Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/366 E. 2021/1056 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/366 Esas – 2021/1056
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/366
KARAR NO : 2021/1056

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ :…
KARARIN YAZ. TARİH : …
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; müvekkilinin züccaciye, bujiteri, kırtasiye, oyuncak satışı işiyle uğraştığı ve fotokopi merkezi olarak faaliyet gösterdiğini, davalı şirket tarafından … ve … İnş. Madn. Enr. Müh. Tur. Teks. Taah. Tic. Ltd. Şti adına İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün … Esas nolu dosyasında takip başlatıldığını, dosyanın tarafı olmayan davacı adına akrabalık yönünden bağ olduğu öne sürülerek haciz işlemi yapıldığını, davacının … yılından bu yana faaliyette olduğu ve ticari bir itibarı bulunduğunu, davalının haksız eylemi nedeniyle zarara uğradığını belirterek, davalının 250.000,00TL manevi ve sonradan artırılmak üzere 1.000,00TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ettiği maddi zararın ticari defterlerden belirlenebilir nitelikte olduğunu ve belirsiz alacak davası açılmasının uygun olmadığını, icra dosyası borçlusu … ile davacı arasında organik bağ bulunduğunu, işyeri faaliyet kolu ve tabela unvanlarının aynı olduğunu, borçlu tarafından verilen yetkisizlik kararı dosyaya sunulduğunda takibe son verildiğini ve davacının herhangi bir maddi-manevi zararının doğmadığını öne sürerek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, davacıya ait esnaf ve sanatkar sicil tasdiknamesi, mesleki faaliyet belgesi, sicil gazetesi örneği, vergi levhası, haciz tutanakları, ödeme emri, İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı ilamı ve bir kısım yargıtay ilamları sunulduğu görülmüştür.
Gaziler Vergi Dairesine yazılan yazıya 25/12/2018 tarihli yazı ile cevap verildiği, ekinde davacıya ait …, 2015, 2016, 2017 yıllarına ait vergi beyannamelerinin gönderildiği görülmüştür.
Samsun İcra Müdürlüğünün … Talimat sayılı dosyasının uyap sistemi üzerinden dosya arasına alındığı anlaşılmıştır.
İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının uyap sistemi üzerinden celb edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin …. havale tarihli tanık listesi sunduğu görülmüştür.
Denizevleri Polis Merkezi Amirliğinin 10/01/2019 tarihli yazısı ekinde davacı hakkında ekonomik sosyal durum araştırma tutanağının gönderildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 29/01/2019 tarihli dilekçe ile ekinde dava konusu vakıanın gerçekleştiği ana ilişkin kamera görüntülerini ibraz ettiği görülmüştür.
Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/568 esas 2019/213 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Mahkememize gönderildiği, Mahkememizin iş bu esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tanık isimlerini delillerini bildirir 22/10/2019 tarihli dilekçe sunmuştur.
İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden celb edilmiştir.
İstanbul 22 İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından gerekli karar dosyamız arasına celb edilmiştir.
Olay anını gösterir CD nin çözümünün yaptırılması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 14/02/2020 tarihli raporunu sunmuştur.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi … tarihli raporunu sunmuştur.
Davacı vekili rapora karşı beyanlarını içerir 03/09/2021 havale tarihli dilekçe sunmuştur.
İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından gerekçeli karar ile kesinleşme şerhinin bir sureti celb edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; haksız haciz işlemleri yapılmış olması nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından; davalı tarafça dava dışı … ve … İnş. Madn. Enr. Müh. Tur. Teks. Taah. Tic. Ltd. Şti.’nden olan alacağına ilişkin olarak başlattığı takip nedeni ile davacının “Derinkök Fotokopi Merkezi” unvanı ile işletmekte olduğu adrese gidildiği, taraflar arasında organik bağ bulunduğundan bahisle davacıya ait işyerinde haciz işlemlerinin gerçekleştirildiği, davacının söz konusu haksız haciz nedeni ile maddi ve manevi zarara uğradığı iddiası ile eldeki davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafça süresi içerisinde sunulan cevap dilekçesinde, İstanbul Adliyesi Mahkemelerinin yetkili olduğu ve davanın belirsiz dava olarak açılamayacağı hususları ileri sürülmüş olup, öncelikle bu hususların incelenmesi gerekmektedir.
Eldeki davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olması, 6100 sayılı HMK’nın haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesine göre; haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olması, haciz işlemlerinin davacıya ait Atakum/Samsun adresinde gerçekleşmesi, haksız fiil nedeni ile uğranıldığı ileri sürülen zarar miktarının belirlenmesinin yargılamayı gerektirmesi hususları dikkate alındığında davalının yetki ve belirsiz alacak davasına ilişkin itirazlarının reddi gerekmiştir.
Haksız haciz nedeni ile uğranılan zararın tespiti amacıyla mahkememizce davacı tanıkları dinlenmiş ve davacı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, alınan … tarihli raporda özetle; davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, 2018-2019 yıllarına ait kazanç tespitlerinin yapıldığı, giderlere her halükarda işletmenin katlanmak zorunda olduğundan bahisle tazminat hesabında net satış değerlerinin dikkate alındığı, icra olayının yaşandığı Kasım/2018’e nazaran Kasım/2019 döneminde 5.882,98 TL reel kazanç kaybının söz konusu olduğu, ancak sonraki ayda 15.121,27 TL reel gelir artışı yaşandığı, 2018-2019 eğilim analizlerine bakıldığında işletmenin mali durumunu sarsacak ölçütte gerçek bir maddi zararının oluşmadığı, hatta olayın olduğu tarihten sonra reel satışlarının arttığı, müşteri kaybına uğramadığı tespit edilmiştir. Rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiş olup, taraflarca sunulan beyan dilekçelerinde, yapılan hesaplamalara açıkça itiraz edilmeksizin raporun aleyhe olan kısımlarının kabul edilmediğinin bildirildiği görülmüş, mahkememizce raporun incelenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, hükme esas alınabilir olduğu anlaşılmıştır. Bu halde davacının icra edilen haciz işlemi nedeni ile herhangi bir maddi zarara uğramadığı kabul edilmelidir.
Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötü niyetinin ve ağır kusurunun varlığı ile buna bağlı olarak zararının oluşması şartlarının birlikte gerçekleşmesi, salt davacıya zarar vermek amacıyla haciz işleminin yapıldığı başka bir ifade ile takibin haksız ve kötü niyetli olduğu ortaya konulması gerekmektedir (Bkz; Yargıtay 4. HD’nin 21/11/2019 tarihli, 2019/666 Esas, 2019/5470 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 4. HD’nin 20/06/2019 tarihli, 2017/468 Esas, 2019/3486 Karar sayılı ilamı).
Davacı tarafça her ne kadar; davacı ile dava dışı borçluların ayrı ilçelerde işyerlerinin bulunduğu, borcun doğumu ile işyerinin açılış tarihlerinin farklı olduğu, taraflar arasında akrabalık ilişkisi dışında başkaca herhangi bir ticari faaliyet bulunmadığı, İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 02/11/2018 tarihli, … Esas, 2018/… Karar sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verildiği, davalı yanın karar tarihinden sonra kötü niyetli olarak … tarihinde hacze geldiği ileri sürülmüş ise de; dosya içerisindeki belgelerden, yetkisizlik kararına ilişkin davalıya çıkartılan tebligatının 30/11/2018 tarihinde bila dönmüş olması, kararın haciz tarihi itibari ile davalıya tebliğ edildiğine ilişkin davacı tarafça herhangi bir ispat vasıtası sunulamaması, davacı tarafça ileri sürülen istihkak iddiasının İstanbul 22. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … tarih, … Esas, 2018/823 Karar sayılı kararı ile kabul görmeyerek takibin devamına karar verilmesi, davacı ile dava dışı borçlunun akraba olması, davacıya ait işyerinin “derinkök” unvanı ile borçlu ile aynı faaliyet kolunda iştigal etmesi hususları bütün olarak değerlendirildiğinde, davalının salt davacıyı zarara uğratmak kastı ile kötüniyetli hareket ettiği ispatlanamamış olduğundan manevi tazminat taleplerinin reddi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ilam harcın peşin alınan 4.269,38TL’den mahsubu ile bakiye 4.210,08TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 26.370,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafın sarf ettiği yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.