Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/589 E. 2023/699 K. 05.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/589 Esas – 2023/699
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/589 Esas
KARAR NO : 2023/699

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/05/2022
KARAR TARİHİ : 05/06/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 03/07/2023

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı … plakalı çekicinin Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait olan ve dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunan zırhlı polis aracına çarpışması şeklinde gerçekleşen 20.07.2021 tarihli trafik kazasında polis aracında görevli olarak bulunan davacının yaralandığını, geçici ve sürekli olacak şekilde iş-güçten kaldığını, kazanın sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile gerçekleştiğini ve zararın karşılanması için davadan önce sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak sonuç alınamadığını, davadan önceki zorunlu arabuluculuk sürecinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla 10-TL geçici ve 10-TL sürekli işgöremezlik ile 10-TL bakıcı gideri zararı olmak üzere şimdilik toplam 30-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini alep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davadan önce sigorta şirketine yapılan müracaatın davacıdan kaynaklı sebeplerle sonuçlandırılamadığını ve buna göre 2918 s. KTK’nın 97. maddesindeki dava şartının yerine getirilmediğini, davalının merkez adresine göre İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, … plakalı çekicinin 19.01.2021-2022 vade tarihli zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını, ancak sorumluluğun sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kusur, maluliyet ve aktüerya konusunda rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik ile bakıcı gideri zararının teminat kapsamında olmadığını, davacının müterafik kusurunun bulunduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davacıya ait hasta dosyası ile hasar dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Davaya konu kaza sebebiyle davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan nakdi tazminat ödenip ödenmediği Emniyet Genel Müd.nden sorulmuş olup, 27.05.2022 tarihli cevabi yazı ile 10.02.2023 tarihli cevabi yazıdan; ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Davaya konu kazaya ilişkin Kızıltepe 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2022/190 Esas sayılı dava dosyası Uyap’tan celp edilmiş olup incelenmesinden: (davacı) … ile polis aracının sürücüsü …’ın müşteki, … plakalı çekicinin sürücüsü …’nın sanık olarak taraf olduğu kovuşturmanın devam ettiği görülmüştür.
Davaya konu kazaya ile ilgili olmak üzere, polis aracının sürücüsü … tarafından Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan 2022/376 Esas sayılı dava dosyası kapsamında Adli Trafik uzmanı bilirkişiden alınan 28.09.2022 tarihli raporda; kazanın münhasıran … plakalı çekicinin sürücüsü …’nın kusuru ile gerçekleştiğinin ve polis aracının sürücüsü …’ın kazaya etkisinin bulunmadığının mütala edildiği görülmüştür.
Bu rapor, dava dosyamız arasına alınmış ve taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce OMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden alınan maluliyet raporunda özetle: Davacının, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, yaralanmasının sürekli engelliliğine neden olmadığı, ancak iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği, bakıcı gereksiniminin bulunmadığı mütala edilmiştir.
Mahkememizce aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan raporda özetle: Davacının 3 aylık iyileşme dönemi içinde aylığını aldığı ve bu döneme tekabül eden zararın ancak mahrum kaldığı ek ödemelerle (aylık 2.512,22-TL operasyon tazminatı) sınırlı olabileceği, bu yöne ilişkin zararının da 6.707,63-TL olduğu mütala edilmiştir.
Davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile talep miktarını geçici işgöremezlik zararı yönünden 6.707,63-TL’ye artırmıştır.
Bilirkişi raporları ve bedel artırım dilekçesi davalı vekiline usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ile, davacının 20.07.2021 tarihli trafik kazası sebebiyle oluşan geçici (kazanç kaybı) ve sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararı ile bakıcı gideri zararının tazmini talep edilmiş, talep miktarı geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı yönünden bedel artırım dilekçesi ile artırmıştır.
Davalı sigorta şirketine, işbu davadan evvel 11.02.2022 tarihinde gerekli belgeler de eklenmek ve kep adresine e-mail gönderilmek suretiyle müracaat edildiği, ancak sigorta şirketi tarafından ödeme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu halde, sigorta şirketine müracaatta bulunulduğu ve bu suretle dava şartının yerine getirildiği kabul edilmeli, müracaata cevap verilmediği ve zararın 15 günlük yasal süre içinde karşılanmadığı veçhile, davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazı reddedilmelidir.
6100 sayılı HMK’nın haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesine göre; “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Eldeki davada, davacının yerleşim yeri Samsun olup, davanın mahkememizde ikame edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur; davalı vekilinin yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davanın esasına gelince;

2918 sayılı KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; davaya konu kazanın, … plakalı çekicinin Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait olan ve dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunan zırhlı polis aracına çarpışması şeklinde gerçekleştiği ve davalıya … plakalı çekicinin zorunlu trafik sigortacısı olması hasebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlığın, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulması gereklidir.
Dosya kapsamından ve aynı kazaya ilişkin … tarafından Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan 2022/376 Esas sayılı dava dosyası kapsamında Adli Trafik uzmanı bilirkişiden alınan 28.09.2022 tarihli rapordan, kazanın münhasıran … plakalı çekicinin sürücüsünün kusuru ile gerçekleştiği, polis aracının sürücüsü …’ın ve bu araçta görevli olarak bulunan davacının kazaya etkisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mezkur rapor, kaza tespit tutanağındaki tespitlerle örtüştüğüne göre, kusur konunda yeniden rapor alınmasına gerek yoktur ve mahkememizce bu rapor esas alınarak sonuca gidilmiştir.
Toplanan delillerden, davacının vaki kaza sebebiyle iyileşme süresi 3 aya kadar uzayabilecek şeklide yaralandığı ancak yaralanmasının sürekli engelliliğine neden olmadığı, ayrıca bakıcıya gereksinimi oluşmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) ile bakıcı gideri zararı hakkındaki talepler reddedilmelidir.
Davacı, iyileşme dönemine tekabül eden 3 aylık süre zarfında aylığını aldığına göre, iyileşme dönemi içinde oluşan zararından ancak mahrum kaldığı ek ödeme var ise söz edilebilecektir. Bu yöne ilişkin zararının ise çalışamadığı için mahrum kaldığı operasyon tazminatı kadar olduğu görülmektedir. O halde; davacıya, bilirkişi raporu ile belirlenen 6.707,63-TL kadar geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) tazminatı ödenmelidir.
Davalı vekili, geçici iş göremezlik zararının teminat kapsamında bulunmadığını ileri sürmüş ise de, çalışma gücünün azalmasından/yitirilmesinden doğan zararların 6098 sayılı TBK’nun 54. maddesinde vazolunan bedensel zararlardan olduğu ve tedavi giderleri güvencesi içinde kaldığı kabul edilmektedir (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sayılı kararı ile Yargıtay 17. HD.nin 16/03/2017 gün ve 19844/2798 sk.).
Bu tespit ve değerlendirmeler muvacehesinde; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı hakkındaki talep (6.707,63-TL) kabul edilmiş, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) ile bakıcı gideri zararı hakkındaki talep ise (toplam 20-TL) reddedilmiştir.
Davalının, davadan önce yapılan 16.02.2022 tebliğ tarihli müracaattan 8 işgünü sonrasına tekabül eden 01.03.2022 tarihinde temerrüte düştüğü kabul edilmiş, sigortalı aracın ticari olduğu gözetilerek, mezkur tarihten itibaren ticari faize hükmedilmiştir.
İşbu davanın zorunlu arabuluculuk dava şartı hükümlerine tabi olmadığı değerlendirilmiş (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 20.01.2022 tarih ve 23273/901 sk. ile 29.09.2021 tarih ve 14429/5729 sk.), davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne;
i-6.707,63-TL’nin 01.03.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
ii-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 458,19-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 195,08-TL’nin mahsubu ile bakiye 263,11-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından ödenen 195,08-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 7.076,43-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 7.055,39-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 6.707,63-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 20-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560-TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, davalı yönünden 6100 sayılı HMK’nın 341/2. maddesi uyarınca KESİN, davacı yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
05/06/2023

Katip ¸

Hakim
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.