Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/154 E. 2023/690 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/154 Esas – 2023/690
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/154 Esas
KARAR NO : 2023/690

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/02/2017
KARAR TARİHİ : 01/06/2023
KARARIN YAZ. TARİH : 23/06/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; davacı şirket tarafından sigortalı olan … plakalı aracın 23/09/2008 tarihinde müteveffa …’in sevk ve idaresinde iken ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, sürücü olan sigortalı … ile …’in vefat ettiğini, müteveffa sürücünün ehliyetsiz olarak aracı kullandığının tespit edildiğini, Ankara Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/698 Esas sayılı dosyası ile davacı şirket aleyhine dava açıldığı ve … ve …’in yakınlarına 07/11/2016 tarihinde 138.050,00 TL ve 37.088,72 TL ödeme yapıldığını, müteveffa sigortalının meydana gelen kazaya ehliyetsiz olarak sebebiyet verdiğini, sigorta poliçesi kapsamında mirasçıları olan davalılara rücu etme şartının oluştuğunu belirterek 50.000,00 TL alacağın ödeme tarihi olan 07/11/2016 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yapılan yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2016/18772 sayılı dosyası ile açılan ilamsız icra takibine süresinde borcun tamamına itiraz ettiklerini, terekenin borca batık olduğunu, davacı tarafından ileri sürülen borcun davalılar açısandan borca batık olduğundan reddinin gerektiğini, davalılar adına Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/698 Esas sayılı dosyası ile muris …’in desteğinden yoksun kalan mirasçı konumunda da bulunan davalılar adına maddi tazminat davası açtıklarını ve bu davanın davacısı olan sigorta şirketi ile sulh protokolü düzenlediğini ve davalılara ödeme yapıldığını, ödeme yapılarak yapılan ödemeyi istemenin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek açılan davanın reddini savunduğu görülmüştür.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, veraset ilamı, nüfus kayıt örneği, ödeme dekontları, poliçe, kaza tespit tutanağı, ibraname ve bir kısım yazışmaların sunulduğu görülmüştür.
Samsun 2. Tüketici Mahkemesinin 2017/59 Esas sayılı 02/03/2017 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Başakşehir Tapu Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verildiği görülmüştür.
Davalılar vekili tarafından ihtiyati haczin kaldırılması talepli dilekçe sunulmuştur.
Samsun 3. Tüketici Mahkemesinin 2017/59 Esas 2017/304 Karar sayılı 20/06/2017 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verildiği, dosyanın mahkememize gönderildiği, Mahkememizin 2017/734 Esas sırasına kayıt edildiği görülmüştür.
Adli Trafik uzmanı ve aktüer bilirkişiden oluşan heyetten 04/06/2018 tarihli rapor aldırılmıştır.
Davacı vekili tarafından harçlandırılmış ıslah dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizin 2017/734 Esas 2019/303 Karar sayılı 26/03/2019 tarihli kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf dilekçesi üzerine dosya Samsun BAM 5. Hukuk Dairesinin 2019/1286 Esas 2019/1892 Karar sayılı 02/10/2019 tarihli ilamı ile istinaf talebinin reddine karar verildiği, Davacı vekilinin temyiz dilekçesi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay 17 HD’nin 2019/6038 Esas 2020/6759 Karar sayılı 10/11/2022 tarihli ilamı ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verildiği görülmüş, dosya mahkememize gönderilmiş, is bu esas sırasına kayıt edilmiştir.
Başakşehir Tapu Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiştir.
ING Bank A.Ş’ne, Vakıfbank Genel Müdürlüğüne, QNB Finansbank A.Ş’ne, Halkbank A.Ş’ne, Şekerbank Genel Müdürlüğüne, Akbank T.A.Ş’ne, Garanti Bankası A.Ş’ne, Ziraat Bankası A.Ş’ne, yazılan yazılara cevap verilmiştir.
Amasya SGK’na yazılan yazıya cevap verilmiştir.
Gümüşhacıköy Belediye Başkanlığına yazılan yazıya cevap verilmiştir.
Gümüşhacıköy Tapu Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiştir.
Gümüşhacıköy İlçe emniyet Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiş, davalılar Abdullah ve … hakkındaki ESD araştırma tutanağının gönderildiği görülmüştür.
Gümüşhacıköy Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022//28 Esas 2023/57 Karar sayılı 22/03/2023 tarihli kararı uyap sistemi üzerinden celb edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; zorunlu trafik sigortacısı tarafından zarar gören üçüncü kişiye ödenen destekten yoksun kalma tazminatının sürücünün ehliyetnameye sahip olmaması nedeniyle rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından; davacı sigorta şirketinin sigortalısı müteveffa …’in sürücü belgesi bulunmaksızın … plakalı aracı sevk ve idare ederken tek taraflı trafik kazasının meydana geldiği, kazada … ve …’in vefat etmesi sebebi ile davalıların destekten yoksun kalma tazminatı talebi ile davacı aleyhine Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/698 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açtığı, taraflarca yapılan sulh anlaşması gereği davalılara toplam 175.138,72 TL ödeme gerçekleştirildiği, ancak sigortalının yeterli ehliyetnamesinin bulunmaması sebebi ile ödenen bedelin mirasçıları olan davalılardan rücuen tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 26/03/2019 tarihli 2017/734 Esas, 2019/303 Karar sayılı ilamı ile işletenin kusurunun işletenin desteğinden yoksun kalanları etkilemeyeceği ve üçüncü kişi konumunda bulunan davalılardan rücuen tazminat talebinde bulunulamayacağı kabulü ile davanın reddine karar verilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nce 10/11/2020 tarihli 2019/6083 Esas, 2020/6759 Karar sayılı ilamı ile “destekten yoksun kalma davasında, destekten yoksun kalan kişilerin hukuki durumları ile desteğin trafik sigortacısının açtığı rücu davasında, destekten yoksun kalan kişilerin hukuki durumları tamamen farklıdır. Destekten yoksun kalma tazminat davalarında zarar görenler, mirasçılık sıfatından bağımsız olarak üzerlerinde zarar doğmuş kişilerdir. Buna karşın desteğin trafik sigortacısının açtığı rücu davasında destekten yoksun kalanlar, aynı zamanda desteğin mirasçısı ise rücu koşulları oluştuğu takdirde desteğin sorumluluğu mirasçılarına geçer.
