Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/507 E. 2022/192 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/507 Esas – 2022/192
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/507 Esas
KARAR NO : 2022/192

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/08/2021
KARAR TARİHİ : 21/02/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 10/03/2022

Mahkememizde görülen Sigorta davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Müvekkili davacıya ait …plakalı aracın davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalandığını ve davacının 28.01.2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonrasında kazaya karışan …plakalı araç maliki …isimli kişi tarafından açılan Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/149 Esas sayılı davanın kabul ile sonuçlanması üzerine aleyhine başlatılan Samsun İcra Dairesi’nin 2017/142200 Esas sayılı takip dosyasına 11.384,88-TL tutarında ödeme yapmak durumunda kaldığını, kararın istinaf yolunda kaldırılmasından sonra Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/17 Esas sayılı dosyasında kısmen kabul-ret kararı verilmesi üzerine icra dosyasına ödenen tutarın 4.278,23-TL’sinin kendisine iade edildiğini, buna göre vaki kaza sebebiyle üçüncü kişiye 7.106,65-TL tutarında ödeme yapmış olduğunu, oysa bu tutarın zorunlu trafik sigorta poliçesi uyarınca davalı sigorta şirketince ödenmesi gerektiğini ancak davalının ödeme yapmaya yanaşmaması sebebiyle zarara kendisinin katlandığını, davadan önceki zorunlu arabuluculuk sürecinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, 7.106,65-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Sigorta şirketine müracaat edilmeden talepte bulunulduğundan davanın reddi gerektiğini ve ayrıca talebin zamanaşımına uğradığını, …plakalı aracın sigorta şirketine 26.04.2016-2017 vadeli zorunlu trafik sigortası ile sigortalandığını, ancak sorumluluğun sigortalının kusuru ve limitle sınırlı olduğunu, kusur ve zararın, ayrıca kazaya karışan araçtaki hasar ile değer kaybının belirlenmesi gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/149 Esas sayılı dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden: 28.01.2017 tarihli trafik kazası sebebiyle aracında oluşan hasarın ve değer kaybının tazmini için … tarafından (davacı) … … aleyhine dava açıldığı ve tahkikat neticesinde …’a ait araçta 3.000-TL hasar ve 4.000-TL tutarında değer kaybı oluştuğu kabulü ile toplam 7.000-TL tazminata hükmedildiği; istinaf üzerine kararın kaldırıldığı ve yeniden görülen davada alınan kusur raporuna göre kazanın %30 oranında … ve %70 oranında (davacı) …’ın kusuru ile gerçekleştiği, araçta 2.500-TL tutarında hasar ve 562,50-TL tutarında değer kaybı olmak üzere toplam 3.062,50-TL tutarında zarar oluştuğu, (davacı) …’ın kusur oranı nazara alınarak 2.143,75-TL’den sorumlu tutulduğu ve bu tutar üzerinden aleyhine hüküm kurulduğu, kararın 17.03.2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Samsun İcra Dairesi’nin 2017/142200 Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden: Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/149 Esas sayılı dosyasındaki ilamın 08.11.2017 tarihi itibariyle takibe konduğu ve (davacı) …’ın 18.12.2017 tarihinde dosyaya 11.384,88-TL tutarında ödeme yaptığı, kararın istinaf ile kaldırılması üzerine 4.278,23-TL’nin (davacı) …’a iade edildiği görülmüştür.
Davacı hakkında tacir araştırması yapılmış ve tacir olduğu görülmüştür.
Hasar dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Dava, sigorta sözleşmesinden doğan tazminat istemine ilişkindir.
Toplanan delillerden; davacıya ait… plakalı aracın 26.04.2016-2017 vade tarihli ZMMS poliçesi ile davalıya sigortalandığı ve 28.01.2017 tarihli trafik kazasında …’a ait … plakalı aracın hasar görüp, 17.03.2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılan Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/149 Esas sayılı (istinaf sonra 2019/17 Esas) dosyasındaki karara göre araçta 2.500-TL tutarında hasar ve 562,50-TL tutarında değer kaybı olmak üzere toplam 3.062,50-TL tutarında zarar oluştuğu, kazanın %30 oranında… ve %70 oranında davacının kusuru ile gerçekleştiği, davacının kusur oranına göre 2.143,75-TL ile sorumlu olduğu ve icra takip dosyasına 18.12.2017 tarihinde ödediği 11.384,88-TL’den 4.278,23-TL’nin kendisine iade edildiği anlaşılmaktadır.
