Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi 2022/1438 E. 2022/1319 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
2. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1438
KARAR NO : 2022/1319

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2022
NUMARASI : 2022/1005 ESAS 2022/970 KARAR
DAVACI : …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : ….
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 19/07/2022
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
KARARIN YAZILMA
TARİHİ : 18/11/2022
Alacak istemine ilişkin olarak açılan davada Kavak Asliye Hukuk Mahkemesi ile Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin …. İli ….. yolu üzeri 4. Km …. mevkii ….. – ….. adresinde kurulu iş yerinde piliç kesim ve işleme işçisi olarak 5 yıldan fazla süredir çalıştığını, rahatsızlığı nedeni ile son zamanlarda hastalığının arttığını ve 2 aydır çok rahatsız olduğundan çalışma gücünü kaybettiğini, bu nedenle işe gidemeyeceğini 2022 yılı Nisan ayı öncesinde iş yerine bildirdiğini, davalı tarafa hastalığı nedeni ile çalışamayacağına dair ihtar gönderdiğini, kendisinin %50 oranında çalışma gücü kaybının olduğundan 09/02/2022 tarihli raporunun olduğunu, davacının davalı şirket adına ihtarname gönderdiğini, ihtarnamenin şirket yetkilisine 08/04/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının kendisine 13/04/2022 tarih ve …. yevmiye tarihli noter kanalı ile kendisine mazeretsiz olarak izin almaksızın 3 gün işe gelmediğini bu nedenle bildirimsiz ve tazminatsız olarak iş akdinin fesih edileceğini kendisine bildirdiklerini, bu nedenle arabuluculuğa başvurduğunu ancak anlaşamadıklarını, haklı gerekçeler ile davasının kabul edilmesini, bilirkişi marifetinde ortaya çıkacak olan alacaklarının saklı kalmak üzere şimdilik kıdem ve ihbar tazminatı alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek, en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama harç ve masraflarının davalıdan alınmasını talep etmiş olduğu görülmüştür.
Kavak Asliye Hukuk Mahkemesince ” bu davanın 19.07.2022 tarihinde açıldığı, davalı şirketin Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi …. Esas sayılı dosya ile iflasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, tasfiye sürecine girdiğini halihazırda derdest … iflas sayılı dosya ile sürecin devam ettiği ” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Samsun Asliye Ticaret Mahkemesince “Davaya konu alacağın “masa alacağı” olduğu saptandığına göre, davanın “kayıt kabul davası” olarak nitelendirilmesine ve mahkememizin görevli kabul edilmesine olanak yoktur; genel hükümlere göre yargılama yapılacağından davanın 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu uyarınca İş Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğinden ” karşı yönde görevsizlik kararı verilmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 02/11/2020 tarih, …. esas ve …. karar sayılı ilamında; “İflasın açılması, maddi hukuka ilişkin ilişkileri ve hükümleri cebri şekilde etkilediği gibi medeni usul ve icra hukuku kuralları üzerinde de etki meydana getirir. Bu etkilerden biri de görev kurallarında meydana gelen değişikliktir. Görev kurallarındaki değişikliği dava açıldıktan sonra işverenin iflas etmesi hali ve iflas kararı verdikten sonra işçinin işverene dava açması hali bakımından ayrı ayrı incelemek gerekir. İflasın açılması ile müflisin taraf olduğu hukuk davalarının ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonrasına kadar duracağı genel kural ise de, yine bu hükmün müstacel haller, tazminatsız ceza davaları, şeref ve haysiyete tecavüzden ve cismani zararlardan doğan tazminat davaları ile evlenme, ahvalı şahsiye veya nafaka davalarının uygulanamayacağı kabul edilmiştir. 