Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/345 E. 2021/273 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/345 Esas – 2021/273
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/345
KARAR NO : 2021/273

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALILAR :
2-
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/05/2019
KARAR TARİHİ : 28/04/2021
KAR. YAZIM TARİHİ : 03/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili tarafından sunulan 10/09/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı … arasında GNGKS imzalanarak KGF garantili … karton numaralı taksitli ticari kredi kullandırıldığını, diğer davalının işbu kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi geri ödemelerinin zamanında ödenmemesi üzerine Amasya 2.Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edilerek hesabın kat edildiğini ve davalılar aleyhine Samsun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 1.612.706,50 TL’nin tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığını, davalıların borca, faize ve yetkiye itiraz etmeleri nedeniyle takibin durduğunu, bu nedenlerle davalıların itirazının iptaline, takibin devamına, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili 28/06/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden açılan mezkur davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davaya konu kredi sözleşmesindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, imza itirazında bulunduklarını, bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili 12/07/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikamet adresinin Amasya olduğunu öncelikle yetkisizlik kararı verilmesini, talep edilen faizi kabul etmediklerini, davacının işbu davasının yersiz gerekçelerle açıldığını, bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davacı vekili 16/07/2019 ve 25/07/2019 havale tarihli cevaba cevap dilekçelerinde özetle; dava dilekçesinde arabuluculuk tutanağının sunulduğunu, sözleşmenin 13/4 maddesi gereği Samsun İcra Dairesi ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, banka defter ve kayıtları incelendiğinde alacağın ortaya çıkacağını beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

Toplanan deliller
… tarihli GNGKS aslı, Amasya 2.Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı hesap kat ihtarnamesi sureti, … numaralı hesaba ait 10/05/2017-28/05/2019 tarihleri arası hesap özeti, banka ekran görüntüleri, KGF kredi kullanım yararlanıcı beyanı ve taahhütnamesi, hazine destekli KGF protokolü taahhütnamesi, Bakanlar Kurulu kararı, faiz oranlarını gösterir genelge, arabuluculuk son tutanağı.
Samsun İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, davalı …’ye ait Ziraat Bankası Amasya Şubesinden, Amasya Tapu Müdürlüğünden, YEPAŞ’dan, Amasya 1.Noterliğinden celp edilen imza örneklerini içerir evrak asılları, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin 11/08/2020 tarihli raporu, Jandarma Genel Müdürlüğü Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğin’den imza incelemesine esas alınan 06/11/2020 tarihli rapor, İstanbul 21.Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla imza incelemesine esas alınan 05/01/2021 tarihli bilirkişi raporu, banka bilirkişisi Hasan Cebeci’den alınan 04/03/2021 tarihli rapor ve tüm dosya kapsamı.
Delilerin tartışılması, değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, bankacılık işlemine dayalı olarak yapılan ilamsız takibe itirazın iptaline ilişkindir. Tüm dosya kapsamından; davacı banka ile davalı … arasında akdedilen ve diğer davalı …’nin kefil olarak imzaladığı … tarihli sözleşme kapsamında kullandırılan kredinin geri ödemelerinin zamanında yapılmaması üzerine davacı tarafından Amasya 2.Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile hesabın kat edilerek davalılar aleyhine Samsun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı …’ye 23/03/2019, davalı …’ye 25/03/2019 tebliğ edildiği, davalılar vekilinin 29/03/2019 havale tarihli dilekçeleriyle takibe itiraz ederek durdurduğu, itirazın yasal 7 günlük süresinde yapıldığı, davacının ise itirazın iptalini sağlamak için süresi içinde işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
İcra dosyasından takip dayanağı olarak sözleşmeler, ihtarnameler ve hesap özetlerinin gösterildiği, yukarıda açıklandığı üzere davacı banka ile davalı … arasında … tarihli GNGKS’nin akdedildiği, diğer davalının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğu, sözleşme kapsamında … karton numaralı KGF garantili taksitli ticari kredinin kullandırıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine yetkiye ve borca itiraz edildiği görülmektedir.
Davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş olmakla öncelikle bu itiraz üzerinde durulmalıdır, zira itirazın iptali davasının şartlarından biriside yetkili İcra Dairesinden takip başlatılmış olmasıdır. İİK’nun 50.maddesi yetki hususunda HMK’ya atıf yapmaktadır. HMK’nun 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK 10. maddesi gereği sözleşmenin ifa yeri mahkemesi de yetkilidir. Öte yandan HMK’nun 17 vd.maddelerinde yetki sözleşmesi düzenlenmiştir. Takip dayanağı sözleşmenin 13/4 maddesinde Samsun İcra Dairesi ve Mahkemelerinin yetkisi kabul edilmiştir. Dosya kapsamından davalı asıl borçlu Gökhan’ın tacir olması, kredinin ticari nitelikte olması ve TTK 7/2 maddesindeki karine nazara alındığında yetki sözleşmesinin geçerli ve her iki davalı yönünden bağlayıcı olduğu anlaşılmakla davalıların icra dairesinin yetkisine ve davalı …’nin ayrıca mahkememiz yetkisine itirazlarının ayrı ayrı reddi gerekmiştir.
Davalılar arabuluculuk dava şartının yerine getirilmeden dava açıldığını ileri sürmüş ise de, dosya içerisinde arabuluculuk son tutanağının aslının mevcut olduğu, tutanaktan davalıların görüşmelere katılmadığı anlaşılmakla bu yöne ilişkin itiraz yerinde görülmemiştir.
Davalı … sözleşmedeki imzaların kendisine ait olmadığını ileri sürmüş olup, inceleme yöntemi HMK’nun 211.maddesinde gösterilmiştir. Mahkememizce davalı …’nin imza örnekleri Amasya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla tespit edilmiş, … sözleşme tarihi öncesi davalının imza asılları bulunan 03/09/2010 tarihli tapu senedi, 19/02/2013 tarihli YEPAŞ’a ilişkin kayıtlar, Amasya 1.Noterliğinin 29/06/2009 tarihli ve … yevmiye nolu imza beyannamesi, 20/04/2011 tarihli Ziraat Bankasına ait dekont asılları ve … tarihli sözleşme aslı celp edildikten sonra Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan 11/08/2020 tarihli raporda imzaların kuvvetle muhtemel …’nin eli ürünü olduğu tespit edilmiştir.
Davalılar tarafından Adli Tıp Kurumu raporuna itiraz edilmesi ve raporda imzaların aidiyetinin kesinliğine ilişkin ibare bulunmadığından bu kez Jandarma Genel Müdürlüğü Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğin’den alınan 06/11/2020 tarihli raporda da yine imzanın davalı …’nin eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu bildirilmiştir. Mahkememizce bu kez 3 kişilik Grafoloji uzmanından rapor alınması hususunda yazılan talimat üzerine İstanbul 21.Asliye Ticaret Mahkemesine sunulan 05/01/2021 tarihli belge inceleme uzmanlarından oluşan 3 kişilik heyet tarafından verilen raporda … tarihli sözleşmedeki imzanın …’nin eli mahsulü olduğu tespiti yapılmıştır.
Alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde davalı Osman’ın imza örnekleri ile sözleşme tarihi öncesine ait yeterli sayıda asıl belgedeki imzaların sözleşme aslındaki imzalarla karşılaştırılmak suretiyle ve inceleme yöntemleri, kullanılan cihazlarda açıklanarak alınan özellikle … tarihli raporlar gereği sözleşme altındaki imzanın davalı …’ye ait olduğu sonucuna varılmış, yapılan inceleme HMK 211.maddesine uygun olmakla yeni bir imza incelemesi taleplerinin reddi gerekmiştir.
Davacı tarafın alacağının tespiti hususunda bankacı bilirkişisi Hasan Cebeci’den 04/03/2021 tarihli rapor alınmıştır. Alınan rapor ve dosya kapsamından takibin dayanağının … tarihli GNGKS olduğu, sözleşme tutarı ve kefalet limitinin 315.000,00 TL olup, limit arttırımları sonucu en son sözleşme tutarı ve kefalet limitinin 3.980.000,00 TL’ye yükseltildiği, sözleşme kapsamında davalı asıl borçlu …’ye … nolu taksitli 1.825.000,00 TL ve 415.000,00 TL bedelli kredilerin kullandırıldığı, geri ödemelerdeki aksamalar nedeniyle kredilerin 26/10/2019 tarihi itibariyle kat edildiği, hesap kat ihtarlarının davalı …’a 18/02/2019, davalı …’a 23/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük ödeme süresine göre davalı …’ın 26/02/2019 tarihinde, davalı …’ın 04/03/2019 tarihinde temerrüde düştüğü, akdi faiz oranlarının sözleşmenin 10.5 maddesine göre %15,36, gecikme faiz oranının ise 18/02/2019 tarihi itibariyle %58,80, 19/01/2019 tarihi itibariyle %64, 25/10/2018 tarihi itibariyle %72 ve 11/10/2018 tarihi itibariyle %76 olduğu tespit edilmiştir.
Yukarıdaki kabul edilen verilere göre 04/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda öncelikle asıl borçlu … yönünden alacağın tespitine yönelik hesaplamalar yapılmıştır. Bu cümleden olmak üzere son ödeme tarihi itibariyle ana para bakiyesinin 1.446.309,17 TL olduğu tespit edilerek en son taksit tahsil tarihi 10/10/2018 tarihinden 14/02/2019 kat tarihine kadar %15,36 akdi faiz uygulanmış toplam 17.396,38 TL faiz tutarı tespit edilmiş, kalan ana paranın faizi de aynı yöntemle tespit edilerek 78.987,76 TL bulunmuş olup kat tarihi itibariyle toplam alacak 1.547.512,53 TL hesaplanmış, bu tarihten 26/02/2019 temerrüt tarihine kadar yine akdi faiz uygulanarak toplam alacak 1.555.138,67 TL bulunmuş, temerrüt tarihinden 21/03/2019 takip tarihi arası ise tespit edilen temerrüt faizleri uygulanarak toplam alacak 1.619.122,40 TL tespit edilmiş ancak takip talebi nazara alınarak taleple bağlılık gereği toplam alacağın 1.589.955,96 TL olduğu kabul edilmiştir.
Davalı müşterek borçlu müteselsil kefil … yönünden ise asıl borçlu için tespit edilen toplam alacağın kefalet limiti kapsamında kaldığından bahisle davalı …’nin de aynı miktar ile sorumlu olduğu tespiti yapılmakla birlikte temerrüt tarihinin farklı olması sebebiyle ayrı hesaplama yapılmıştır. Mahkememizce de yapılan bu hesaplamaya göre davalı …’nin sorumluluğunun tespiti gerekmiştir. Buna göre kat tarihi 14/02/2019 ile temerrüt tarihi arası asıl alacak bakiyesi olan 1.547.512,53 TL’ye akdi faiz uygulanmak suretiyle toplam alacak 1.559.298,38 TL belirlenmiş, temerrüt tarihinden 21/03/2019 takip tarihi arası ise temerrüt faizi uygulanarak toplam alacak 1.604.743,85 TL hesaplanmakla birlikte takip talebi ve taleple bağlılık nazara alınarak davalı …’ın sorumlu olduğu toplam alacak 1.578.572,42 TL olarak tespit edilmiş, hesaplama yönteminin yasaya uygun olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun davalılar vekiline tebliğinden sonra vekillikten çekildiği görülmekle rapor bu kez duruşma günüyle birlikte davalı asillere tebliğ edilmiş, süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmamış, davacı vekili de rapora karşı itiraz etmemiş olmakla davanın kısmen kabulü gerekmiş, reddedilen kısım yönünden davacı bankanın kötüniyetli olduğu sabit olmadığından tazminat talebinin reddi gerekmiştir.
7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6125 sayılı kanunun 18/A-13 maddesi gereği davadan önce davacının arabuluculuk başvurusu yaptığı, davalıların görüşmelere katılmadığı görülmekle, tespit edilen arabuluculuk ücretinin de davalılardan yargılama gideri olarak tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiş, aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 1.518.346,09 TL asıl alacak, 68.199,88 TL işlemiş faiz, 3.409,99 TL BSMV olmak üzere toplam 1.589.955,96 TL (davalı … yönünden 1.518.346,09 TL asıl alacak, 54.505,55 TL işlemiş faiz, 2.725,78 TL BSMV olmak üzere toplam 1.575.577,42 TL olmak üzere) alacak hakkındaki itirazın iptaline takibin devamına, fazla talebin reddine,
2-Asıl alacağa takip tarihi sonrası %58,80 temerrüt faizi ile faizin %5’i gider vergisi uygulanmasına,
3-Toplam alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Reddedilen kısım yönünden davalıların kötüniyet tazminat talebinin reddine,
5-Alınması gerekli 108.609,89 TL harçtan peşin alınan 19.477,47 TL ve icra dosyasında alınan 8.063,53 TL olmak üzere toplam 27.540,99 TL harcın mahsubu ile bakiye 81.068,90 TL harcın davalılardan (davalı … 80.086,70 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 88.448,46 TL vekalet ücretinin davalılardan (davalı … 85.942,11 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereğince davalı taraf arabuluculuk görüşmelerine katılmadığından davacı tarafça sarf edilen posta masrafı 299,16 TL ve bilirkişi ücreti 4.900,00 TL olmak üzere toplam 5.199,16 TL’nin davalılardan (davalı … imza incelemesi haricinde yapılan 1.784,26 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç, başvuru harcı ve vekalet harcı toplamı 19.528,27 TL ve icra dosyasında yatırılan 8.063,53 TL olmak üzere toplam 27.591,80 TL’nin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
9-7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile değişik 6325 sayılı kanunun 18/A-11 maddesi gereğince 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
10-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
11-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalıların yokluğunda mahkememiz gerekçeli kararının taraflara tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2021

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır