Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1031 E. 2023/183 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1031
KARAR NO : 2023/183

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : ….
ÜYE : ….
KATİP : ….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2022
NUMARASI : 2020/328 Esas, 2022/465 Karar
DAVACI : ….
VEKİLİ : ….
DAVALILAR :….
VEKİLİ : ….
VEKİLİ :….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı …. arasında kredi sözleşmesi düzenlendiğini, davalıların işbu kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, borcun zamanında ödenmemesi üzerine Kahramanmaraş 7.Noterliğinin ….tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabın kat edilerek Samsun İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasıyla davalılar aleyhine takip başlatıldığını, davalıların itirazı nedeniyle takibin durduğunu, bu nedenlerle davalıların itirazının iptaline, takibin devamına, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikamet adresinin “….” olduğunu, bu nedenle yetkili mahkemenin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, öncelikle yetki yönünden davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın başlatmış olduğu Samsun İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı takibin ödeme emrinde borcun sebebi olarak “30/09/2019 tarihli 1.688.485,49 TL’lık 30.09.2019 vade tarihli Genel Kredi Sözleşmesi” yazdığını ancak müvekkilinin 2019 tarihinde imzaladığı bir sözleşme olmadığını, 30.09.2019 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine dayanarak icra takibi yapıldığından Davacının icra takibine dayanağını değiştirmesine muvafakat etmediklerini, müvekkili ….’un 09.05.2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde taraf olmadığını, işbu sözleşmede imzası olmadığını, yine 09.01.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi Tutarının Artırılması belgesinde de imzası olmadığını, taraf olmadığı Genel Kredi Sözleşmesinden dolayı hukuken sorumluluğu bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Genel Kredi Sözleşmesi olarak dosyaya ibraz edilen ve takibin dayanağı olduğu belirtilen belgedeki yazı örnekleri müvekkiline ait olmadığını, imzayı kabul anlamına gelmemekle birlikte kefalet kısmı hariç sözleşmenin hiçbir yerinde müvekkilinin imzasının bulunmadığını, şirket ortaklarının özellikle …. ile olan problemin giderilmemesi sebebiyle müvekkilinin 22.08.2019 tarihinde şirketin feshi veya ortaklıktan çıkma davası açtığını, … yevmiye numaralı taksitli kredi belgesinde kredinin kullandırım tarihinin 27.02.2019 olarak gözüktüğünü, 27.02.2019 tarihinde müvekkilinin şirket yetkilisi olmadığını, kefaletin şekline uymadan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişikliklerin geçersiz olacağını, bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini savunduğu anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkil banka ile dava dışı borçluya krediler kullandırıldığını, davalıların ve dava dışı …’un sözleşmeyi müteselsil borçlu ve müşterek kefil sıfatıyla imzaladıklarını ve borçtan sorumlu olduklarını, mahkemenin ilk GKS sözleşmesini dikkate almamasının hukuka aykırı olduğunu, kefaletin kefalet tarihinden sonraki borçlarla birlikte önceki kredileri de kapsadığının kefiller tarafından kabul edildiğini, her iki sözleşme arasında bağlantı olduğunu, sözleşme hükümlerinin açık olduğunu, kefalet sözleşmesine ilişkin tüm şartların yerine getirildiğini, davalı kefilin kötü niyetli olduğundan bahisle, mahkemece verilen kararın kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, bankacılık sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafından, dava dışı …..’nin asıl borçlu, davalıların ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibi başlatıldığı, davalıların takibe itirazı nedeniyle itirazın iptali talebi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yerel mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, yerel mahkemece bankacı bilirkişiden alınan 01/06/2021 tarihli raporun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olmasına, davalı …’un kefalet sözleşmesindeki tarih içeren yazıların davalının eli ürünü olmadığının tespit edilmiş olmasına göre kefalet sözleşmesinin TBK 583. maddesine uygun olmaması nedeniyle kefaletin geçerli olmamasına, davalı ….’un imzasının bulunduğu 12/12/2013 tarihli GKS ile 09/05/2016 tarihli GKS arasında geçerli bir bağlantı hükmü olmaması nedeniyle davalının imzası olmayan 09/05/2016 tarihli GKS’den sorumlu tutulmamasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacının İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Davacı taraftan alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına,
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü’nce taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.02/02/2023

….
Başkan
….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
….
Katip
….
¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 02/02/2023

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!