Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/105 E. 2021/222 K. 05.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/105 Esas – 2021/222
/// TÜRK MİLLETİ ADINA ///

T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2019
KARAR TARİHİ : 05/04/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili DAVA dilekçesi ile özetle: Taraflar arasında uzun süre devam eden ticari ilişki bulunduğunu ve davacının elektrik malzemesini davalıdan tedarik ettiğini, bu kapsamda … numaralı faturalar karşılığında toplam …-TL tutarında mal satın aldığını ancak karşılığında çek ve nakit ödemelerle birlikte .. ödediğini, fazla ödemelerin avans niteliğinde olup iadesi gerektiğini, oysa davacının Samsun İcra Dairesi’nin …. Esas sayılı takip dosyası üzerinden … Samsun Şubesi’ne ait … numaralı … tarihli 60.000-TL bedelli çeke istinaden takibe giriştiğini, çekin bedelsiz olduğunu beyanla, takibin tedbiren durdurulmasını, davacının anılan takip dosyası sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitini ve takibe konu çekin iptalini, dava sırasında ödeme yapılır ise davaya istirdat davası olarak devam edilmesini, ayrıca davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Davacının avans iddiasının ticari teamüle uygun düşmediğini ve çekin ödeme aracı olup avans olarak verildiği iddiasının yazılı delille ispatı gerektiğini beyanla, davanın reddini ve davacının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
Samsun İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden: Takip alacaklısı davalı tarafından takip borçlusu davacı aleyhine … tarihli … numaralı 60.000-TL bedelli çeke istinaden kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe girişildiği ve takibin derdest olduğu görülmüştür.
… Çarşamba Şubesi’nin 25.10.2019 tarihli cevabi yazısı ile: … tarihli … numaralı … bedelli çek ile … tarihli … numaralı … bedelli çekin taksa sisteminden ödendiği bildirilmiş ve çeklerin arkalı-önlü fotokopileri gönderilmiştir. Ciro zincirinde sırasıyla davacı ve davalının imzasının bulunduğu görülmüştür.
… Genel Müdürlüğü’nün 12.12.2019 tarihli cevabi yazısı ile: davacıya ait hesaptan davalının hesabına … tarihinde … ve … olmak üzere … tutarında EFT yapıldığı bildirilmiş ve dekont örnekleri gönderilmiştir.
Mahkememizce alınan 12.08.2019 tarihli rapor ile 30.01.2020 ve 16.06.2020 tarihli ek raporlar taraflara usulünce tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce alınan 17.09.2020 tarihli raporda özetle: Tarafların ticari defterlerinin açılış-kapanış onaylarının usulüne uygun olduğu, davacının kendi defterlerine göre davalıdan …TL tutarında mal satın aldığı ve karşılığında …-TL ödeme yaptığı, davalının kendi ticari defterlerine göre ise davacıya…-TL tutarında mal sattığı ve karşılığında …-TL tahsilat yaptığı, ayrıca davacının ibraz ettiği hesap ekstresine göre kredi kartı ile davalıya …TL olmak üzere toplam …-TL ödeme yapıldığı, dava dilekçesine konu … numaralı faturalar ile dava dilekçesine konu edilmeyen … numaralı faturanın her iki tarafın ticari defterinde kayıtlı olduğu, … numaralı…-TL bedelli fatura ile … numaralı 150.003,96-TL bedelli faturanın ise davalının defterlerinde kayıtlı olduğu ancak davacının defterlerine kaydedilmediği ve bu iki fatura toplamının …-TL olduğu, …numaralı çek ile davaya konu olan … numaralı çekin davalının defterinde ödenmeyen çekler olarak kayıtlı olduğu, davalının defterlerine göre davacıya …-TL tutarında mal satıldığı ve …-TL tahsilat yapıldığı, buna göre davalının davacıdan … alacaklı olduğu, çeklerin tahsil edilmesine ve banka yasal sorumluluk tutarlarının ödenmesine göre alacak miktarının davacının yararına değişebileceği mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
… Genel Müdürlüğü’nün 13.01.2021 tarihli cevabi yazısı ile: (davaya konu) … numaralı çekin bankaya ibraz edildiği ve karşılığı olmadığından yasal sorumluluk tutarı …-TL’nin ödendiği; …numaralı çekin de ibraz edildiği ve karşılıksız işlemi yapıldığı, bu çek için hiçbir ödeme yapılmadığı bildirilmiş ve (davaya konu) … numaralı çekin arkalı-önlü fotokopileri gönderilmiştir. Çekin davacı tarafından davalı emrine düzenlendiği ve davalı tarafından ibraz edilmekle karşılığının bulunmadığının tespit ve …-TL ödendiğinin tevsik edildiği görülmüştür.
Dava, satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten sonra açılmış menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı, davalıdan 4 fatura karşılığında satın aldığı malların bedelini ziyadesiyle ödediğini ve fazla ödemenin avans niteliği taşıdığını ileri sürüp davalıya takipte borçlu olmadığının tespitini talep etmekte, davalı ise fatura karşılığı alınan mallar bedelinin tam olarak ödenmediğini ve ileri sürülen fazla ödemenin avans için yapıldığı yönündeki iddianın ispatı gerektiğini beyanla davanın reddini dilemektedir.
Burada öncelikle taraflar arasındaki ilişkinin kapsamı yani davacının davalıdan ne miktarda mal satın aldığı belirlenecek ve akabinde yaptığı ödemelere göre davacının takibe konu çekin tahsilini gerektirir şekilde borçlu olup olmadığı değerlendirilecektir.
