Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/557 E. 2021/309 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/557 Esas – 2021/309
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/557
KARAR NO : 2021/309

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI : ..
VEKİLLERİ : Av.
DAVALILAR : 1- …
2- …
3- ..
VEKİLİ : Av
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/08/2020
KARAR TARİHİ : 26/05/2021
KAR. YAZIM TARİHİ : 28/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili Mahkememize verdiği 21.08.2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Çarşamba Şubesi tarafından … lehine … ve …’ın müşterek borçlu müteselsil kefaleti ile krediler tesis edildiğini, kredi borcunun geri ödenmemesi üzerine borçlulara Çarşamba 2.Noterliği’nin 24.06.2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamenin keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/92166 E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini ancak davalıların borca itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı borçluların borca, faize ve ferilerine itirazının yerinde olmadığını, 539.650,67 TL (… numaralı ticari kredi ve ..nolu kredi kartı bakımından) alacağın tahsilini teminen itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçluların %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, talep konusu alacağın %10 oranında para cezasına mahkum edilmelerine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar vekili mahkememize sunduğu 30.09.2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle, davacı banka ile müvekkilleri arasında hukuki bir ilişki mevcut olmayıp alacağa dayanak gösterilen genel kredi sözleşmesi üzerinde bulunan tüm imzaların müvekkilleri eli ürünü olmadığını, davacı banka ile müvekkilleri arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmadığını, davalılara usulüne uygun ve süresi içerisinde ihtarname keşide edilmediğini bu nedenle muacceliyet ve temerrüt olgusunun gerçekleşmediğini, davacı tarafın %20 oranındaki hukuken dayanaksız icra inkar tazminatı talebinin kabulünün mümkün olmadığını, davacının ispat edemediği haksız ve mesnetsiz davasının reddine, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili mahkememize sunduğu 09.10.2020 tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle, takibe konu belgeler üzerindeki imzalara yapılan itirazların yerinde olmadığını, davalı yanın itirazına konu borca ilişkin kullandırılan kredilerin ticari nitelikte olduğunu, banka tarafından gönderilen ihtarname içeriğine yapılan itirazların yerinde olmadığını, davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalı borçluların %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, talep konusu alacağın %10 oranında para cezasına mahkum edilmelerine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Toplanan deliller;
Arabuluculuk son tutanağı, Çarşamba 2.Noterliğinin 24.06.2019 tarihli hesap kat ihtarnamesi, Genel Kredi Sözleşmesi, faiz genelgeleri, hesap hareketleri, Samsun İcra Dairesinin 2019/92166 Esas sayılı takip dosyası, bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 07.04.2021 tarihli rapor, banka kayıtları ve tüm dosya kapsamı.
Delillerin tartışılması, değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı olarak yapılan ilamsız takibe itirazın iptaline ilişkindir. Tüm dosya kapsamından; davacı banka ile davalı … Ürün. Tic. ve San. A.Ş firması arasında 18/05/2018 tarihli 1.000.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davalı asıl borçlu şirkete .. nolu taksitli ticari kredi ve .. nolu 50.000 TL limitli ticari kredi kartı tahsis edildiği, kredi geri ödemelerinin aksaması üzerine davacı tarafından Çarşamba 2.Noterliğinin 24/06/2019 tarihli ihtarnamesi ile hesabın kat edilerek davalılar aleyhine Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/92166 E. Sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalıların takibe süresinde yapmış oldukları itirazları nedeni ile takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı vekilinin de takibin devamını sağlamak amacıyla süresi içinde işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
Takip dayanağının banka ile imzalanan sözleşme olarak gösterildiği, bilirkişi raporu ve dosya kapsamından davacı banka ile davalı şirket arasında 18/05/2018 tarihli 1.000.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiği, diğer davalıların sözleşmede müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalarının mevcut olduğu, kefalet limitlerinin 1.250.000,00 TL olduğu, sözleşme kapsamında 10097848347 nolu kredi hesabından 21/05/2018 tarihinde 600.000 TL bedelli taksitli ticari kredi kullandırıldığı ve .. nolu 50.000 TL limitli ticari kredi kartı tahsis edildiği, hesapların Çarşamba 2.Noterliğinin 24/06/2019 tarih .. yevmiye nolu ihtarnamesi ile 24/06/2019 tarihi itibariyle kat edildiği, ödeme için 24 saatlik süre verildiği, ihtarnamenin davalı borçlu şirkete ve …’a tebliğ edilemediği, davalı …’a ise 27/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, Genel Kredi Sözleşmesinin Diğer Hükümler başlığında 4. bendi nazara alındığında tebligat yapılamayan davalı şirket ve …’a çıkan tebligatın iade edildiği tarihlerde tebligatın yapılmış sayılmasının gerektiği, buna göre davacı şirkete ihtarnamenin 26.06.2019 , davalı …’a 27.06.2019 tarihinde tebliğ edilmiş sayılacağı, verilen ödeme süresine göre davalı şirketin 28/06/2019 tarihinde, davalılar … ve …’ın 01/07/2019 tarihinde temerrütün gerçekleştiği akdi faiz oranının taksitli ticari kredi için yıllık %18,96, … nolu ticari kredi kartı için yıllık % 25,80 olduğu, temerrüt faiz oranının ise taksitli ticari kredi için yıllık %40, ..** ***..nolu ticari kredi kartı için yıllık sırası ile %31,80 ve %28,80 olduğu tespit edilmiştir.
Bankacı … tarafından tanzim edilen 07.04.2021 havale tarihli raporda yukarıdaki veriler nazara alınarak hesaplamalar yapılmıştır. Hesaplamalarda her bir kredi yönünden öncelikle asıl borlu şirket hakkında takip tarihi itibari ile alacak miktarı taleple bağlılıkta değerlendirilerek tespit edilmiş, sonrasında davalı kefiller yönünden temerrüt tarihleri farklı olduğundan ayrıca hesaplama yapılmış raporun 13. sayfasında taleple bağlılık nazara alınarak davacı tarafından talep edilen miktar ve bilirkişinin hesaplamaları karşılaştırılmış ve sonuç olarak taksitli ticari kredi yönünden 480.211,47 TL asıl alacak, kredi kartı yönünden 44.881,01 TL asıl alacak olmak üzere toplam alacak 539.650,67 TL bulunmuş, bulunan bu miktar davalı kefillerin kefalet limitleri kapsamında kaldığından kefillerin de aynı miktar ile sorumlu olmaları gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile kredi sözleşmesindeki imzaların müvekkillerine ait olmadığını ileri sürmüştür. Ticaret Sicil kayıtlarından şirket temsilcisinin davalı … olduğu tespit edilmiştir. HMK 211. maddesinde bir belgenin sahteliğinin iddia edilmesi durumunda hangi sıra ile inceleme yapılacağı gösterilmiştir. Buna göre hakim yazı ve imzayı inkar eden tarafı isticvap ettikten sonra bir kanaat edilemezse huzurda bu kişiye yazı yazdırıp imza attırmak sureti ile elde ettiği belge ve diğer belgeleri değerlendirir, hakim sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda ise gerekçesini açıkça belirtmek sureti ile senedin sahteliği hakkında bir karar verir. İsticvap için mahkemeye davet edilen taraf belirtilen günde hazır bulunmadığı takdirde inkar etmiş olduğu belgedeki yazı veya imzayı ikrar etmiş sayılır, bu husus kendisine çıkartılacak davetiye de ayrıca ihtar edilir. Bu şekilde yapılan incelemeye rağmen sahtelik konusundan hakimde kanaat oluşmamışsa bilirkişi incelemesine karar verilir.
Mahkememizce HMK 211. maddesindeki sıraya uygun olarak öncelikle imzayı inkar eden davalıların isticvabı ve imzalarının sahteliği hususunda karar verilebilmesi için davalılara HMK 211/2 bendi gereği açıklamalı davetiye gönderilmiş, davalı …’a HMK 211 ihtarını içerir mahkememizce doğrudan tebligat yapılmış, davalı …’a ise talimat mahkemesi aracılığı ile tebligat yapılmış olmasına rağmen yargılamaya katılmamıştır. Bu durumda mahkememizce HMK 211/1-a uyarınca bir inceleme yapılamamış, dolayısı ile aynı maddenin b bendi gereği bilirkişi incelemesi yoluna gidilememiştir. Çıkarılan davetiyelerdeki ihtara rağmen imzasını inkar eden davalılar … ve … imza örnekleri için duruşma gün ve saatinde yargılamaya katılmadığı bu hususta herhangi bir mazeret beyan etmediği görülmekle imzası inkar edilen sözleşmedeki imzaların bu davalılara ait olduğunun kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Kefalet sözleşmesinin şekli ve geçerliliği Türk Borçlar Kanunu 583 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, yasada belirtilen hususların davalıların el yazısı ile yazıldığı ve sözleşme tarihi itibari ile her iki davalının asıl borçlu şirket ortağı olduğu bu nedenle eş rızalarının gerekmediği, yazılara karşı bir itirazların olmadığı anlaşılmakla kefalet sözleşmesinin de geçerli olduğu sonucuna varılmıştır.
Toplam alacağın likit yani hesap edilebilir olduğu anlaşılmakla davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile sözleşmedeki imzayı inkar etmiş ise de yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere HMK 211/2 maddesine göre ihtarlı davetiye ve talimat mahkemesince çıkartılan davetiyelerin tebliğine rağmen davalı kefiller imza örneği vermediğinden sözleşme altındaki imzaların kabul etmiş sayılmaları gerekmiş, diğer itirazların dosya kapsamına göre yerinde görülmemiştir.
Davalılar vekili duruşmadan hemen önce mazeret dilekçesi vermiş ise de yeni duruşma gününü bildirmek için masrafının olmadığı, davacı vekilinin masraf vermeye muvafakat etmediği gibi dosyanın karar aşamasında bulunması, davalılar vekilinin yargılamanın başından beri yargılamalara katılmadığı görülmekle mazeretin reddine karar verilmiştir.
6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereği dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı olduğundan davacı banka tarafından arabuluculuk başvurusu yapılmış davalıların arabuluculuk görüşmelerine katılmadıkları anlaşılmış olmakla tespit edilen arabuluculuk ücretinin de yargılama gideri olarak davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜ ile
1-Taksitli Ticari Kredi yönünden, 480.211,47 TL asıl alacak,10.085,22 TL işlemiş faiz, 504,26 TL BSMV; Ticari Kredi Kartı yönünden 44.881,01 TL asıl alacak,3.877,21 TL işlemiş faiz,91,50 TL BSMV olmak üzere toplam 539.650,67 TL hakkındaki itirazın iptaline, takibin devamına, fazlaya dair talebin reddine,
2- Takip tarihi sonrası asıl alacağın 480.211,47 TL sine %40, 44.881,01 TL sine %28,80 temerrüt faizi ile faizin %5 gider vergisi uygulanmasına,
3-Toplam alacak likit olmakla %20 si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli 36.863,54 TL harçtan peşin alınan 6.517,64 TL peşin harç ve Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2019/92166 E. sayılı dosyasında yatırılan 2.698,25 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 27.647,65 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 44.032,53 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,

6-Davacı tarafça sarf edilen posta masrafı 187,70 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 887,70 TL ‘nin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç, icra dosyasında yatırılan peşin harç, başvuru harcı ve vekalet harcı toplamı 9.278,09 TL’nin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereğince 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
10-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda mahkememiz gerekçeli kararının taraflara tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2021

Başkan
✍ e-imzalıdır
Üye
✍ e-imzalıdır
Üye
✍ e-imzalıdır
Katip
✍ e-imzalıdır