Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/23 E. 2021/1119 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/23 Esas – 2021/1119
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/23 Esas
KARAR NO : 2021/1119

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : …

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Alımı Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : …

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Taraflar arasında müvekkili davacının, davalı şirkete laboratuvar hizmeti sunmasına yönelik yapı laboratuvarı hizmet sözleşmesi bulunduğunu ve bu kapsamda davalı şirkete hizmet verildiğini, ancak davalının ücret ödeme borcunu yerine getirmediğini ve alacağın tahsili için başlatılan takibe de itiraz ettiğini, davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını beyanla, …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin 11.996,21-TL üzerinden devamını, davalının icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, CEVAP dilekçesi ile özetle: Takibe konu alacağın zamanaşımına uğradığını, hakediş ve ödeme yapma salahiyeti bulunmayan davalıdan ücret talep edilemeyeceğini, takipten önceki ve sonraki hakedişlerin faturaya bağlanıp Samsun İl Defterdarlığı ve Bafra Mal Müdürlülüğü tarafından davacıya ait hesaplara ödendiğini, henüz hakedişleri yapılmayan faturalarla ilgili olarak alacak talebinde bulunulamayacağını beyanla, davanın reddini ve davacının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
… İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup, incelenmesinden: Takip alacaklısı davacı tarafından takip borçlusu davalı aleyhine asıl alacak ve faizi ile birlikte toplam 43.997,71-TL üzerinden ilamsız icra yolu ile takibe girişildiği ve takip borçlusu davalının süresinde ileri sürdüğü itirazları üzerine takibin durduğu ve işbu davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
… Bld. Bşk. ile Bafra Bld. Bşk.ndan ve Bafra Mal Müdürlüğü ile Samsun Defterdarlığı’ndan hakediş dosyaları ile davacıya yapılan ödemeleri gösterir belgeler celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup, düzenlenen raporda özetle: Davacı defterlerine göre, … yılında davalı adına düzenlenen fatura bedelleri toplamının 105.045,99-TL ve davalı tarafından yapılan ödeme toplamının 90.592,41-TL olduğu, davalının 08.10.2021 tarihli dilekçesi ile avans ödemesi olarak bildirdiği 4 kalem ödemenin zaten davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının buna göre davalıdan 14.454,58-TL alacağı bulunduğu; davalının defterlerine göre, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalının defterinde de kayıtlı olduğu ve faturalar toplamının 104.624,06-TL olarak deftere geçirildiği, ancak davalının 31.12.2020 tarihinde 100 nolu muhasebe fişi ile 103.124,06-TL ödeme yapıldığını göstererek hesabı sıfırladığı; davalının bir kısım faturaların hakedişlerinin henüz yapılmadığını ileri sürmüş olmasın rağmen, davacı tarafından adına düzenlenen tüm faturaların 31.12.2020 tarihinde tek bir işlem ile ödendiğini defterlerine kaydettiği mütala edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklı faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı vekili, taraflar arasındaki yapı laboratuvarı hizmet sözleşmesi uyarınca davalıya sunduğu hizmet bedelinin bakiye tutarını talep etmiş, davalı ise ücret talebi hakkında muhatabın kendisi olmadığını, ayrıca hakedişi yapılan fatura bedellerinin davacıya ödendiğini ileri sürüp davanın reddini dilemiştir.
Burada öncelikle, davalının zamanaşımı def’i değerlendirilecek, akabinde davanın esası hakkında değerlendirmelerde bulunulacaktır. 6098 s. TBK’nın 146. maddesine göre, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir ve somut olayda sözleşme tarihi ile takip tarihine göre zamanaşımı def’i yerinde değildir.
Taraflar arasında … tarihinden önce düzenlendiği anlaşılan bila tarihli yapı laboratuvarı hizmet sözleşmesine göre davacı, davalı şirkete yapı laboratuvarı hizmeti sunacak, davalı da karşılığında ücret ödeyecektir. Davalı, Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği’nin 28/5. maddesine işaretle hakediş yapma yetkisinin belediyelere ve ödeme yapma yetkisinin ise mal müdürlüklerine ait olduğunu ileri sürmüş ve ücret talebinin muhatabının kendisi olmadığını iddia etmiş ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin 4. maddesine göre hesaplanacak hizmet bedelinin davalı şirket tarafından ödeneceği sözleşmenin 5. maddesinde açıkça belirtilmiştir. Bu halde, davalının bu yöne ilişkin itirazının sözleşme hükümleri karşısında bir önemi yoktur.
6102 s. TTK’nın 21/2. maddesine göre, bir fatura alan kişi, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen faturadaki alacakla ilgili olarak, süre geçtikten sonra iade edilmesi veya ticari defterlere kaydedildikten sonra iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. Faturaya itiraz edilmemesi sözleşme ilişkisini kanıtlamaz ise de, bu yönde bir uyuşmazlık bulunmaması ya da sözleşme ilişkisinin kanıtlanması halinde, sözleşme gereğince düzenlenmiş olan ve süresinde itiraz edilmeyen faturadaki miktarlar kesinleşir. Böyle bir halde, yapılan işin miktarı ve bedelinin, itiraz edilmeyip kesinleşen faturalardaki miktar ve tutar kadar olduğu kabul edilir ve işin miktarı ve bedelinin tespiti konusunda ayrıca araştırma yapılmaz.
Somut olayda; takibe konu faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve davalının defterlerinde kayıtlı faturalar toplam tutarının 104.624,06-TL’ye tekabül ettiği, davacının defterlerine göre davalı tarafından yapılan ödemeler toplamının (davalının 08.10.2021 tarihli dilekçesinde avans olarak ödendiğini belirttiği toplam 11.560-TL tutarındaki ödeme de dahil) 90.592,41-TL olduğu ve buna göre davalıdan (104.624,06-TL – 90.592,41-TL) 14.031,65-TL alacak talep edilebileceği, davalının 31.12.2020 tarihi itibariyle 103.124,06-TL ödeme yapıldığını göstererek hesabı sıfırladığı, ancak bunu tevsik edecek bir belge ibraz edemediğinden ve defter kayıtlarının muhasebe standartlarına uygun olmadığı saptandığından defterlerinin lehe delil kabul edilemeyeceği, davacının kendi defterlerine göre davalıdan (105.045,99-TL – 90.592,41-TL) 14.454,58-TL alacaklı olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı, davacı tarafından düzenlenmiş tüm faturaları kendi defterlerine kaydetmiş olup, usulüne uygun olmadığı saptanmakla birlikte hesabı 31.12.2020 tarihi itibariyle sıfırlamıştır. Burada, ticari defterlerin delil olma niteliğinden hareketle ve 6100 s. HMK’nın 222. maddesi kapsamında değerlendirme yapıldığından, davalının hakedişi yapılmamış fatura bedellerinin talep edilemeyeceği ve ayrıca bir kısım hakedişlerin takipten sonra yapıldığı yönündeki itirazlarının bir önemi yoktur. Başka bir deyişle, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12.10.2011 tarih ve 15-472/608 sayılı kararında da belirtildiği üzere, yapılan işin miktarı ve bedelinin, itiraz edilmeyip davalının ticari defterlerine kaydedilmekle kesinleşen faturalardaki miktar ve tutar kadar olduğu kabul edilmeli, işin miktarı ve bedelinin tespiti yönünden ayrıca araştırma yapılmamalıdır.
Bu sebeplerle; davalıya sunulan hizmet bedelinin 104.624,06-TL ve davalı tarafından yapılan ödemeler toplamının 90.592,41-TL olduğu kabul edilmiş, davacının bakiye alacağının (104.624,06-TL – 90.592,41-TL) 14.031,65-TL’ye tekabül ettiği değerlendirilerek, 11.996,21-TL üzerinden açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Takibe konu alacağın faturaya dayalı olduğu ve likit kabul edilmesi gerektiği değerlendirilmiş, davacı yararına icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile 11.996,21-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi suretiyle takibin devamına,
2-2004 s. İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca 2.399,24-TL icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 819,46-TL karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 760,16-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 894-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.100-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,

7-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.