6100 sayılı HMK’nın “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222’nci maddesinin ilk üç fıkrasına göre; mahkeme, ticari davalarda, kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine tarafların ticari defterlerinin ibrazına karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Bir önceki cümlede belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Somut olayda; dava dilekçesinde geçen …, …, … ve … numaralı dört fatura dışında 448251 numaralı fatura da her iki tarafın defterinde kayıtlı olup, bu fatura bedelleri toplamı …-TL’dir. Davalının ticari defterlerinden davacıya yapılan satışlar toplam tutarının ..-TL olduğu anlaşımakta ise de … numaralı 2.500-TL bedelli fatura ile … numaralı ..-TL bedelli fatura davacının defterlerinde kayıtlı değildir. Davalı, toplam tutarı …-TL olan bu iki faturaya konu malları davacıya satıp teslim ettiğini usulünce ispat edemediğine göre, davacıya satılan mallar toplam tutarının (… – …-TL) … olduğunun kabulü gerekmektedir. Nitekim, tarafların ticari defterleri bu iki fatura dışında birbiri ile örtüşmektedir ve davalının davacıya …-TL tutarında mal satıp teslim ettiği anlaşılmaktadır.
Yapılan ödemelerin değerlendirilmesine gelince; davalının ticari defterlerinden ..-TL ödeme yapıldığı anlaşılmakta olup, davacının kredi kartı ile yaptığı sabit olan ödemeleri (… + …+.. = ..TL) ile takibe konu … numaralı çekin ibrazında davacı ile aralarındaki gayrinakdi kredi sözleşmesi uyarınca banka tarafından ödenen yasal sorumluluk tutarı (…-TL) eklendiğinde, ödemeler toplam tutarının .. + …-TL +..TL) ..-TL olduğu görülmektedir. Davacı vekili, her ne kadar dava dışı …numaralı çekin elden ödendiğini ileri sürmüş ise de bu yöne ilişkin iddiasını usulünce ispat edememiştir. Nitekim, bu çekin ibraz edildiği ancak karşılığı bulunmadığından yasal sorumluluk tutarı dahil herhangi bir ödeme yapılmadığı … Genel Müdürlüğü’nün 13.01.2021 tarihli cevabi yazısından anlaşılmaktadır.
Bu sebeplerle, davacıya ..-TL tutarında mal satılıp teslim edildiği ve karşılığında ..-TL tahsilat yapıldığı kabul edilmiş, davacının davalıya borçlu olmadığı, bilakis davalıdan (..- ..) … tutarında alacaklı olduğu ve takibe konu çekin avans olarak verildiği ve mal teslim edilmediğinden bedelsiz kaldığı değerlendirilmiştir.
Dava dilekçesi ile menfi tespit isteminde bulunulmuş ve davanın devamı sırasında ödeme yapılır ise davaya istirdat davası olarak devam edilmesi talep edilmiş ise de, takibe konu borcun ..TL tutarındaki kısmının 89/1 haciz ihbarnamesi üzerinde üçüncü kişi tarafından işbu davanın ikamesinden evvel 15.10.2018 tarihinde ödendiği anlaşılmaktadır. Dosya borcunun tamamen ödenmediği ve dosyanın infazen kapatılmadığı gözükmekte ise de, takip..-TL bedelli çeke dayanmaktadır. Dava dilekçesindeki talebin içinde istirdat istemi de bulunduğu nazara alındığında, çoğun içinde az da vardır kuralından mülhem çek bedeli ve ödenen miktara göre davacının istirdat isteminde bulunduğu kabul edilmiştir. Bu sebeplerle,..-TL üzerinden ikmal edilen harç da gözetilip bu miktar konusunda davanın kabulüne karar verilmiş ve istirdat yönünden hüküm kurulmuştur.
Dava istirdat davası olarak nitelendirildiğinden ve istirdada dönüşen menfi tespit davası hariç istirdat davasında borçlu yararına tazminata hükmedilmesine hukuken olanak bulunmadığından davacı vekilinin tazminat talebi reddedilmiştir.
Menfi tespit davalarında davadan önce zorunlu arabulucuya başvurulmasının dava şartı olup olmadığına dair istinaf mahkemeleri arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine dair Yargıtay 19. HD.nin 2020/85 Esas 2020/454 Karar sayılı kararının 13.02.2020 tarihli olduğu anlaşılmakta olup, işbu dava anılan tarihten önce ikame edilmiştir. Buna göre, zorunlu arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabuluculuk ücretinin, 6325 sayılı Kanun’un 18/A maddesinin 13.fıkrasının son cümlesi ile 14.fıkrası gereğince yargılama gideri olarak davalıya tahmil edilmesi gerekmektedir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE;
i-Davacının, Samsun İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasından ve … Samsun Şubesi’ne ait … numaralı … tarihli ..TL bedelli çek sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
ii-64.846,24-TL’nin 15.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 4.429,64-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.107,65-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.321,99-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 2.253,35-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı davayı vekil marifetiyle takip ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜY’ye göre belirlenen 9.230-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Zorunlu Arabulucuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabulucuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer emsal mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Samsun BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi, okundu, anlatıldı. 05/04/2021

Katip
¸

Hakim
¸

5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5’inci maddesi kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.