2004 sayılı Kanun’un 194. maddesinde ayrık tutulan “Müstacel haller” den maksat, acele görülmesi gereken ve durduğu takdirde verilecek hükmün faydasız kalacağı gerçeğidir. Bu davalarda hakim takdir hakkını kullanarak müstaceliyet kararı vermek suretiyle yargılamaya devam eder. İşçinin alacaklı olduğu iş hukukuna ilişkin bir dava, işçinin sosyal durumu itibarıyle 2004 sayılı Kanun’un 194. maddenin gayesine uygun görülerek acele işlerden sayılmalı ve ikinci alacaklılar toplantısı beklenmeksizin yargılamaya devam edilmelidir. Bunun yanında kanunun lafzına göre davacıların müflise karşı davaya devam edeceği izlenimi hasıl olmakta ise de masaya dahil mal ve haklar bakımından muflisin yetkisiz kalması keyfiyeti, kendisinin, müstacel de olsa bu davalara taraf olmaya devam etmesine manidir. Bu durum karşısında birinci alacaklılar toplantısı yapılmış ve iflas idaresi teşekkül etmişse, müstacel davalar ikinci alacaklılar toplantısı beklenmeden iflas idaresine karşı; birinci alacaklılar toplantısı henüz yapılmamış ve işin müstaceliyeti icabı iflas idaresinin seçimini dahi beklemeye durum müsait değilse, bu takdirde iflas idaresi muflisin yerini alarak davaya iflasın açılmasından önce davanın görüldüğü iş mahkemesinde devam olunur. Böylece işçinin alacağının tahsili amacıyla iş mahkemesinde açılan davadan sonra işverenin iflasına karar verilmesi mahkemenin görevini etkilemez ise de, işveren muflisin yerine geçecek olanı etkiler. İflas kararı verildikten sonra işçi işçilik haklarından doğan alacağının dayanağını ve miktarını iflas idaresine bildirir. Alacaklıların alacaklarını kaydettirmeleri için 2004 sayılı Kanun’un 219/2. maddesinde öngörülen bir aylık sürenin bitiminden sonra, iflas idaresi alacakların doğru olup olmadığını incelemeye başlar. Maddi yönden inceleme sonucu kabul edilen her alacak tespit edilen sıraya göre sıra cetveline kaydedilir. Kabul edilmeyen alacaklar da red sebebleri ile birlikte sıra cetvelinde gösterilir. İflas idaresi 2004 sayılı Kanun’un 232. maddesinde öngörülen sürede düzenlediği sıra cetvelini iflas idaresine verir ve alacaklıları aynı Kanun’un 166/2. maddesindeki usule göre ilan yoluyla haberdar eder. Ayrıca iflas masasına müracaat sırasında tebliğatı gösterir, adres ve tebliğat masrafları için avans yatıranlara sıra cetveli tebliğ edilir. Sıra cetveline itiraz davalarında dava açma süresi, görev ve yetki 2004 sayılı Kanun’un 235. maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre dava açma süresinin ilandan itibaren başlıyacağı belirtildikten sonra, ayrıca 2004 sayılı Kanun’un 223/3. maddesi hükmünün saklı olduğu belirtilmiştir. Saklı tutulan hükme göre, iflas masasına müracaat eden alacaklılar tebliğatı kabule elverişli adres gösterir, yazı ve tebligat masrafları için avans yatırmışlarsa sıra cetveline itiraz davası açma süresi bu alacaklılar hakkında sıra cetvelinin kendilerine tebliğinden itibaren başlar. Davanın onbeş gün içinde açılması gerekmektedir. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınır. 2004 sayılı Kanun’un 235/1. maddesine göre sıra cetveline itiraz davası iflas kararı veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerdeki herhangi bir ticaret mahkemesinde açılabilir. Görevin belirlenmesinde dava değerinin önemi olmadığı gibi, buradaki mahkemenin yetkiside kamu düzenine ilişkindir. Bu durum karşısında iş mahkemesinde görülmekte olan, işçi alacaklarına yönelik dava sırasında, işverenin iflası halinde dahi, 2004 sayılı Kanun’un 194. maddesi uyarınca, davaya iş mahkemesinde devam edileceği, işverenin işçi alacaklarına ilişkin dava açılmadan önce iflası halinde ise yukarıda belirtilen şekilde hareket ile alacağın iflas masasına kaydedilmemesi halinde, Asliye Ticaret Mahkemesinde kayıt kabul davası olarak açılması gerekir.” olduğu hususu belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı şirket hakkında Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas …. Karar Sayılı ilamı ile davalı şirketin 30/09/2020 tarihinde iflasına karar verildiği, iş bu davanın ise davalı şirket hakkında verilen iflas kararından sonra açıldığı, bu nedenle davanın kayıt kabul davası olacağı gözetilerek uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesince değerlendirilip sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE ,
HMK’nın 23/1 ve 362/1-c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.17/11/2022


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza