Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/996 E. 2023/758 K. 16.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/996 Esas – 2023/758
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/996
KARAR NO : 2023/758

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2023
KARARIN YAZ. TARİH : 11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle, davacının yaya geçidinden geçmek için beklerken bir aracın kendisine yol verdiğini, yaya geçidinden geçerken kendisine yol veren araca … adına tescilli … idaresindeki … plakalı davalı sigorta şirketine sigortalı aracın kontrolsüz araç kullanımı nedeni ile çarptığını, davacıya yol veren aracında davacıya çarptığını, davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, davacının kaza sonrasında ağır şekilde yaralandığını ve 5 ay yatağa bağlı kaldığını, bu süreçte bakıcı tutarak bakımının yapıldığını, halen de kaza nedeniyle destek almadan yürüyemediğini, günlük işlerini bile halletmekte zorlandığını beyanla KTK ve TBK’nın ilgili hükümleri çerçevesinde davacının uğramış olduğu zarara ilişkin 6100 sayılı yasanın 107 maddesi uyarınca (belirsiz alacak davası niteliğindeki) davacı için şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle poliçe limitiyle sınırlı kalmak kaydı ile davalı şirketten tahsilini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde, davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacı tarafından dava şartı yerine getirilmemiş olup, davalı şirkete eksik evrakla başvuru yapıldığını, davacı tarafından sunulan raporlarda gösterilen maluliyet oranına itibar edilmemesi gerektiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu, davacının faize ilişkin taleplerinin reddinin gerektiğini, davacının maddi tazminata ilişkin talebini açık bir şekilde belirtmesi için süre verilmesini, bu süreçte eksiklik giderilmezse davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, davacı tarafından davalı şirkete başvuru aşamasında eksik evrak ile başvuruda bulunulduğundan huzurdaki davanın usulden reddini, SGK’dan geçici iş göremezlik ödemesi alıp almadığının kesin ve net olarak tespit edilmesi, ödeme alınması durumunda mükerrer ödemeye mahal vermemek için davacının taleplerinin reddini, her halükarda geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderine ilişkin taleplerin teminat dışı olması nedeniyle reddini, muaccel bir alacağın doğmadığı dikkate alınarak davalı şirketin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasını talep etmiştir.
Davacı vekili 24.03.2022 tarihli beyan dilekçesi ile talep etmiş olduğu 1.000 TL’lik maddi tazminatın bilirkişi marifeti ile hesaplama yapıldıktan sonra artırılmak üzere kısmi olarak şimdilik 500,00 TL olmak üzere geçici bakıcı gideri, 500,00 TL tedavi gideri olmak üzere davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller,
Arabuluculuk son tutanağı, kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, Sosyal Güvenlik Kurumu yazı cevabı, poliçe, hasar dosyası, Samsun 8.Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/252 E. dosyası, Ankara Adli Tıp Kurumunun 27.04.2022 tarihli raporu, tedavi evrakları, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 10.11.2022 tarihli rapor, 25.02.2023 aktüerya bilirkişi raporu, tedavi giderine ilişkin talimat mahkemesi aracılığıyla alınan 07.04.2023 tarihli raporu, 22.05.2023 bedel artırım dilekçesi ve tüm dosya kapsamı.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Dava, trafik kazası sebebiyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından 10/11/2019 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın seyir halinde iken kendisiyle aynı istikamet yönünden seyir halinde olan istikametine göre sol tarafında yer alan orta refüj aralığında beklemekte olan davacı yaya …’ya yolun karşısına yaya geçidi üzerinden geçebilmesi için yol vermek için duraklayan dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu davacının yaralandığı, uğranılan zarar nedeniyle 500,00TL bakıcı gideri, 500,00 TL tedavi giderine yönelik maddi tazminat istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; Davalı sigorta şirketine … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olması nedeni ile husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlık, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulmalıdır.
6100 sayılı HMK’nın haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesine göre; “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Eldeki davada, davacının yerleşim yeri Samsun olup, davanın mahkememizde ikame edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur; davalı vekilinin yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Ethica Sigorta A.Ş tarafından dosyaya sunulan Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesinin incelenmesine, … plakalı aracın 11/06/2019-11/06/2020 tarihinde kişi başı ölüm/sakatlık 360.000 TL, kaza başı ölüm/sakatlık 3.600.000 TL, kişi başı tedavi masrafı 360.000 TL, kaza başı 3.600.000 TL limitle sigortalandığı anlaşılmıştır.
