Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/375 E. 2021/1002 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/375 Esas – 2021/1002
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/375
KARAR NO : 2021/1002

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : ….
KARAR TARİHİ :…
KARARIN YAZ. TARİH : …

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete … nolu konut+sigorta poliçesi ile sigortalanan yerde 03/03/2020 tarihinde dahili su hasarı meydana gelmesi nedeniyle düzenlenen ekspertiz raporu doğrultusunda meydana gelen hasar karşılığı olarak 15/04/2020 tarihinde 10.750,00 TL ödendiğini, yapılan incelemede şehir şebekesinin tıkanması sonucu sızan suyun sigortalı yere hasara neden olduğunu ve meydana gelen hasarın davalı kurum eylemlerinden kaynaklandığının sabit olduğunu ileri sürerek 10.750,00 TL’nin ödeme tarihi olan 15/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili … tarihli cevap dilekçesinde özetle, davada idari yargının görevli olduğunu, şehir şebekesinin tıkanması sonucu hasarın meydana geldiği iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, konutun bulunduğu binada yağmur suyu bacasının tıkalı olması nedeniyle biriken yağmur suyunun taşarak binaya girmesi sebebiyle hasarın oluştuğunu, İçme Suyu Daire Başkanlığı arıza bakım onarım yetkilileri tarafından yapılan tespitlerde tıkanıklık ya da sorun tespit edilemediğini, husumet yönünden davanın reddinin gerektiğini, zarar ile müvekkili kurumun eylemleri arasında illiyet bağı olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi davacının tacir olup davanın ticari nitelikte olduğundan bahisle 01.04.2021 tarih ve 2021/146 sayılı görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş ve esasın 2021/375 sırasına kaydedilmiştir.
Dava, davacı sigorta şirketi,Kredi konut sigorta poliçesi ile Sigortalı konutta, su basması sonucu meydana gelen hasar nedeniyle, sigortalısına ödenen hasar bedellerinin (tazminatın) haksız fiile (oluşan hasara) sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden kaynaklanmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı” düzenlemesi; TTK’nın 16/2. maddesinde “kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümleri dairesinde idare edilmek ve ticari şekilde işletilmek üzere devlet, vilayet, belediye gibi kamu tüzel kişileri tarafından kurulan teşekkül ve müesseselerin dahi tacir sayılacakları” düzenlemesi benimsenmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınmalıdır.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Somut olaya bakıldığında; davalı … Genel Müdürlüğü faaliyetlerini özel hukuk hükümleri dahilinde yürüten ve TTK’nın 16/2. maddesi anlamında tacir sayılan tüzel kişi ise de davacı … A.Ş’nin sigortalısı İsmet Başarslan dosya kapsamına göre gerçek kişi olup sigorta şirketi ile sigorta ettiren arasındaki poliçe gerçek kişinin fiilen oturduğu konuta ilişkindir. Konuta su basması nedeni ile ödenen tazminatın rücuen haksız fiil sahibiinden tahsili istemiyle açılan davanın sigorta sözleşmesinden değil, davalının kusuru ile gerçekleşmesine sebebiyet verdiği iddia edilen haksız fiilden kaynaklandığı, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı anlaşılmakla, dava ticari nitelik arz etmediğinden uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.(Bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/8050 Esas 2014/9547 Karar )
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Mahkememizin eldeki davaya bakmakta görevsizliği nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 114(1)-c), 115/(2), 138(1) maddeleri gereğince davacının dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE, MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
2.Davaya bakmakta görevli mahkemenin Samsun Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Samsun 3. Asliye Hukuk mahkemesince görevsizlik kararı verildiğinden mahkememiz kararının istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde merci tayini için dosyanın Samsun bölge adliye mahkemesi ilgili hukuk dairesine gönderilmesine,
4-Mahkememiz kararının istinaf yoluna başvurularak kesinleşmesi halinde HMK 20.maddesi gereği kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talepte bulunulması halinde dosyanın davaya bakmakla görevli Samsun Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Dair,tarafların yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar, açıkça okunup usülen anlatıldı….
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza