Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/309 E. 2021/557 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/309 Esas – 2021/557
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/309 Esas
KARAR NO : 2021/557

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : …
İHBAR OLUNAN : …
VEKİLİ : …
İHBAR OLUNAN : …

DAVA : İtirazın İptali (Otopark Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :…
KARAR TARİHİ :…
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ :…

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Müvekkili davacının otopark işletmeciliği yaptığını ve davalıya kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın … tarihinde davacıya ait otoparka çekildiğini, o günden bu yana otoparkta tutulduğunu ve halen otoparkta olduğunu, buna mukabil otopark ücretinin ödenmediğini, tahsili için başlatılan takibe de itiraz edildiğini, alacağın sözleşmeden kaynaklanması ve sözleşmenin Samsun’da ifa ediliyor olması hasebiyle davalının takipteki yetki itirazının yerinde olmadığını, davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla, Samsun İcra Dairesi’nin 2018/153891 Esas sayılı takibe vaki itirazın iptali le takibin devamını ve davalının icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davalının sicilde kayıtlı adresinin …/İstanbul olduğunu ve takibin … İcra Müdürlüklerinde başlatılması gerektiğini, davalı sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalanıp perte ayrılan araçlarla ilgili çekici ve park hizmetlerin yürütülmesi işinin sözleşme ile … ve Servis Ltd. Şti.ye (…) verildiğini ve …’in de sözleşmeden kaynaklı bir kısım işleri … tarihli sözleşme ile davacıya taşere ettiğini, davacı ile davalı arasında sözleşmesel bir ilişki bulunmadığını ve davacının ücret alacağı dahil herhangi bir talepte bulunacak olması durumunda muhatabının akidi konumundaki … olabileceğini, kasko sigorta poliçesine dayalı olarak otopark ücreti talep edilmesinin de poliçede bu yönde bir teminat bulunmadığından mümkün olmadığını, aracın sovtajı sebebiyle ücret talep edilecekse bunun muhatabının da aracın sicilde kayıtlı maliki olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı vekilinin talebi üzerine dava …’e ve İsa Bakılan’a ihbar edilmiştir.
… vekili, ihbar dilekçesine ve müzekkeremize karşı ibraz ettiği dilekçelerinde özetle: … ile davacı arasında … tarihinde “… Araç Toplama Sözleşmesi – Araç Toplama Organizasyonu Sözleşmesi” imzalandığını ve pert, çalıntı, buluntu araçların bu sözleşmeye istinaden davacıya ait otoparklarda muhafaza edildiğini, sözleşme süresinin 1 yıl olarak belirlendiğini ancak sürenin sözleşmenin 8. maddesine uygun olarak her seferinde uzadığını ve sözleşme hükümlerinin Ağustos/2019’a kadar sorunsuz uygulandığını, bu tarihten sonraki taleplerin ise kati satışı yapılamayan pert araçlar gerekçe gösterilerek karşılanmadığını ve bunun üzerine sözleşmenin … tarafından davacıya şifahen bildirilmek suretiyle feshedildiğini, uzun süre otoparkta kalan araçlar ile kati satışı yapılamayan araçlar için ödenecek otopark ücretinin sözleşmenin 7. maddesine göre belirlendiğini ve ücretin aynı madde uyarınca aracı kati satış ile üzerine almış alıcının karşılayacağının öngörüldüğünü, kati satışı yapılamayan araçların otopark ücretinin ise aracın malikine ait olduğunu, … ile davacı arasındaki sözleşmenin dayanağının … ile davalı arasında imzalanan … tarihli “… Araç Toplama Organizasyonu Sözleşmesi” olduğunu, ancak bu sözleme ile içeriği aynı olan sözleşmelerin 2003 yılından beri yıllık sözleşmeler olarak düzenlendiğini beyan etmiştir.
Samsun İcra Dairesi’nin 2018/153891 Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden: Davacı tarafından davalı aleyhine, … Araç Toplama Sözleşmesi Araç Aksesuar Bilgileri başlıklı belge ile … antetli … tarihli bir belgeye istinaden ve otopark ücreti alacağı açıklaması ile 26.767-TL üzerinden ilamsız icra yolu ile takibe girişildiği, davalının süresi içinde ileri sürdüğü itirazları üzerine takibin durduğu ve işbu davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
… ile davalı arasındaki … tarihli “… Araç Toplama Organizasyonu Sözleşmesi” ve davacı arasındaki … tarihli “… Araç Toplama Sözleşmesi Araç Toplama Organizasyonu Sözleşmesi” dosyamız arasına alınmıştır.
… plakalı aracın trafik sicil bilgileri celp edilmiş olup incelenmesinden: Aracın kazanın gerçekleştiği … tarihinde ve halen İsa Bakılan adına kayıtlı olduğu, trafikten çekildiğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı görülmüştür.
Davalıya yemin teklif edilmesi üzerine, şirket yetkili temsilcisi yemini eda için talimat mahkemesince meşruhatlı yemin davetiyesi ile duruşmaya çağrılmış ancak duruşmaya katılmamıştır.
Mahkememizce aracın bulunduğu otoparkta keşif yapılmış olup, alınan bilirkişi raporunda, özetle: … plakalı aracın … tarihinden takip tarihine kadar davacıya ait otoparkta muhafaza edildiği ve keşif anı itibariyle de otoparkta bulunduğu, … tarihi itibariyle geçerli 08.02.205 tarihli UKOME kararı ile 21.01.2019 tarihli UKOME kararı ve anılan iki tarih arasındaki UKOME kararlarının raporun düzenlenmesine esas otopark ücreti olarak alındığı, zira emsal otopark ücretleri ile UKOME kararlarındaki ücretlerin birbiri ile örtüştüğü, aracın davacıya ait otoparka bırakıldığı … tarihinden takip tarihi olan … tarihine kadarki birikmiş otopark ücretinin 24.750-TL olduğu, aracın icra dairesince muhafaza altına alınmış, başka bir deyişle davacı tarafından yediemin olarak muhafaza edilmiş araçlardan olmadığı veçhile, UKOME kararlarında belirtildiği şekilde indirim yapılmasına olanak bulunmadığı mütala edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, otopark sözleşmesinden kaynaklı ücret alacağının tahsili talebi ile başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
2004 sayılı İİK’nın 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, 6100 sayılı HMK’nın yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Yani, HMK’daki yetki kuralları ilamsız icra takiplerinde kıyasen uygulanır.
HMK’nın 6. maddesine göre, ilamsız icrada genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi iken, yasanın 10. maddesi ile, sözleşmeden doğan para borçlarının takibi için başlatılan takipte sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır.
6098 sayılı TBK’nun “ifa yeri” başlıklı 89. maddesine göre, borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir ve aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Ancak, ifa yerinin TBK’nın 89/1. maddesine göre belirlenebilmesi için, taraflar arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmalı ve borçlunun sözleşme ilişkisini inkar etmesi durumunda alacaklının öncelikle bu ilişkiyi usulünce ispat etmesi gerekir.
İtirazın iptali davalarında, yetkili yer icra dairesinde başlatılmış usulüne uygun bir takibin varlığı özel dava şartı olup, bu yöndeki şartın gerçekleşmemiş olması durumunda dava dilekçesinin reddine karar verilir. Bu sebeple, davada, öncelikle taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı tartışılmalı, ilişki bulunmadığının saptanması durumunda, yetkili olmayan icra dairesinde takip başlatıldığı veçhile dava reddedilmelidir.
Davacı ile sigorta şirketi arasında otopark veya vekaletsiz işgörme sözleşmesi bulunup bulunmadığı konusuna gelince; … ile hem davacı hem de davalı arasındaki sözleşmenin 2.maddesinde, sözleşmenin ayrılmaz parçası kabul edilen Ek-1’deki “iş akışı” içinde tanımlanan “ilgili makama” başlıklı Ek-2’deki belgenin, yani somut olayda … tarihli belgenin, sol üst kısmında “sigorta şirketinin antetinin” bulunuyor olmasından hareketle davacı ile davalı sigorta şirketi arasında sözleşme ilişkisi bulunduğunu kabul etmek, başka bir ifade ile bu belgeyi taraflar arasındaki otopark sözleşmesinin delili olarak değerlendirmek, … ile davacı arasındaki sözleşmeyi ve davalının araç toplama işini anahtar teslimi usulü …’e bıraktığını görmezden gelip …’in davalı adına hareket ettiğini ve davacının davalı ile … arasındaki sözleşmeye istinaden araçları bulunduğu yerden alıp otoparka çektiğini kabul etmek mümkün değildir. Zira, … tarihli belgenin hangi amaçla düzenlendiği ve içeriğinin ne şekilde oluşturulacağı sözleşmenin ayrılmaz parçası olan “iş akışı” başlıklı belge içeriğinde açıkça belirtilmiş olup, bu belgenin davacı ile ilgili bölümünü düzenleme yetkisi münhasıran …’e aittir. Yani, …, araç toplama işini anahtar teslim usulü ile yüklenmiş ve sözleşmeden kaynaklı bir kısım işleri davacıya taşere etmiştir. Buradan, davacının, taraflar arasında otopark ya da vekaletsiz iş görme sözleşmesi bulunduğunu usulü dairesinde ispat edemediği sonucuna ulaşılmıştır.
Davacının, taraflar arasında otopark sözleşmesi bulunduğunu usulü dairesinde ispat edememesi ve yazılılık koşulunun bu tür sözleşmelerin geçerlilik değil ispat şartı olması sebebiyle, davacıya sözleşmenin ispatı dahilinde davalıya yemin teklif edip etmeyeceği sorulmuştur. Davacının yemin teklifi üzerine davalıya talimat mahkemesince meşruhatlı yemin davetiyesi çıkartılmış, ancak davalı duruşmaya katılmamıştır. Hal böyle olunca, davalının yemine konu maddi vakıayı, yani taraflar arasında otopark sözleşmesi bulunduğunu ikrar ettiği değerlendirilmiş, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesinde de takip başlatılabilecek ve dava açılabilecek olduğundan davalının yetki itirazı yerinde görülmemiş, işin esası yönünden tahkikat yürütülmüştür.
Toplanan delillerden; davalı sigorta şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın … tarihinden takip tarihi olan … tarihine kadar davacıya ait otoparkta muhafaza edildiği ve keşif anı itibariyle de otoparkta bulunduğu, … tarihi itibariyle geçerli 08.02.205 tarihli UKOME kararı ile 21.01.2019 tarihli UKOME kararı ve anılan iki tarih arasındaki UKOME kararlarında belirtilen otopark ücretlerine göre aracın davacıya ait otoparka bırakıldığı … tarihinden takip tarihi olan … tarihine kadar birikmiş otopark ücretinin 24.750-TL olduğu anlaşılmaktadır. UKOME kararlarında belirtilen ücretlerin emsal ücretlerle örtüştüğü saptandığına göre, UKOME kararlarında belirtilen ücretlerin, otopark ücreti hesabına referans alınmasında bir isabetsizlik yoktur. Bu halde, davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği otopark ücreti toplamı 24.750-TL’dir.
Bu sebeplerle, takibe itirazın 24.750-TL üzerinde kalan miktar yönünden yerinde olduğu değerlendirilmiş, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Yargılama giderleri ile davadan önceki zorunlu arabuluculuk ücreti, davanın kabul-ret oranına göre taraflara tahmil edilmiş, rapor ile belirlenen alacak tutarı likit kabul edilemeyeceğinden icra-inkar tazminatı talebi reddedilmiştir
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Samsun İcra Dairesi’nin 2018/153891 Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 24.750-TL üzerinden ve bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faizi işletilmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı vekilinin tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 1.690,67-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 323,27-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.367,40-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından ödenen 323,27-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.175,60-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 1.087,01-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan 55,30-TL yargılama giderinden davanın kabul-ret oranına göre belirlenen 4,16-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 4.080-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.017-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin 100-TL’sinin davacıdan ve 1.220-TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair; taraf vekilleri ile ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı, davacı yönünden 6100 sayılı HMK’nın 341/2’nci maddesi gereğince KESİN, davalı yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı. …
Katip …
¸

Hakim …
¸
5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.