Somut olayda mahkemece alınan bilirkişi heyet raporunda; tek taraflı kazada sigortalı araç sürücüsü desteğin kazada %100 kusurlu olduğu ve davalıların sigorta şirketince kendilerine ödenenden fazla tazminat alacaklarının olduğu tespit edilmiştir. O halde mahkemece davalılar vekilinin terekenin borca batık olduğu savunması değerlendirildikten sonra terekenin borca batık olmadığının tespiti halinde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.” denilerek mahkememiz kararı bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamı çerçevesinde her ne kadar resen araştırma yapılmaya çalışılmış ise de müteveffanın son yerleşim yerinin Gümüşhacıköy olması ve davalıların da yine Gümüşhacıköy’de ikamet etmeleri sebebi ile sağlıklı inceleme yapılması amacıyla terekenin borca batık olduğu hususunda ispat yükü üzerinde olan davalılar vekiline mirasın hükmen reddine ilişkin varsa mahkeme ilamını sunmak, yoksa ilgili asliye hukuk mahkemesinde mirasın hükmen reddine ilişkin dava açıp, mahkeme bilgilerini de bildirerek tevzi formunu mahkememize sunmak üzere 1 ay kesin süre verilmiş, davalılar vekilince Gümüşhacıköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açıldığı belirtilmiş, ancak açılan mirasın hükmen reddine ilişkin davanın 22/03/2023 tarihinde takipsiz bırakılması nedeni ile açılmamış sayılmasına karar verildiği ve kararın bu hali ile istinaf edilmeksizin kesinleştiği görülmüştür. Dosyamız arasına kazandırılan belgelerden terekenin borca batık olduğuna ilişkin bir emare bulunmadığı, Gümüşhacıköy İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 02/02/2022 tarihli cevabi yazıda müteveffa … üzerinde tarım aracının kayıtlı olduğunun bildirildiği, Gümüşhacıköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/28 Esas ve 2023/57 Karar sayılı kararı da nazara alındığında terekenin borca batık olduğunun davalılar tarafından ispat edilemediği değerlendirilmiş, bu çerçevede yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce alınan 04/06/2018 tarihli aktüer raporunda; a) Hak sahibi (çocuk) …’in toplam 3.975,52TL maddi tazminat alacağı olduğu, sigorta şirketi tarafından 2.662,66TL ödeme yapıldığı, b) Hak sahibi (çocuk) …’in toplam 5.725,06TL maddi tazminat alacağı olduğu, sigorta şirketi tarafından 3.038,73TL ödeme yapıldığı, c) Hak sahibi (çocuk) …’in toplam 17.066,78TL maddi tazminat alacağı olduğu, sigorta şirketi tarafından 8.257,76TL ödeme yapıldığı, d) Hak sahibi (çocuk) …’in toplam 19.557,07TL maddi tazminat alacağı olduğu, sigorta şirketi tarafından 10.170,94 TL ödeme yapıldığı, e) Hak sahibi (çocuk) …’in toplam 20.433,48TL maddi tazminat alacağı olduğu, sigorta şirketi tarafından 9.708,63TL ödeme yapıldığının belirtildiği, rapor her ne kadar progresif rant ve PMF yaşam tablosu kullanılarak hazırlanmış ise de, TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılacak olan hesaplamada tazminat kalemlerinin daha yüksek çıkacağı, davacı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin her türlü gerçek zarar kaleminden düşük olduğu anlaşılmakla, usul ekonomisi gereği yeniden rapor aldırılması gerekli görülmemiş, davacı tarafından ödenen bedellerin makul olduğu anlaşılmakla Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 10/11/2020 tarihli bozma ilamı çerçevesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın terekeye izafeten mirasçılara karşı açıldığı, davalılar arasında müşterek ve müteselsil sorumluluğu gerektirir ilişki bulunmadığı anlaşılmakla, kabul edilen bedelin ilgili veraset ilamındaki payları oranında davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜNE, 175.138,72 TL’nin ödeme tarihi olan 07/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ilgili veraset ilamındaki payları oranında davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.963,73 TL karar ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 2.990,93 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 8.972,80 TL’nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ile peşin ve ıslahla karar ilam harcı olarak yatırılan 2.990,93 TL’nin davalılardan veraset ilamındaki payları oranında alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından ödenen 272,00 TL tebligat ve posta gideri, 700,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 972,00 TL yargılama giderinin davalılardan veraset ilamındaki payları oranında alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 27.270,81 TL vekalet ücretinin davalıdan veraset ilamındaki payları oranında alınarak davacıya ödenmesine,
6-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, davacı vekillerinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay Temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.
01/06/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.