Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/191 E. 2023/127 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/191 Esas – 2023/127
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/191
KARAR NO : 2023/127

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :

VEKİLLERİ :

DAVALILAR :
VEKİLİ :
:

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat), İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2021
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN 2021/995 E. SAYILI DOSYASI
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/11/2021
KARAR TARİHİ : 31/01/2023
KARARIN YAZ. TARİH : 01/03/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle, 23.11.2020 tarihinde … kontrolünde seyir eden … plakalı araç ile maliki … olan … sevk ve idaresinde seyir eden … plakalı aracın kaza yapması sonucunda davacı firmaya ait … plakalı araçta maddi hasar meydana geldiği, oluşan zarar sonucunda davacı firmanın aracında piyasa değerinde yüksek derecede düşüş meydana geldiği, bunun neticesinde davacının zarara uğradığını, gerçekleşen kazada kusur oranının tamamı … sevk ve idaresindeki araca izafe edildiğini, meydana gelen maddi hasarın olay tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilip davacı firmanın aracında meydana gelen maddi zararın tazmin edilmesi gerekmekte olup yapılan arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacıya ait araçta 23.11.2020 kaza tarihi itibari ile meydana gelen değer kaybının bilirkişi marifetiyle tespiti ile tespit edilecek değere göre talebi ileride artırmak üzere şimdilik 1.000 TL lik değer kaybının olay tarihi olan 23.11.2020 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle, dava konusu kaza sebebiyle yapılan başvuru sonrasında hasar dosyası açıldığı ve konunun değerlendirildiği, davacıya ait aracın kasko sigortacısı olan … nin rücu başvurusu neticesinde davacıya hasar bedeli için 41.000 TL ödendiği, davacıya aracın hasar bedeli rücusu talebi nedeniyle poliçe teminatının tamamının ödendiğini, bakiye poliçe teminatı kalmadığını bu nedenle aleyhlerine yönlendirilen davada hiçbir sorumluluğu bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle, 23.11.2020 tarihinde meydana gelen kaza sonrasında kendi aralarında anlaşmalı maddi hasarlı kaza tutanağı düzenlendiğini, kendisinin hiç tecrübesi bulunmadığı için … plakalı araç sürücüsünün olay yerine kendi sigortacısını çağırdığını ve çizimleri bu kişinin yaptığını, kazanın … plakalı aracın kaza kanında süratli olmasından ve sağ şeritten gitmesi gerekirken sol şeritten gitmesinden kaynaklandığını, tutanağa yazılan sinyal vermediği iddiasının doğru olmadığını, sinyal vererek dönüş yaptığını ve dönüş yapacağı için yavaşladığını, kazada kusurunun bulunmadığının tespitini talep ettiğini beyanla tarafına karşı açılmış davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle, dava konusu kazada aracı kullanan …’nun kazada hiçbir kusuru olmadığını, karşı araç sürücünün kusurunu kabul ettiğini ancak sonradan kusurlu gösterildiklerini, kusur durumunu kabul etmediğini, kusur durumu incelemesi yapılmasını taleple davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizin birleşen 2021/995 E. sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar aleyhine meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasına istinaden müvekkil sigorta şirketince yapılan ödemenin rücuen tahsili amacıyla Samsun İcra Müdürlüğünün 2021/76983 E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazın üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, davacı sigorta şirketine Birleşik Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan …’nin maliki olduğu … plakalı araca, …’ın maliki ve …’nun sürücüsü olduğu … plakalı kamyonetin çarpması neticesinde 23/11/2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, hasardan sonra ilgili ekspertiz tarafından meydana gelen hasarların tek tek hesaplandığını ve müvekkil sigorta şirketince sigortalı lehine 60.611,45 TL ödeme tarihi olan 25/12/2020 tarihinde sigortalıya ödenmiş olup, … plakalı araç trafik sigortasından tahsil edilen 41.000 TL mahsubu ile bakiye 19.611,45 TL nin tahsili maksadıyla davanın açıldığını beyanla davalı borçluların haksız itirazlarının iptaline, masraf ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken tahsilini talep etmiştir.