Burada öncelikle davalı vekilinin 2918 s. KTK m. 97 kapsamındaki dava şartı itirazı değerlendirilecek, akabinde zamanaşımı def’i irdelenip davanın esası hakkında değerlendirmelerde bulunulacaktır.
2918 sayılı KTK’nın 97/1.fıkrasının ilk cümlesine göre, zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Anlaşıldığı üzere; davadan önce sigorta şirketine başvuru zorunluluğu, üçüncü kişilerin zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında zorunlu trafik sigortacısına karşı yapılacak takipler için gereklidir. Yani, sigortalının, sigortacısına yapacağı başvurular mezkur hükmün dışında kalmaktadır. Buna göre, davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir.
6102 sayılı TTK’nın zamanaşımı başlıklı 1420. maddesinde, sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemlerin, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482. madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemlerin her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı belirtilmiştir. Davacı ve davalı, 26.04.2016-2017 vade tarihli sigorta sözleşmesinin tarafları olup, somut olayda zamanaşımına ilişkin mezkur hükmün uygulanması gereklidir ve davacının takip dosyasında ödeme yapmasına dayanak ilam 17.03.2020 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava da 16.08.2021 tarihinde ikame edilmiş olduğuna göre, dava iki yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmıştır, zamanaşımı def’i yerinde değildir.
Davanın esasına gelince; davacının Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/149 Esas sayılı dosyasındaki karara istinaden Samsun İcra Dairesi’nin 2017/142200 Esas sayılı takip dosyasından başlatılan takip uyarınca ödeme yaptığı ve mahkeme kararının 17.03.2020 tarihinde kesinleştiği, kesinleşen karara göre kazanın %30 oranında dava dışı … ve %70 oranında davacının kusuru ile gerçekleştiği, kusur oranına göre davacının 2.143,75-TL’den sorumlu olduğu ve takip dosyasına iade edilen 4.278,23-TL’nin ödenen toplam tutardan tenziline göre davacının 7.106,65-TL tutarında ödeme yaptığı anlaşılmaktadır.
Tarafların kusur durumu ile zarar miktarı ve ödenen tutar, kesinleşmiş ilam ile belirlendiğinden davalının bu yöne ilişkin itirazlarına ve bu konularda yeniden rapor alınması yönündeki taleplerine kıymet verilmemiştir.
Davacı burada, vaki kaza sebebiyle üçüncü kişiler nezdinde oluşan zararın ZMMS uyarınca davalı sigorta şirketince tazmin edilmesi gerektiğini ileri sürüp, üçüncü kişiye ödediği tutarın davalı sigorta şirketinden tahsilini talep etmiştir. Buna göre, davalı sigorta şirketi, …’a ait araçta oluşan hasarın teminat kapsamı dışında kaldığını veya sigortalıya rücu koşullarından birinin gerçekleştiğini ispat etmelidir ki sorumluluktan kurtulabilsin. Oysa, davalı, ZMMS Genel Şartları’nın A.6. maddesinde belirtilen teminat dışında kalan hallerden birinin gerçekleştiğini ya da B.4. maddesinde tadat edilen rücu sebeplerinden birinin vaki olduğunu ileri sürüp ispat edememiştir.
Bu halde; davalı sigorta şirketi, ZMMS Genel Şartları uyarınca, sigortalısı davacının …a verdiği zararı tazmin etmekle yükümlüdür ve somut olayda zarar zaten davacı tarafından giderildiğinden davacının ödediği miktarın faiziyle birlikte kendisine iadesi gerekmektedir.
Bu sebeplerle, davanın kabulüne karar verilmiş, davacı tarafından ödenen 7.106,65-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasa faiziyle birlikte davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile 7.106,65-TL’nin dava tarihi olan 16/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 485,45-TL karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 364,08-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 239,07-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.100-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, 6100 sayılı HMK’nun 341/2. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi, anlatıldı.
21/02/2022

Katip …

Hakim …

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.