Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/486 E. 2023/596 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/486 Esas – 2023/596
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/486 Esas
KARAR NO : 2023/596

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 19/04/2022
KARAR TARİHİ : 11/05/2023
KARARIN YAZ. TARİH : 02/06/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; müvekkilinin ortağı olduğu davalı kooperatif ortaklığından haksız ve sebepsiz yere çıkarıldığını, motorlu taşıyıcılar kooperatifi olan kooperatifte 3 adet kamyon ile taşımacılık yaptığını, ortaklıktan çıkarılması ile 22/01/2022 tarihinden itibaren araçlarına taşımacılık işi verilmediğini, bu sebeple de taşımacılık faaliyetini devam ettirememiş olmakla kazanç kaybına uğradığını iddia ederek kooperatif ortaklığından çıkarıldığı, kooperatif yönetim kurulunun 24/02/2022 tarihli kararının iptali ile ortaklığının devamına, çalıştırılmadığı sürelerde uğradığı kazanç kaybının davalı kooperatiften tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kooperatiflerinde 1 adet ortaklığına ilaveten daha sonra 4 adet hisse devri almak sureti ile 5 adet araç işletilmesi için 5 adet hissesinin bulunduğunu, bu hisselerinin 4 tanesini 2015 yılında, 1 adedini de 2018 yılında noter sözleşmesi ile başkalarına devrettiğini, ortaklıklarını devir alan kişilerin kooperatif ortaklığına kayıtlarının yapıldığını, davacının sahip olduğu 5 adet kooperatif hissesini de başkalarına devir ettiği, en son hisse devri tarihinde kooperatifte hisse kalmadığından, kooperatif ortaklığının sona erdirilmesi gerekirken bu işlemin yöneticiler tarafından yapılmadığını ve davacının kooperatif ortaklığı devam ediyormuş gibi davacının 3 aracına kooperatiften iş verilmeye devam edildiği gibi davacının kooperatif genel kurullarına katılmasına müsaade edilmiş olduğunu, davacı ortağın bu süre zarfında kooperatife 3 adet hisse için aidat ödediğini, ancak 2022 yılına kadar devam eden bu haksız durumun anlaşılması üzerine yönetim kurulunun 24/02/2022 tarihinde aldığı kararla, davacının kooperatif ortaklığının sonlandırıldığını iddia ederek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, arabuluculuk son tutanağı sunulmuştur.
Mahkememizin 25/04/2022 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde davalı kooperatife ait sicil ve ana sözleşme dosyasının onaylı suretlerinin gönderildiği görülmüştür.
Samsun Ticaret İl Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde davalı kooperatife ait genel kurul tutanaklarının gönderildiği görülmüştür.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/72188 esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmıştır.
Samsun SGK’na yazılan yazıya cevap verilmiştir.
Samsun CBS’na yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde 2021/37689 soruşturma sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden celb edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişiden 27/03/2023 tarihli rapor aldırılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; kooperatif yönetim kurulu kararının iptali, üyeliğin tespiti ve tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; davacının davalı kooperatife üye olduğu, ancak davalı tarafından haksız olarak üyelikten çıkarma kararı alındığı, söz konusu 24/02/2022 tarihli yönetim kurulu kararının iptali ile davacının kooperatife üye olduğunun tespitinin talep edildiği, yine davalı tarafından ihraç kararı öncesinde müvekkilinin 3 adet kamyonuna iş sırasının verilmediğini, bu nedenle gelir kaybının söz konusu olduğunu beyanla tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Kooperatifler Kanunu 16. maddesinde “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir.” düzenlemesi bulunmaktadır. Buna göre her ne kadar genel kurulun yetkisi kaldırılamasa da ana sözleşme ile yönetim kuruluna da bu yetkinin verilmesi mümkündür. Eldeki davada davalı kooperatife ait ana sözleşme örneği dosyamız arasına alınmış, 9. Maddesinde belirtilen durumlarda yönetim kuruluna ortaklıktan çıkarılma yetkisi verildiği görülmüştür.
Diğer yandan mevzuat gereğince çıkarılma kararının örneği çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere 10 gün içerisinde notere tebliğ edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar yönetim kurulunca verilmiş ise ortak 3 aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır. 3 aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarma kararları kesinleşir. Somut olayda davaya konu kararın 24/02/2022 tarihli olduğu, eldeki davanın ise 19/04/2022 tarihinde açıldığı, buna göre 3 aylık hak düşürücü sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili süresinde sunmuş olduğu cevap dilekçesinde; 24/02/2022 tarihli yönetim kurulu kararının ana sözleşmede belirtilen ihraç kararı niteliğinde olmadığını, davacının üyelik haklarının tamamının devredilmesi nedeni ile üyeliğinin sonlandığına ilişkin tespit kararı alındığını ileri sürmüştür.
Kooperatifler Kanunu’nun 14/2. maddesi gereğince ortaklık başkasında devredilebilir. Hisse devrinin resmi şekilde yapılması gerekmez, yazılı şekilde yapılması yeterlidir. Devreden ve devralanın aralarındaki devir sözleşmesini yönetim kuruluna sunmaları ve talepte bulunmaları gerekir. Devrin gerçekleşebilmesi ve hukuki sonuç doğurabilmesi için yönetim kurulunun devir işlemini kabul etmesi gerekmekte olup, yönetim kurulunun devralan üyenin kooperatif üyelik şartlarını taşıması halinde devralanı ortaklığa kabul etmesi zorunludur. (Coşkun, Mahmut; Kooperatifler Hukuku, s.213-214, 1. Bası, 2019). Üyeliği devreden üyelik hisse devir sözleşmesinden dönmemiş veya sözleşmenin herhangi bir nedenle devrin tarafları arasında bağlayıcı olmadığını savunarak sözleşmenin iptalini sağlamamış ise, devredenin artık hisse üzerinde herhangi bir hakkı kalmayacaktır (Bkz; Yargıtay (Kapatılan) 23. HD’nin 2013/9419 Esas, 2014/640 Karar sayılı ilamı).
24/02/2022 tarihli kararın incelenmesinde; davacının kooperatifteki üyelik hakkının sona erip ermediği hususunun şüpheli olduğu, davacının toplamda 5 adet üyeliğinin bulunduğu, 08/07/2015 tarihinde bir hissesini …’a, 03/07/2015 tarihinde bir hissesini …’a, 03/07/2015 tarihinde bir hissesini …’ya, 26/01/2018 tarihinde ise kalan iki hissesini …’ye devrettiğini, bu şekilde toplam 5 adet üyelik hissesini devretmiş bulunduğu, son zamanlarda üç adet araç işletip aidat ödemiş ise de, bu hususun devredilen üyeliklerin yeniden kazanılmasına imkan vermeyeceği kabulü ile üyelik hakkının devir nedeni ile sonlandığına ilişkin tespit yapıldığı anlaşılmıştır.
Yine dosya arasına sunulan ve itiraza uğramayan hisse devir sözleşmeleri incelenmiş; Tekkeköy 1. Noterliği’nin 17/07/2014 tarihli hisse devir sözleşmesinde davacının 1 adet hisse devraldığı, Tekkeköy 1. Noterliği’nin 18/06/2014 tarih 5266 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesinde davacının 1 adet hisse devraldığı, Samsun 2. Noterliği’nin 03/07/2015 tarih ve 19907 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesinde davacının 4 hissesinden birini …’a devrettiği, Samsun 2. Noterliği’nin 03/07/2015 tarih ve 19906 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesinde davacının 3 hissesinden birini …’ya devrettiği, Samsun 2. Noterliği’nin 08/07/2015 tarih ve 20384 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesinde davacının 2 hissesinden birini …’a devrettiği, Tekkeköy 1. Noterliği’nin 25/09/2017 tarih 8595 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesinde davacının 1 adet hisse devraldığı, Tekkeköy 1. Noterliği’nin 17/10/2017 tarihli hisse devir sözleşmesinde davacının 1 adet hisse devraldığı, Tekkeköy 1. Noterliği’nin 26/01/2018 tarih ve 836 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesinde davacının 2/6 hissesini …’ye devrettiği görülmektedir.
Mahkememizce davacının kooperatife hangi tarihte ve şartlar altında üye olduğu, davacının üyeliğinin davaya konu karar tarihi olan 24/02/2022 tarihi itibariyle devam edip etmediği, varsa davacının uğramış olduğu zararın belirlenmesi amacıyla davalı kooperatif kayıtlarında inceleme yapılmak suretiyle bilirkişi raporu alınmış, düzenlenen 27/03/2023 tarihli raporda özetle; davacının 2015 yılı öncesinde kooperatife ortak olduğu, ortaklıktan itibaren tüm olağan ve olağanüstü genel kurul toplantılarına davet edildiği, bu toplantıların çoğuna katıldığı, 10/08/2015 tarihinde kooperatif başkanlığına getirildiği, 14/05/2022 tarihli genel kurula çağrılmadığı ve hazirun listesinde görünmediği, 19/01/2022 tarihli yönetim kurulu kararı ile ortaklığının incelenmesi sonuna kadar çalıştırdığı 3 aracın bire indirildiği, akabinde 24/02/2022 tarihli yönetim kurulu kararı ile ortak olma şartlarını yitirdiğinden bahisle evvelce yapılması gereken ortaklığın sona erdirilmesi işleminin ihmal edilmiş olması karşısında ortaklığının sona erdirilmesine karar verildiğinin görüldüğü, kararın ihraç niteliğinde olmadığı, davacının toplam 5 hissesinin bulunduğu ve bunların da başkalarına devri sonucunda kooperatife ortak olma şartlarını kaybettiği, davalı kooperatifin işleyişindeki aksaklıklar ve ihmal nedeni ile tespitin geç yapıldığı, davacının 26/01/2018 tarihinden itibaren 3 araç için aidat ödeyerek çalışmaya devam ettiği, davacının yönetim kurulu kararı sonrası araçlarının çalıştırılmaması sebebi ile kazanç kaybının olmayacağı tespit ve değerlendirmeleri sunulmuştur.
Dosyadaki devir sözleşmeleri, davaya konu 24/02/2022 tarihli yönetim kurulu kararının içeriği ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, kararın davacının ihracı niteliğinde değil, üyeliğinin olmadığının tespiti niteliğinde olduğu kabul edilmiş ve değerlendirme bu çerçevede yapılmıştır.
Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilince itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, yapılan incelemede; davacının noterlikçe düzenlenen hisse devri sözleşmesi ile son hisselerini …’ye devrettiği, resmi belgeye karşın bir sahtelik iddiasının ileri sürülmediği, 2015 yılında aldığı beyan edilen hissenin bilirkişi raporunda da tespit edildiği, hissesinin devredildiği ve ortaklığın kaybedildiği 26/01/2018 tarihinden sonra aidat ödeyerek araçları çalıştırılmış olmasının tek başına davacıya üyelik hakkı vermeyeceği, nitekim hisseleri devralan …’nin 2018-2019-2020-2021 genel kurullarında ortak olarak olarak gösterildiği, davacının Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2021/39130 Soruşturma numaralı dosyasında bizzat verdiği ifadesinde 2011-2018 yıllarında kooperatif başkan vekili olduğunu beyan ettiği, bu kapsamda Tekkeköy 1. Noterliği’nin 26/01/2018 tarih ve 836 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi çerçevesinde işlem yapılmamasında davacının da sorumluluğunun bulunduğu değerlendirilmiş, davacı vekilince bildirilen emsal kararların 15 yılı aşkın sürelere ilişkin olduğu, eldeki dosya ile hakkaniyet ölçüsünde uyuşmadığı anlaşılmış, kaldı ki devir tarihlerinde davacının da bizzat yönetiminde bulunduğu kooperatifte yönetim değişikliği sonrası davacının üyelik durumuna ilişkin araştırma yapılmaya başlandığı, bu kapsamda hak kaybına uğramaması amacıyla kendisine 1 aracını çalıştırması bakımından imkan sağlandığı, dolayısıyla davacının söz konusu iddialarının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olacağı kabul edilmiş, davacı vekilinin itirazlarına itibar edilmemiştir. Yine davacı vekilince hisse devirlerinin “borcu yoktur” yazısı akabinde verilecek karar ile geçerli hale geleceği beyan edilmiş ise de bilindiği üzere devirle birlikte bütün hak ve yükümlülükler yeni ortağa geçeceğinden, devreden üyenin borcunun bulunmadığına ilişkin bir karar alınması, devrin geçerlilik şartı olarak kabul edilemeyecektir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile tarafların iddia ve savunmaları, yukarıda açıklanan nedenler birlikte değerlendirilmiş; davacının üyeliğini en son yapmış olduğu 26/01/2018 tarihli devir ile kaybettiği, bu kapsamda alınan 24/02/2022 tarihli yönetim kurulu kararının ihraç değil tespit niteliğinde olduğu, davacı tarafından her ne kadar 3 araç çalıştırılmaya devam edilmiş ve aidat ödenmiş ise de bu durumun davacıya doğrudan üyelik hakkı kazandırmayacağı, bu kapsamda davacının çalıştıramadığı araçlar için de bir zararının bulunmadığı kabul edilmiş, davanın reddine karar verilmiştir.

7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6325 sayılı kanunun 18/A-13 maddesi gereği davadan önce davacının arabuluculuk başvurusu yaptığı, davalının görüşmelere katıldığı, anlaşma sağlanamadığı görülmekle, tespit edilen arabuluculuk ücretinin davacıdan yargılama gideri olarak tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.11/05/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.