Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/7 E. 2021/773 K. 15.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : … Esas
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : …
DAVALI : ….
VEKİLİ : …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : …

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Taraflar arasındaki … tarihli satış protokolüne konu ürünlerin davalıya satılıp teslim edildiğini ve satış parasının Euro olarak kararlaştırıldığını, protokole göre faturanın düzenleme tarihindeki … TL/Euro kuru nazara alınarak düzenleneceğini ve ödemelerin vade tarihlerindeki … TL/Euro kuru nazara alınarak yapılacağını, ancak ödemelerin vadesinde yapılmadığını ve davacının protokolün 9.C maddesi uyarınca vade farkı alacağı oluştuğunu, kur farkı alacağı ile vade farkı alacağının … tarih ve … sayılı faturaya bağlandığını ve faturanın davalıya gönderildiğini, faturaya itiraz edilmemesine rağmen bedelin ödenmediğini, davalı aleyhine Samsun… … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini ancak itiraz üzerine takibin durduğunu beyanla, itirazın iptalini ve takibin devamını, davalının icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Takibe konu faturanın davalıya gönderildiğini ancak faturanın kabul edilmeyip davacıya iade edildiğini, protokolün 9.C maddesinin vade farkı istenebileceği anlamına gelmediğini, kur farkı talebinin de hukuki dayanağının bulunmadığını, bedelin 300.000-TL’sinin vadesinde ödendiğini, bakiye kısmın ise protokol konusu jeneratörün ilk startının verilmesinde davacıdan kaynaklı sebeplerle gecikme yaşandığından daha sonra ödendiğini beyanla, davanın reddini ve davacının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
Samsun… … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden; Takip alacaklısı davacı tarafından davalı aleyhine … tarih ve … sayılı faturaya istinaden 60.517,61-TL asıl alacak ve 185,17-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 60.702,78-TL üzerinden ilamsız icra yoluyla takibe girişildiği, ancak süresi içinde ileri sürülen itiraz üzerine takibin durduğu ve işbu davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
Davacı tarafın ticari defterleri hakkında düzenlenen bilirkişi raporunda özetle: Taraflar arasındaki satış sözleşmesine göre ödenmesi gerekli tutarın 96.750-Euro + KDV olduğu, davacıya yapılan ödemelerin ödeme tarihleri itibariyle Euro karşılıkları toplamının 90.890,07-Euro olduğu, takibe konu faturanın davacının defterinde kayıtlı göründüğü ve bu faturanın 38.080,11-TL + KDV’sinin kur farkına, 13.206-TL + KDV’sinin de vade farkına ilişkin olduğu mütala edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defterleri hakkında düzenlenen bilirkişi raporunda özetle: Takibe konu faturanın davalının defterinde kayıtlı olmadığı, taraflar arasında 352.847,25-TL tutarında mal alış verişi olduğu ve 300.000-TL’nin vadesinde, 52.847,25-TL’nin ise vadesinden sonra 2018 yılında ödendiği, davacıya yapılan ödemelerin ödeme tarihleri itibariyle Euro karşılıkları toplamının 90.832,47-Euro olduğu ve davalının kur farkından kaynaklı borcunun 5.917,53-Euro olduğu, protokolün 9.C maddesine göre vade farkı tutarının 3.277,94-Euro olduğu, mütala edilmiştir.
Her iki tarafın ticari defterleri hakkında düzenlenen … tarihli bilirkişi ek raporunda, özetle: Davacının davalıdan talep edebileceği kur farkının 5.901,29-Euro olduğu ve bu tutarın fatura tarihi olan … tarihi itibariyle (7,6681-TL) karşılığının 45.251,68-TL’ye tekabül ettiği, ancak kur farkı olarak faturaya bağlanan ve takipte talep edilen tutarın 44.934,52-TL olduğu; protokolün 9.C maddesine göre davacının talep edebileceği vade farkı tutarının 5.650,82-Euro olduğu ve bu tutarın fatura tarihi olan … tarihi itibariyle (7,6681-TL) karşılığının 43.331,05-TL’ye tekabül ettiği, ancak vade farkı olarak faturaya bağlanan ve takipte talep edilen tutarın 15.583,08-TL olduğu mütala edilmiştir.
Bilirkişi raporları taraflara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, kur ve vade farkı faturasından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Toplanan delillerden, sözleşme bedelinin 96.750-Euro + KDV olduğu ve davalı tarafından yapılan ödemeler toplamının ödeme tarihlerindeki kur’a göre 90.848,71-Euro’ya tekabül ettiği, 5.901,29-Euro tutarındaki kur farkının fatura tarihi olan … tarihi itibariyle (7,6681-TL) karşılığının 45.251,68-TL’ye tekabül ettiği, satış faturasının … tarihli olduğu ve 300.000-TL tutarındaki ilk ödemenin … tarihinde gerçekleştiği, bakiye tutarın ise protokolün 8. maddesindeki “ödeme, ürünün sevkiyat ve fatura kesilmesinden sonra 1 hafta içinde yapılacaktır” hükmüne aykırı olarak vadesinden çok sonra ve ilki … tarihinde olmak üzere parça parça ödendiği, protokolün 9.C maddesine göre hesaplanan vade farkı tutarının 5.650,82-Euro olduğu, bu tutarın fatura tarihi olan … tarihi itibariyle (7,6681-TL) karşılığının 43.331,05-TL’ye tekabül ettiği, ödemelerin tümünün banka kanalıyla yapıldığı anlaşılmaktadır.
Yabancı para üzerinden yapılan alım satımlarda Vergi Usul Kanunu hükümleri gereğince faturaların Türk Lirası üzerinden düzenlenme zorunluluğu bulunduğundan faturalarda belirtilen yabancı paranın Türk Lirası karşılığı kur gözetilerek fatura tarihlerinde ödeme yapılmayıp daha sonra Türk Lirası ile ödeme yapılması durumunda kur farkı istenebilir. Bunun için taraflar arasındaki sözleşmede hüküm bulunmasına veya taraflar arasında bu yönde bir teamül oluşmasına dahi gerek yoktur.
Somut olayda, taraflar arasındaki protokole göre bedel Euro olarak belirlenmiş olup, bedelin Euro olarak ödeneceği ayrıca kararlaştırılmıştır.
Protokolün 9.A maddesine göre, vade tarihlerine göre hazırlanan çek/çekler ödeme günlerine göre tahmini kur belirlenerek tespit edilmiş olup asıl çekler bedeli fiili ödeme tarihindeki T.C.M.B. efektif satış kuru dikkate alınarak TL’ye çevrilerek belirlenecektir. Doğabilecek farklar karşılıklı olarak (+) ya da (-) olarak gününde tahsil edilip ödemeler sonunda kur farkı faturası kesilerek hesap sıfırlanacaktır. Ürüne ait fatura fabrika sevk tarihindeki T.C.M.B. efektif satış kuru baz alınarak kesilecektir. Buna göre, protokoldeki bu açık hüküm karşısında davalı yanın kur farkı talep edilemeyeceğine ilişkin savunması yerinde değildir ve davacının talep edebileceği kur farkı toplamı … tarihli bilirkişi ek raporuna göre 5.901,29-Euro’dur. Davacıya, bu tutarın davacı vekilinin tercih hakkına göre (TBK m. 99/2) fatura tarihi olan … tarihi itibariyle (7,6681-TL) karşılığı 45.251,68-TL’nin ödenmesi gereklidir.
Davacının vade farkı talebine gelince; vade farkı istenebilmesi, yanlar arasında bu yönde yazılı bir sözleşmenin ya da bu doğrultuda oluşmuş bir teamülün varlığına bağlıdır (Yargıtay İçtihadı Birleştirme HGK’nun 27.06.2003 gün ve E:2001/1, K:2003/1 sayılı ilamı). Yargıtay uygulamasına göre, teamülün mevcut olduğunun kabulü için de en az iki ya da daha fazla vade farkı faturasının davalı tarafça itirazsız ödenmiş olması gereklidir.
Somut olayda; taraflar arasındaki protokolün 9.C maddesinde, ödemelerdeki gecikmelerden döviz bazında aylık %2 finansman masrafı alınacağı kararlaştırılmıştır. Davalı vekili, protokoldeki bu hükmün vade farkı talep edilebileceği anlamına gelmediğini ileri sürüp taraflar arasında bu yönde bir teamül oluşmadığını ve faturanın kabul edilmeyip davacıya iade edildiğini belirtmiş ise de, protokoldeki bu hükmün vade farkına ilişkin olduğu açıktır. Protokolün 8. maddesinde, ödemenin ürünün sevkiyat ve fatura kesilmesinden sonra 1 hafta içinde yapılacağı kararlaştırılmış olup, satış faturasının … tarihinde düzenlendiği ve tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, 300.000-TL tutarındaki ilk ödemenin 1 haftalık süre içinde … tarihinde gerçekleştiği, ancak sonraki ödemelerin ilki … tarihinde olmak üzere parça parça yapıldığı anlaşılmaktadır. Protokolün 9.C maddesine göre hesaplanan vade farkı tutarı … tarihli bilirkişi ek raporuna göre 5.650,82-Euro’dur ve bu tutarın davacı vekilinin tercih hakkına göre (TBK m.99/2) fatura tarihi olan … tarihi itibariyle (7,6681-TL) karşılığı 43.331,05-TL’dir; bu tutarın davacıya ödenmesi gereklidir.
Davalı vekili, jeneratörün ilk startının verilmesinde davacıdan kaynaklı sebeplerle gecikme yaşandığını ve 300.000-TL dışındaki kısmın bu sebeple daha sonra ödendiğini ileri sürmüş ise de, davalı taraf … tarihli faturayı ticari defterlerine kaydetmekle fatura içeriğinin kendisine teslim edildiğini kabul etmiştir ve protokolün 8. maddesindeki, ödemenin ürünün sevkiyat ve fatura kesilmesinden sonra 1 hafta içinde yapılacağı hükmü de nazara alındığında davalı vekilinin aksini yazılı delille ispat edemediği sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu sebeplerle, davacının 45.251,68-TL tutarında kur farkı ve 43.331,05-TL tutarında vade farkı talep edebileceği değerlendirilmiş, taleple bağlı kalınarak 44.934,52-TL tutarındaki kur farkı ile 15.583,09-TL tutarındaki vade farkına ilişkin … tarihli faturanın yerinde olduğu kabulü ile sonuca gidilmiştir. Davalının, takipten önce temerrüte düşürüldüğü ispat edilemediğinden birikmiş faiz talebi (185,17-TL) reddedilmiştir. Alacağın likit olmadığı ve tutarın her iki alacak kalemi yönünden de rapor düzenlenmesi ile belirli hale geldiği değerlendirilmiş, davacı vekilinin tazminat talebi reddedilmiştir. Yine, koşulları oluşmadığından davalı yararına tazminata hükmedilmemiştir.
Zorunlu arabulucuk ücretinin tamamı davanın kabul-ret oranı nazara alınarak takdiren davalıya tahmil edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
i-Samsun İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile 60.517,61-TL üzerinden ve bu miktara takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
ii-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı vekilinin tazminat talebinin reddine,
3-Davalı vekilinin tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 4.133,95-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.036,65-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.097,30-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından ödenen 1.036,65-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 2.038,80-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 2.032,58-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 8.667-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 185,17-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin takdiren tamamının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,

10-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, davacı yönünden 6100 sayılı HMK’nun 341/2. maddesi uyarınca KESİN, davalı yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.

Katip
¸

Hakim
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.