Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/420 E. 2021/527 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/420 Esas – 2021/527
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLET ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/420
KARAR NO : 2021/527

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Ticari kazanç kaybından kaynaklı tazminat
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM T. : …
Mahkememizde görülmekte bulunan ticari kazanç kaybından kaynaklı tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize verdiği … tarihli dava dilekçesinde özetle;müvekkili tarafından … tarihli fatura ile 71.575,21 TL karşılığı davalılardan satın alınan … plakalı ve VW Crafter 2.5 TDI marka araçta imalat hatası nedeni ile ortaya çıkan gizli ayıp karşısında mahkememizin …/… Esas sayılı dosyası ile aracın fatura bedelinin iadesine karar verildiğini, müvekkilinin bu süre içerisinde aracını çalıştıramaması sebebiyle uğramış olduğu ticari kazanç kaybının tespiti ile fazlaya ilişkin haklarının ve alacaklarının dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla oluşan ticari kazanç kaybı olarak şimdilik 1.000,00 TL nin müvekkilinin ticari plakasını iade ederek, ticari faaliyetine son vermiş olduğu … tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ve Ticaret A.Ş. vekili mahkememize verdiği … tarihli cevap dilekçesinde özetle;yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, mahkememizin …/… Esas sayılı dosyası nedeniyle kesin hüküm itirazlarının bulunduğunu, davacının dava konusu araçta varlığını iddia ettiği ayıp ile dava dilekçesinde sıraladığı alacak kalemleri arasında hiç bir şekilde illiyet bağının bulunmadığını beyanla davanın dosyanın öncelikle yetkili yer mahkemesine gönderilmesine aksi halde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize verdiği … havale tarihli cevap dilekçesinde özetle;mahkememizin …/… Esas sayılı dosyası sebebi ile kesin hüküm itirazında bulunduklarını, davanın zamanaşımına uğradığını, belirsiz dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği … tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle;iş bu davada Samsun Mahkemelerinin yetkili olduğunu, zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu, mahkememizin … Esas sayılı dosyasında verilen maddi ve manevi tazminatın iş bu davanın konusu olmadığını beyanla dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Mahkememizin … Esas …/… Karar sayılı dosyası ile görevsizliğine ve dosyanın Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne karar verilmiş, Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi de … Karar sayılı ilamı ile kesin hüküm gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Karar davacı tarafından İstinaf Yasa yoluna götürülmüş, Samsun BAM 3. HD’nin ….Esas …. Karar sayılı ilamı ile kesin hüküm bulunmadığından karar kaldırılmış, yeniden yapılan yargılamada Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar da davalılar tarafından İstinaf Yasa yoluna götürülmüş, Samsun BAM 3. HD’nin …. Esas …. Karar sayılı ilamı bu kez aracın davacı tarafından kullanılmaya devam edilmesi sebebiyle ticari kazanç doğup doğmadığı hususunda uzman bilirkişi tarafından rapor alınarak ve görevli mahkemece değerlendirme yapılması gerekçesi ile karar kaldırılmış, bu kez Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi … Karar sayılı ilamı ile görevsizlik karar verilerek dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kayıt olmuştur.
Toplanan deliller:
Mahkememizin kesinleşen … Karar sayılı dosyası, Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyası, Gaziler Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 05/12/2016 tarihli davacının … tarihinde servis taşımacılığı faaliyetini terk ettiğine dair yazı cevabı, servis kayıtları, Samsun Servis Araçları Odası’nın yazı cevabı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün cevabi yazıları, iş emirleri, Samsun Servis Araçları İşletmecileri Esnaf Odası’nın cevabi yazısı.
Mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli rapor, … tarihli ve … havale tarihli ek raporlar, mali müşavir bilirkişi Doç. Dr. … alınan … tarihli rapor ve makine mühendisi Doç. Dr. … tarafından düzenlenen … tarihli raporu ile tüm dosya kapsamı.
Davacı vekili … tarihli ıslah dilekçesi ibraz ederek dava değerini 87.240,84 TL olarak belirlemiş, peşin harç ikmal edilmiş, davalı vekilleri ıslaha karşı ayrı ayrı beyanda bulunmuştur.
Delillerin tartışılması, değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, ticari nitelikteki aracın ayıplı olması sebebiyle çalıştırılamadığı döneme ilişkin kazanç kaybı talebine yöneliktir.
Tüm dosya kapsamından, davacının … tarihli fatura ile davalı ….’den … plakalı … model Wolsvagen marka aracı 71.575,21 TL karşılığı satın aldığı, diğer davalının ise ithalatçı olduğu, araçta imalat hatası olduğu ve yararlanılamadığı iddiasıyla satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi ve manevi tazminat talepli açılan dava sonucu mahkememizin … Karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne, satış sözleşmesinin iptaline ve ödenen bedelin davacıya iadesine karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacı tarafın iş bu dava ile araçtan faydalanamadığından ticari plakasının iade edilerek, faaliyetine son verildiği, … tarihinden itibaren oluşan kazanç kaybının talep edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı taraf, mahkememizin kesinleşen … Karar sayılı dosyası ile kesin hüküm itirazında bulunmuş ise de kesin hüküm oluşabilmesi için davanın tarafların konusunun ve neticei talebinin, önceki davadaki hüküm ile sonraki davadaki talebin aynı mahiyette olması gerekmektedir. Mahkememiz dosyasından ticari kazanç talep edilerek kesin hüküm oluştuğu iddia edilen dosyamızdaki talep ise sözleşmenin feshi ödenen bedelin iadesi olup, görüldüğü gibi tarafları aynı ise de konusu, neticei talep/hüküm kısımları farklı olmakla kesin hüküm itirazı yerinde görülmemiştir. Nitekim Samsun BAM 3. HD’nin …. Esas …. Karar sayılı ilamıyla kesin hüküm itirazını reddetmiştir.
Davalı … Ve Ticaret A.Ş. vekili esasa cevap süresi içerisinde yetki ilk itirazında bulunmuştur. HMK’nun 7. maddesine göre davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerinde dava açılması mümkündür. Ancak dava sebebine göre Kanunda davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmiş ise davaya o yer mahkemesinde yapılması gerekecektir. Davalılardan ….’nin yerleşim yerinin Samsun olduğu ve ortak yetkili mahkemenin bulunmadığı anlaşılmakla, mahkememizin yetkili olduğu kanaatine varılmış, yetki ilk itirazının reddine karar verilmiştir.
Dava, belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Davanın niteliğine ve talebe göre başta talep edilen ticari kazanç kaybının bilinmesi mümkün olmadığından belirsiz alacak davası olarak açılması mümkün olup, bu yönde hukuki yarar mevcut olmakla ve kısmi dava açılmadığından bu yöne ilişkin itirazlarda yerinde görülmemiştir.
Davalı taraf, esasa cevap süresi içerisinde zamanaşımı definde bulunmuştur. Dava tarihinde meri olan TBK 72. maddesine göre tazminat istemi zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halde fiil işlendiği tarihten itibaren 10 yıldır. TBK 237. maddesinde düzenlenen satış sözleşmesinden kaynaklı zamanaşımı süresi ise satılan malın alıcıya devrinden başlayarak 2 yıl olup, satıcı satılanı ayıplı devretmekte ağır kusurlu ise 2 yıllık zamanaşımı süresinden faydalanmaz. Mahkememizin … Karar sayılı dosyasında bozma öncesi … Karar sayılı ilam ile araçtaki ayıbın gizli ayıp olarak değerlendirilebileceği tespiti yapılmış, buna göre karar verilmiş, temyiz üzerine Yargıtay 19 HD’nin 2016/5373 Esas 2017/478 Karar sayılı ilamı ile karar bozulmuş ise de bu yöne değinilmemiş, bozma gerekli yerine getirilerek tekrar karar verilmiş ve 29/12/2020 tarihinde kesinleşmiş olmakla araçtaki ayıbın gizi ayıp niteliğinde olduğu sonucuna varılmış, aracın … tarihinde satış ve teslimi ile dava tarihi nazara alındığında zamanaşımının gerçekleşmediği sonucuna varılmıştır.
Davacının ticari kazanç kaybı olup olmadığı hususunda tüm bilgi, belgeler toplandıktan sonra mali müşavir bilirkişi … … rapor ve ek raporlar alınmış ise de alınan bu raporların dosya kapsamına uygun olmadığı gibi ticari kazanç kaybı yöntemine de tam uygun olmadığı yeterli veri bulunmadan raporun hazırlandığı anlaşılmıştır. Bu nedenle mahkememizce görevsizlik kararı sonrası … tarihli celsede toplanmasına karar verilen belgeler toplandıktan sonra yeni bir mali müşavir bilirkişiden rapor alınması yoluna gidilmiş, aracın teslim alındığı tarih ile ticareti terk tarihi arası ve bu tarih ile dava tarihi arası seçenekli olmak üzere rapor istenmiş, mali müşavir Doç. Dr. … tarafından düzenlenen … tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Raporda aracın teslim alındığı tarih ile ticareti terk ettiği tarih arasında taşımacılık faaliyetine devam edildiğinden kazanç kaybının oluşmadığı, terk tarihinden dava tarihine kadar sürede ise kazanç kaybının 111.300,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Davacı taraf, rapor sonrası verdiği beyanlar ile bu davadaki talebinin ticari faaliyetinin terk edildiği … tarihinden itibaren doğar kazanç kaybı olduğunu bildirmiş buna göre hesaplamanın ticari faaliyetin sonlandığı tarih ile dava tarihi arası olması gerektiği anlaşılmış ancak raporlar davacının gerçekten bir kazanç kaybı olup olmadığını tespite elverişli görülmemiştir. Bu nedenle bu kez dosya bir makine mühendisine verilerek 26/03/2021 tarihli celsedeki ara karar gereği rapor istenmiştir. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. … tarafından hazırlanan 27/05/2021 tarihli raporda; aracın motor yağı seviyesinin yükseldiği müşteri şikayeti, servis kayıtları ve daha önce yapılan bilirkişi tespitlerine göre sabit olduğu, motor yağı seviyesinin artmasının sebebinin motor yağına karışan dizel yakıt olduğu, bu hususun bir kusur olup, belli bir kullanım düzeyinde baş gösterdiği satın alırken gözle görülebilir ve anlaşılabilir bir bulgu olmadığı, imalat/tasarım kaynaklı problem olduğu, problemin kullanıcı hatası kaynaklı olmadığı gibi gösterdiği ikaz uyarasına rağmen kullanıcının gereğini yerine getirmediği hususunda ihlalin olmadığı ve kullanıcıya DPF ikazı durumunda kullanım kılavuzu ile yüklenen sorumlulukların yerine getirilmediği bahsi ile kusur atfedilmesinin makul olmadığı tespiti yapılmıştır. Raporda davacının başvurusuna göre iş emri ve teslim formları tablo halinde incelenmiş, problemin araç yaklaşık 15.000 km’de iken ve satıştan itibaren yaklaşık 6 ay sonra baş gösterdiği, verilere göre söz konusu probleme rağmen ilk tespite kadar ve sonrasında da kullanılmaya devam edildiği, satımdan itibaren iki yıl içinde yaklaşık 40.000 km yapıldığı ve bu nitelikteki bir araç için ticari faaliyet kapsamında normal düzeyde olduğu, ikinci yıldan itibaren kullanımın azaldığı bilgisi verilmiştir.
… tarihli bilirkişi raporunda aracın ticari faaliyetine son verdiği … tarihinden … tarihine kadarki 5 yılda yaklaşık 50.548 km, yılda ortalamada 10.000 km yaptığı, satıştan itibaren yaklaşık 8 yılda toplam 148.000 km, yılda ortalama 18.500 km yol yaptığı kullanımın ticari faaliyet döneminde yaklaşık 40.000 km, faaliyetin sonlandığı … yılında 20.000 km sonraki kişisel kullanım döneminde 10.000 km olarak gerçekleşmesinin ticari faaliyetin terk edilmesine müteakip kişisel kullanım kaynaklı olduğunu gösterdiği, aracın ticari faaliyet döneminde ayıba rağmen kullanıldığı ve ayıbın faydalanılmasını engellemediği, ticari faaliyete son verildikten sonrada aracın kişisel kullanıma devam edildiği ve araçtan faydalanıldığı, bu dönemdeki kullanılmışlık düzeydekindeki düşüşün kullanım amaçlı olduğu, mevcut ayıbı ile ilişkili olmadığı, servis kayıtlarına göre bakımın rutin olarak yapıldığı, ayıbın bu durumu etkilemediği, ticari faaliyete son verilmeseydi aynı doğrultuda kullanılmaya devam edilebileceği ve kullanım amacına yönelik araçtan beklenen faydanın sağlandığı bu nedenle ticari kazanç kaybının meydana gelmediği sonucuna varıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyadaki tüm deliller ve bilirkişi raporları değerlendirildiğinde davacı tarafın iş bu dosyadaki talebini ticari faaliyetine son verdiği… tarihinden dava tarihine kadarki ticari kazanç kaybı olduğu görülmektedir. Bilirkişi raporlarından anlaşılacağı üzere davacı aracındaki hatanın/ayıbın kullanıcı hatası olmadığı imalattan gelen ve belli bir kullanım seviyesinden sonra ortaya çıkabilen gizli ayıp niteliğinde olduğu anlaşıldığı gibi bu husus kesinleşen mahkememizin… Karar sayılı dosyasındaki tespit ile de sabittir. Ancak özellikle makine mühendisi bilirkişi Doç. Dr. …’in raporundan da anlaşılacağı üzere davacı araçtaki ayıba rağmen aracını makul düzeyde kullanmış, gelir elde etmiştir. Bu noktada ticari faaliyetini terk etmesi, ticari plakayı iade etmesi ile araçtaki ayıp arasında doğrudan illiyet olduğu mevcut delillerle tespit edilememiştir. Esasen davacı ticareti terk ettiğini bildirdiği tarihten sonrada aracını hususi olarak kullanmaya devam etmiş, ticari faaliyetine son vermemesi halinde aynı şekilde kullanılmaya devam edilebileceği bu duruma engel teşkil edilecek ayıba ilişkin faktörün olmadığı anlaşılmış olup, buna göre ticari kazanç kaybı şartlarının oluşmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın REDDİNE,
2.Peşin alınan 29,20 TL ve ıslahta alınan 1.455,71 TL olmak üzere toplam 1.484,91 TL harçtan, alınması gereken 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.425,61 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3.Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden ve red sebebi ortak olmakla AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine.
4.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
5.Davalı …. tarafından yapılan 27,20 TL, davalı … Ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılan 16,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine.
6.Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
7.Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
Dair, davacı vekilinin ve Davalı … vekilinin, Davalı … vekilinin yüzünde tebliğden itibaren iki hafta içinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça anlatıldı, usulen tefhim edildi.:..

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!