Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/512 E. 2021/880 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/512 Esas – 2021/880
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …
DAVALI : 1- … A.Ş.
VEKİLİ : Av. MAHMUT BARLAS
DAVALI : 2- … – 17479102630
VEKİLİ : Av. ALİ FUAT BADUR

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 27/11/2021

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı ve davalı …’un sevk ve dairesindeki … plakalı araç ile davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması şeklinde gerçekleşen 29.02.2020 tarihli trafik kazasında davacının yaralandığını ve malul kaldığını, ayrıca bakıcı ihtiyacı oluştuğunu ve tedavisi sürecinde yaptığı masraflar sebebiyle zarara uğradığını, zararın tazmini için davalı sigorta şirketine müracaat edildiğini ancak sonuç alınamadığını ve davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz souçlandığını beyanla, talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla 1.000-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davadan önce yapılan müracaatın davacıdan kaynaklı sebeplerle sonuçlandırılamadığını ve buna göre dava şartının usulüne uygun şekilde yerine getirilmediğini, … plakalı aracın davalı sigorta şirketine 16.09.2019-2020 vadi tarihli ZMMS poliçesi ile sigortalandığını ancak sorumluluğun sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, geçici işgöremezlik ile bakıcı ve tedavi gideri zararlarının teminat kapsamında olmadığını, ayrıca zararın alınacak raporlar ile belirlenmesi ve davacının müterafik kusurunun araştırılması gerektiğini beyanla, davanın reddini dilemiştir.
Davalı … vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Dava dilekçesi ile ileri sürülen maddi vakıalar ve özellikle atfedilen kusuru kabul etmediklerini, zararın rapor aldırılması suretiyle belirlenmesi gerektiğini beyanla, davanın reddini dilemiştir.
Davacıya ait hasta dosyası ile hasar dosyası celp edilerek dosyaya kazandırılmıştır.
Davaya konu kazaya ilişkin Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2020/14377 Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş olup, incelenmesinden; (davalı) …’un şüpheli ve (davacı) …’ın müşteki olduğu soruşturma kapsamında taraflara uzlaşma teklif edildiği ve (davacı) … ile (davalı) …’un uzlaşma teklif formunu imzalayıp uzlaştırma raporunun 19.03.2021 tarihinde düzenlendiği, soruşturmanın da 24.03.2021 tarihinde KYOK ile sonuçlanıp, takipsizlik kararının kesinleştiği görülmüştür.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesi ile, 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesindeki başvuru şartının gerçekleşmediğini ileri sürmüş ise de; davanın ikamesinden evvel 12.11.2020 tarihinde davalıya müracaat edildiği ancak bir kısım eksiklikler gerekçe gösterilerek ödeme yapılmadığı ve zararın 15 günlük yasal süre içinde karşılanmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Buna göre, davalı sigorta şirketinin isteminin davacının haklarının sürüncemede kalmasına yol açacak nitelikte olduğu ve bu sebeple başvurunun sonuçsuz kaldığının kabulü gerektiği açıktır. Bu halde, davalı sigorta şirketi vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir.
5271 sayılı Ceza Muhakamesi Kanunu’nun “Uzlaştırma” başlıklı 253. maddesinin 19. fıkrasına göre; uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır.
Yukarıda işaret edilen soruşturma dosyasından, davacının müşteki ve davalı …’un şüpheli olduğu, 19.03.2021 tarihli uzlaştırma raporuna göre, uzlaşmanın hukuki sonuçlarının taraflara anlatıldığı ve tarafların uzlaşma iradelerini tekrarladıklarının belirtildiği, davacının 20.000-TL manevi tazminat ödenmesi halinde uzlaşmayı kabul edeceğini bildirdiği ve hemen devamında kendisine maddi tazminat olarak herhangi bir ödeme yapılmadığını ifade edip maddi tazminat hakları saklı kalmak koşuluyla uzlaşmayı kabul ettiğini belirttiği, soruşturmanın tarafların uzlaştıkları gerekçe gösterilerek KYOK ile sonuçlandığı ve takipsizlik kararının taraflara tebliğ edilip itiraza uğramadan kesinleştiği görülmektedir.
Uzlaştırma edimi şarta bağlanabilir, yani şarta bağlı olarak uzlaşılması mümkün ise de, bir kısım tazminat hakları saklı tutularak uzlaşılması mümkün değildir. Soruşturma konusu suç nedeniyle yapılan uzlaşma görüşmeleri olumlu sonuçlandığına ve soruşturma buna istinaden KYOK ile neticelendiğine, takipsizlik kararı taraflara tebliğ edilip itiraza uğramaksızın kesinleştiğinde göre, davacının soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açması mümkün değildir. Davacı, maddi tazminat yönünden zararın tazmin edilmediğini ileri sürüp uzlaşmayı kabul etmemesi veya uzlaşma görüşmelerinin olumlu sonuçlandığına ilişkin ibarelerin olduğu tutanağı imzalamaması, son çare olarak da soruşturmanın uzlaşma sebebiyle KYOK ile sonuçlandığı tespitini havi takipsizlik kararına itiraz etmesi gerekir iken bu yöndeki sorumluluklarını yerine getirmemiştir. Uzlaşma, teknik anlamda sağlandığına ve soruşturma bu sebeple KYOK ile sonuçlandığına göre, davacının artık maddi tazminat istemi yönünde talepte bulunmasına olanak yoktur.
Burada, uzlaşmanın 2918 sayılı KTK’nın 111. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığının da irdelenmesi gerekmekte olup, dava dilekçesinde, uzlaşma konusunda bir açıklama yapılmamış ve uzlaşmanın iptalinin talep edildiğine dair bir ifadeye de yer verilmemiştir. Kaldı ki, 2918 sayılı KTK’nın 111. maddesinin, sonraki tarihte yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK’nın 253/19. maddesi karşısında uygulanabilirliği yoktur.
Bu sebeplerle, davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığında,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 1.000-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.22/11/2021

Katip
¸

Hakim
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır