Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1119 E. 2022/142 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1119 Esas – 2022/142
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/1119 Esas
KARAR NO : 2022/142

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 22/12/2021
KARAR TARİHİ : 09/02/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 09/02/2022

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Müvekkili davalı sigorta şirketine bereketli kobi paket sigorta poliçesi ile sigortalı … adresindeki işyerindeki emtianın 10.10.2020 tarihinde gerçekleşen su baskını olayında zarar gördüğünü ve sigortalıya 30.03.2021 tarihinde 3.340-TL tutarında ödeme yapıldığı, rizikonun davalının sorumluluğundaki gider borusunun patlamasına bağlı olarak gerçekleştiğini ve zararın bu suretle oluştuğunu, ancak davalının ödeme yapmaya yanaşmadığını ve davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, 3.340-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davanın reddini dilemiştir.
Davalı sigortalısı … hakkında tacir araştırması yapılmış olup, cevabi yazılardan; sicil ve oda kaydının bulunmadığı, 01.06.2020 tarihinden bu yana vergi mükellefi olduğu ve işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu anlaşılmıştır.
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca açılmış rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Burada öncelikle mahkememizin görevi konusunda değerlendirme yapılmalıdır.
Davacı …, eldeki davayı, …in halefi olarak açmış olup, görevli mahkemenin, … ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınarak belirlenmesi gereklidir. Nitekim Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 E. ve 9 K. sayılı ilamında da bu husus, “…Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur…” şeklinde vurgulanmıştır.
Somut olayda, …’in 01.06.2020 tarihinden bu yana vergi mükellefi olduğu ve işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, ticaret sicili ve esnaf odası kaydının bulunmadığı anlaşılmakta olup, sigortalının tacir değil, bilakis esnaf olarak nitelendirilmesi gerektiği açıktır. Buna göre, haksız fiilden kaynaklı dava konusu uyuşmazlık mahkememizin görevi dışındadır ve dava Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmelidir (Bkz: Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi’nin 09.06.2020 tarih ve 1635/3293 sayılı kararı).
Bu sebeplerle, dava dilekçesinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin mahkememizin görevsizliği nedeniyle REDDİNE,
2-Dosyanın, kararın kesinleşmesini müteakip 2 haftalık kesin süre içinde ve HMK’nın 20. maddesinde vazolunan usule uygun başvuru olması halinde görevli SAMSUN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-Davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 09/02/2022

Katip …

Hakim…

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.