Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1705 E. 2022/284 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1705
KARAR NO : 2022/284

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : …..(….)
KATİP : …. (….)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/10/2021
NUMARASI : 2020/754 Esas, 2021/617 Karar

DAVACI : ….
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında yapılmış olan vekalet sözleşmesi ve acentelik sözleşmesi nedeni ile davalının bağımsız bir acente olarak Amasya Acentesi olarak ticari faaliyette bulunduğunu, davalının davacı şirkete vermiş olduğu 31/08/2018 tarihli acentelik sözleşmesinin feshi dilekçesi ile 01/03/2007 tarihinde başlamış olunan acentelik görevine özel nedenlerden dolayı 31/08/2018 tarih itibar iile ayrılmak istediğini belirttiğini, davacı şirket ile ilişkinin sona erdiğini, advacı şirketin Beyoğlu 41.Noterliğinin 05/09/2018 tarih ve …nolu bildirim ile bu hususu davalıya ve Ulaştırma Bakanlığına bildirdiğini, davalının davacıya 31/08/2018 tarihi itibariyle fatura ve tüm belgelerin, cari ekstreye göre 49.372,31 TL cari hesap borcunun olduğunu, davalıdan borcunu ödemelerini talep ettiklerini, ödeme yapılmaması nedeniyle Samsun İcra Müdürlüğünün ….takip sayılı dosyası ile icra takibine itiraz etmesi neticesinde takibin durdurulduğunu, iş bu nedenlerle borca yapılan itirazın iptali ile haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edilmesi nedeni ile %20 inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, yapılan yargılama neticesinde Samsun İcra Müdürlüğünün …..esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, ayrıca %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı yana yükletilmesini talep ile dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; iş bu davanın görevsiz mahkemede açıldığını, hernekadar davacı ile davalı arasında acentelik sözleşmesi bulunduğu iddia edilse de davalının davacı tarafından 01/03/2007 tarihinde şube olarak görevlendirildiğini ancak davacının davalının işine devam etmesi için formalite olarak acentelik sözleşmelerini davalıya imzalattığını, davalının işini kaybetmemek için sözleşmelerini imzaladığını, şube müdürü şeklinde çalışmasına devam ettiğini, iş bu konuya ilişkin olarak davalı tarafından açılan birden fazla itirazın iptali davasında yerel mahkemeler tarafından inceleme yapıldığını, açılan davalarda davacıların işçi olması sebebi ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın iş mahkemelerine gönderildiğini, davanın açılmış mahkemenin yetkisiz olduğunu, davalının açılmış olduğu şubenin Amasya da bulunduğunu, davalının çalıştığı süre boyunca bütün işlerin Amasya da ilişkinin işçi-işveren ilişkisi olduğunu, iş ile ilgili tüm talimat ve standartların davacı tarafından davalıya bildirildiğini, bu çerçevede hareket etmesi beklenildiğini, hangi koşullarda çalışacağının davalıya bildirdiğini, bu çerçevede hareket etmesi beklenildiğini, hangi koşullarda çalışacağının davalıya bildirildiğini, değişiklik yapılmasının genel müdürün iznine tabi tutulduğunu, davalının işçi işveren ilişkisi içerisinde geri dönüşlerin olduğunu, davacının acentelik ile uyuşmayan şekilde alt üst kavramlarını kullanarak yazışmalarda titizlik göstermeden yer kiralamada dikkat edilecek unsurları detaylı olarak saydığını, izah edilen nedenlerden dolayı yüksek mahkemenin yerleşik içtihatlarında da acentenin unsurlarının açıklandığını, acente olarak çalışan bir işverenin çalıştıracağı işçilerle iş sözleşmesi akdetmek ve içeriğini belirlemek işçinin üstlenmiş olduğu iş görme borcuna ilişkin yönetim hakkına sahip olmak ve işçiye talimat vermek iş sözleşmesini sona erdirmek gibi işverene ait yetkileri kullanma hakkına sahip olması gerektiğini, bu unsurları kapsamayan acentelik sözleşmelerin muvazaalı olduğunu, gerçekte şube müdürü olarak çalışan işçilerin acente sıfatı verilerek işçi olarak çalıştırılmaya devam edildiğini, davalının işçilik alacakları hususunda açmış olduğu alacak davasının Amasya İş Mahkemesinin ….esas numarası ile derdest durumda olduğunu, görevsiz ve yetkisiz mahkemede haksız şekilde açılan davanın öncelikle görev ve yetki yönünden reddine, haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, taraflar arasında düzenlenen acentelik sözleşmesi gereğince davalının acente olarak faaliyet gösterdiğini, işçi sıfatına haiz olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin muvazaalı bir sözleşme olmadığını, muvazaa kabul edilse bile davalının kendi muvazaasına dayanamayacağını, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, kararın kaldırılması talep edildiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, taraflar arasında düzenlenen acentelik sözleşmesi gereğince davalının acente olarak faaliyet gösterdiğini, işçi sıfatına haiz olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin muvazaalı bir sözleşme olmadığını, muvazaa kabul edilse bile davalının kendi muvazaasına dayanamayacağını, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, kararın kaldırılması talep edilmiş ise de;
Mahkemece taraf delillerinin usulüne uygun olarak toplandığı, değerlendirilerek tartışıldığı, bağımsız çalışan kişinin yaptığı işin yönetim ve gerçek denetiminin kendisine ait olması gerektiği, kendisi için çalışan kişinin kendisi tarafından ücreti ödenen yardımcı eleman çalıştırıp çalıştırmadığının önemli bir kıstas olduğu, davalının dosyada mevcut deliller kapsamında davacının işçisi olduğu, daha sonradan kendisi ile vekalet sözleşmesi akdedildiği, dosyada mevcut deliller kapsamında davalının yanında çalışan işçilerin ve iş yerinin denetiminin davacı şirket tarafından yapıldığı, kılık kıyafetlerinin kontrol edildiği, çalışanlara ödenecek maaşların, doğum yardımlarının ve izinlerin davacı şirket tarafından belirlenmesi karşısında, taraflar arasındaki ilişkinin işçi işveren ilişkisinden kaynaklandığının anlaşılması karşısında, mahkemece verilen kararın dosya içerisinde mevcut deliller kapsamında usul ve yasaya uygun olması nedeniyle başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacı vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
Karar kesin olduğundan harç tahsil müzekkeresinin İlk Derece Mahkemesi’nce yazılmasına.
3.İş bu kararın, bilgi mahiyetinde İlk Derece Mahkemesi’nce taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 23/son. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.01/03/2022

….
Başkan

¸e-imza

Üye
….
¸e-imza

Üye
….
¸e-imza

Katip

¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 01/03/2022
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!