Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/448 E. 2021/615 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/448 Esas – 2021/615
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/448 Esas
KARAR NO : 2021/615 Karar

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARARIN YAZ. TARİH : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 04/01/… tarihinde … plakalı aracı ile seyir halinde iken davalı …’a ait, diğer davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkilinin aracına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası gerçekleştiğini, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu bulunduğunu, davalı …’a ait … plakalı aracın davalı … şirketine … poliçe numaralı ZMMS ile sigortalanmış olması sebebiyle sigorta şirketinin de zarardan sorumlu olduğunu ve sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, sigorta şirketince hasar bedelinin karşılandığını ve değer kaybı için 4.440,66-TL ödendiğini, ancak bu tutarın araçtaki değer kaybına göre çok düşük olduğunu beyanla, dava konusu alacak belirli hale gelene kadar müvekkile ait araçta gerçekleşen şimdilik değer kaybı için 100-TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Kiralama isimli işletmesinde araç kiralama işi yaptığını, davaya konu … plakalı aracında 20/06/2017 yılı ile 20/06/2021 yılları arasında kazaya karıştığı anlaşılan sürücü …’e uzun süreli kiralandığını, kira bedellerinin …’in yetkilisi olduğu… tarafından ödendiğini ve bu ödemeleri gösterir hesap ekstresi ve faturaları dosyaya sunduklarını, müvekkili hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini, zorunlu mali sorumluluk sigortası ve kasko sigortası tarafından karşılanmamış olan alacaklar bakımından müvekkiline başvurulamayacağını, bu nedenlerle fazlaya dair tüm hakları saklı kalmak kaydı ile, müvekkili hakkındaki haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … A.Ş. Usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemişlerdir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde; zorunlu mali sorumluluk poliçesi, 04/01/… tarihli kaza tespit tutanağı, kusur tespitine dair ekran görüntüsü, ekspertiz raporu, sigorta şirketine başvuruya ilişkin evraklar, faturalar, kamera kayıtları, kazadan sonra çekilen araç fotoğrafları, emsal yargıtay kararlarını ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 27/07/2020 havale tarihli yazıları ekinde kaza tespit tutanağı ve eksper raporu bilgisinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Davalı …’ın cevap dilekçesi ekinde, oto kiralama sözleşmesi, araç teslim tutanakları, araç kiralamaya ilişkin faturalar, mesleki faaliyet belgesi ve vergi levhası sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının makine mühendisi bilirkişi …’ a tevdi edildiği, bilirkişiler tarafından 13/07/… havale tarihli rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan değer kaybı zararı tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile, … tarihli trafik kazası sebebiyle davacıya ait araçta oluşan değer kaybı zararının tazminini talep etmiş, talep miktarını bedel artırım dilekçesi ile artırmıştır.
Davaya konu araca ait tramer kayıtları ile sigorta şirketi nezdindeki hasar dosyası dosyamız arasına alınmış, dosya bir makine mühendisi bir trafik bilirkişisine tevdi edilmiş, alınan … tarihli raporda özetle; kazanın münhasıran sigortalı araç sürücüsü davalı …’in kusuru ile gerçekleştiği ve davacıya ait araçta Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları Ek-1’deki esaslara göre 16.568,00-TL ve objektif değer kaybı esasına göre 20.000-TL tutarında değer kaybı oluştuğu tespit ve değerlendirmelerine yer verilmiştir.
Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Bu çerçevede Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 Esas, 2019/40 Karar sayılı iptal kararı üzerine yeniden yapılan yasal düzenleme ile 7327 sayılı kanunun 18.maddesi ile 2918 sayılı kanun 90.maddesinde değişiklik yapılmış olması nedeni ile ZMMS Genel Şartları Ek-1’deki esasların somut olayda uygulanamayacağı ve değer kaybının objektif değer kaybı esasına göre belirlenmesi gerektiği değerlendirilmiştir (Bkz. Samsun BAM 3. Hukuk Dairesi’nin 2021/860 Esas, 2021/979 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda davacıya ait aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa değeri ile kazadan sonraki 2.el piyasa değeri arasındaki farkın (20.000-TL) davacının gerçek zararı olduğu kabul edilmiştir. Davadan önce davalıya yapılan ödemenin mahsubuna göre davacının bakiye zararının (20.000,00-TL – 4.440,66-TL) 15.459,34-TL olduğu değerlendirilerek bu miktar üzerinden hüküm kurulmuştur.
Davalı … vekili uzun süreli kiralama iddiasında bulunmuş olup bu hususun incelenmesi gerekmektedir. İşleten tanımı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı KTK’nın 3. maddesinde işleten sıfatını belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçütten yararlanılmıştır. Şekli ölçüte göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüte göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay’ın kabul ettiği görüş maddi ölçüttür.
2918 sayılı KTK’nın 85. maddesi ise “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay’ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır. (Bkz. Yarg. 17. HD.’nin 20/12/2018 tarih ve 2018/1002 Esas, 2018/12579 Karar)
Eldeki dosyada davalı … vekilinin süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesi ekindeki belgeler incelendiğinde; sigortalı aracın 20/06/2017 tarihli “Oto Kiralama Sözlemesi” ile 2+2 yıllığına … PVC isimli şirkete kiralandığı, … plakalı araç teslim tutanağında dava dışı … isimli şirketin kaşe ve imzasının bulunduğu, aracın davalı … tarafından teslim alındığının belirtildiği, kiralamaya ilişkin olarak dava dışı … PVC isimli şirketine fatura düzenlendiği, davalı …’ın araç kiralama işi ile iştigal ettiğine ilişkin faaliyet belgesi ve vergi levhası bulunduğu anlaşılmış, uzun süreli kiralama sözleşmesi ile zarar veren aracın işletenlik sıfatının dava dışı … PVC isimli şirkete geçtiği göz önüne alınarak davalı … yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan sebeplerle, davanın davalılar … ve … A.Ş. yönünden kabulüne karar verilmiş, davalı sigorta şirketine 13/02/2020 tarihinde müracaat edildiği ve sigorta şirketinin bu tarihten 8 iş günü sonrasına tekabül eden 26/02/2020 tarihinde temerrüte düştüğü kabul edilmiş, sigortalı aracın hususi olduğu nazara alınarak sigorta şirketi yönünden 26/02/2020 tarihinden ve davalı işleten yönünden ise kaza tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, 15.559,34 -TL’nin davalı … yönünden kaza tarihi olan 04.01.2020 tarihinden ve davalı sigorta şirketi yönünden 26.02.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davalı … yönünden davanın REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.062,85 TL harçtan 54,40 TL peşin harç ve 264,01 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 744,44 TL harcın davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 264,01 TL ıslah harcı, 900,00 TL bilirkişi ücreti ve 118,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.390,81 TL yargılama giderinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den alınarak davacıya davacı tarafa verilmesine,
6- Davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ a verilmesine,
7-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
9-Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine.
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi….
Katip …
¸

Hakim …
¸