Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/614 E. 2022/633 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/614 Esas – 2022/633
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/614 Esas
KARAR NO : 2022/633

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARARIN YAZ. TARİH : …
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; müvekkilinin … Mah. Millet Cad. No:41/1 Canik/Samsun adresinde araç bakım ve onarımı üzerine işyeri sahibi olduğunu, iş yerindeki hemen hemen bütün faaliyetleri müvekkilinin vermiş olduğu vekaletnameye istinaden eşi … tarafından yürütüldüğünü, davalının da araç kiralama işi yapan bir şirket olduğunu, davalı şirket adına şirket çalışanları tarafından yapılan işlerin, kullanılan malzemelerin kontrol edildikten sonra sağlam ve çalışır vaziyette teslim alan olarak imza altına alındığını, bir araç için yapılan işlerin tamamlanmasını müteakip ödeme alınmadığından teslim – tesellüm belgesine ücretin ileride ödenmesi şartıyla cari hesaba işlendiğinin belirtildiğini, araçların uygun işçilik bedelleri ile piyasanın da altına rakamlara yapıldığını, davalının araçları için toplam 31.525-TL tutarında bakım/onarım işi yapıldığını, karşılığında ise 18.180-TL ödeme yapıldığını, kalan 13.345-TL tutarındaki alacağın defalarca talep edilmesine rağmen ödenmediğini, alacağın tahsili için davalı hakkında Samsun İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek, davalının icra takibine itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle davanın esasına girilmeden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, esasa girilecek olursa müvekkili şirketin maliki olduğu araçlara ilişkin tamir ve bakım işlemleri ile ilgili olarak davacı tarafa başvurulduğunu ve ilerleyen süreçte araçların bakım ve onarımının davacı tarafın fatura tanzim ederek belirtilen rakam ödenmesi suretiyle ticari ilişkileri müvekkili ile devam ettiğini, bu süreçte yapılan tüm tamir ve bakımların maliyetinin müvekkili şirkete tebliğ edilen faturalara istinaden davacı tarafa ödenmiş olduğunu, söz konusu ticari işlemden kaynaklı müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı tarafın kendisi yahut yetkilisi tarafından kaşe olmaksızın atılmış bir imza gerekse müvekkili şirketin kaşesi bulunmayan ve şirket sahibi yahut yetkili imzası barındırmayan teslim ve tesellüm tutanaklarının müvekkili şirket açsından borç doğuran bir belge olarak kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığı olmadığını belirterek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, ödeme emri, arabuluculuk son tutanağı, teslim/tesellüm tutanakları sunulmuştur.
Samsun İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alındığı görülmüştür.
Samsun 1. Tüketici Mahkemesinin 2020/323 Esas 2020/372 Karar sayılı 23/10/2020 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Samsun 5. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, 2020/404 esas sırasına kayıt edildiği görülmüştür.
Cevap dilekçesi ekinde faturalar ve ödeme dekontları sunulduğu görülmüştür.
Samsun Vergi Dairesine yazılan yazıya cevap verildiği görülmüştür.
Mali müşavir bilirkişiden … havale tarihli rapor aldırıldığı görülmüştür.
Samsun 5. Asliye Hukuk Mahkememizin 2020/404 esas 2022/137 Karar sayılı 23/03/2022 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilerek, dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizin iş bu esas sırasına kayıt edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; sözleşme ilişkisine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce önce dava şartları yönünden inceleme yapılmıştır. Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 3. maddesinde ise, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlemesi getirilmiştir.
TTK’nın 12. maddesine göre “Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir” Aynı Kanunun 15. maddesisinde de; “ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır.” düzenlemesi yer almaktadır.
5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 3’üncü maddesinde; Esnaf ve sanatkâr, ister gezici ister sabit bir mekânda bulunsun, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usûlde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tâbi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseler olarak ifade edilmiştir. Ayrıca TTK’nın 11/2 maddesinde ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir denilmek suretiyle tacir veya esnafın hangi kriterlere göre saptanacağı açık bir biçimde gösterilmiştir.
21/07/2007 tarih ve 26589 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile Belirleme Koordinasyon Kurulunun tespit edeceği ve Resmî Gazete’de yayımlanacak esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunanlardan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 177 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (3) numaralı bentlerinde yer alan nakdi limitlerin yarısını, (2) numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların esnaf ve sanatkâr sayılmaları kararlaştırılmıştır.
Vergi Usul Kanununun 177. maddesinde “Birinci Sınıf Tüccarlar” sayılmış olup bu maddedeki birinci sınıf tacirlerle ilgili şartları taşımayanlar ise ikinci sınıf tacir sayılırlar. İkinci sınıf tacirler ise ticari işletme hesabına göre defter tutarlar.
Bir hukukî işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlar ile bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukukî işlemin veya fiilin olması gerekir. Bu kapsamda kişinin beyannameler kapsamında gelir kayıtlarının da değerlendirilmesi gerekmektedir (Bkz; İstanbul BAM 43. HD’nin 2022/424 Esas, 2022/335 Karar sayılı ilamı, İstanbul BAM 13. HD’nin 2021/1892 Esas, 2022/276 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda; Samsun Vergi Dairesi Başkanlığı 19 Mayıs Vergi Dairesi Müdürlüğünün 10/12/2021 tarihli yazısına göre davacı …’in işletme hesabı esasına tabi olduğu belirtilmiş, son 3 yılın vergi beyannameleri dosya arasına gönderilmiştir. Samsun 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce her ne kadar bilirkişi raporunda davacının 2.sınıf tacir olduğunun belirtilmesi sebebi ile davacının ticari dava kapsamında tacir olduğu kabulü ile görevsizlik kararı verilmiş ise de, dosya içerisine alınan 2019-2020-2021 yılı beyannamelerin incelenmesinde, davacının dönem içinde elde ettiği hasılat tutarının, diğer gelirlerinin, kar ve zarar bildirimlerinin esnaf işletmesi için öngörülen sınırları aşmadığı, şu hali ile davacının esnaf olduğu ve tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmakla davanın genel hükümler uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. Hal böyle olunca, mahkememizce de karşı görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin SAMSUN 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğunun tespitine,
3-İşbu kararın istinaf edilmeksizin kesinleşecek olması halinde dosyanın HMK’nın 21/1-c maddesi uyarınca yargı yeri belirlenmesi için Samsun BAM’a gönderilmesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi….

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.