Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/747 E. 2023/608 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/747 Esas – 2023/608
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/747 Esas
KARAR NO : 2023/608

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2022
KARAR TARİHİ : 15/05/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 12/06/2023

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Müvekkili davacıların oğlu (engelli) …’a ait olan … plakalı araca, davalı sigorta şirketine ZMMS ve KASKO sigorta poliçesi ile sigortalı ve diğer davalı …’na ait olan … plakalı aracın çarpması şeklinde gerçekleşen 31.03.2021 tarihli trafik kazasında, davacıya ait aracın hasar gördüğünü ve ve buna bağlı olarak değer kaybettiğini, sigorta şirketince belirlenen hasar tutarının davacılara ödenmek istendiğini fakat tutarın cüzi olduğunu ve davacıların aracın yetkili servis … Samsun Şubesi’nde tamir edilmesini istediklerini, sigorta şirketinin davadan önce … ile …’a ayrı ayrı 35.000-TL ödediğini, fakat Samsun 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/49 D.İl sayılı dosyasından alınan rapor ile de saptandığı üzere tamir masrafının bu tutarın çok üzerinde olduğunu, değer kaybı zararı ile aracın kullanılmadığı süre zarfında oluşan araç mahrumiyet zararının, ayrıca sigorta şirketi ile uzlaşma süresi boyunca aracın park halinde olduğu yetkili servise ödenen otopark ücretinin de tazmin edilmesi gerektiğini, sigorta şirketine yapılan müracaatın sonuçsuz kaldığını ve davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını beyanla, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla onarım bedeli 27.000-TL’nin, araç mahrumiyet zararı 5.000-TL’nin, otopark ücreti 1.000-TL’nin ve değer kaybı zararı 27.000-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte sorumlu oldukları ölçüde davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: … plakalı aracın davalıya ZMMS ve KASKO sigortası ile sigortalandığını, ancak sorumluluğun gerçek zarar miktarı ve poliçe limiti, ayrıca sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğunu, davacılara işbu davadan evvel 43.000-TL’si zorunlu trafik sigorta poliçesi ve 27.000-TL’si IMM kapsamında olmak üzere toplam 70.000-TL tutarında ödeme yapıldığını ve hasara ilişkin sorumluluğun bu suretle sona erdiğini, değer kaybı istemi yönünden tahkikat yürütülmesi ve rapor aldırılması gerektiğini, ikame araç bedeli ile otopark ücreti isteminin teminat kapsamında olmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Hasar dosyası ile davacıya ait aracın tramer ve sicil kayıtları, araçların ruhsat örnekleri, davadan önce davalılara çekilen ihtarname örneği, emsal kira bedeli ile otopark ücreti hakkında yapılan araştırmalara verilen cevap yazıları, delil tespiti dosyası, otopark faturası ve fatura bedelinin davacılar tarafından ödendiğine ilişkin cevap yazısı dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce Adli Trafik uzmanı bilirkişi ile otomotiv konusunda uzman ve aynı zamanda akademisyen bilirkişiden alınan raporda özetle: Kazanın gerçekleşmesinde davacıya ait araç sürücüsünün %25 ve davalı …’nın %75 oranında kusurlu olduğu; davacıya ait aracın onarılması için, kaza tarihindeki serbest piyasa rayicine göre, orijinal parça kullanılmak ve iskonto yapılmamak suretiyle KDV dahil 131.891-TL tutarında masraf yapılması gerektiği; aracın kaza tarihindeki hasarsız piyasa değerinin 270.000-TL olduğu ve kaza tarihinden önceki 2. el satış değeri ile tamir edildikten sonraki 2. el satış değerine göre 70.000-TL değer kaybettiği, onarım süresinin 15 gün olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile talep miktarını, onarım bedeli yönünden 28.384,95-TL’ye, araç mahrumiyet zararı yönünden 5.343,75-TL’ye, otopark ücreti yönünden 3.750,63-TL’ye ve değer kaybı zararı yönünden 52.500-TL’ye artırdıklarını bildirmiş, onarım bedelinin sigorta şirketinden, ancak mümkün değil ise davalılardan, araç mahrumiyet zararının sigorta şirketinden, ancak mümkün değil ise davalılardan, otopark ücretinin …’ndan, ancak mümkün değil ise davalılardan, değer kaybı zararının …’ndan, ancak mümkün değil ise davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan hasar ve değer kaybı zararının, ayrıca araç mahrumiyet zararı ile otopark ücreti bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; davaya konu kazanın, davacıya ait araca … plakalı aracın çarpması şeklinde gerçekleştiği ve kazanın gerçekleşmesinde davacı araç sürücüsünün %25, davalı …’nun ise %75 oranında kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketine …’na ait olup onun sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın IMM sigortacısı olması hasebiyle hasebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlık, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulmalıdır.
i-Hasara ilişkin zarar yönünden:
Davalı sigorta şirketi, davacıya ait araçta oluşan gerçek zararı tazminle yükümlüdür. Başka bir deyişle; davacı, zarar gören konumunda olup, aracında oluşan gerçek zararın tazmini gereklidir. Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 05.03.2015 tarih ve 24664/3863 sayılı kararında da belirtildiği üzere, aracının eşdeğer parçalarla onarımını kabul etmesi kendisinden beklenemez ve aracının orijinal parçalar kullanılarak tamiri gerekir. Somut olayda da, davacıya ait araçta oluşan hasar bilirkişi marifetiyle belirlenirken, orijinal parça bedelleri ile işçilik bedelinin kaza tarihindeki rayiçleri esas alınmış ve aracın tamiri için gerekli masrafın KDV dahil 131.891-TL olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Belirlenen bu tutardan, Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 08.10.2012 tarih ve … sayılı kararı ile 04.04.2016 tarih ve … sayılı kararında işaret edilen hususlar uyarınca, iskonto yapılmasına, davalı sigorta şirketi vekilinin iddiasının aksine olanak yoktur. Ayrıca zararın Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 08.10.2012 tarih ve … sayılı kararı ile 04.04.2016 tarih ve … sayılı kararında da belirtildiği üzere KDV dahil olarak hesaplanması gerekmektedir. O halde, tarafların kusur oranlarına göre davacıya (131.891-TL x %75) 98.918,25-TL tutarında hasar tazminatı ödenmelidir ve davadan önce sigorta şirketi tarafından yapılan 43.000-TL’si ZMMS ve 27.000-TL’si IMMS kapsamında olmak üzere toplam 70.000-TL tutarındaki ödemenin tenziline göre (98.918,25-TL – 70.000-TL) 28.918,25-TL tazminata hükmedilmelidir.
Delil tespiti dosyasında, onarım bedeli 194.179,99-TL + KDV olarak belirlenmiş ise de, rapora davalı tarafından itiraz edildiği ve zararın keşif tarihi (03.09.2021) itibariyle belirlendiği görülmüş, haksız fiile dayalı işbu davada zararın olay tarihi itibariyle hesaplanması gerektiğinden, delil tespiti dosyasındaki rapora itibar edilmemiştir.
Bu sebeplerle; hasar bedeli yönünden taleple bağlı kalınarak (HMK m. 26) 28.384,95-TL üzerinden hüküm kurulmalı, tazminatın ıslah dilekçesindeki isteme uygun olarak davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmelidir. Ancak, kısa kararda 28.384,95-TL yerine zuhulen 28.918,25-TL yazılmış olup, karar verilmiş ve dosyadan el çekilmiş olduğundan burada ancak hataya işaret etmekle yetinilmiştir. Sigorta şirketinin, davacılara ödeme yaptığı 12.07.2021 tarihinde temerrüte düştüğü değerlendirilmiş, sigortalı aracın hususi olduğu gözetilerek, bu tarihten itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
ii-Değer kaybı zararı yönünden:
Trafik kazalarından kaynaklı araç değer kayıplarına ilişkin tazminat kapsamının ne olduğu konusunda TBK’daki genel hükümlerde bir açıklık yoktur. Bu konuda, Yargıtay’ın müstakar hale gelmiş içtihatları bulunmakta olup, yüksek yargı kararlarında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki fark olarak tanımlanmakta ve araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra 2. el satış değerinin tespiti ve arasındaki farkın göz önüne alınması gerektiği yerleşik hale gelmiştir. Nitekim, Yargıtay 4. HD.nin 25.03.2022 tarih ve 21252/5913 sayılı kanun yararına bozma ilamında da, değer kaybının, işaret edilen bu esaslar dahilinde yapılacak inceleme ile belirlenmesi gerektiği yönünde içtihatta bulunulmuştur.
Bu sebeplerle; değer kaybının, objektif değer kaybı esasına göre belirlenmesi gerektiği değerlendirilmiş, davacıya ait aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa değeri (270.000-TL) ile kazadan sonraki 2. el piyasa değeri (200.000-TL) arasındaki farkın, yani 70.000-TL’nin, davacının gerçek zararı olduğu kabul edilerek sonuca gidilmiştir.
Hal böyle olunca; tarafların kusur durumlarına göre, davacıya (70.000-TL x %75) 52.500-TL tutarında değer kaybı tazminatı ödenmesi gerektiği değerlendirilmiş, tazminatın ıslah dilekçesindeki isteme uygun olarak davalı …’ndan tahsiline karar verilmiştir. Davalının, olay tarihinde temerrüte düştüğü değerlendirilmiş (TBK m.117), sigortalı aracın hususi olduğu gözetilerek, olay tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
iii-Araç mahrumiyet zararı (ikame araç bedeli) yönünden:
Kural olarak haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören, haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilecektir. Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 s. TBK’nın 50/2. maddesi uyarınca davacı tarafından araç kiraladığına dair belge veya ödeme belgeleri sunulmasa da hakim zararı belirleyebilir (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 29.09.2022 tarih ve 26777/11236 sk.). Somut olayda, davacının, makul tamir süresi boyunca aracını kullanamadığı ve en az araç kira parası kadar zarara uğradığı, amortisman indirimi yapılmasını gerektirir herhangi bir sebep bulunmadığı kabul edilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda, makul tamir süresi 15 gün olarak belirlenmiş olup (ekspertiz raporunda da aynı), Samsun Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası’ndan gelen cevabi yazıda günlük kira parasının 450-TL ile 475-TL arasında olabileceği ifade edilmiştir. Buna göre, davacının 15 günlük araç mahrumiyet zararının (15 x 462,50-TL) 6.937,50-TL olduğunun kabulü gerekmektedir ve tarafların kusur oranına göre (6.937,50-TL x %75) 5.203,12-TL tazminata hükmedilmelidir.
Bu sebeplerle; araç mahrumiyet zararı ZMMS Genel Şartlarına göre gerçek zarar kapsamında olmadığından ve dolaylı zararlardan sayıldığından davalı sigorta şirketine yönelik istem (5.343,75-TL) reddedilmiş (Bkz: Yargıtay 17. HD.nin 19.04.2018 tarih ve 5631/4390 sk.), davalı … hakkındaki dava ise kısmen kabul edilerek 5.203,12-TL üzerinden hüküm kurulmuştur (reddedilen tutar 5.343,75-TL – 5.203,12-TL = 140,63-TL). Davalının, olay tarihinde temerrüte düştüğü değerlendirilmiş (TBK m.117) ve sigortalı aracın hususi olduğu gözetilerek, olay tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
iv-Otopark ücreti yönünden:
Davacıya ait aracın, davalı …’na vekaleten sigorta şirketi tarafından … Samsun Şubesi’ne yönlendirildiği ve görüşmeler devam ettiği süre zarfında orada tutulduğu, davacıların … Samsun Şubesi’ne toplam 5.000,84-TL tutarında otopark ücreti ödedikleri dosya kapsamı ile sabit olup, bu yöne ilişkin zarar da davalı … tarafından tazmin edilmelidir [otopark ücreti ZMMS Genel Şartları kapsamında olmadığından (Bkz:Yargıtay 4. HD.nin 06.12.2021 tarih ve 15202/9754 sk.)]. Davacılar tarafından otopark ücreti olarak ödenen tutar belli olduğuna göre, emsal araştırmasından yola çıkılarak bir sonuca ulaşılmasına olanak yoktur ve ödedikleri tutarın davacılara iadesi gereklidir.
Bu sebeplerle; otopark ücreti yönünden davacıya, tarafların kusur durumuna göre (5.000,84-TL x %74) 3.756,63-TL tutarında tazminat ödenmesi gerektiği değerlendirilmiş, taleple bağlı kalınarak (HMK m. 26) 3.750,63-TL üzerinden ve ıslah dilekçesindeki isteme de uygun olarak davalı … aleyhine hüküm kurulmuştur. Davalının, olay tarihinde temerrüte düştüğü değerlendirilmiş (TBK m.117) ve sigortalı aracın hususi olduğu gözetilerek, olay tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
İşbu davanın zorunlu arabuluculuk dava şartı hükümlerine tabi olmadığı değerlendirilmiş (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 20.01.2022 tarih ve 23273/901 sk. ile 29.09.2021 tarih ve 14429/5729 sk.), davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne;
i-Hasar bedeli olarak 28.918,25-TL’nin 12.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … A.Ş.den alınarak davacılara verilmesine,
ii-Değer kaybı olarak 52.500-TL’nin 31.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınarak davacılara verilmesine,
iii-İkame araç bedeli olarak 5.203,12-TL’nin 31.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınarak davacılara verilmesine, davalı … A.Ş.ye yönelik talebin ve davalı …’na yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine,
iv-Otopark ücreti olarak 3.750,63-TL’nin 16.04.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınarak davacılara verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 6.173,31-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.549,65-TL’nin mahsubu ile noksan 4.623,66-TL’nin (davalı … A.Ş.nin 1.452,24-TL’den sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve mütelselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından ödenen 1.549,65-TL’nin (davalı … A.Ş.nin 486,72-TL’den sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve mütelselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam (delil tespiti dosyasındaki masraflar dahil) 3.369,70-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 3.194,67-TL’nin (davalı … A.Ş.nin 1.003,41-TL’den sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve mütelselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacılar, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 9.832,60-TL vekalet ücretinin (davalı … A.Ş.nin 9.200-TL’den sorumlu olması kaydıyla) davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davalılar, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.343,75-TL vekalet ücretinin (140,63-TL’sinin davalı …’na, bakiye kısmın davalı … A.Ş.ye ait olmak üzere) davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
7-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560-TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, davacı yönünden 6100 sayılı HMK’nın 341/2. maddesi uyarınca KESİN, davalılar yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
15/05/2023

Katip
¸

Hakim
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.