Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/58 E. 2019/328 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/58 Esas – 2019/328
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/58
KARAR NO : 2019/328

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2019
KARAR TARİHİ : 02/04/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 12/04/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2014 yılı Mayıs ayında …. İsimli işyerinde çalışmaya başladığında işveren tarafından davacıdan teminat senedi alındığını, senedin davacıya iade edilmediğini, senedin düzenleme tarihinin 24/12/2005 olduğunu, senedin keşide tarihi değiştirilerek 24/12/2008 yapıldığını ve senedin … adına doldurulduğunu, davacı ile birlikte çalışan iş arkadaşlarının bu duruma tanık olduğunu, davacı ile … arasında ticari ilişki bulunmadığını belirterek davacının Samsun 8. İcra Müdürlüğü’nün 2010/5416 sayılı dosyasından icra takibine konu edilen senet sebebiyle borçlu olmadığının tespitine ve davacı lehine %20 tazminat ödenmesine mkarar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Deliller, delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Samsun 8. İcra Müdürlüğü’nün 2010/5416 sayılı dosyası,
Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/445 Esas 2013/398 Karar sayılı görevsizlik kararı,
Yargıtay 19. H.D.’nin 2016/19937 Esas 2018/5155 Karar sayılı bozma ilamı
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafından davacı aleyhine Samsun 8. İcra Müdürlüğü’nün 2010/5416 sayılı dosyası üzerinden keşidecisi davacı, lehtarı davalı olan, 24/12/2008 düzenleme tarihli, 20/02/2009 ödeme tarihli, 30.000,00TL bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü genel haciz yolulya ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının ise senet sebebiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı delilleri toplanmış, davalının isticvabına karar verilmiş, davacı tanıkları dinlenmiş, tanık beyanları ve davalının usulüne uygun isticvap davetiyesine rağmen duruşmaya katılmaması sebebiyle senedin teminat senedi olarak alındığını ikrar etmiş sayıldığı kabul edilerek davanın kabulüne dair karar verilmiştir. Mahkememizin 09/05/2016 tarihli kabul kararı davalının temyizi üzerine Yargıtay 19. H.D.’nin 2016/19937 Esas 2018/5155 Karar sayılı ilamı ile ‘..bu konuda tanık dinlenmesi mümkün değildir, davalıya isticvap davetiyesinin tebliğine rağmen davalının duruşmaya gelmemesi sebebiyle davetiyede yazılan vakıaları dolayısıyla senendin teminat senedi olduğu kabul edilemez..’ gerekçesiyle bozulmuştur.
6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.
Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura, ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler, ikrar veya yemin delilleri ile de sözleşme ilişkisi ispatlanabilir.
Tüm bu delillerle de sözleşme ilişkisi ispatlanmış değilse HMK 200. maddedeki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir. Açık muvafakat olmazsa tanıkla sözleşme ilişkisi ispatlanamaz. Bunun da istisnası olan HMK 202. maddeye göre senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir. Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.
HMK 222. maddeye göre ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Yemin delili 6100 sayılı HMK’nın 225 ve devamı maddelerde düzenlenmiştir. Yemin kesin delillerdendir. Yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; mahkeme, yemin teklif etmek hakkı bulunduğunu istek sahibine hatırlatmakla yükümlüdür. Şu durumda kural olarak, yemin teklifi hakkı kullandırılmadan karar verilemez.
Bozma ilamı doğrultusunda Mahkememizce yapılan incelemede; davacının icra takibine konu edilen bonodaki imzaya itirazının bulunmadığı, 6102 sayılı TTK’nın 778/2-f maddesinin yollamasıyla bonolarda da uygulama alanı bulan TTK’nın 680. Maddesine göre açık bono düzenlenmesinin mümkün olduğu, davacının dava konusu bononun teminat senedi olarak verildiğini yazılı ve kesin delillerle ispatlayamadığı, davacının yemin deliline de dayanmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin alınan 512,35-TL’den mahsubu ile 467,95 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından harcanan 24,30TL masraf ile 143,50-TL temyiz yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,

Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı. 02/04/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.