Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/27 Esas – 2023/91
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
DAVA TARİHİ : 06/01/2022
KARAR TARİHİ : 23/01/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 13/02/2023
Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı … plakalı aracın davacı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması şeklinde gerçekleşen 30.11.2019 tarihi trafik kazasında, …’in kullandığı araçta yolcu olarak bulunan davacı …’in yaralandığını, kazanın … plakalı araç sürücüsü davalı …’in kusuru ile gerçekleştiğini ve zarardan araç maliki davalı …’in de sorumlu olduğunu, ancak zararın davadan önce sigorta şirketine müracaat edilmiş olmasına rağmen karşılanmadığını ve davadan önceki zorunlu arabuluculuk sürecinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, zarar miktarı belirlendiğinde talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL maddi tazminatın davalılardan, yaralanmasına bağlı olarak uğradığı manevi zarar için davacı … yönünden 50.000-TL’nin ve hem kendi psikolojisi hem de eşi Bahar’ın yaralanması sebebiyle uğradığı manevi zarar için … yönünden 30.000-TL’nin davalı … ile …’den, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ile … CEVAP dilekçeleri ile özetle: Kazadan sonra davacılar ile anlaştıklarını ve sulh olduklarını, zararın sigorta şirketi tarafından tazmin edilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddini dilemişlerdir.
Davalı sigorta şirketi vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle davalıya ZMMS ile sigortalı olduğunu, ancak sorumluluğun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, tahkikat yürütülmesi ve kusur, maluliyet, aktüerya konularında rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik zararının teminat kapsamında olmadığını, davacının müterafik kusurunun bulunduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davaya konu kaza sebebiyle davacı …’e rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan sorulmuş olup, 08.03.2022 tarihli cevabi yazı ile ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Davacı …’e ait hasta dosyası ile hasar dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Davacılar ile davalı … ve …’in sosyo-ekonomik durumları hakkında kolluk marifetiyle yapılan araştırma kapsamında düzenlenen tutanaklar dosya arasına alınmıştırç
Kazaya ilişkin Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş olup, incelenmesinden: Davacı …’in mağdur ve davacı … ile … plakalı araç sürücüsü davalı …’in ise müşteki-şüpheli olarak taraf olduğu soruşturmanın, şikayet yokluğu gerekçesiyle KYOK ile sonuçlandığı görülmüştür.
Mahkememizce Adli Trafik Bilirkişisinden alınan 17.0611.05.2022.2022 tarihli kusur raporunda özetle: Kazanın, münhasıran … plakalı araç sürücüsü davalı …’in kusuru ile gerçekleştiği, davacı …’in kusurunun bulunmadığı mütala edilmiştir.
Mahkememizce davacı … hakkında OMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan 19.07.2022 tarihli maluliyet raporunda özetle: Yaralanmasının sürekli maluliyetine neden olmadığı, ancak iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan 27.09.2022 tarihli raporda özetle: Davacının 6 aylık geçici işgöremezlik dönemine tekabül eden zararının 13.635,29-TL olduğu mütala edilmiştir.
Davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile …’in maddi tazminat davası yönünden talep miktarını 13.635,29-TL’ye artırmış ve bu tutarın faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Bilirkişi raporları ve bedel artırım dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maluliyete dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ile, davacı …’in 30.11.2019 tarihli trafik kazası sebebiyle oluşan yaralanmasına bağlı olarak husule gelen zararının ve ayrıca davacıların manevi zararlarının tazmini talep edilmiş, bedel artırım dilekçesi ile maddi tazminat hakkındaki talep miktarı artırılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; davaya konu kazanın, davacı …’in sevk ve idaresindeki araca … plakalı aracın çarpması şeklinde gerçekleştiği ve …’in kullandığı aracın ön yolcu koltuğunda oturan davacının kazada yaralandığı, davalı … ile …’e ve sigorta şirketine, … plakalı aracın sırasıyla sürücüsü, maliki ve zorunlu trafik sigortacısı olmaları hasebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlığın, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulması gerekmektedir.
Toplanan delillerden; davacının 30.11.2019 tarihli trafik kazasında yaralandığı ve iyileşme süresine göre 6 aylık kazanç kaybının oluştuğu, bu yöne ilişkin zararının 13.635,29-TL olduğu anlaşılmaktadır. Davalı sigorta şirketi vekili, her ne kadar müterafik kusur itirazında bulunmuş ve davacının motosiklete kask olmaksızın bindiğini ileri sürmüş ise de, davacının yolcu olarak bulunduğu aracın motosiklet değil otomobil olduğu ve emniyet kemeri takmadığına dair dosyada herhangi bir emare dahi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu halde, davacının müterafik kusurlu olduğunu kabule olanak yoktur ve tazminat tutarı indirim yapılmaksızın davacıya ödenmelidir.
Davalı sigorta şirketi vekili, geçici iş göremezlik zararının teminat kapsamında bulunmadığını ileri sürmüş ise de, çalışma gücünün azalmasından/yitirilmesinden doğan zararların 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde vazolunan bedensel zararlardan olduğu ve tedavi giderleri güvencesi içinde kaldığı kabul edilmektedir (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sk. ile Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 16.03.2017 gün ve 19844/2798 sk.). Bu halde, geçici iş göremezlik zararı sigorta şirketinin de sorumluluğundadır ve davalı sigorta şirketi vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir.
Bu sebeplerle; maddi tazminat davanın kabulüne karar verilmiş, davalı … ile …’in kaza tarihinde (6098 s. TBK m. 117), sigorta şirketinin ise 25.06.2020 tarihli müracaattan 8 iş günü sonrasına tekabül eden 08.07.2020 tarihinde temerrüte düştüğü değerlendirilerek, mezkur tarihlerden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak 6098 sayılı TBK’nın 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK’nın 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Somut olayda; işaret edilen hususlar ve Yargıtay’ın 22.06.1966 tarih ve 1966/7 Esas 1966/7 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtilen esaslar dahilinde inceleme yapılmış, tarafların kazadaki kusur oranları ile davacı …’in iyileşme süresi ve maruz kaldığı elem, davacı …’in ise olay sebebiyle maruz kaldığı üzüntü ve hüzün, paranın kaza tarihindeki alım gücü ile tarafların sosyo-ekonomik durumları gibi hususlar hep birlikte değerlendirilmiş, davacı Baha Şahin yararına 15.000-TL, … yararına ise 5.000-TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Maddi Tazminat davası hakkında olmak üzere;
1-Davanın kabulüne; 13.635,29-TL’nin davalı … ile … yönünden 30.11.2019, sigorta şirketi yönünden 08.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 931,42-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 239,11-TL’nin mahsubu ile bakiye 692,31-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 2.985,95-TL tutarındaki yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 9.200-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin (davanın salt sigorta şirketi yönünden ticari dava olduğu veçhile) davalı ….den alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
B-Manevi Tazminat davası hakkında olmak üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne;
i-15.000-TL’nin 30.11.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
ii-5.000-TL’nin 30.11.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
iii-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 1.366,20-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 161,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.204,80-TL’nin davalı … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından ödenen toplam 161,40-TL tutarındaki yargılama giderinin davalı … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen;
i-9.200-TL vekalet ücretinin davalı … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
ii-5.000-TL vekalet ücretinin davalı … ile …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
5-Davalı …’e ait vekaletname karardan sonra ibraz edildiğinden manevi tazminatın reddedilen kısımları yönünden bu davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair; davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, maddi tazminat yönünden 6100 sayılı HMK’nun 341/2. maddesi uyarınca KESİN, manevi tazminat yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı. 23/01/2023
Katip
¸
Hakim
¸
5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.