade farkı, munzam zarar, temerrüt talepleri ile her türlü faiz talebi, fazlaya dair talepleri ve taleplerin tüm ferileri yönünden usule ve esaslara dair itirazları doğrultusunda ve yargılamada ortaya çıkacak hukuki gerekçeler doğrultusunda tümden reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davanın reddine dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekilinin dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişilerce talepleri doğrultusunda inceleme yapılmadan eksin inceleme neticesinde rapor hazırlandığını ve bu raporun hükme esas alındığını beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, sözleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalıya 2017 yılından beri basım, grafik ve tasarım hizmeti verdiğini, davalı şirket tarafından verilen sipariş konusu ürünlerin kendileri tarafından üretilmesine rağmen davalının söz konusu ürünleri teslim almaması nedeni ile 108.625,49 TL zarara uğradığını ileri sürerek, teslim alınmayan ürün bedeli olan 108.625,49 TL’nin, davalı şirkete teslim edilen tüm tasarım ve düzenlemelerin özgün hallerinin bedeli olarak şimdilik 100,00 TL’nin, vade farkı olarak şimdilik 100,00 TL’nin ve faizle karşılanmayan munzam zarar için şimdilik 100,00 TL’nin tahsilini talep etmiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davacının davalı şirket tarafından talep dayanağı faturaya konu siparişin verildiğinin usulüne uygun delillerle ispatlanamamış olmasına, tasarım ürünlerinin davalı şirkete teslim edildiğine ilişkin yazılı bir delil bulunmamasına, taraflar arasında vade farkı ödeneceğine dair yazılı sözleşme bulunmadığı gibi vade farkı uygulamasına ilişkin bir teamül ya da uygulamanın tespit edilememiş olmasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan REDDİNE,
2.Alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin başvuru yapan davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına,
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü’nce taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.05/06/2023

……
Başkan
……..
e-imza
…….
Üye
……
e-imza
…..
Üye
…..
e-imza
…….
Katip
……
e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 05/06/2023
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!