Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/305 E. 2021/1114 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/305 Esas – 2021/1114
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/305 Esas
KARAR NO : 2021/1114 Karar
HAKİM : …
KATİP : …
MİRASÇILAR : …
VEKİLİ :…
DAVALI : …
VEKİLİ :…
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARARIN YAZ. TARİH : …
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili Mahkememiz verdiği … havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında … … Yayıncılık … A.Ş’nin pay devrine ilişkin … tarihinde protokol imzalandığını, müvekkilinin protokolün imzalandığı yıl dahilinde bahse konu şirkette %49 hisseye sahip olduğunu davalıların ise %51 hisseye sahip olduğunu, davalılardan …’ın resmi kayıtlarda ortak olarak göründüğünü, fakat …’ın bu %51 lik kısımda gizli ortak konumunda olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında imzalanan protokol gereğince müvekkiline devredilmesi gereken şirket paylarının davalıların yanaşmaması sebebiyle gerçekleşmediğini, mevcut şirketin de hali hazırda batık durumda olması sebebiyle devre ilişkin ödenen bedellerin iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle: Davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, söz konusu protokol çerçevesinde müvekilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini ve aynı gün Samsun 2. Noterliğinin … tarihli … yevmiye nolu pay devir sözleşmesi ile devrettiğini, müvekkilinin protokol gereği üzerine düşen tüm edimleri yerine getirmiş olmasına rağmen davacı tarafından haksız olarak aracı sattırıldığını, davacı tarafça var olduğu iddia olunan genel kurul tutanak ve kararları, usulsüz ve gerçek olmadığını, istenen bedelin müvekkilinden istenmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek, öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle: Davacı vekilinin huzurdaki davayı belirsiz alacak davası olarak ikame ettirmesinde hukuki yararı olmadığını, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının sözleşme gereği edimini eksik yerine getirdiğini, protokolde kararlaştırılan bedeli eksik ödediğini, bakiyesini ise ödemediğini, hisselerin devrinin gerçekleşip gerçekleşmemesinin müvekkili ile bir ilgisi olmadığını, davacının hisseleri üzerine alamamasının kendi kusurundan kaynaklandığını belirterek, davacının 2014 yılından bu yana ilgili şirkete dava açmayarak hakkını elde edememesinin sorumluluğu kendisine aittir ve iş bu davada protokolün feshi ile birlikte ödediği bedellerin iadesini talep etmesinin hukuki dayanağı olmadığını, bu sebeple haksız davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan pay devri sözleşmesine dayalı olarak davacının ödemiş olduğu bedelin tahsili istemi ile açılmıştır.
Tüm dosya, kapsamından, davacı tarafından şirket hisselerinin devri için davalılara ödenen bedellerin iadesi talebine ilişkin açılan davanın yapılan yargılamasında … tarihli celsede davacı …’in … tarihi itibariyle vefat ettiği, vekili ile vekalet ilişkisinin bu suretle sona erdiği, vekilin acele iş kapsamında vekaletinin devamına yönelik herhangi bir beyan ve talepte bulunmadığı anlaşılmış olmakla vefat eden davacı …’in nüfus kayıt örneğinden anlaşılan mirasçıları belirlenerek mirasçı sıfatı ile dosyaya eklenmiş ve davaya takip etmeleri konusunda meşruhatlı davetiye çıkartılmış ancak tebligata rağmen … tarihli celsede mirasçıların hazır olmadığı, davalı … vekili ile davalı … vekillerinin hazır olduğu, davalı vekillerinin ayrı ayrı beyanlarında davacıların takip etmediği davayı takip etmediklerini beyan ettikleri anlaşılmış olup taraflarca takip edilmeyen dosyanın HMK’nun 150/1 maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verildiği, üç aylık yasal süre içerisinde davacı tarafından yenilenmediğinden, 3 ayın dolduğu, … tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, davanın HMK’nun 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davanın HMK 150. maddesi gereği AÇILMAMIŞ SAYILMASINA.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30-TL karar ilam harcından başta alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile eksik 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına.
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
4-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100 TL vekalet ücretinin davacı/mirasçılardan alınarak davalı … vekiline verilmesine.
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100 TL vekalet ücretinin davacı/mirasçılardan alınarak davalı … vekiline verilmesine.
6-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
7-Avansın kullanılmayan kısmının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra Yazı İşleri Müdürü tarafından davacı tarafa iadesine.
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi….
Katip …
¸

Hakim …
¸