Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/234 E. 2023/909 K. 07.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/234 Esas – 2023/909
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/234 Esas
KARAR NO : 2023/909

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : …
VEKİLİ : Av.
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2020
KARAR TARİHİ : 07/09/2023
KARARIN YAZ. TARİH : 14/09/2023

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; 31/07/2017 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, yolun karşı tarafına geçmek isteyen yaya konumundaki davacıya çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, iş bu kazanın oluşumunda dava dışı sürücünün kusurlu olduğunu, kaza sonrası müvekkilinin bir çok hastanede tedavi gördüğünü, müvekkilinin kazadan sonra maddi olarak sıkıntıya düştüğünü, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin hiçbir mal varlığı veya geliri bulunmadığını beyanla, müvekkilinin harç ve gider avansı yönünden adli yardım talebinin kabulüne, şimdilik 500,00 TL geçici maluliyet, 500,00 TL sürekli maluliyet olmak üzere şimdilik toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya bakmakta İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkil şirketin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, kazanın oluşmasında davacının kusurlu olduğunu, müvekkili şirketin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını beyanla, davanın yetki itirazı sebebiyle usulden reddine, davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, arabuluculuk son tutanak, sigorta şirketine başvuru evrakı ve vekaletname sunulmuştur.
Davalı vekili 23/09/2020 tarihli cevap dilekçesini sunmuştur.
İlyasköy Polis Merkezi Amirliğine, … A.Ş.’ye, Atakum SGK’ya, OMÜ’ye, Samsun Gazi Devlet Hastanesine, Samsun Medical Park Hastanesine, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesine, Medicana Hastanesine, Atasam Hastanesine yazılan müzekkerelere cevap verilmiştir.
Mahkememizin 02/06/2023 tarihli ve 30/05/2023 tarihli ara kararları ile davacı vekilinin adli yardım taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Ankara ATK’dan 15/10/2021 tarihli kusur raporu aldırılmıştır.
İstanbul ATK’dan 20/04/2022 tarihli ön rapor ile 30/12/2022 tarihli maluliyet raporu aldırılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maluliyete dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Eldeki dosyada, 31/07/2017 tarihinde davacının karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı esnada davalı tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası ile teminat altına alınan dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile kendisine çarpması neticesi uğradığı maluliyete dayalı maddi zararın tazminini talep ettiği, davalının ise davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde mahkememizin yetkisine itiraz ettiği görülmüş, öncelikle bu husus değerlendirmeye alınmıştır. 6100 sayılı HMK’nin haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesine göre; “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Eldeki davada, hem davacının yerleşim yeri hem de kazanın gerçekleştiği yer Samsun olduğuna göre davanın mahkememizde ikame edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur; yetki itirazı yersizdir.

Mahkememizce davacının maluliyetinin tespiti amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu’na müzekkere yazıldığı, davacı vekilince düzenlenen 20/04/2022 tarihli rapora karşı itiraz edildiği, eksik belgelerin toplanarak maluliyet tespiti için dosyanın yeniden ATK’ya gönderildiği, kurumca yapılan incelemede davacının bahsetmiş olduğu son ameliyatlara ilişkin tedavi evraklarının dosyada bulunmamasından bahisle önceki raporda değişecek hususun bulunmadığının bildirildiği görülmüştür. Davacı vekilince müvekkilinin yaralanması sebebi ile ayrıca ameliyat olduğu ve buna ilişkin belgelerin temin edilerek rapor düzenlenmesini istediği görülmüş, gerekli belgelerin toplanması için ilgili yerlere yazı yazılmış, ayrıca ATK faturalarının bakiye bedelleri ve aktüer bilirkişi raporu çerçevesinde gerekli delil avansını yatırmak üzere davacıya 04/05/2023 tarihli celsede ihtaratlı kesin süre verilmiştir.
Davacı vekilince celse arasında adli yardım talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacının Uyap üzerinden entegrasyon sorguları yapılmış, sosyal ekonomik durumu araştırılmış, 30/05/2023 tarihli ara karar ile ve gerekçesi bu kararda açıklanan sebeplerle davacının adli yardım talebinin reddine karar verilmiş, gerekli masrafın yatırılması için adli yardım talebinin kesinleşmesi akabinde 2 haftalık kesin süre verilmiş, adli yardım talebinin reddine ilişkin ara karar davacı vekiline 07/06/2023 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili tarafından tebliğden itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde adli yardım talebinin reddine ilişkin ara karara karşı yasa yoluna başvurmadığından, 15/06/2023 tarihi itibariyle mahkememiz kararı kesinleşmiş olmakla, bu tarihten itibaren delil avansıyla ilgili verilen 2 haftalık kesin süre başlamış olup, 30/06/2023 tarihine kadar verilen kesin süre içerisinde giderlerin yatırılmadığı anlaşılmıştır.
HMK’nın 324. maddesi gereği verilen kesin süre içerisinde delil avansının yatırılmadığı, buna ilişkin davacı tarafça kabul edilebilir bir mazeret bildirilmediği görülmüş, davacının zararının varlığını ve miktarını ispat edemediği, davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6125 sayılı kanunun 18/A-13 maddesi gereği davadan önce davacının arabuluculuk başvurusu yaptığı, davalının görüşmelere katıldığı, anlaşma sağlanamadığı görülmekle, tespit edilen arabuluculuk ücretinin davacıdan yargılama gideri olarak tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiş, aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL karar ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 215,45 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 1.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.07/09/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.