Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/723 E. 2021/577 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/723 Esas – 2021/577
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/723 Esas
KARAR NO : 2021/577

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVALI :…
VEKİLİ : …

DAVA : Tazminat (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : …

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Davalı İçişleri Bakanlığı’na ait olan ve davalı … A.Ş.ye ZMMS ile sigortalanan … plakalı araç ile davacıya ait …. plakalı aracın çarpışması şeklinde gerçekleşen … tarihli trafik kazasında, davacıya ait aracın hasar gördüğünü ve araçta değer kaybı oluştuğunu, ayrıca tamir süresi boyunca aracın kullanılamamış olması sebebiyle araçta mahrum kalındığını, davalı … A.Ş.nin davacıya ait 55 AAL 105 plakalı aracın kasko sigortacısı olup, değer kaybı zararından onun da sorumlu olduğunu, zararın karşılanması için davalı sigorta şirketlerine müracaat edilmiş ise de sonuç alınamadığını ve davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını beyanla, talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100-TL değer kaybı zararının davalı sigorta şirketlerinden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen, 100-TL araç mahrumiyeti zararının ise davalı İçişleri Bakanlığı’ndan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, … plakalı aracın davalıya 12.06.2018-2019 vadi tarihli zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını ancak sorumluluğun sigortalının kusuru ve teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, davacıya ait araçta oluşan zarar için 36.000-TL ödendiğini ve poliçedeki limitin bu suretle tükendiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: … tarihli trafik kazasına ilişkin 11/1675109 numaralı hasar dosyası açıldığını ve … tarihinde 63.499,34-TL tutarında hasar ödemesi yapıldığını ve sorumluluğun bu suretle sona erdiğini, ancak değer kaybı zararının kasko sigorta poliçesi teminatı kapsamında olmadığını beyanla davanın reddini dilemiştir.
Davalı İçişleri Bakanlığı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Kazanın gerçekleşmesi ve kusur konusunda ileri sürülen maddi vakıaları kabul etmediklerini ve tarafların kusur durumlarının mahkemece belirlenmesi gerektiğini, aracın 58 gün boyunca işletilemediği ve bu suretle araç mahrumiyet zararı oluştuğu yönündeki iddianın gerçeği yansıtmadığını, ayrıca davacının aracını tamir ettirmekle delilleri ortadan kaldırdığını ve bu halde zarar tespitinin mümkün olmadığını beyanla, davanın reddini dilemiştir.
Hasar ve servis dosyaları ile davacıya ait aracın tramer kaydı celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Davacıya ait aracın emsali bir aracın kaza tarihi de belirtilmek suretiyle 30 günlük kira bedelinin ne kadar olduğu Samsun Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası’ndan sorulmuş olup, 08.04.2021 tarihli cevabi yazı ile; ortalama 2.500-TL + KDV olabileceği bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan 04.11.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacıya ait araçta ZMMS Genel Şartları Ek-1’deki esaslara göre 11.007,49-TL tutarında değer kaybı oluştuğu, ancak objektif değer kaybı tutarının 20.764-TL olduğu, aracın makul tamir süresinin 30 gün olarak belirlendiği; davacıya ait araç sürücünün kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmak ve hızını aracın yük ve teknik özelliğine görüş, yol, hava ve teknik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak kurallarını, zorunlu trafik sigortalı araç sürücüsünün ise kavşaklarda geçiş önceliğine uymamak kuralını ihlal ettiği mütala edilmiştir.
Davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile; talep miktarını değer kaybı yönünden 20.764-TL’ye ve araç mahrumiyet zararı yönünden 2.950-TL’ye artırdıklarını bildirmiştir.
Bilirkişi raporu ve bedel artırım dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan değer kaybı ve araç mahrumiyet zararının tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile, … tarihli trafik kazası sebebiyle müvekkiline ait araçta oluşan değer kaybı zararının … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı … A.Ş. ile kendi aracının kasko sigortacısı … A.Ş.den, araç mahrumiyeti zararının da … plakalı araç maliki davalı İçişleri Bakanlığı’ndan tazminini talep etmiş, talep miktarlarını bedel artırım dilekçesi ile artırmıştır. Davalılar ise davanın reddini dilemiştir.
Kazaya karışan … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı … A.Ş. vekili her ne kadar zamanaşımı defi’inde bulunmuş ise de, kazanın … tarihinde gerçekleşmiş ve davanın 04.11.2019 tarihinde ikame edilmiş olmasına göre, ayrıca 2918 s. KTK’nun 109.maddesi karşısında davalı vekilinin zamanaşımı def’i yerinde değildir.
2918 s. KTK’nun “Maddi ve Manevi Tazminat” başlıklı 90. maddesi, “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 6098 sayılı TBK’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklinde olup, maddede italik olarak yazılı kısımların, Anayasa Mahkemesi’nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2019/40 Esas ve 2020/40 sayılı kararı ile Anayasaya aykırı olduklarına karar verilmiştir. Buna göre ve kararın gerekçesinde belirtildiği üzere, tazminat sorumluluğu ve kapsamının belirlenmesine ilişkin 6098 sayılı TBK’daki genel esaslara aykırı olan Genel Şartlar’ın ilgili hükümlerinin uygulanması mümkün değildir.
Trafik kazalarından kaynaklı değer kayıplarına ilişkin tazminat kapsamının ne olduğu konusunda TBK’daki genel hükümlerde bir açıklık yoktur. Bu konuda, Yargıtay’ın müstakar hale gelmiş içtihatları bulunmakta olup, yüksek yargı kararlarında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki fark olarak tanımlanmış ve araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki farkın göz önüne alınması gerektiği yerleşik hale gelmiştir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ve yürürlük tarihinden sonra akdedilen sözleşmelere uygulanacağı öngörülen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “kapsama giren teminat türleri” başlıklı A.5 maddesinde “değer kaybı”, maddi zararlar teminatı içerisinde düzenlenmiş, sigortalının sorumlu olduğu araç kazalarında değer kaybının, ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edileceğine ve değer kaybının tespitinin bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılacağına işaret edilmiş, değer kaybının ne şekilde hesaplanacağı Genel Şartlar Ek-1’de ifade edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda işaret edilen iptal kararına kadar gerek ilk derece ve gerekse istinaf mahkemeleri, değer kaybının ne şekilde hesaplanacağının poliçe tarihine göre belirlenmesi ve zararın 01.06.2015 tarihinden önce düzenlenen poliçeler için “objektif değer kaybı” esasına, sonrasında düzenlenen poliçeler için ise Genel Şartlar’a göre tayin edilmesi gerektiği yönünde kararlar vermiş ve bu kararlarda görülmüştür ki Genel Şartlar ekindeki esaslara göre belirlenen tazminat tutarı zarara uğrayanın gerçek zararının çok altında tespit edilmekte, zarara uğrayanın gerçek zararı karşılanamamaktadır. Buna göre, Genel Şartlar ekindeki esaslara göre hesaplanan tazminat tutarı, genel hükümlere göre tayin edilecek objektif değer kaybı esasına göre belirlenen tutarın çok altında kalmaktadır ve Genel Şartlar’daki bu yöne ilişkin düzenlemelerin tam tazmin ilkesi ile örtüşmeyip genel hükümlere aykırı olduğundan uygulanması mümkün değildir.
Bu sebeplerle, ZMMS Genel Şartları Ek-1’deki esasların somut olayda uygulanamayacağı ve değer kaybının objektif değer kaybı esasına göre belirlenmesi gerektiği değerlendirilmiştir (Bkz: Ankara BAM 26. HD.nin 24.12.2020 tarih 3184/2069 sk; İzmir BAM 4. HD.nin 19.02.2021 tarih 85/379 sk; İstanbul BAM 8.HD.nin 04.02.2021 tarih 868/203 sk; Antalya BAM 4. HD.nin 03.02.2021 tarih 868/203; Gaziantep BAM 17. HD.nin 22.01.2021 tarih 1054/80 sk). Hal böyle olunca, davacıya ait aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa değeri ile kazadan sonraki 2. el piyasa değeri arasındaki farkın, yani bilirkişi tarafından 20.764-TL olarak belirlenen tutarın … plakalı araç sürücünün kusur oranına (%75) tekabül eden kısmının (15.573-TL) davacının değer kaybına ilişkin gerçek zararı olduğu kabul edilmiştir.
Değer kaybı olarak belirlenen 15.573-TL tutarın, … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı … A.Ş.den talep edilip edilemeyeceğine ve davacıya ait aracın kasko sigortacısı … A.Ş.nin değer kaybından sorumlu olup olmadığına gelince;
i-Davalı … A.Ş. oluşan zarardan, 2918 s. KTK’nun 93. ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında Tarife Uygulama Esasları Hakkında Yönetmelik’in 24. maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiği tarihte sigortaya konu motorlu aracın cinsine göre Hazine Müsteşarlığınca asgari tutarı belirlenen tarifedeki limitler uyarınca sınırlı sorumludur. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan zorunlu trafik sigortası poliçe limiti “maddi araç başına” 36.000-TL olup, sigorta şirketi oluşan zarardan ancak bu miktara kadar sorumlu tutulabilecektir. Toplanan delillerden; davacıya ait araçtaki hasar için 63.500,44-TL masraf yapıldığı ve bu tutarın 11/1675109 numaralı hasar dosyası üzerinden kasko sigortacısı davalı … A.Ş. tarafından servise ödenip, zorunlu trafik sigorta poliçe limiti olan 36.000-TL’sinin 18.10.2019 tarihinde … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı … A.Ş.den rucüen tazmin edildiği, poliçe limitinin … A.Ş.ye yapılan ödeme ile tükendiği ve davalı … A.Ş.nin sorumluluğunun bu suretle sona erdiği anlaşılmaktadır. Buna göre, davalı … A.Ş. hakkındaki dava reddedilmelidir.
ii-Davacının kendi kasko sigortacısından değer kaybı tazminatı talep edebilmesi, değer kaybının kasko sigorta sözleşmesi ile teminat altına alınmasına bağlı olup, mübrez kasko sigorta poliçesinde değer kaybı klozunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, … A.Ş.den değer kaybı tazminatı talep edilebilmesi mümkün değildir.
Dava dilekçesiyle, davacıya ait aracın 58 gün süreyle serviste kaldığı bildirilerek aracın serviste kaldığı günler için kullanılamaması sebebiyle oluşan araç mahrumiyet zararının araç maliki davalı İçişleri Bakanlığı’ndan tazmini talep edilmiş ise de, aracın tamiri için gerekli makul sürenin 30 gün olduğu mahkememizce alınan rapor ile saptanmış ve emsal bir aracın kaza tarihinden sonraki 30 gün için kiralanması durumunda toplam kira bedelinin 2.500-TL + KDV olabileceği Samsun Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası’ndan öğrenilmiştir. Buna göre, 30 günlük araç mahrumiyet zararı KDV dahil 2.950-TL’dir ve dolaylı zarar olması sebebiyle araç maliki tarafından tazmin edilmelidir.
Kazadan sonra düzenlenen 19.07.2019 tarihli ekspertiz raporunda, davacıya ait araç sürücüsünün %25 ve … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu oldukları belirtilmiş, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ise sadece tarafların hangi ihlalleri sebebiyle kazanın gerçekleştiği ifade edilmiştir. Kusur oranının, tarafların gerçekleştirdikleri kural ihlallerinden hareketle mahkememizce belirlenebileceği değerlendirilmiş, ihlal ettikleri kurallara göre davacıya ait araç sürücüsü %25 ve … plakalı araç sürücüsü %75 oranında kusurlu kabul edilmiştir. Hal böyle olunca, araç mahrumiyet zararının … plakalı araç sürücünün kusur oranına (%75) tekabül eden kısmı 2.212,50-TL’nin tazmin edilmesi gerektiği değerlendirilmiş, davalı İçişleri Bakanlığı hakkındaki davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir. İşleten konumundaki davalının, kaza tarihi itibariyle temerrüte düştüğü değerlendirilmiş, faiz türü yönünden taleple bağlı kalınarak kaza tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir.
Davdan önce davalı sigorta şirketleri ile yapılan zorunlu arabulucuk sürecinde, Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabuluculuk ücretinin yarısı, davalı … A.Ş. hakkındaki dava reddedidiğinden davacıya, yarısı ise arabuluculuk görüşmelerine katılmayan davalı … A.Ş.ye tahmil edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … A.Ş. ile Türkiye Sigorta A.Ş.ye (… A.Ş.) karşı açılan davanın reddine,
2-Davalı İçişleri Bakanlığı’na karşı açılan davanın kısmen kabulüne; 2.212,50-TL’nin kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 151,13-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 445,96-TL’den mahsubu ile bakiye 294,83-TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından ödenen 151,13-TL’nin davalı İçişleri Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.123-TL yargılama giderinden 1.592,25-TL’nin davalı İçişleri Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı, davalı İçişleri Bakanlığı’na karşı açtığı davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.212,50-TL vekalet ücretinin davalı İçişleri Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı İçişleri Bakanlığı, davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 737,50-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı İçişleri Bakanlığı’na verilmesine,
8-Davalı … A.Ş. ile Türkiye Sigorta A.Ş. (… A.Ş.) davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 4.080-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş. ile Türkiye Sigorta A.Ş.ye (… A.Ş.) verilmesine,
9-Zorunlu arabulucuk sürecinde, Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabuluculuk ücretinin 660-TL’sinin davacıdan ve 660-TL’sinin davalı … A.Ş.den alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, davalı İçişleri Bakanlığı yönünden 6100 sayılı HMK’nın 341/2. maddesi gereğince KESİN, davacı ve davalı sigorta şirketleri yönünden gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, anlatıldı….

Katip …
¸

Hakim …
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.