Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1042 E. 2023/29 K. 05.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1042
KARAR NO : 2023/29

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….
ÜYE : ….
ÜYE : …..
KATİP : ….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2022
NUMARASI : 2021/628 Esas, 2022/466 Karar

DAVACI : ….
VEKİLİ : ….

DAVALI : ….
VEKİLİ :….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı … arasında akdedilen kredi sözleşmesini davalının kefil olarak imzaladığını, kredi geri ödemelerinin zamanında yapılmaması üzerine …..Noterliğinin …. tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile hesabın kat edilerek davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyası takip başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu, davalının haksız itirazı nedeniyle itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu, öncelikle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, yetkili mahkemenin …. Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacının talep ettiği faizin fahiş olduğunu, bankaların genel kredi sözleşmeleri, bankalar tarafından peşinen ve bütün hükümleri büyük bir dikkatle, sadece bankaların menfaatlerini korumak amacıyla hazırlanan ve kredi müşterilerinin, kredi almak istiyorlarsa, bu sözleşmede en ufak bir değişiklik yapamadan kabul etmek zorunda oldukları bir sözleşme olduğunu, tip sözleşme şeklinde hazırlanan bu kitapçıkta yer alan hükümler, banka ile kredi müşterisi arasında asla tartışılmaz veya herhangi bir hükmü müşteri lehine değiştirilemeyeceğini, sözleşme hükümlerinin müşteriye anlatıldığı yolunda bir şerh sözleşmeye veya sözleşme dışındaki bir belgeye dercedilmiş olsa bile, bu şerh asla gerçeği ifade etmeyeceğini, kefalete ilişkin hükümlerin geçersiz olduğundan kefaletin geçersiz olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunduğu anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, hatalı ve eksik olduğunu, faiz oranının yanlış belirlendiği, raporda asıl alacak, faiz alacağı ve Bsmv alacaklarının eksik hesaplandığını, bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini ve ikinci rapor alınmadan hüküm kurulduğunu, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğinden bahisle, mahkemece verilen kararın kaldırılarak, ikinci bir bilirkişi raporu alınarak davalarının tümden kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, bankacılık sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, dava dışı ….. şirketine kullandırılan genel kredi sözleşmesine kefil olan davalı hakkında ödenmeyen kredi borcuna ilişkin olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen karar davacı tarafından istinaf edilmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; yerel mahkemece bankacı bilirkişiden alınan 22/02/2022 tarihli bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olmasına, faiz oranlarının tespitinde ve alacak miktarının hesaplanmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacının İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Davacı taraf harçtan muaf olduğundan, harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına.
3.İş bu kararın, bilgi mahiyetinde İlk Derece Mahkemesi’nce taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.05/01/2023

….
Başkan
….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
….
Katip
….
¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 05/01/2023
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!