Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/529 E. 2023/801 K. 03.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/529 Esas – 2023/801
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/529 Esas
KARAR NO : 2023/801

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2021
KARAR TARİHİ : 03/07/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 27/07/2023

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Müvekkili davacının davalı … Sigorta A.Ş.ye ZMMS ile sigortalı … plakalı ticari araçta yolculuk ettiği esnada gerçekleşen 09.06.2017 tarihli trafik kazasında yaralandığını ve geçici-sürekli olacak şekilde iş-güçten kaldığını, kazanın ticari araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücüsünün kusuru ile gerçekleştiğini ve davalı … Sigorta A.Ş.ye … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olması hasebiyle husumet yöneltildiğini, zararın tazmini için davadan önce davalı sigorta şirketlerine müracaat edildiğini ancak sonuç alınamadığını, zorunlu arabuluculuk sürecinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, gerçek zarar miktarı belirlendiğinde dava değerini artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı için 100-TL, sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararı için 400-TL ve tedavi gideri olarak yapılan masraflar için 500-TL olmak üzere şimdilik toplam 1.000-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davadan önce sigorta şirketine yapılan müracaatın davacıdan kaynaklı sebeplerle sonuçlandırılamadığını ve buna göre dava şartı eksikliği bulunduğunu, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, … plakalı kaza tarihi itibariyle davalıya ZMMS ile sigortalı olduğunu, ancak sorumluluğun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, tahkikat yürütülmesi ve kusur, maluliyet, aktüerya konularında rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik zararı ile tedavi gideri zararının teminat kapsamında olmadığını, davacının sigortalı araçta hatır için taşındığını ve emniyet kemeri takmadığından müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davadan önce sigorta şirketine yapılan müracaatın davacıdan kaynaklı sebeplerle sonuçlandırılamadığını ve buna göre dava şartı eksikliği bulunduğunu, davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğini, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, … plakalı kaza tarihi itibariyle davalıya ZMMS ile sigortalı olduğunu, ancak sorumluluğun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, tahkikat yürütülmesi ve kusur, maluliyet, aktüerya konularında rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik zararı ile tedavi gideri zararının teminat kapsamında olmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davacıya ait hasta dosyası ile hasar dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Davaya konu kaza sebebiyle davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan sorulmuş olup, 13.09.2021 tarihli cevabi yazı ile ödeme yapıldığı bildirilmiştir.
Kazaya ilişkin Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/18838 Soruşturma sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış ve soruşturmanın EK KYOK ile sonuçlandığı görülmüştür.
Mahkememizce ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 09.02.2022 tarihli raporda özetle: Kazanın gerçekleşmesinde … plakalı ticari araç sürücüsünün %20 ve … plakalı araç sürücüsünün %80 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce OMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan 25.02.2022 tarihli maluliyet raporunda özetle: Davacının yaralanmasının, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre sürekli özürlülüğüne neden olmadığı, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce, davacının itirazları üzerine ATK İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan alınan 24.06.2022 tarihli maluliyet raporunda özetle: Davacının yaralanmasının, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre sürekli özürlülüğüne neden olmadığı, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce Adli Tıp uzmanı bilirkişiden alınan tedavi gideri hakkındaki raporda (kök ve ek rapor) özetle: Davacının tedavisi ve iyileşmesi nedeniyle yaptığı, SGK tarafından karşılanmayan, hayatın olağan akışı gereği faturalandırılmamış tedavi gideri masrafları toplamının 3.500-TL olabileceği ve bu masrafların zorunlu tedavi gideri olduğu mütala edilmiştir.
Mahkememizce aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınan 12.04.2023 tarihli raporda özetle: Davacının 4 aylık iyileşme süresince oluşan geçici işgöremezlik zararının 5.616,24-TL olduğu mütala edilmiştir.
Davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile talep miktarını artırmış, 4.492,99-TL geçici işgöremezlik, 400-TL sürekli işgöremezlik ve 2.800-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 7.692,99-TL’nin 6.154,39-TL’sinin davalı … Sigorta A.Ş.den ve 1.538,60-TL’in davalı … Sigorta A.Ş.den tahsilini talep etmiştir.
Bilirkişi raporları ve bedel artırım dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ile, davacının 09.06.2017 tarihli trafik kazası sebebiyle oluşan geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) ile sürekli işgöremezlik (efor kaybı) ve tedavi gideri zararının tazmini talep edilmiş, talep miktarı bedel artırım dilekçesi ile artırılmıştır.
Davacının, 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesi kapsamında, zararın tazmini talebiyle, davalı … Sigorta A.Ş.ye 18.05.2021 ve … Sigorta A.Ş.ye 17.05.2021 tarihinde grekli belgeler de eklenmek suretiyle müracaat ettiği, ancak davacıya ödeme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, sigorta şirketlerine zorunlu başvuru şartı yerine getirilmiştir ve davalıların bu yöne ilişkin itirazları reddedilmelidir.
6100 sayılı HMK’nın haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesine göre; “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Eldeki davada, hem davacının yerleşim yeri hem de davaya konu kazanın gerçekleştiği yer Samsun olduğuna göre, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yetki itiraz yerinde değildir.
2918 sayılı KTK’nın 109. maddesinin ilk iki fıkrası; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” şeklindedir. Buna göre, KTK’nın 109/2 maddesi, 6098 sayılı TBK’nın 72/1.maddesi c.2’ye koşut bir hüküm içermektedir. Anılan maddeye göre; tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır. 2918 sayılı KTK’nın 109/2. maddesi gereğince ve 5237 sayılı TCK’nın 66. maddesine göre, bir kazada bir ölü dahi olsa zamanaşımı süresi 15 yıl, bir veya birden fazla yaralı varsa 8 yıl, aynı kazada hem ölü hem de yararlı varsa ölenler ve yaralananlar bakımından zamanaşımı süresi 15 yıldır (Çelik, Ç. Ahmet, Trafik Kazalarında tazminat ve Sigorta Hukuk ve Ceza Sorumluluğu, Seçkin Yayınevi, 1.Baskı, s.787). Eldeki davada, kaza 09.06.2017 tarihinde gerçekleşmiş ve davacı yaralanmıştır. Sigortalı araç sürücülerinin eylemi taksirle yaralama suçunu oluşturduğuna göre, kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’da öngörülen 8 yıllık ceza zamanaşımı süresi dava tarihi itibariyle dolmamıştır ve zamanaşımı def’i reddedilmelidir.
Davanın esasına gelince;
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; davaya konu kazanın, davacının yolcu olarak seyahat ettiği … plakalı dolmuş ise … plakalı otomobilin çarpışması şeklinde gerçekleştiği ve dolmuşta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, davalı … Sigorta A.Ş.ye … plakalı dolmuşun, … Sigorta A.Ş.ye ise … plakalı otomobilin zorunlu trafik sigortacısı olmaları hasebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlığın, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulması gereklidir.
Toplanan delillerden; davacının 09.06.2017 tarihinde … plakalı dolmuşta yolculuk ettiği esnada gerçekleşen trafik kazasında iyileşme süresi 4 aya kadar uzayacak şekilde yaralandığı ve kazanın gerçekleşmesinde dolmuş sürücüsünün %20, … plakalı otomobil sürücüsünün de %80 oranında kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/414 Esas sayılı dosyası kapsamında olmak üzere, ATK Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’ndan alınan 31.01.2022 tarihli raporda, davacının yaralanmasının %4 oranında sürekli maluliyetine neden olduğu saptanmış ise de, raporun kaza tarihi itibariyle geçerli olmayan yönetmeliğe göre düzenlendiği görülmüş, mahkememizce OMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan 25.02.2022 tarihli rapor ile ATK İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan alınan 24.06.2022 tarihli raporun birbiri ile örtüştüğü ve kaza tarihi itibariyle geçerli yönetmeliğe göre düzenlendiği anlaşıldığından bu iki rapor esas alınarak sonuca gidilmiştir.
Davacının yaralanmasının sürekli maluliyetine neden olmadığı saptandığına göre, davacının sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararı hakkındaki talebinin (… Sigorta A.Ş.den 320-TL, … Sigorta A.Ş.den 80-TL olmak üzere toplam 400-TL) reddi gerekmektedir.
Davalılar vekilleri, ZMMS Genel Şartlarına atıfla, geçici işgöremezlik ile tedavi gideri zararının teminat kapsamında olmadığını ileri sürmüşler ise de; 6098 sayılı TBK’nun 54. maddesinde, tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıpların, bedensel zararlar kapsamında olduğu vazedilmiştir. Kanun’un mezkur hükmü ile Anayasa Mahkemesi’nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2019/40 Esas ve 2020/40 sayılı kararı karşısında, Genel Şartların bu yöne ilişkin hükümlerinin uygulanma olanağı yoktur. Buna göre, davalı vekilinin bu husustaki itirazları yerinde değildir ve reddedilmelidir (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sk. ile 03.11.2021 tarih ve 6030/8056 sk.). Bu sebeplerle, davacının 5.616,24-TL tutarında geçici işgöremezlik zararı ve 3.500-TL tutarında tedavi gideri zararı oluştuğu kabul edilmiştir.
6098 sayılı TBK m. 52’ye göre zarara uğrayan, zararı doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim, tazminat miktarını hafifletebilir. Eldeki davada; kazanın, davacının … plakalı dolmuşta yolculuk ettiği esnada gerçekleştiği ve davacının beyanına göre araçta yolcuların kullanımı için emniyet kemeri bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde, davacının müterafik kusurundan söz edilmesine olanak yoktur ve ayrıca davacı ticari araçta ücret karşılığında taşındığından davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin hatır taşıması def’i yerinde değildir.
Bu sebeplerle, davacının geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı olarak 5.616,24-TL ve tedavi gideri zararı olarak 3.500-TL olmak üzere toplam 9.116,24-TL tutarında tazminat talep edebileceği değerlendirilmiş, ancak taleple bağlı kalınarak 4.492,99-TL geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı ile 2.800-TL tedavi gideri zararına hükmedilmiştir.
Hal böyle olunca, bedel artırım dilekçesine konu 7.692,99-TL’nin sürekli işgöremezlik (efor kaybı) zararına ilişkin 400-TL’si reddedilmiş, geçici işgöremezlik (kazanç kaybı) zararı ile tedavi gideri zararına ilişkin toplam (4.492,99-TL + 2.800-TL) 7.292,99-TL üzerinden hüküm kurulmuştur. Davalılar, müteselsil sorumluluk hükümlerine göre zararın tamamından sorumlu iseler de davacı vekilinin istemi doğrultusunda hareket edilmiş ve davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 1.458,60-TL, … Sigorta A.Ş. yönünden ise 5.834,39-TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalıların, kendilerine müracaat tarihinden 8 iş günü sonrasında tekabül eden 31.05.2021 tarihinde temerrüte düştükleri değerlendirilmiş, bu tarihlerden itibaren yasal faize hükmedilmiştir. Yargılama harç ve giderleri (zorunlu arabuluculuk ücreti hariç) davanın kabul-ret oranına göre taraflara tahmil edilmiştir.
İşbu davanın zorunlu arabuluculuk dava şartı hükümlerine tabi olmadığı değerlendirilmiş (Bkz: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 20.01.2022 tarih ve 23273/901 sk. ile 29.09.2021 tarih ve 14429/5729 sk.), davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne;
i-5.834,39-TL’si davalı … Sigorta A.Ş.den ve 1.458,60-TL’si davalı … Sigorta A.Ş.den olmak üzere toplam 7.292,99-TL’nin 31.05.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
ii-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 498,14-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 173,60-TL’nin mahsubu ile noksan 324,54-TL’nin (259,63-TL’den davalı … Sigorta A.Ş. ve 64,91-TL’den davalı … Sigorta A.Ş. sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından ödenen 173,60-TL’nin (138,88-TL’den davalı … Sigorta A.Ş. ve 34,72-TL’den davalı … Sigorta A.Ş. sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 4.833,04-TL tutarındaki yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 4.581,74-TL’nin (3.665,29-TL’den davalı … Sigorta A.Ş. ve 916,45-TL’den davalı … Sigorta A.Ş. sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.834,39-TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta A.Ş.den ve 1.458,60-TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta A.Ş.den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 320-TL’si davalı … Sigorta A.Ş.ye ve 80-TL’si davalı … Sigorta A.Ş.ye verilmek üzere toplam 400-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara paylaştırılmasına,
7-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360-TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, davalılar yönünden 6100 sayılı HMK’nın 341/2. maddesi uyarınca KESİN, davacı yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
03/07/2023

Katip
¸

Hakim
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.