Mahkememizin birleşen 2021/995 E. sayılı dosyasında davalı … cevap dilekçesinde özetle; davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini, mahkemenin görevsizliğine karar verilmesini, 23.11.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında sürücü olduğu aracın kusuru bulunmadığını, araçta meydana gelen hasarla ilgili olarak hasarın hesaplanmasında gerçek zarar ilkesine uyulmadığını, yine aynı kazayla ilgili olan mahkememiz dosyalarının birleştirilmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin birleşen 2021/995 E. sayılı dosyasında davalı … cevap dilekçesinde özetle, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine ve davanın usulden reddine karar verilmesini, 23.11.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç ile … plakalı aracın arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazada maliki bulunduğu aracın bir kusuru bulunmadığını, kazayla ilgili mahkememizde bulunan dosyaların birleştirilmesini, açılmış bulunan itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller;
Arabuluculuk son tutanağı, kaza tespit tutanağı,… Sigorta A.Ş tarafından düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi, hasar dosyası, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nden temin edilen tramer kaydı, Türkiye Noterler Birliğinden temin edilen dava konusu araca ait tescil belgesi, Adli Tıp Kurumu 07.04.2022 tarihli kusur raporu, Otomotiv alanında uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 11.05.2022 tarihli bilirkişi raporu ve 05.09.2022 tarihli bilirkişi ek raporu, Ankara 14.Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla Karayolları Fen Heyetinden alınan 21.09.2022 tarihli rapor, bedel artırım dilekçesi ve tüm dosya kapsamı.
Birleşen 2021/995 E. Sayılı dosyası içerisinde bulunan arabuluculuk son tutanağı aslı, ödemeye dair dekont, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi yazı cevabı, Kasko Poliçesi sureti, Samsun İcra Dairesinin 2021/76983 E. sayılı takip dosyası, 25.04.2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, asıl dava dosyasında trafik kazası sebebiyle oluşan değer kaybı zararının tazmini, birleşen dava dosyasında Samsun İcra Dairesinin 2021/76983 E. sayılı dosyasına itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili mahkememiz dosyasına sunduğu dava dilekçesi ile, 23.11.2020 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalı …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıya ait araçta oluşan değer kaybı zararının tazminini talep etmiş, talep miktarını ıslah dilekçesi ile artırmıştır.
Mahkememizin birleşen 2021/995 E. Sayılı dosyasında ise davacı …’ne … Poliçe nolu Birleşik Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı araca …’ın maliki ve …’nun sürücüsü olduğu … plakalı aracın çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiği, kaza neticesinde hasar bedeli olarak sigortalıya ödenen 60.611,45 TL nin … plakalı araç trafik sigortasından tahsil edilen 41.000 TL’nin mahsubu ile bakiye 19.611,45 TL nin tahsili amacıyla yapılan takibi itirazın iptalini talep ettiği anlaşılmıştır.
2918 s. KTK’nın 85. maddesinde, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı vazedilmiştir. Somut olayda; davaya konu kazanın, davacıya ait araç ile davalı …’nun sürücüsü olduğu, … adına kayıtlı … plakalı aracın çarpışması şeklinde gerçekleştiği ve davalı sigorta şirketine … plakalı aracın sigortacısı olması, diğer davalı …’na aracın sürücüsü olması, …’a aracın işleteni olması hasebiyle husumet yöneltildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, uyuşmazlık, 2918 sayılı KTK ve 6098 sayılı TBK hükümleri ile ZMMS Genel Şartları’nın Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı uyarınca TBK’ya aykırı olmayan hükümlerine uygun şekilde çözüme kavuşturulmalıdır.
Davaya konu aracın tramer kaydı ve hasar kaydı dosyamız arasına alınmıştır.
Kaza tespit tutanağının incelenmesinde, … plakalı araç sürücüsü beyanında sağ şeritten gelen aracın bir anda önüne kırdığını, frene basmasına rağmen çarptığını, sinyal vermeden döndüğünü, çarpınca aracın biraz ilerlediğini beyan etmiştir. … plakalı araç sürücüsü … beyanında sağ şeritten giderken sol dönecekken sinyal verdiğini, sol taraftan araç geldiğini, kapı yanından kendisine çarptığını kazanın böyle meydana geldiğini beyan etmiştir.
