Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/914 E. 2023/517 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/914 Esas – 2023/517
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/914 Esas
KARAR NO : 2023/517

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/12/2020
KARAR TARİHİ : 27/04/2023
KARARIN YAZ. TARİH : 17/05/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; 05/09/2020 tarihinde … sevk ve idaresinde bulunan, davalı … adına kayıtlı, davalı … A.Ş nezdinde … numaralı ZMMS ile sigortalı … plakalı aracın seyir halinde iken müvekkilinin sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araçla çarpışması sonucunda meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilinin malul kalacak şekilde yaralandığını, kaza nedeni ile oluşan cismani zararın tazmini için … plakalı aracın ZMMS sigortacısı olan … Şirketine müracaat ettiklerini, başvuru dilekçelerinin 09/11/2020 tarihinde davalı sigorta şirketine tebliğ edildiğini, … sayılı hasar dosyasının oluşturulduğunu belirterek, müvekkili için şimdilik evde bakım gideri için 50TL, tedavi gideri için 50TL, gidiş-dönüş yol ücreti için 50TL, tedavi gideri için 50TL, iş göremezlik kaybı için 8.000TL olmak üzere toplam 8.150TL maddi tazminatın 05/09/2020 tarihinden itibaren sigorta şirketi yönünden 09/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile … lehine 50.000TL, eş … … lehine 30.000TL, çocuklar … ve … için ayrı ayrı 25.000TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi hariç diğer davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin itirazlarının yanı sıra davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte kusur oranlarının ve maluliyet durumunun tespiti için ATK’dan rapor aldırılması, akabinde aktüer raporu aldırılması gerektiğini, hesaplanan tazminattan müterafik kusur indiriminin yapılması ve hesaplanan tazminattan müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiğini, faiz işletilecekse faiz başlangıç tarihi olarak müvekkili sigorta şirketine yapılan başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası kabul edildiğinden, dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini, avans faizine hükmedilmesinin hukuka uygun olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazada müvekkilinin davacının düştüğünü görmediğini, hızının düşük olması ve çarpışma şiddetinin hafif olması sebebiyle buna ihtimal dahi vermediğini, müvekkilinin polis merkezine verdiği ifadesinde davacıya çarptığını değil, davacının kontrolsüz şekilde orta şeride geçmesi üzerine çarpışmanın yaşandığını beyan ve kabul ettiğini, davacının hayati tehlike yaratacak şekilde 4 ay kişisel bakımlarını yerine getirmeyecek şekilde yaralandığını iddia ettiği gün kendisine yatış teklif edilmesine rağmen bunu reddederek hastaneden ayrıldığını, iş göremezlik kaybı olarak nitelendirilen alacak kaleminin de efor kaybı olarak talep edildiğini düşünerek bu alacak kalemi yönünden de öncelikle kusur ve maluliyet incelemelerinin yapılması gerektiğini, bu nedenle dayanaksız olan bu taleplerin reddi gerektiğini, davacı tarafın soyut iddialarına dayalı davası hiçbir şekilde kabul etmediklerini belirterek, davacıların davasının tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza anında aracın kiraya verildiğini, fiili hakimiyetinin davalı Okan’ın da olması sebebiyle müvekkiline işleten sıfatıyla sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, dolayısıyla müvekkili açısından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, kusura ilişkin ATK’dan rapor aldırılması gerektiğini, davacının talep ettiği maddi tazminat taleplerinin de hukuki mesnetten yoksun olduğunu, davacının talep ettiği manevi tazminat miktarının da fahiş olduğunu, meydana gelen trafik kazası neticesinde davacıda oluşan kemik kırıklarının tazminata değer olmadığının aşikar olduğunu, davanı … Sigorta A.Ş’ne ihbar edilmesine, müvekkiline ait … plakalı araç üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, kaza tespit tutanağı, poliçe, sigorta şirketine başvuru evrakı, arabuluculuk son tutanağı ibraz edilmiştir.
Mahkememizin 28/12/2020 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Medicalpark Hastanesine yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde davacı Serkan’a ait tedavi evraklarının gönderildiği görülmüştür.
Samsun SGK’na yazılan yazıya cevap verilmiştir.
Samsun CBS’nın 2020/33282 soruşturma sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celb edilmiştir.
Atakum İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde davalı …’e ait ESD araştırma tutanağının gönderildiği görülmüştür.
İlkadım İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde davalı …’a ait araştırma tutanağının gönderildiği görülmüştür.

Davalı sigorta şirketine yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde hasar dosyası ve poliçe suretinin gönderildiği görülmüştür.
İhbar olunan … Sigorta A.Ş vekili tarafından 26/08/2021 tarihli dilekçe sunulmuştur.
Adli Trafik Uzmanı bilirkişiden 05/07/2021 tarihli kusur raporu aldırılmıştır.
OMÜ’den 18/08/2021 tarihli maluliyet raporu aldırılmıştır.
Atakum İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan yazıya cevap verilmiş, ekinde davacılara ait ESD araştırma tutanağının gönderildiği görülmüştür.

Ankara 8 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/4 Talimat sayılı dosyasından 24/01/2022 tarihli rapor aldırılmıştır.
Aktüer bilirkişiden 07/03/2022 havale tarihli kök rapor aldırılmıştır.
Ankara 13 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/71 Talimat sayılı dosyasından 01/04/2022 havale tarihli ek rapor aldırılmıştır.
Aktüer bilirkişiden 18/08/2022 havale tarihli ek rapor ve 28/01/2023 tarihli 2. Ek rapor aldırılmıştır.
Davacı vekili tarafından harçlandırılmış bedel artırım dilekçesi sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeni ile oluşan maluliyete dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; 05/09/2020 tarihinde davalı …’e ait, davalı … sevk ve idaresinde bulunan 06 BSK 614 plakalı araç ile davacı … sevk ve idaresinde bulunan … plakalı motosikletin çarpışması sonucunda davacı …’in yaralandığı, davacı … yönünden iş göremezlik kaybı, bakım gideri, yol gideri ve tedavi ücreti ile tüm davacılar yönünden manevi tazminat talebi çerçevesinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Maddi tazminat davasına ilişkin olarak;
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2020/33282 soruşturma numaralı dosyası ile hasar dosyası dosyamız arasına alınmış, kusur tespiti için dosya uzman adli trafik bilirkişisine verilmiş, alınan 05/07/2021 havale tarihli raporda; davalı …’ın orta şerit üzerinde seyir ederken önünde seyir halinde olan araçları güvenli mesafeden takip etmediği tespit edilerek kazanın oluşumunda çok etkili olduğu, davacı …’in ise kazanın meydana gelmesinde herhangi bir etkisinin olmadığı tespit edilmiş, raporun kaza tespit tutanağı, savcılık ifadeleri ve soruşturma dosyasında alınan 18/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile uyumlu olduğu anlaşılmakla, davalılar vekillerinin itirazlarına itibar edilmemiş, kusur durumu bilirkişi raporundaki şekliyle kabul edilmiştir.
Mahkememizce davacı …’in maluliyetinin tespiti için, davacı Ondokuz Mayıs Üniversitesine sevk edilmiş, kaza nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden aldırılan 18/08/2021 tarihli raporda; davacı Serkan’ın 05/09/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasına bağlı yaralanmasının Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre %6 oranında özürlülük oranı olduğu, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceğinin mütalaa edildiği belirtilmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından rapora karşı ayrı ayrı itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, raporda uygulanan tüm tedavilerin dikkate alındığı, kişinin ayrıca muayenesinin yapıldığı, yaşı ve uygun yönetmelik gibi hususların ayrı ayrı dikkate alındığı anlaşılmış, raporun dosya içeriğine uygun olduğu ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu kabul edilmiştir.
Davacı yanın bakıcı gideri, tedavi gideri ve yol ücreti hakkındaki taleplerinin tespiti amacıyla Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak adli tıp uzmanı bilirkişiden rapor talep edilmiş olup, düzenlenen 24/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının tedavi süresince belgelenmemiş olsa dahi yeme-içme, bakım, ulaşım, tedavi masrafları yaptığının kaçınılmaz olduğu, davacının kaza nedeni ile ayrıca bakıcıya ihtiyacının bulunmadığı ancak, yasal düzenlemeler gereği davacının bakım, ulaşım ve tedavi gideri olarak 2.500,00 TL talep edebileceği değerlendirilmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerince rapora karşı itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
Davalı ve ihbar olunan sigorta şirketleri vekilleri, geçici iş göremezlik zararının teminat kapsamında bulunmadığını ileri sürmüş ise de, çalışma gücünün azalmasından/ yitirilmesinden doğan zararların TBK’nın 54. maddesinde vazolunan bedensel zararlardan olduğu ve tedavi giderleri güvencesi içinde kaldığı kabul edilmektedir (Bkz: Yargıtay 4. HD.nin 31.05.2021 tarih ve 3131/2015 sk. ile Yargıtay (Kapatılan) 17. HD.nin 16.03.2017 gün ve 19844/2798 sk.). Bu halde, geçici iş göremezlik zararı sigorta şirketlerinin sorumluluğundadır ve sigorta şirketi vekillerinin bu yöne ilişkin itirazları yersizdir.
Alınan 24/01/2022 tarihli raporda davacı …’in maruz kaldığı yaralanma sebebi ile bakıcı giderine ihtiyacı olmadığı değerlendirilmiş, bu yönde hesaplama yapılmamıştır. Raporda her ne kadar bakım gideri, tedavi gideri ve ulaşım gideri olarak 2.500,00 TL belirlenmiş ise de, alınan 01/04/2022 havale tarihli ek raporda bahsi geçen bakım giderinin kişinin tedavisi sırasındaki sağlık personeli tarafından yapılan gider olduğu, davacı …’in bakıcı ihtiyacı olmadığı belirtilmiş, ek rapordaki tüm dosya kapsamına uygun bulunmakla tarafların bu yöndeki itirazlarına itibar edilmemiştir.
Davacının sürekli ve geçici iş göremezlik zararının hesaplanması amacıyla dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 07/03/2022 tarihli raporda; davacının davaya konu kaza sebebi ile 6.974,10 TL geçici, 110.841,81 TL sürekli olmak üzere toplam 117.815,91 TL iş göremezlik zararının oluştuğu bildirilmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerince ayrı ayrı rapora karşı itiraz dilekçeleri sunulmuştur. Yapılan itirazlar ve 2022 yılı asgari ücret vergi kesintileri hususunda dosya ek rapor için önceki bilirkişiye verilmiş, alınan tarihli ek raporda; davacı Serkan’ın doğum tarihinin yanlış alındığı anlaşıldı.
Dosya davacının doğum tarihinin düzeltilmesi ve karar tarihi nazara alınarak güncel asgari ücret hesaplaması için önceki bilirkişiye tevdi edilmiş, alınan 28/01/2023 tarihli raporda; dosya arasına alınan kusur ve maluliyet raporları çerçevesinde, davacının 6.974,10 TL geçici iş göremezlik, 202.839,85 TL sürekli iş göremezlik zararının bulunduğu bildirilmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalılar vekilleri ile ihbar olunan vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, açıkça hesaplamaya itiraz edilmediği, davacı vekilince yargılama aşamalarında müvekkilinin kurye olduğunu ileri sürerek gerçek gelir tespiti yapılmasını istemiş ise de, vergilendirilmiş gelir dışında başkaca geliri olduğuna dair herhangi bir bilgi, belge, kayıt sunulamamış ve kaza tarihinde SGK kaydının olmadığı anlaşılmış olmakla bu yöne ilişkin talebi yerinde bulunmamış, tarafların itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır. (Bkz. Yarg. 17. HD.’nin 20/12/2018 tarih ve 2018/1002 Esas, 2018/12579 Karar) İş bu davada her ne kadar davalı Muammer İşler vekili aracın diğer davalı sürücüye kiralandığını ve işleten sıfatının kalmadığını belirtmiş ise de cevap dilekçesi ekinde sunduğu kira sözleşmesinin incelenmesinde sunulan kira sözleşmesinin adi yazılı olduğu, davalı tarafın bu yönde herhangi bir delil sunmadığı, aksi durumda dahi sunulan kira sözleşmesinde kiralama süresinin 10 gün olduğu, dolayısıyla uzun süreli kiralama ilişkisinin varlığına dair mahkememizde güçlü kanaat oluşmadığından davalının pasif husumetinin varlığı kabul edilerek pasif husumet savunması yerinde görülmemiştir.
Müterafik kusur yönünden yapılan değerlendirmede; 6098 s. TBK’nın 52. maddesine göre, zarara uğrayan, zararı doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim, tazminat miktarını hafifletebilir. Somut olayda; kaza tespit tutanağında davacının kask durumunun tespit edilemediği belirtilmiş ise de, yaralanmasının sol bacak ve sol ayakta görüldüğü, başından yaralanmasına ilişkin kaydın bulunmadığı, kask veya dizlik bulunmamasının zararın artmasında etken olmadığı kanaatine varılmış belirlenen bedelden indirim yapılmamıştır.
Davacının davalı sigorta şirketine başvurduğu müracaat tarihinden (09/10/2020) 8 iş gün sonrasına tekabül eden 22/10/2020 tarihinde, diğer davalıların 05/09/2020 kaza tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilmiş, dava dilekçesinde davalı sigorta şirketinden açıkça 09/11/2020 tarihinden itibaren faiz istenildiği görülmüş, taleple bağlı kalınarak ve kazaya karışan araçların hususu kullanımda olduğu da nazara alınarak yasal faize hükmedilmiştir.
İhbar olunan vekilince bedel artırım dilekçesine karşı zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de dava dilekçesinden davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, dava konusu tazminatın niteliği itibariyle mahkeme tarafından hesaplanması gerekeceği, belirsiz alacak davası açılmasında hukuki yarar bulunduğu, bedel artırım dilekçesinin zamanaşımı süresine tabi olmadığı anlaşılmakla itirazlarının reddine karar verilmiştir. Yine davalı sigorta şirketi vekili, geçici iş göremezlik zararının ve tedavi giderinin teminat kapsamında bulunmadığını ileri sürmüş ise de, yukarıda açıklanan sebeplerle sigorta şirketi SGK’nun sorumluluğu kapsamında olmayan belgelendirilemeyen 2918 sayılı KTK m. 98 kapsamı dışında kalan tedavi giderleri zararını karşılamakla yükümlüdür. Bu halde, geçici iş göremezlik zararı ve tedavi gideri zararı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğundan davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazı da yerinde görülmemiştir.
7155 sayılı yasanın 23.maddesi ile değişik 6125 sayılı kanunun 18/A-13 maddesi gereği davadan önce davacının arabuluculuk başvurusu yaptığı, davalı sigorta şirketinin görüşmelere katıldığı, anlaşma sağlanamadığı görülmekle, tespit edilen arabuluculuk ücretinin de davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiştir.
Manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirme:
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 90’ıncı maddesinde Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanacağı düzenlenmiştir.(2918 s KTK 90)
Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği Türk Borçlar Kanunun manevi tazminat başlığı taşıyan 56/2 hükmünde düzenlenmiştir. Ağır bedensel zarar, kanunda tanımlanmamış olup, yaralanmanın özelliğine ve yarattığı sonuçlara göre mahkemece takdir edilecektir.
Hakim, manevi tazminat miktarını özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak belirler. Manevi tazminat, zarara uğrayan da, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.
Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
22/06/1966 tarih 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesi nazara alınarak dosyanın özelleştirilmesi gerekmektedir. Buna göre somut olayda özellikle davalı …’ın kusuru tazminatın tayininde en önemli etken olarak değerlendirilmiştir. 05/09/2020 tarihinde meydana gelen kazada davalı şoför …’ın %100 oranında kusurlu olması, tarafların ekonomik sosyal durumları ve davacının maluliyet oranı nazara alınmış, manevi tazminatın zenginleşmeye yol açacak nitelikte olmaması değerlendirilerek talep miktarının fazla olduğu anlaşılmıştır. Ancak meydana gelen zarar sebebiyle duyulan acı, elem, kederin bir nebze de olsa giderilmesine yönelik olarak tarafların ekonomik sosyal durumlarıyla, kaza tarihindeki paranın alım gücüyle, ülkenin ekonomik gerçekleriyle manevi tazminatın niteliğiyle ve kusur durumuyla uyumlu olacak şekilde manevi tazminata hükmetmek gerektiğinden ve davacı …’in %6 oranında malul kalacak şekilde yaralanması sebebiyle manevi tazminat talep edebileceği kanaatine varılarak talebin kısmen kabulü ile davacı … için 35.000,00 TL, davacı … … için 16.000 TL, davacı çocuklar … … ve … … için ayrı ayrı 8.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan 05/09/2020 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-Maddi Tazminat davasına ilişkin olmak üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-2.500 TL tedavi gideri, 6.974,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 202.839,85 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 212.313,95 TL maddi tazminatın davalılar … ve …’dan 05/09/2020 kaza tarihinden, davalı … A.Ş. yönünden 09/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı … A.Ş. poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere) müştereken müteselsilen tahsili ile davacı …’e verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 14.503,17 TL karar ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 3.805,39 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 10.697,78TL’nin davalılardan müştereken müteselsilen tahsili hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ile karar ilam harcı olarak peşin ve ıslahla yatırılan 3.805,39 TL’nin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacı …’e ödenmesine,
4-Davacı tarafından ödenen 640,15 TL tebligat ve posta gideri, 2.657,59 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.297,74 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacı …’e ödenmesine,
5-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 32.723,95TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacı …’e ödenmesine,
6-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360-TL arabulucuk ücretinin davalı … A.Ş’den alınarak Hazineye gelir kaydına,
B-Manevi Tazminat davasına ilişkin olmak üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-35.000-TL’nin kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı …’e verilmesine,
2-16.000-TL’nin kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı … … …’e verilmesine,
3-8.000-TL’nin kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı … …’e verilmesine,
4-8.000-TL’nin kaza tarihi olan 05/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı … …’e verilmesine,
5-Fazlaya ilişkin taleplerin ayrı ayrı reddine,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.576,77 TL karar ilam harcın davalılar … ve …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacı …’e ödenmesine,
8-Davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacı … … …’e ödenmesine,
9-Davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 8.000 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacı … …’e ödenmesine,
10-Davacı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 8.000 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacı … …’e ödenmesine,
11-Davalı … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … ve …’a ödenmesine,
12-Davalı … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacı … … …’den alınarak davalı davalı … ve …’a ödenmesine,
13-Davalı … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 8.000 TL vekalet ücretinin davacı … …’den alınarak davalı davalı … ve …’a ödenmesine,
14–Davalı … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 8.000 TL vekalet ücretinin davacı … …’den alınarak davalı davalı … ve …’a ödenmesine,
15-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
16-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.27/04/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.