Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1917 E. 2022/1179 K. 09.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1917
KARAR NO : 2022/1179

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : ….
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2021
NUMARASI : 2019/834 Esas, 2021/933 Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALILAR : …
VEKİLLERİ : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile davalı borçlu …. ile Kredi Genel Sözleşmeleri akdedildiği ve ticari krediler kullandırıldığını, davalı …’ın ise sözleşmeleri müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borçtan sorumlu olduğunu, borçluların borcunu ödememesi ve sözleşmeye riayet etmemesi üzerine ihtarname çekilerek hesabın kat edildiğini, borçlular hakkında…. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalıların …. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasına yaptığı tüm itirazların iptaline, takibin devamına, dava konusu alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki yönünden itiraz ettiklerini, mahkemenin yetkisizliğine karar verilerek dosyanın yetkili …Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiklerini, genel yetkili mahkemenin davalının ikametgahı mahkemesi olduğunu, davacının ve davalıların adreslerinin … Adliyesi yargı çevresi dışında olduğunu, icra takibine itiraz edilmemesinin itirazın iptali davasında yetki itirazında bulunulmasına ve bu itirazın değerlendirilmesine engel teşkil etmeyeceğini, uzayan cevap süresinde yetki itirazı ve diğer ilk itirazların ileri sürülebilmesinin mümkün olduğunu, geçerli bir kefalet sözleşmesi bulunmadığını, davacının müvekkilleri hakkındaki icra takibi başlatma hakkının bulunmadığını belirterek, her türlü hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle yetkisizlik karar verilerek dosyanın yetkili …Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, davanın esastan reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini savunduğu anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabul, kısmen reddine kararı verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, yerel mahkemece verilen kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, yargılamada bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, eksik ve hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verildiğini, müvekkil banka alacağının eksik hesaplandığını, bilirkişi raporunda hesaplanan ana para tutarının eksik hesaplandığını, bilirkişi raporuna itiraz ettikleri halde mahkemece ikinci bir rapor alınmadan karar verildiği, banka alacağı hesaplanırken GKS ve banka faiz genelgeleri uyarınca %30 olarak kabul edilmesi gereken akdi faiz oranın %24,96 şeklinde baz alarak tesaplama yapıldığını, hesaplama yapılırken bilrikişi tarafındna sözleşme hükümlerinin dikkate alınmadığını, banka alacağının hesaplamasında işlemiş akdi faize yerleşik Yargıtay kararları, kanun ve GKS hükümleri gereğince faiz işletme haklarının olduğunu, bu yönde hesaplama yapılmayarak alacak miktarı eksik hesaplandığından bahisle, yerel mahkemece verilen kısmen ret kararının kaldırılarak yeniden bilirkişi raporu alınmasını ve davalarının tümden kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
İstinaf başvurusunda bulunan davalılar vekili dilekçesinde özetle, yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, …Ticaret Mahkemesi’nin yetkisiz olduğunu,….Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, itirazın iptali davaları için herhangi bir özel yetki kuralının bulunmadığını, yetkili mahkemenin davalıların ikametgahı mahkemesi olduğunu, hem davacının hem davalıların adreslerinin….Adliyesi yargı çevresi dışında olduğunu, icra takibine itiraz edilmemesinin itirazın iptali davasında yetki itirazında bulunulmasına ve itirazın değerlendirilmesine engel teşkil etmeyeceğini, geçerli bir kefalet sözleşmesinin bulunmadığını, davacının müvekkili hakkında icra takibi başlatma hakkı bulunmadığını, sözleşmede ön görülen fazi oranlarının geçersiz olduğunu, itirazlarının değerlendirilmeden eksik inceleme sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, mahkemece verilen kararın kaldırılarak dosyanın yetkili …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini ve davacının davasının tümden reddini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, bankacılık sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından davalı hakkında…. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasında ilamsız takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu ve itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle, yerel mahkemece verilen kısmen ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, yargılamada bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, eksik ve hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verildiğini, müvekkil banka alacağının eksik hesaplandığını, bilirkişi raporunda hesaplanan ana para tutarının eksik hesaplandığını, bilirkişi raporuna itiraz ettikleri halde mahkemece ikinci bir rapor alınmadan karar verildiği, banka alacağı hesaplanırken GKS ve banka faiz genelgeleri uyarınca %30 olarak kabul edilmesi gereken akdi faiz oranın %24,96 şeklinde baz alarak tesaplama yapıldığını, hesaplama yapılırken bilrikişi tarafındna sözleşme hükümlerinin dikkate alınmadığını, banka alacağının hesaplamasında işlemiş akdi faize yerleşik
Yargıtay kararları, kanun ve GKS hükümleri gereğince faiz işletme haklarının olduğunu, bu yönde hesaplama yapılmayarak alacak miktarı eksik hesaplandığından bahisle, yerel mahkemece verilen kısmen ret kararının kaldırılarak yeniden bilirkişi raporu alınmasını ve davalarının tümden kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
İstinaf başvurusunda bulunan davalılar vekili dilekçesinde özetle, yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,….Ticaret Mahkemesi’nin yetkisiz olduğunu,… Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, itirazın iptali davaları için herhangi bir özel yetki kuralının bulunmadığını, yetkili mahkemenin davalıların ikametgahı mahkemesi olduğunu, hem davacının hem davalıların adreslerinin … Adliyesi yargı çevresi dışında olduğunu, icra takibine itiraz edilmemesinin itirazın iptali davasında yetki itirazında bulunulmasına ve itirazın değerlendirilmesine engel teşkil etmeyeceğini, geçerli bir kefalet sözleşmesinin bulunmadığını, davacının müvekkili hakkında icra takibi başlatma hakkı bulunmadığını, sözleşmede ön görülen fazi oranlarının geçersiz olduğunu, itirazlarının değerlendirilmeden eksik inceleme sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, mahkemece verilen kararın kaldırılarak dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini ve davacının davasının tümden reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde anlaşmazlıkların çözümünde….İcra Dairesi ve Mahkemelerinin yetkili olacağına ilişkin HMK’nın 17. maddesine uygun yetki sözleşmesi bulunması nedeniyle mahkemenin yetkili olmasına, kefalet sözleşmesinin TBK’nın 583. maddesindeki belirtilen şekil şartlarına uygun düzenlenmiş olmasına, hükme esas alınan 14/07/2020 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu bulunmasına, ticari kredi ödeme planında akdi faiz oranının aylık 2,08 gösterilmiş olması nedeniyle yıllık 24,96 oranında akdi faiz hesaplanmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı ve davalılar vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Tarafların İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına.
Davalılardan alınması gerekli 403.839,65 TL istinaf karar harcından peşin alınan 100,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 403.738,70 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına.
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına.
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.09/09/2022

Başkan… Üye… Üye… katip…

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 09/09/2022

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!