Mafpre Sigorta A.Ş tarafından sunulan hasar dosyasının incelenmesinde, … plakalı aracın 18.02.2020-18.02.2021 tarihleri arasında Zorunlu Trafik Sigortası kapsamında maddi araç başına 41.000 TL teminat limiti ile sigortalandığı, … plakalı aracın kasko ekspertiz raporu ile toplam hasar bedelinin 60.611,44 TL olarak tespit edildiği, sigorta şirketince …’ye hasar onarım bedeli olarak 27.01.2021 tarihinde 41.000 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili mahkememize sunduğu dilekçesi ile sigorta teminat bedeli 41.000 TL nin aracın tamiri yönünden ödenmesi ve dava konusu aracın değer kaybını karşılayabilecek teminat bedeli kalmadığından davalı taraflardan … Sigorta A.Ş’ne karşı olan davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkememiz birleşen dosyasında Samsun İcra Dairesi’nin 2021/76983 E. Sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının … olduğu, borçluların … ve … olduğu, 19.611,45 TL asıl alacak, 1.446,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.057,79 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu …’a 23.10.2021 tarihinde, borçlu …’na 26.10.2021 tarihinde, borçlu …’ın 23.10.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların süresinde itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Birleşen dosyamıza sunulan … Genişletilmiş Maksimum Kasko Poliçesinin incelenmesinde, … plakalı aracın 02/02/2020-02/02/2021 tarihleri arasında ihtiyari mali sorumluluk bedeni ve maddi zarar nedeni ile 500.000 TL limitle sigortalandığı anlaşılmıştır. Dava konusu kaza sonrası hasar tutarının 60.611,45 TL olduğu, … Sigorta A.Ş 27.01.2021 tarihinde … ne yapılan 41.000 TL ödeme dekontunun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Ankara Adli Tıp Kurumunun 07.04.2022 tarihli raporu ile sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile seyri sırasında geldiği olay mahalli kavşakta geriden gelen trafiği yeterince kontrol etmeden, dikkatsiz biçimde sola dar kavisle dönüş yaptığı esnada, geriden gelen otomobilin aracının sol yan kısmını çarpmasıyla olayda kusurlu olduğu, sürücü … idaresindeki otomobil ile seyri sırasında kavşak mahalline olay yeri fotoğraflarından da anlaşılmakla nizamlara aykırı biçimde karşı yön bölümüne girerek kendisi ile aynı istikamette seyretmekte olan kamyonetin solundan geçerken sola dönüşe geçen kamyonetin sol yan kısmına aracının sağ ön kısmıyla yolun karşı yön bölümünde çarpması sonucu kusurlu olduğu sonuç olarak davalı sürücü …’nun %50, sürücü …’ın %50 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin birleşen 2021/995 E. Sayılı dosyasında Trafik Bilirkişi ve Otomotiv alanında uzman bilirkişiden alınan 25/04/2022 tarihli raporda özetle, … plakalı kamyonet sürücüsü …’nun 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 53/1-b maddesine yer alan sola dönüş kurallarına riayet etmemek kuralını ihlal ettiğinden %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ın ise aynı kanunun 54/1-b maddesinde yer alan (Geçmenin yasak olduğu yerlerde önündeki aracı geçmek) kuralını ihlal ettiğinden %25 oranında kusurlu olduğu, … plakalı otomobilde dava konusu kazada meydana gelen hasarın toplam tutarının kaza tarihi itibariyle KDV dahil 60.611,45 TL olduğu, davalı tarafın %75 kusuruna ilişkin davacının talep edebileceği hasar tutarının 45.458,59 TL olacağı, davalı tarafa ait ait … plakalı aracın ZMMS şirketince teminat limiti olan 41.000 TL tutarın davacıya ödendiği, dolayısıyla davacının rücuen davalılardan talep edebileceği hasar tutarının kalan bakiye olan 4.458,59 TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce kusur oranlarındaki çelişkinin giderilmesi için Ankara 14.Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla Karayoları Trafik Fen Heyetinden alınan 21.09.2022 raporda özetle, davalı sürücünün 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52. Maddesi (a) bendi, 53. Madde (b) bendi ile 67. Maddesi (a ve c) bendi hükümlerine aykırı dikkatsiz ve tedbirsizce davranışları nedeniyle meydana gelen olayda eş değer kusurlu olduğu, dava dışı sürücü …’ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52. Maddesi (a) bendi ile 54. Maddesi (b-4) bendi ve 56. Maddesi (a-2) bendi hükümlerine aykırı dikkatsiz ve tedbirsizce davranışları nedeniyle olayda eş değer kusurlu olduğu, davalı sürücü …’nun meydana gelen olayda %50 oranında, dava dışı sürücü …’ın olayda %50 oranında eş değer kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Alınan bu rapor asıl dava dosyasında ve birleşen dava dosyasında bulunan bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi gidermesi ve olayın oluşuna uygun olması nedeni ile hükme esas alınmıştır.
