Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/65 E. 2022/141 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/65 Esas – 2022/141
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/65 Esas
KARAR NO : 2022/141

HAKİM
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/02/2022
KARARIN YAZ. TARİH : 08/03/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia Ve Savunmaların Özeti:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; Davacı şirket ile davalı şirketin sahibi … ile franchising sözleşmesi yapıldığını, davacının bu amaçla Kuşadası’nda bir dükkan kiraladığını ve 250.000,00 TL’nin üzerinde yatırım yaptığını, sözleşmeye göre etlerin davalı tarafça tedarik edileceğini %100 dana eti olacağını, ancak davalının 28/08/2019 tarihinde yaptığı et kesimi sırasında etlerin %100 dana eti olmadığının fark edildiğini, davalıdan %100 dana eti istendiğinde talebinin reddedildiğini, bunun üzerine davacının sözleşmeyi feshettiğini ve ürünleri iade ettiğini, 16.150,00 TL bedelli bononun alınacak etler karşılığında verildiğini, ancak etin tartı sırasında eksik geldiğini ve 15.440,12 TL olarak fatura kesildiğini, davacının eti teslim almayıp iade faturası keserek iade ettiğini, davalının iade faturasını teslim almayıp iade ettiğini, ve Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/107440 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, bu nedenlerle icra veznesine yatırılacak paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesini, davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının bono bedelinin %20 ‘si oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.

Deliller:
Dava dilekçesi ekinde, arabuluculuk son tutanağının, franchising sözleşmesi suretinin, et teslimine ilişkin tutanak suretinin, fatura suretlerinin ve vekaletname örneğinin sunulduğu anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 30/01/2022 tarihli müzekkeresi ile Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararı üzerine düzenlenen tensip tutanağının gönderildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkereye 07/02/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından muhabere yolu ile 08/10/2020 tarihinde delil dilekçesi sunulduğu anlaşılmıştır.
Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesine 14/10/2020 tarihinde davacının defterlerinin incelenerek rapor düzenlenmesi hususunda talimat yazıldığı, ancak ticari defterlerinin sunulmaması sebebiyle bilirkişi incelemesinin yapılamadığını ve talimatın 23/12/2020 tarihinde bila ikmal mahkememize iade edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası üzerinden Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesine yeniden talimat yazıldığı, davacı tarafından ticari defterlerin sunulduğu, dosyanın mali müşavir bilirkişi …’a tevdi edildiği, bilirkişinin 01/03/2021 tarihli raporunu ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe:
Dava; Samsun İcra Dairesi’nin 2019/107440 esas sayılı takip dosyası sebebi borçlu olunmadığının tespitine yönelik açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı, davalıdan 15/09/2019 tarihli fatura karşılığında satın aldığı malların bedeline yönelik 16.150,00 TL’lik icra takibine konu bononun davalıya verildiğini, satın alınan malın anlaşmaya aykırı nitelikte olması nedeni ile malların geri iade edildiğini, senedin bedelsiz kaldığını ileri sürüp davalıya takipte borçlu olmadığının tespitini talep etmekte olup davalı ise cevap dilekçesi sunmamış olması nedeniyle dava dilekçesinde belirtilen tüm hususları inkar etmiş sayılmıştır.
Uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi için öncelikle taraflar arasındaki ilişkinin kapsamı yani davacı ve davalı arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, ticari ilişki mevcut ise takibe konu bononun bedelsiz kalıp kalmadığı davalının takibe koyduğu bono nedeni ile davacının davalıya borcunun bulunup bulunmadığı, belirlenmelidir.
Somut olayda, davacının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmış, ancak davalı tarafa defterlerin ibrazı ihtarını içerir duruşma zaptı usulünce tebliğ yapılmış olmasına rağmen defterlerini ibraz etmemiş olması sebebiyle davalının ticari defterleri incelenememiştir.
Mahkememizce davacının defterlerinin incelenmesi için Giresun 2. Asliye ukuk mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesince alınan 01/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının esnaf statüsünde olduğunu, işletme defteri tuttuğunu, defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yapıldığını, işletme defteri olması sebbei ile ödemeye ilişkin kayıtların defterde yer almadığını, davalı tarafından düzenlenen 15/09/2019 tarihli … numaralı 15.440,12 TL tutarlı faturanın 26 sıra numarası ile 01/09/2019 tarihinde kayıtlara işlendiği, davacı tarafından düzenlenen 15/09/2019 tarih 217252 numaralı 15.440,12 TL tutarlı faturanın 17 sıra numarası ile defter kayıtlarına alındığını belirtmiştir.
6100 sayılı HMK’nın “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222’nci maddesinin ilk üç fıkrasına göre; mahkeme, ticari davalarda, kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine tarafların ticari defterlerinin ibrazına karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Bir önceki cümlede belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Burada, davalının ihtara ve tebligata rağmen ticari defterlerini ibraz etmemesinin hukuki sonuçlarına değinmek gerekmekte olup; davalının tacir olduğu ve ticari defter tutma yükümlülüğünün bulunduğu, davalının ticari defterleri bulunduğu halde bunları mahkemeye ibraz etmek istememesi durumunda, defterleri kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırılmış olan davacının birbirini doğrulayan defterlerindeki kayıtların davalı aleyhine delil kabul edilmesi gerekir (Bkz: Kuru, Baki, İstinaf Sistemine Göre Yazılmış Medeni Usul Hukuku, Legal Yayınevi, Ağustos 2016, syf: 387). Buna göre, davacının ticari defterlerindeki birbirini doğrulayan kayıtlara göre değerlendirme yapılıp sonuca gidilmelidir (Bkz: Yargıtay 11. HD.nin 04.10.2017 tarih ve 2759/5005 sayılı kararı).
Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıda olup kambiyo senetleri sebepten mücerret olduğundan borçlu olunmadığının ispat yükümlülüğü davacı borçluya ait olduğundan, davacı/borçlunun senedin düzenlenmesini gerektiren bir sebep olduğunu ve fakat bu sebebin gerçekleşmediğini ya da ortadan kalktığını ispat etmesi gerekmektedir.
Her ne kadar davalı taraf tebligata rağmen ticari defterlerini talimat mahkemesine ibraz etmemiş ve davacı defterine dayanılarak değerlendirme yapılması gerekmekte ise de davacının esnaf olup işletme hesabına göre defter tuttuğu, ödemeye ilişkin kayıtların defterde yer almadığı, bononun davacı defterinde kayıtlı olmadığı, takibe konu bononun mücerret borç ikrarını içeren bir senet olduğu, senet üzerinde senedi teminat senedi haline getiren herhangi bir ibare olmadığı, senette bedel kaydının da bulunmadığı, davacı vekilinin takibe dayanak bononun taraflar arasındaki satış sözleşmesine konu etin bedeli olarak verildiğini yazılı delille ispat edemediği görülmüştür.
Yemin kesin delillerden olup yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; mahkeme, yemin teklif etmek hakkı bulunduğunu istek sahibine hatırlatmakla yükümlü olduğundan mahkememizce davacıya yemin teklifi hakkı hatırlatılmıştır. Davacı vekili yemin deliline dayanmayacaklarını belirtmiş mahkememizce verilen kesin süreye rağmen yemin metni sunulmamıştır.
Davacı vekilince yazılı delil sunulmaması ve yemin deliline de dayanılmaması neeni ile bononun 15/09/2019 tarih … numaralı fatura kapsamında bulunan ticari ilişkiye binaen verildiğinin davacı tarafından ispatlanamadığı kanaatine varılarak TMK’nun 6. Maddesi kapsamında ispatlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalı taraf kötüniyet tazminat talebinde bulunmuş olup, bu hususta karar verilebilmesi için davanın alacaklı lehine sonuçlanması ve daha önceden ihtiyati tedbir kararı verilip davalı tarafın bu tedbir sebebiyle alacağına geç kavuşmuş olmaktan doğan zararının bulunması gerekmektedir. Mahkememizce24/01/2020 tarihli tedbir kararı verilerek yatırılan teminat üzerine uygulandığı anlaşılmakla İİK 72/4. Maddesi gereğince davalı yararına senet bedelinin %20’si oranında tazminata hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Senet bedelinin %20’si üzerinden hesaplanan 3.230,00 TL tazminatın İİK 72/4 maddesi uyarınca davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu bakiye 26,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Davalı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/02/2022
¸

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.