Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/532 E. 2023/500 K. 24.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/532 Esas – 2023/500
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/532 Esas
KARAR NO : 2023/500

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av
DAVALI : …
VEKİLİ : Av.

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2021
KARAR TARİHİ : 24/04/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 15/05/2023

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalıya ZMMS ile sigortalı … plakalı çekicinin kırmızı ışıkta duramayarak davacının yolcu olarak seyahat ettiği … plakalı otomobile arkadan çarpması şeklinde gerçekleşen 29.07.2020 tarihli trafik kazasında davacının yaralandığını ve geçici-sürekli olacak şekilde iş-güçten kaldığını, ayrıca maluliyetine bağlı olarak bakıma muhtaç hale geldiğini ve tedavisi sürecinde masraf yapmak durumunda kaldığını, zararın tazmini için davadan önce sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak sonuç alınamadığını, zorunlu arabuluculuk sürecinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla 500-TL geçici ve 500-TL sürekli işgöremezlik ile 100-TL bakıcı gideri ve 5.985-TL tedavi gideri zararı olmak üzere toplam şimdilik 7.085-TL’nin 20.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davadan önce sigorta şirketine yapılan müracaatın maluliyet raporu eksik olduğundan geçerli kabul edilemeyeceğini ve buna göre dava şartı eksikliğinin bulunduğunu, taleplerin zamanaşımına uğradığını, … plakalı çekicinin kaza tarihi itibariyle davalıya zorunlu trafik sigortacısı ile sigortalı olduğunu, ancak sorumluluğun gerçek zarar ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kusur, maluliyet ve aktüerya konusunda rapor aldırılması gerektiğini, ayrıca davacının müterafik kusurunun bulunduğunu, geçici işgöremezlik zararı ile bakıcı ve tedavi gideri zararının teminat kapsamında olmadığını beyanla, davanın reddini dilemiştir.
Mahkememizin 03.09.2021 tarihli arar kararı ile, davacıya 6098 s. TBK’nın 76. maddesi uyarınca 50.000-TL tutarında geçici ödeme yapılmasına karar verilmiştir.
Davacıya ait hasta dosyası ile hasar dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davaya konu kaza sebebiyle davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan sorulmuş olup, 17.11.2021 ve 11.10.2022 tarihli cevabi yazılar ile; rücuya tabi 17.816,35-TL tutarında ödeme yapıldığı ve ödenen tutarın … plakalı çekicinin sürücüsünden tahsilinin devam ettiği bildirilmiştir.
Kazaya ilişkin Çarşamba Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05.03.2021 tarih ve 242/64 sayılı kararı celp edilmiş olup, incelenmesinden: Davacının müşteki ve … plakalı çekicinin sürücüsü Hızır Aliresioğlu’nun sanık olarak yer aldığı kovuşturmanın, kazanın münhasıran sanığın kusuru ile gerçekleştiği tespitini içerir ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin 14.08.2020 tarihli raporuna istinaden sonuca gidilip sanığın mahkumiyeti ile sonuçlandığı, sanığın neticeten 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın istinaf aşamasından geçerek kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 07.02.2022 tarihli raporda özetle: Kazanın münhasıran … plakalı çekicinin sürücüsü Hızır Aliresioğlu’nun kusuru ile gerçekleştiği, kazaya etkisi bulunan başka kimsenin olmadığı mütala edilmiştir.
Mahkememizce ATK İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan alınan 25.05.2022 tarihli raporda özetle: Davacının, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, tüm vücut engellilik oranının %24 olduğu ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, ayrıca 2 ay boyunca başka birinin yardımına ihtiyaç duyabileceği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce Adli Tıp uzmanı bilirkişiden alınan tedavi gideri hakkındaki 08.11.20222 tarihli raporda özetle: Davacının tedavisi ve iyileşmesi nedeniyle yaptığı, SGK tarafından karşılanmayan, hayatın olağan akışı gereği faturalandırılmamış tedavi gideri masrafları toplamının 15.985-TL olabileceği ve bu masrafların zorunlu tedavi gideri olduğu mütala edilmiştir. Tarafların, bu rapora karşı itirazda bulunmadıkları görülmüştür.
Mahkememizce aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan 19.01.2023 tarihli raporda özetle: TRH 2010 yaşam tablosu ile progresif rant hesaplama yöntemine, SGK tarafından rücu edilen tutarın (17.816,35-TL) tenziline, ayrıca davacının 9 aylık iyileşmesi sürecinde 1 ay 13 gün boyunca çalışmış ve karşılığında ücret almış olmasına göre, davacının geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararının 5.029,58-TL, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararının 898.280,50-TL, bakıcı gideri zararının 5.886-TL olduğu mütala edilmiştir.
Davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile özetle: Talep miktarını geçici işgöremezlik yönünden 5.029,58-TL’ye, sürekli işgöremezlik yönünden 410.000-TL’ye, bakıcı gideri yönünden 5.886-TL’ye ve tedavi gideri yönünden 15.985-TL’ye artırdıklarını bildirmiş, toplam tutarın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Bilirkişi raporları ve bedel artırım dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ile, davacının 29.07.2020 tarihli trafik kazası sebebiyle oluşan geçici ve sürekli işgöremezlik ile bakıcı ve tedavi gideri zararının tazmini talep edilmiş, talep miktarı her bir alacak kalemi yönünden bedel artırım dilekçesi ile artırılmıştır. Davalı ise davanın usul ve esas yönlerden reddini savunmuştur.
Davalı sigorta şirketine, işbu davadan evvel ilk defa 20.01.2021 tarihinde müracaat edildiği, ancak sigorta şirketinin maluliyet raporu dahil bir kısım belgelerin eksik olduğunu bildirerek ödeme yapmadığı, bunun üzerine davacının KTÜ Adli Bilimler Enstitü Müdürlüğü Tıp Bilimleri ABD Başkanlığı’nca düzenlenmiş 09.04.2021 tarihli maluliyet raporu da dahil belgeleri 14.04.2021 tarihli e-mail yolu ile davalıya gönderdiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Buna göre, 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesindeki zorunlu başvuru şartının gerçekleştiğinin ve davalının başvuru tarihinden 8 işgünü sonrasına tekabül eden 27.04.2021 tarihinde temerrüte düştüğünün kabulü gerekmektedir.
Davanın esasına gelince;
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; davaya konu kazanın, … plakalı çekicinin, davacının yolcu olarak seyahat ettiği … plakalı otomobile arkadan çarpması şeklinde gerçekleştiği ve davacının bu kazada yaralandığı, davalıya çekinin zorunlu trafik sigortacısı olması hasebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlık, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40E. 2020/40K. sayılı kararı ile 29.12.2022 tarih ve 2021/82E. 2022/167K. sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulmalıdır.
Toplanan delillerden; kazanın münhasıran … plakalı çekici sürücüsünün kusuru ile gerçekleştiği ve davacının %24 oranında malul kaldığı, iyileşme süresi olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabilecek ve 2 ay süreyle başka birinin yardımına muhtaç olacak şekilde yaralandığı, tedavisi ve iyileşmesi nedeniyle yaptığı SGK tarafından karşılanmayan hayatın olağan akışı gereği faturalandırılmamış tedavi gideri masrafları toplamının 15.985-TL olduğu, 9 aylık iyileşme dönemi içinde 1 ay 13 gün süreyle çalıştığı ve iyileşme döneminin kalan kısmına tekabül eden zararının 22.845,93-TL olduğu, ancak SGK tarafından rücu edilen tutarın (17.816,35-TL) tenziline göre geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı olarak dvacıya 5.029,58-TL tutarında ödeme yapılması gerektiği, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararının 898.280,50-TL ve bakıcı gideri zararının 5.886-TL olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı vekili, Genel Şartlar’a atıfla, geçici işgöremezlik ile bakıcı ve tedavi gideri zararının teminat kapsamında olmadığını ileri sürmüş ise de; 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde, tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıpların, bedensel zararlar kapsamında olduğu vazedilmiştir. Kanun’un mezkur hükmü ile Anayasa Mahkemesi’nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2019/40 Esas ve 2020/40 sayılı kararı karşısında, Genel Şartların TBK’ya aykırı hükümlerinin uygulanma olanağı yoktur. Buna göre, davalı vekilinin bu husustaki itirazları yerinde değildir ve reddedilmelidir (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sk.; 03.11.2021 tarih ve 6030/8056 sk.; 05.07.2021 tarih ve 3387/4119 sk.).
6098 sayılı TBK’nın 52. maddesine göre zarara uğrayan, zararı doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim, tazminat miktarını hafifletebilir. Davacının kaza esnasında emniyet kemeri kullanıp kullanmadığı kaza tespit tutanağına göre belirsizdir. Davacının maluliyetinin, içinde bulunduğu otomobilin … plakalı çekici ile kırmızı ışıkta bekleyen başka bir çekiciye bağlı dorsenin arasında sıkışmış olmasına bağlı olarak husule gelen yaralanması sebebiyle oluştuğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından ve dahi kovuşturma dosyasındaki belgelerden, davacının zararın artmasına sebebiyet verdiği yönünde kanaate ulaşılamadığından davalı vekilinin müterafik kusur itirazı yerinde görülmemiştir.
6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar, bedensel zararlar kapsamında sayılmış, ZMSS Genel Şartlarında da sakatlık nedeniyle ayrı, tedavi giderleri nedeniyle ayrı teminatlar verilmiştir. Kazada yaralanan kişi, maluliyetinin oluşması halinde meydana gelecek sürekli iş göremezlik zararını bedeni zararlar / ölüm ve sakatlanma klozundan; bakıcı ve tedavi gideri ile geçici iş göremezlik zararlarını ise tedavi gideri / sağlık gideri klozundan karşılanmak üzere sigorta şirketinden talep edebilir (Bkz: Yargıtay 17. HD.nin 16.05.2017 tarih ve 13214/5583 sk.). Somut olayda, davacının geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı ile bakıcı ve tedavi gideri zararının poliçedeki sağlık gideri teminatı, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararının ise ölüm ve sakatlanma teminatı içinde olduğu değerlendirilmiş, her bir teminat limitinin kaza tarihi itibariyle 410.000-TL olduğu gözetilip, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararı yönünden talep miktarının teminat limiti ile örtüştüğü nazara alınarak, dava kabul edilmiştir.
Bu sebeplerle; toplam (5.029,58-TL + 410.000-TL + 5.886-TL +15.985-TL) 436.900,58-TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş, sigortalı aracın ticari olduğu gözetilerek temerrüt tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmiştir.
Mahkememizin 03.09.2021 tarihli arar kararı ile takdir olunan geçici ödemenin infazda nazara alınması gerektiği değerlendirilmiş (Bkz: Yargıtay 17. HD.nin 28.03.2018 tarih ve 8860/3520 sk.; 07.03.2017 tarih ve 19849/2479 sk.), bu yönde hüküm tesis edilmiştir.
İşbu davanın, zorunlu arabuluculuk dava şartı hükümlerine tabi olmadığı değerlendirmiş (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 20.01.2022 tarih ve 23273/901 sk.; 29.09.2021 tarih ve 14429/5729 sk.), davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne;
i-436.900,58-TL’nin 27.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
ii-Mahkememizin 03.09.2021 tarihli arar kararı ile takdir olunan 50.000-TL geçici ödemenin infazda nazara alınmasına,-
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 29.844,67-TL karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile noksan 28.317,37-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 5.792,55-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 64.166,08-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
24/04/2023

Katip

Hakim
¸
5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.