Otomotiv alanında uzman bilirkişiden alınan 11.05.2022 tarihli raporda özetle, dosyada mevcut kaza tutanağı ve fotoğraflardan çarpma noktasının sağ ön kısımlar olduğu, çarpmanın etkisiyle sol marşbiyel kısımlarının da kaldırıma sürterek hasar aldığı, tespit edilen hasarın kazanın oluşumu ile uyumlu olduğu, kalem edilen hasarlı parçaların ve işçiliğin dava konusu kazada meydana gelen hasar ile ilgili olduğu kanaatine varıldığı, aracın onarımında orjinal parçalar kullanıldığı, ekspertiz raporunda belirtilen kalem edilen orjinal parça ve işçilik yükü bedellerinin kaza tarihindeki piyasa şartlarına uygun olduğu, hasar toplam tutarının kaza tarihi itibariyle 60.611,45 TL olduğu, … plakalı aracın 2017 model BMV otomatik vites bir otomobil olduğu, kaza tarihinde yaklaşık 3 yıllık bir araç olduğu, kullanılmışlık düzeyinin 57.891 km olduğu, aracın yılda yaklaşık 20.000 km yaptığı, kullanılmışlık düzeyinin yıllık ortalama olarak normal, yaşı itibariyle düşüktür, aracın kasko değerleri listeleri üzerinden yapılan araştırmaya göre güncel olarak 1.002.224 TL, kaza tarihi itibariyle 639.331 TL olduğu, aracın hasarsız güncel değerinin 1.100.000 TL olduğu, reel piyasa şartlarına göre aracın hasarsız güncel değerinin 1.098.000 TL, kaza tarihi itibariyle hasarsız piyasa değerinin 700.000 TL olduğu, dava konusu aracın kazadan önce hasar kaydının bulunmadığı, aracın hasar durumu değerlendirildiğinde dava konusu kazada aldığı hasarın nicelik ve nitelik olarak düşük olduğu, aracın değer kaybının hasarsız değerine oranının yaklaşık %10 olduğu değerlendirilerek, dava konusu kazada meydana gelen hasarın toplam tutarının kaza tarihi itibariyle KDV dahil 60.611,45 olduğu, onarımına müteakip yaşayacağı değer kaybının objektif esasa (reel piyasa şartlarına) göre 70.000 TL olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişinin 08.08.2022 tarihli ek raporu ile Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezince ibraz edilen belgelere göre davacının aracının dava konusu kazadan önce bir hasar ve tramer kaydının bulunmadığı, aracın hasarsız güncel piyasa değerinin 1.500.000 TL olduğu, aracın kaza tarihi itibariyle piyasa değerinin 700.000 TL olduğu, aracın satışının gerçekleştiği 22.10.2021 tarihli satış sözleşmesinde Ekim 2021 itibariyle kasko değerinin 688.408 TL iken satış bedelinin 385.000 TL olduğunun görüldüğünü, ancak satış sözleşmesinde beyan edilen satış bedelinin piyasa değerini yansıtmadığını, kaza tarihi itibariyle yaşayacağı değer kaybının objektif esasa (reel piyasa şartlarına) göre 70.000 TL olacağı kanaatine varıldığı, bu raporda tekrardan yapılan tespit 11.05.2022 tarihli bilirkişi raporundaki tespiti teyit ettiğini, dava konusu kazada meydana gelen hasarın onarımına müteakip yaşayacağı değer kaybının objektif esasa (reel piyasa şartlarına) göre 70.000 TL olacağı kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili mahkememize sunduğu ıslah dilekçesi ile 1.000 TL olarak talep etmiş olduğu dava değerini 34.000 TL artırarak toplam 35.000 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan alınarak davacı tarafa ödenmesini talep etmiştir.