Samsun 8.Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/252 E. 2020/440 Sayılı dosyanın incelenmesinde müştekinin …, sanığın … olduğu, sanığın üzerine atılı bulunan taksirle yaralama suçundan 2.240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 07.01.2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 27.04..2022 tarihli raporda özetle, Sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile olay mahalli yolda seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, kendisiyle aynı istikamette önünde seyir halinde olan ve yaya geçidi üzerinden karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacı yayaya yol vermek üzere duraklayan diğer sürücü idaresindeki araç ile arasında yeterli ve güvenli takip mesafesi bırakmadan seyrini sürdürdüğü, duraklayan araca zamanında etkin tedbir almadan dikkatsizce arkadan çarptığı, çarpma neticesi ötelenen … plakalı aracın yaya geçidinden yolun karşısına geçmeye çalışan davacı yayaya çarptığı olayda kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın olay mahalli yolda yaya geçidi üzerinden karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı sırada; sürücü … idaresindeki aracın kendisine yol vermek üzere duraklayan … plakalı araca arkadan çarpması ve akabinde çarpma neticesi ötelenen … plakalı aracında kendisine çarpması ile meydana gelen kazanın oluşumunda atfı kabil kusuru bulunmadığı, olayda sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın kusursuz olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Dosya arasında bulunan ceza mahkemesi kararı, kaza anına ilişkin görüntüler, olaydan hemen sonra alınan kazanın oluşuna ilişkin beyanlar, kaza tespit tutanağı dikkate alınarak alınan bu rapor olayın oluş şekline uygun olması ve denetime elverişli olması nedeni ile hükme esas alınmıştır.
Davacı geçici ve sürekli iş göremezlik durumunun tespiti için Ondokuz Mayıs Üniversitesi Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış, 10.11.2022 tarihli raporda özetle, davacının meydana gelen yaralanmasının 20.02.2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ‘Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’ hükümlerine göre değerlendirildiğinde kişinin sürekli engellilik oranının %24, iyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği, geçici iş göremezlik süresi içerisinde olay tarihinden itibaren 1 ay süreyle bakıcı yardımına gereksinimi olduğu tespit edilmiştir. Alınan bu rapor kaza tarihindeki yönetmeliğe ve dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınmıştır.
Aktüerya bilirkişi tarafından düzenlenen 25.02.2023 tarihli raporda özetle, davacının tüm vücut engellilik oranının %24, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği, geçici iş göremezlik süresi içerisinde 1 ay süreyle bakıcı yardımına gereksinimi olduğunun tespit edildiği, tüm dosya kapsamına göre davacının genel kural gereği aylık gelirinin en az asgari ücretin neti düzeyinde olduğu kabul edilerek hesaplama yapıldığı, 2021 yılı asgari ücreti miktarı ve 2022 yılı AGİ hariç asgari ücret miktarına göre hesaplama yapıldığı, meslekte kazanma gücü kaybı hesaplaması, yerleşik uygulamalar doğrultusunda işlemiş ve işleyecek dönem olmak üzere iki bölüm halinde hesaplandığını, işlemiş dönemin 10.11.2019 olay tarihi ile hesaplama dönem sonu olan 31.12.2023 tarihlerini kapsadığını, davacının kaza tarihinde 89 yaşında olduğu, davacının geçici iş göremezlik zararının 5.844,49 TL, sürekli iş göremezlik/maluliyet zararının 19.644,90 TL, bakıcı giderinin 2.558,40 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacının tedavi giderleri talimat mahkemesince bilirkişi aracılığıyla tespit edilmiş, bilirkişi 04.04.2023 havale tarihli raporunda özetle, davacının trafik kazası nedeniyle tedavi görmüş olduğu hastanelerde yapılan tedavi ve tetkik giderinin 6111 sayılı kanun kapsamında SGK tarafından karşılandığı, SGK tarafından karşılanmayan, 6111 sayılı kanun kapsamı dışında kalan tedavi sırasında veya sonrasında yapılması zorunlu fatura edilmiş harcamasının bulunmadığı, dolaylı giderler ile ilgili fatura şartı aranmadan yapılması muhtemel genel bilgiler bölümünde bahsi geçen hususlarla ilgili kaçınılmaz masraflarının, yaralarının niteliği ve ağırlığı göz önüne alındığında, iyileşme süresi boyunca yapılacak tedavi ile ilgili masraflarının, yol giderlerinin toplamının tarafımca 3.000 TL olarak takdir edildiği, bu miktarın olay tarihindeki emsal rayiç ve bedellerle uyumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili 22.05.2023 tarihli ıslah dilekçesi ile 500,00 TL bakıcı alacağını 2.058,40 TL, 500,00 TL tedavi gideri alacağını 2.500 TL artırarak toplamda 1.000 TL yi 5.558,40 TL ye yükseltmiştir.
Toplanan delillerden; 10.11.2019 tarihinde meydana gelen dava konusu trafik kazasında sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı, alınan maluliyet raporu ile davacının sürekli iş göremezlik oranının %24, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği, geçici iş göremezlik süresi içerisinde 1 ay süreyle bakıcı yardımına gereksinimi olduğunun tespit edildiği, mahkememizce aktüerya bilirkişisinden alınan rapora göre davacının 1 aylık süreye ilişkin bakıcı giderini 2.058,40 TL olduğu, yine adli tıp uzmanı bilirkişiden alınan rapora göre SGK tarafından karşılanmayan iyileşme süresi boyunca yapılacak tedavi ile ilgili masraflarının, yol giderlerinin toplamının tarafımca 3.000 TL olduğu, iyileşme sürecindeki belgesiz tedavi giderlerinden SGK’nun sorumlu olmadığı anlaşılmakla bedel artırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş ve ve Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Genel Şartları’nın A.5. Maddesinin b bendinde geçici iş göremezlik döneminde ortaya çıkan çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı (390.000,00 TL) kapsamında olduğu belirtildiğinden ve geçici iş göremezlik zararı bu kapsamda olduğundan tespit edilen zarar ZMMS poliçesinde sağlık giderleri teminat limiti kapsamında kaldığı değerlendirilmiştir.
Davalı sigorta şirketinin davacının başvurduğu müracaat tarihinden (21/09/2021) 8 iş gün sonrasına tekabül eden tarihte 04/10/2021 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilmiş, sigortalı aracın hususi kullanıma mahsus olduğu anlaşılmakla talep gibi yasal faize hükmedilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, bakıcı zararının ve tedavi giderinin teminat kapsamında bulunmadığını ileri sürmüş ise de, çalışma gücünün azalmasından/yitirilmesinden doğan zararların 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde vazolunan bedensel zararlardan olduğu ve tedavi giderleri güvencesi içinde kaldığı kabul edilmektedir (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sk. ile Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 16.03.2017 gün ve 19844/2798 sk.). Tedavi gideri zararı da TBK’nın 54. maddesinde vazolunan bedensel zararlardandır ve bu tür zararların “tedavi giderleri / sağlık giderleri” teminatı içinde kaldığı kabul edilmektedir (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sk. ile 05.07.2021 tarih ve 3387/4119 sk.). Sigorta şirketi SGK’nun sorumluluğu kapsamında olmayan belegelendirilemeyen 2918 sayılı KTK m. 98 kapsamı dışında kalan tedavi giderleri zararını karşılamakla yükümlüdür. Bu halde, geçici iş göremezlik zararı ve tedavi gideri zararı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğundan davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
İşbu davanın, zorunlu arabuluculuk dava şartı hükümlerine tabi olmadığı değerlendirilmiş (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 20.01.2022 tarih ve 23273/901 sk. ile 29.09.2021 tarih ve 14429/5729 sk.), davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KABULÜ ile,
5.558,40 TL’nin 04/10/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Alınması gereken 379,69 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL ve 78,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye; 242,39 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan başvurma harcı 59,30 TL ve 59,30 TL peşin harç ve 78,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 196,60 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafça bilirkişi ücreti 1.750,00 TL, 945,00 TL ATK ücreti ve 570,90 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 3.265,90 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 5.558,40-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
8-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
Dair; davacı vekili e-duruşma ile yüzüne karşı, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/06/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza