Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/626 E. 2022/186 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/626 Esas – 2022/186
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/626 Esas
KARAR NO : 2022/186

HAKİM
KATİP :

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
KARARIN YAZ. TARİH : 11/03/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; Müvekkili şirketin davalı … Hizmetleri A.Ş.’ye medikal cihaz tamiri, bakımı onarımı hizmeti sağladığını ve medikal ürün sattığını, hizmet ve satış bedelleri için davalıya 12 adet fatura düzenlendiğini, davalının sözleşmeye aykırı davrandığını ve fatura bedellerini ödemediğini, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/83790 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından 101.645,40 TL’lik kısmına itiraz edildiğini ve takibin bu miktar üzerinden durdurulduğunu, icra dosyasında asıl alacak miktarının ise 73.260,80 TL’lik kısmının borçlu tarafından ödendiğini, borçlunun ödemeyi hangi faturalara karşılık olarak yaptığının bilinemediğini, müvekkilin tüm girişimlerine rağmen 101.645,40 TL’nin ödenmediğini beyanla, Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/83790 Esas sayılı dosyasına yapılan kısmi itirazın iptali ile takibin 101.645,40 TL asıl alacak ve 04/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden devamına, davalı aleyhine %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin cari hesapları ve şirket kayıtları tetkik edildiğinde icra takibine konu faturalarla ilgili herhangi bir borcun tespit edilmediğini, bu nedenle takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, davacının alacağını ispat edemediğini, ayrıca borcun ödenmediği hususunda herhangi bir delil sunulmadığını, icra takip dosyasında kabul etmiş olunan tutara ilişkin 88.190,64‬ ödeme yapıldığını, daha sonra 89.970,00 TL daha ödeme yapıldığını, müvekkilinin borcunun kalmadığını beyanla, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, fatura suretlerinin, arubuluculuk son tutanağının ve vekaletnamenin gönderildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 13/01/2020 tarihli cevap dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 29/05/2020 tarihli cevaba cevap dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/83790 Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Davacıya ait Uyap sisteme üzerinden alınan GİB sorgusunun dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 05/10/2019 tarihli dilekçesi ekinde Arabuluculuk son tutanak aslının sunduğu anlaşılmıştır.
Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye 08/10/2019 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Samsun Vergi Dairesine yazılan müzekkereye 07/10/2019 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 27/03/2020 tarihli dilekçesi ile müvekkiline ait 2019 yılı ticari defterleri sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edildiği, bilirkişinin 01/06/2020 havale tarihli raporunu ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 03/06/2020 tarihli dilekçesi ile 01/06/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 29/06/2020 tarihli dilekçesi ile 01/06/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının talimat yolu ile İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği, dosyanın mali müşavir bilirkişi …’a tevdi edildiği, bilirkişinin 15/10/2020 tarihli raporunu ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 31/10/2020 tarihli dilekçesi ile 15/10/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 09/11/2020 tarihli dilekçesi ile 15/10/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının ek rapor için mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edildiği, bilirkişinin 26/04/2021 tarihli ek raporunu ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili Av. …’ın 09/04/2021 tarihli dilekçesi ekinde vekaletnamesini sunduğu ve pul eksikliğini tamamladığını bildirdiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 03/05/2021 tarihli dilekçesi ile 26/04/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 17/05/2021 tarihli dilekçesi ile 26/04/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının bilirkişi …’a tevdi edildiği, bilirkişinin 19/11/2021 tarihli raporunu ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 04/12/2021 tarihli dilekçesi ile 19/11/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 11/02/2022 tarihli dilekçesi ile 19/11/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını sunduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; faturaya dayalı takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında medikal cihaz tamiri, bakımı, onarımı hizmetine ilişkin ticari ilişki olduğu, davacı tarafça hizmetin verildiği ve davalı şirket adına birden fazla fatura düzenlendiği, fatura bedellerinin ödenmemesi nedeni ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 09/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin süresi içerisinde 101.645,40 TL yönünden borca, faize ve ferilerine itiraz edildiği, davacı yanın itirazın iptalini sağlamak üzere süresi içerisinde eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
6102 s. TTK’nın 21/2. maddesine göre, bir fatura alan kişi, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Somut olayda, taraf defterleri incelenmiş olup, davalı tarafça düzenlenen faturaların davalı şirket defterlerinde kayıtlı oldukları anlaşılmış olup, fatura içeriğindeki hizmetlerin verildiği hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davalı şirket vekilince fatura borçlarına karşılık ödeme yapıldığı, takip tarihinde takipteki miktar kadar borçlu olunmaması sebebi ile kısmi itirazda bulunulduğu, borçlu olduğu anlaşılan kısım yönünden icra dairesine ödeme yapıldığı beyan edilmiş ise de; davalı şirket defterleri incelendiğinde 04/09/2019 takip tarihi itibariyle davalının davacı tarafa 153.390,45 TL borçlu olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Şu halde davalı şirketin takip tarihi itibariyle davacı yana borçlu olduğunun kabulü gerekmektedir.
Mahkememizce takip tarihi itibariyle asıl alacak, ödeme tarihleri ile ödeme miktarları tespit edilerek, dava tarihine kadar yapılan ödemeler de dikkate alınarak alacağın belirlenmesi amacıyla dosya nitelikli hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş olup, alınan 19/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davalı şirketçe takip tarihinden önce yapılan ödemelerin hangi faturalara istinaden yapıldığının anlaşılamadığı, bu nedenle yapılan ödemelerin davacı tarafça dava konusu faturalar dışındaki önceki alacaklardan mahsup edildiği kanaatine varıldığı, davacının takip tarihi itibariyle davalı şirketten 166.586,65 TL alacaklı görüldüğü, takibe yapılan ödemelerin hesaplanarak mahsup edilmesi akabinde dava tarihi itibariyle davacı yanın davalı şirketten 108.733,89 TL alacaklı olduğu, tespit edilen miktarın asıl alacak olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK’nın 101.maddesi uyarınca; “Birden çok borcu bulunan borçlu, ödeme gününde bu borçlardan hangisini ödemek istediğini alacaklıya bildirebilir. Borçlu bildirimde bulunmazsa, yapılan ödeme, kendisi tarafından derhâl itiraz edilmiş olmadıkça, alacaklının makbuzda gösterdiği borç için yapılmış sayılır.” Somut olayda dosya içerisinde yer alan ödeme belgeleri incelendiğinde, davalı şirketçe yapılan ödemelerin takibe konu faturalara istinaden yapıldığına ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığı, davacı yanın yapılan ödemeleri önceki alacaklardan mahsup ettiği anlaşılmıştır.
Yine bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı 04/12/2021 tarihli beyan dilekçesi sunulmuş, davalı vekilince süresi içerisinde herhangi bir beyan dilekçesi ibraz edilmemiş, dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılan rapor çerçevesinde ve HMK m.26 gereği dava dilekçesindeki talep miktarı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Takibe konu alacağın faturaya dayalı olduğu ve likit kabul edilmesi gerektiği değerlendirilmiş, davacı yararına icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.
6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereği dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı olduğundan davacı tarafından arabuluculuk başvurusu yapılmış davalının vekili aracılığı ile arabuluculuk görüşmelerine katıldığı anlaşılmış olmakla tespit edilen arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜNE, 101.645,40 TL asıl alacak hakkındaki itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacağa takip tarihi sonrası avans faizi uygulanmasına,
3-2004 sayılı İİK’nun 67. maddesi uyarınca icra-inkar tazminatı olarak 20.329,08 TL’nin davalıdan davacıya verilmesine,
4-Takip tarihi sonrası yapılan ödemelerin infaz aşamasında nazara alınmasına,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 6.943,40 TL karar ilam harcından peşin alınan 861,32 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 6.082,08 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ile peşin karar ilam harcı olarak yatırılan 861,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından ödenen 1.550,00 TL bilirkişi gideri, 752,45 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.302,45 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 13.606,31 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-Davalı tarafın sarf ettiği yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
11-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
12-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı MLP vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.17/02/2022

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.