Asıl dava dosyası yönünden yapılan değerlendirmede;
6102 sayılı TTK’nın tazminat ilkesi başlıklı 1459. maddesinde belirtiliği gibi zarar sigortalarında asıl amaç sigorta ettirenin uğradığı gerçek zararın karşılanmasıdır. Sigorta poliçesinde gösterilen limit ise, sigortacının rizikonun gerçekleşmesi halinde sorumlu olacağı azami miktarın belirlenmesi amacıyla konulur. Yoksa rizikonun gerçekleşmesiyle birlikte sigorta poliçesinde belirlenmiş olan azami miktarının tamamın ödenmesi diye bir şey söz konusu olmadığıdır.
2918 s. KTK’nun “Maddi ve Manevi Tazminat” başlıklı 90. maddesi, “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 6098 sayılı TBK’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklinde olup, maddede italik olarak yazılı kısımların, Anayasa Mahkemesi’nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2019/40 Esas ve 2020/40 sayılı kararı ile Anayasaya aykırı olduklarına karar verilmiştir. Buna göre ve kararın gerekçesinde belirtildiği üzere, tazminat sorumluluğu ve kapsamının belirlenmesine ilişkin 6098 sayılı TBK’daki genel esaslara aykırı olan Genel Şartlar’ın ilgili hükümlerinin uygulanması mümkün değildir.
Trafik kazası neticesinde oluşan değer kaybı “gerçek zarar” olduğundan, zarar TBK hükümlerince ve Yargıtay tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde belirlenmelidir. Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 tarihli ve 2019/40 E., 2020/40 K. sayılı Kararı ile, 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması, Anayasa Mahkemesi kararlarının, devam eden uyuşmazlıklar açısından uygulanacak olması karşısında, hesaplamanın ZMMS Genel Şartları ekindeki hesaplama yöntemine göre yapılamayacağından, bu nedenle öncelikle değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında göz önüne alınmalı, aracın hasarsız hali ile onarıldıktan sonraki değer arasındaki fark bilirkişi tarafından değerlendirilerek, değer kaybı olup olmadığı belirlenmelidir. Mahkememizce bu yönteme uygun olarak alınan 08.08.2022 tarihli rapor hüküm kurmaya ve denetime elverişli görülmekle hükme esas alınmıştır.
Toplanan kanıtlara ve dosyadan oluşan kanaate göre; kazanın gerçekleşmesinde davacının %50, davalının %50 kusurlu olduğu, araçta kaza sebebiyle oluşan değer kaybının 70.000,00 TL olup davacının kendi kusuruna denk gelen kısmın davacıdan tahislini isteyemeyeceği, kusur durumu dikkate alındığında davacının talep edebileceği gerçek zararın 35.000 TL olduğu, davalı …’ın işleten olması sebebi ile KTK 85. Maddesi kapsamında, davalı …’nun sürücü olması ve TBK’nun haksız fiil hükümleri ve KTK kapsamında zarardan sorumlu oldukları değerlendirilerek bu davalılar açısından davanın kabulüne karar verilmiş, davalı … Sigorta yönünden teminat limitinin kullanılmış olması ve davacı vekilinin davalı … Sigorta yönünden açılan davadan feragat etmesi dikkate alınarak, feragat nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereği dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı olduğundan davacı tarafından arabuluculuk başvurusu yapılmış davalı … Sigorta A.Ş vekilinin görüşmelere katıldığı, davanın sadece davalı sigorta şirketi ve tacir olan davalı … yönünden ticari dava olduğu, davalı sigorta şirketi yönelik açılan davadan feragat edildiği gözetilip tespit edilen arabuluculuk ücretinin ve yargılama giderlerinin davalı …’dan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava dosyası yönünden yapılan değerlendirmede;
TTK’nın 1472. maddesi gereği halefiyete ilişkin davalarda görevli mahkemenin tayininde dava dışı sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde; “sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir.
Bu tip davalarda görevli mahkeme, davalı ile davacının sigortalısı arasındaki temel ilişki dikkate alınarak belirlenmelidir. Bu durumda; davanın ticari dava olarak nitelendirilebilmesi için her iki tarafın (sigortalının ve davalının ) tacir ve işin ticari işletmesi ile ilgili olması gerekmektedir. Dava dışı sigortalının Limited Şirket ünvanını taşıyan sermaye şirketi olarak tacir olduğu tartışmasızdır. Davalı …’ın dava açılış tarihine göre vergi dairesinden gelen yazı cevabına göre gelirinin 213 sayılı VUK’un 177. Maddesinde belirtilen hadleri aşdığı ve tacir olduğu, kazaya karışan … plaka sayılı aracın kaza tarihinde tescil kaydında kullanım amacının ticari olduğu anlaşılmıştır. … yönünden dava ticari nitelik taşımaktadır ve bu sebeple mahkememiz iş bu davaya bakmakta görevlidir.
Tüm dosya kapsamından; 23.11.2020 tarihinde davacı sigorta şirketi nezdinde … Genişletilmiş Maksimum sigorta poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracın davalıların maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı kamyonete çarpması suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davacı sigorta şirketinin sigortalı … plakalı aracın hasar bedeli olarak …’ne 60.611,45 TL ödediği, … plaka sayılı aracın ZMMS sigortacısı olan … Sigorta A.Ş’den 41.000,00 TL ödeme aldığı ve sigorta şirketinin bakiye limitinin bulunmadığı, davacının hasar onarım bedelinin 25/04/2022 tarihinde otomotiv alanında uzman bilirkişiden alınan rapora göre 60.611,45 TL olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre davacının sigortalısı olan … plaka sayılı araç sürücüsünün %50 oranında kusurlu olduğu,
davacının … plaka sayılı aracın ZMMS sigortacısından, sürücüsünden ve işleteninden talep edebileceği zararın 30.305,72 TL olduğu, … Sigoprta A.Ş tarafından 41.000,00 TL lik ödeme yapıldığı, davacı kasko sigortacısının kendi kusuruna denk gelen kısmın davalılardan istenemeyeceği anlaşılmakla açılan takibin haksız takibe yapılan itirazın haklı olduğu değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiştir.
6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereği dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı olduğundan davacı tarafından arabuluculuk başvurusu yapılmış davalıların görüşmelere katıldığı görülmekle, tespit edilen arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiline karar vermek gerekmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Asıl dava dosyasında DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
1-Davalı … Sigorta A.Ş yönünden açılan davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
Diğer davalılar yönünden açılan davanın kabulü ile 35.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 23/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 2.390,85 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL peşin harç ve 580,63 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye; 1.750,92 TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 580,63 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 699,23 davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı … Sigorta kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya tarafa verilmesine.
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya tarafa verilmesine.
6- Zorunlu Arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı …’dan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Birleşen davanın REDDİNE,

8-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 254,33 TL mahsubu ile bakiye; 74,43 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Zorunlu Arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı …’den alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-Mahkememiz asıl ve birleşen dava dosyasında 4.650,00 TL bilirkişi ücreti, 736,70 TL ATK ücreti ve 1.190,40 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 6.577,20 TL yargılama gideri yapıldığı;
-Davacı Doğanlar Group .. Ltd. Şti. tarafından karşılanan 2.976,80 TL nin davalılar … ve …’dan alınarak bu davacıya verilmesine,
-Birleşen dosya davacısı tarafından karşılanan 3.562,40 TL yargılama giderinin bu davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalılar tarafından karşılanan 38,00 TL nin davalılar üzerinde bırakılmasına,
11-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
12-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
Dair; asıl ve birleşen dosya davacı vekili , davalı … yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza