Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/653 E. 2021/934 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/653 Esas – 2021/934
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/653
KARAR NO : 2021/934

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KAR. YAZIM TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili Mahkememize verdiği … havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı borçlu …’nın müşterek ve müteselsil kefaletiyle …Ziraat Tarımsal Paz.A.Ş ‘ye Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden krediler kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini ve … 48.Noterliğinin…tarih …yevmiye sayılı ihtarnamesinin borçluya gönderildiğini ancak borcun ödenmediğini, Samsun İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla, davalının Samsun İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına vaki itirazının takip talebindeki alacak kalemleri üzerinden devamına ve davalının kötü niyetli itirazının iptaline, davalı borçlu aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu … tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalının sözleşmede neye imza attığını bilmeden, sözleşme içeriğini bilmeden imza attığını, müvekkilinin bilgisi dışında imzalattırılan kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu, sözleşme içeriğinin davalı tarafından doldurulmamış olup, kendisine boş sayfalara gelişi güzel imza attırılıp kurum yetkililerince doldurulduğunu, eş muvafakatinin de kredinin kullandırılması sırasında alınmadığını, davacı kurum tarafından aynı borca ilişkin mükerrer takip yapılmış olup davaya konu takibin açıkça hukuka aykırı olduğunu, haksız davanın reddine söz konusu takibin%20 sinden aşağı olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan deliller.
Arabuluculuk son tutanağı aslı, Samsun İcra Müdürlüğünün … E. ve … E. sayılı dosyaları sureti, … 48.Noterliğinin … tarih …yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ şerhli sureti, hesap özeti, çek ve senetlerin listesi, faiz oranları, nüfus kayıtları, ticaret sicil kayıtları, ipotek akit tabloları, … tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesi aslı, davalının imza örneklerini içeren evrak asılları, bankacı bilirkişi …’dan alınan … tarihli rapor ve … havale tarihli ek rapor ve tüm dosya kapsamı.
Delilerin tartışılması, değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, bankacılık işlemine dayalı ilamsız takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Tüm dosya kapsamından; davacı banka ile dava dışı …Ziraat Tarımsal Paz. A.Ş. arasında akdedilen kredi sözleşmesini davalı …’nın müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kredi geri ödemelerin aksaması üzerine … 48.Noterliği’nin … tarih …yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabın kat edilerek davalılar aleyhine Samsun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalıya gönderilen ödeme emrinin …tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin … tarihli dilekçeyle takibe itiraz ederek durdurduğu, itirazın yasal 1 haftalık süresinde yapıldığı, davacı tarafın ise itirazın iptalini sağlamak için süresi içinde işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle davaya konu kredi sözleşmesinin TBK’nun şekil şartlarına aykırı olduğunu, müvekkilinin bilgisi dışında imzalatıldığını ve kefalet kısmındaki yazı/rakamların müvekkili eli ürünü olmadığını ileri sürmüştür. Bilindiği üzere kefalet sözleşmesinin şekil ve şartları TBK 583 vd.maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı şekilde yapılması, kefilin sorumlu olacağı azami miktarı ile kefalet tarihinin ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girildiğinin kefalet sözleşmesinde kefilin el yazısıyla belirtilmesi gerekmektedir.
Dosyada örneği bulunan kefalet sözleşmesi incelendiğinde; TBK 583.maddesindeki şekil şartlarının mevcut olduğu görülmekle birlikte yazı ve rakama itiraz edilmiş olmakla bu yönden inceleme yapılması gerekmiştir. İnceleme yöntemi ise HMK 211.maddesinde gösterilmiştir. Mahkememizce yazı ve rakam örneklerinin davalıya ait olup olmadığı bilirkişi incelemesi ile tespit edilemediğinden bilirkişi incelemesi yapılmak üzere öncelikle davalının yazı ve rakam örneklerinin tespiti gerektiğinden davalıya HMK 211/2 ihtarını içerir davetiye çıkartılmış, talimat yazılmış, ancak talimat bila ikmal dönmüş, davetiye tebliğ edilmesine rağmen yargılamaya katılmamış, yazı/rakam örnekleri vermemiştir. Bu cümleden olmak üzere öncelikle dava dilekçesindeki adresin … ilçesi sınırlarında olması sebebiyle talimat yazılmış, talimat mahkemesince çıkan davetiye adresten ayrılma sebebiyle bila ikmal dönmüş, mernis adresinin aynı yer olduğu nüfus kaydından anlaşılmıştır. Bu kez sözleşme adresinin Samsun olması sebebiyle tebligat yapılmış, iade edildiği anlaşılmıştır. Bunun üzerine davalının tekrar mernis adresi tespit edilmiş, … ilçesinde daha önceki tebligat adresi dışında yeni bir adres olduğu görülmüş, 07/07/2021 tarihli HSK kararı ile … ilçesi yargı sınırlarımıza dahil olduğundan doğrudan bu adrese ihtarlı davetiye çıkartılmış, yapılan tebligata rağmen duruşmaya katılmamış, yazı ve rakam örnekleri tespit edilememiş, böylece HMK 211/2 maddesi gereği inkar ettiği kefalet sözleşmesindeki yazı ve rakamların davalıdan sadır olduğunun kabulü gerekmiştir.
TBK’nun 584.maddesinde kefalet sözleşmesinin geçerliliği yönünden yukarıdaki şartların yanında eş rızası da aranmaktadır. Ancak aynı maddenin 3.fıkrası gereği davalının asıl borçlu şirketin ortağı olduğu görülmekle eş rızasının gerekmediği anlaşılmış, böylece kefalet sözleşmesinin tüm şekil şartlarını taşıdığı tespit edilmekle bu yöne ilişkin itirazlar yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili cevap dilekçesiyle aynı borca ilişkin mükerrer takip yapıldığını ileri sürmüştür. Mahkememizce mükerrer takibe konu Samsun İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasından ödeme emri alınmış, asıl borçlu şirket hakkında yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip olduğu ve ipotek konusu taşınmazların asıl borçlu şirkete ait olup, kendisinin borçları için ipotek olarak gösterildiği celp edilen akit tablosundan tespit edilmiştir. İİK 45.maddesindeki düzenleme asıl borçlu yönünden yapılan takiplerle ilgili olup, yukarıda açıklandığı üzere kefil yönünden yapılan bir takip olmadığı gibi ipotekli taşınmazlar üzerindeki ipotek kaydının asıl borçlu şirketin borcuna ilişkin olmakla İİK 45.maddesi şartlarının gerçekleşmediği anlaşılmış, bu itiraz yerinde bulunmamıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle geçerli bir ihtarname gönderilmeden ve hesap kat edilmeden takibin başlatıldığını savunmuş ise de, dosyadaki … 48.Noterliğinin … tarihli ihtarnamesiyle hesabın kat edildiği ve usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
İcra dosyasından takip dayanağı olarak banka ile imzalanan kredi sözleşmesi, ihtarname ve hesap özetinin gösterildiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamı ve bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli rapor ile … tarihli ek rapordan takip dayanağının davacı banka ile dava dışı …Ziraat Tarımsal A.Ş. arasında ki … tarihli 5.000.000,00 TL bedelli GKS olup, davalı …’nın kefil olarak imzaladığı, hesabın … 48.Noterliğinin … tarihli ihtarnamesi ile … tarihi itibariyle kat edildiği, ihtarnamenin dava dışı asıl borçlu şirkete ve davalıya ayrı ayrı tebliğ edildiği, verilen 24 saatlik ödeme süresine göre temerrüt tarihinin gerek asıl borçlu şirket gerekse davalı yönünden … olduğu, ödeme planına göre akdi faiz oranının …322 nolu kredi için %27, …256 nolu kredi için %25,08 olduğu, temerrüt faiz oranının ise sözleşmenin temerrüt başlıklı maddesi ve bankanın TCMB’ye bildirdiği faiz oranlarına göre %46,80 olması gerektiği anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi tarafından yukarıdaki veriler nazara alınarak rapor ve ek rapor tanzim edilmiştir. Hükme esas alınan … tarihli ek raporda öncelikle asıl borçlu dava dışı şirket yönünden ve her bir kredi için ayrı ayrı hesaplamalar yapılmıştır. Hesaplama yapılırken kredilerin ödenen son taksitleri itibariyle borç miktarı belirlenmiş, bu tarihten hesap kat tarihi … tarihine kadar yukarıda gösterilen akdi faizler uygulanmak suretiyle kat tarihi itibariyle toplam alacak tespit edildikten sonra bu tarihten … temerrüt tarihine kadar yine akdi faiz uygulanarak toplam alacak belirlenmiş, belirlenen toplam alacağa temerrüt tarihinden …takip tarihine kadar bu kez temerrüt faizi uygulanmış, bankanın talebiyle karşılaştırmada yapılmak suretiyle toplam nakdi alacak 740.355,36 TL tespit edilmiştir. Raporda ayrıca gayrinakdi çek depo bedeli de belirlenmiş, asıl raporda ise çek depo talebi yönünden sözleşmede açık hüküm bulunmadığı tespiti yapılmıştır.
Davalı ise işbu sözleşmede müşterek borçlu müteselsil kefil olup, sorumluluğu kefalet limiti kapsamında kendi temerrüdünün sonuçları ile sınırlıdır. Davacı banka tarafından gönderilen hesap kat ihtarı sözleşmedeki tebligat adresine …tarihinde tebliğ edilmiş, temerrüdün … tarihinde gerçekleşmiştir. Kefalet limitinin 5.000.000,00 TL olduğu nazara alındığında dava dışı şirket yönünden tespit edilen borç miktarı ile davalının da sorumlu olması gerektiği kanaatine varılarak nakdi alacak yönünden davanın kısmen kabulü gerekmiştir.
İncelenen GKS’nin kefalete ilişkin maddelerin de kefilin çek depo bedelinden sorumlu olacağına dair açık bir düzenleme tespit edilmemiş, bu yönden talebin reddi gerekmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna gayrinakdi alacakla ilgili değerlendirme yönünden itiraz etmiş isede itiraz dilekçesinde ibraz ettiği hükümler asıl borçlu yönünden geçerli olan hükümler olup, müteselsil kefiller yönünden açık bir düzenleme mevcut olmamakla işbu itirazı yerinde görülmemiş, ek rapora yönelik itirazda ise ödenmeyen taksitler yönünden ana raporda mükerrer hesaplama yapılmış olması, ek raporda ise bir hatadan dönülmesi sebebiyle yerinde görülmemiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz etmiş olup, hesabın davacı banka tarafından usulüne uygun olarak kat edilmesi ve sözleşmedeki davalı adresine tebligat yapılmış olması sebebiyle davacının temerrüdünün gerçekleştiği sabittir. Bilirkişi rapor ve ek rapordan anlaşılacağı üzere …632 nolu kredinin en son … tarihli 12.taksidi ödenmiş ve buna göre ödenmeyen kısım tespit edilmiştir. Bilirkişi raporundaki hesaplamalarda gün hesabında hata olmadığıda mahkememizce yapılan incelemede anlaşılmış, temerrüt faiz oranının sözleşme hükümlerine uygun olduğu, akdi faiz oranlarının da ödeme planlarına göre tespit edildiği anlaşılmış, ana rapordaki mükerrer hesaplama ek raporla giderilmiştir. Davacı banka BSMV’yi davalı adına ödemiş olmakla ve sözleşme hükümleri gereği talep etmesi mümkün olduğundan bu yöne ilişkin itirazda yerinde görülmemiş, ek rapora karşı yapılan diğer itirazlar da alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre reddedilmiştir.
Toplam nakdi alacağın ihtar masrafı dışındaki kısmı likit olmakla %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş, reddedilen kısım yönünden banka haksız ise de, kötüniyetli olduğu sabit olmadığından bu talebin reddi gerekmiştir.
6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereği dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı olduğundan davacı banka tarafından arabuluculuk başvurusu yapılmış davalının vekili aracılığı ile arabuluculuk görüşmelerine katıldığı anlaşılmış olmakla tespit edilen arabuluculuk ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 722.894,56 TL asıl alacak, 15.975,96 TL işlemiş faiz, 798,79 TL BSMV, 686,05 TL masraf olmak üzere toplam 740.335,36 TL nakdi alacak hakkındaki itirazın iptaline takibin devamına, fazla talebin reddine,
2-Asıl alacağa takip tarihi sonrası %46,80 temerrüt faizi ile faizin %5’i gider vergisi uygulanmasına,
3-Toplam alacağın likit kabul edilen 739.649,31 TL’sinin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
5-Gayrinakdi alacak talebine yönelik itirazın iptali talebinin reddine,
6-Alınması gerekli 50.572,31 TL harçtan peşin alınan 9.197,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 41.374,55 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davacı tarafça sarf edilen posta masrafı 227,30 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 927,30 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 901,45 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 54.066,77 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen nakdi ve gayrinakdi alacak talebi yönünden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 10.349,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
10-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç, başvuru harcı ve vekalet harcı toplamı 9.259,96 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
11-7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereğince 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
12-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
13-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı mahkememiz gerekçeli kararının taraflara tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır