Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/974 Esas – 2022/150
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/974 Esas
KARAR NO : 2022/150
HAKİM
KATİP :
DAVACI : … –
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/02/2022
KARARIN YAZ. TARİH : 04/03/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişki olduğunu, müvekkili aleyhine Samsun İcra Müdürlüğünün 201748526 Esas sayılı dosyası ile …’a ait … nolu 01/10/2018 tarihli 122.500,00 TL bedelli çeke istinaden takip başlatıldığını, ancak müvekkilinin borçlu olmadığını ve takibe konu çekin davalıya şirkete teminat olarak verildiğini, müvekkilin davalı şirkete olan bütün borçlarını müşteri evrakları ile ödediğini beyanla, Samsun 9. İcra Müdürlüğünün 2017/48526 Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yasal süresinden sonra açıldığını ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, borç karşılığında verilen müşteri evraklarının ödenmediğini bu nedenle icra takibi başlatıldığını, davacının borçlu olmadığını yazılı delillerle ispat edemediğini ve icra takibini sürüncemede bırakmak maksadıyla iş bu davayı ikame ettiklerini beyanla, davanın reddini, davacı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde, vekaletname ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 21/01/2019 tarihli cevap dilekçesini ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 31/12/2018 tarihli delil dilekçesini ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Samsun 2. İcra Hukuk Mahkemesine yazılan müzekkereye 28/12/2018 tarihinde cevap verildiği ve ekinde dosya suretinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121457 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 03/01/2019 tarihinde cevap verildiği ve ekinde dosya suretinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/146057 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 03/01/2019 tarihinde cevap verildiği ve ekinde dosya suretinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121459 Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121450 Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121419 Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan müzekkereye 03/01/2019 tarihinde cevap verildiği ve dosya suretinin Uyap sistemi üzerinden gönderildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 02/01/2020 tarihli beyan dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 07/01/2020 tarihli beyan dilekçesi ile ticari defterlerini sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının mali müşavir bilirkişi Hüseyin Arslan’a tevdi edildiği, bilirkişinin 30/01/2020 tarihli raporunu ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 14/02/2020 tarihli dilekçesi ile 30/01/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyanlarını bildirdiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 18/02/2020 havale tarihli dilekçesi ile 30/01/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/146057 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2019/3108 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121459 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği ve ekinde kapat hesabı ve takibe dayanak senet fotokopilerinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121454 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121457 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121435 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/121450 Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkereye 25/09/2020 tarihinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 22/09/2021 tarihli dilekçesi ile yemin metnini ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 01/12/2021 tarihle beyan dilekçesi ibraz ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; kambiyo senedine dayalı icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından QNB Finansbanka ait … nolu çekin imza edilerek teminat amacıyla davalı yana verildiği, davalı tarafça çek sebebi ile Samsun İcra Dairesinin 2018/121419 Esas sayılı dosyası üzerinden davacı aleyhine takibe girişildiği, çekin davalı tarafça anlaşmaya aykırı doldurulduğu ve davacının davalıya borcu bulunmadığı iddiası ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilince davanın yasal süresinden sonra açıldığından bahisle zamanaşımı def’i ileri sürülmüş olup, bilindiği üzere İİK’nun 72.maddesine dayalı menfi tespit davalarında kanun koyucu dava açılmasını belirli bir süreye tabi tutmamıştır. Davacı tebliğ edilen ödeme emrine itiraz edilmediği takdirde genel zamanaşımı süresi içinde menfi tespit davası açması önünde hukuken bir engel yoktur (Bkz: Yargıtay HGK’nun 19.11.2014 tarih ve 12-2240 /929 sayılı kararı). Davalı vekili davanın zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürmüş ise de yapılan açıklamaya göre bu yöndeki itirazına itibar edilmemiştir.
Davacı yanca Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/37005 Soruşturma numaralı dosyası ile davaya konu çeke istinaden açığa atılan imzanın kötüye kullanılması ve dolandırıcılık suçlarından suç duyurusunda bulunulduğu beyan edilmiş, dosya Uyap sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde; soruşturma dosyasının 13/01/2019 tarihli takipsizlik kararı ile kapatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafın 2017-2018 yılı ticari defterleri mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmiş olup, alınan 30/01/2020 tarihli raporda özetle; davacı taraf defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davaya konu çekin davacı defterlerinde kaydının olmadığı, davacının kendi ticari defteri kapsamında davada bahsi geçen çek ve senetlerin ödemesine ilişkin kaydın bulunmadığı, davacının davalıya 2018 yılı sonu itibariyle 72.124,31 TL borçlu olduğunun görüldüğü tespit edilmiştir.
Yargıtay HGK’nun 14.03.2001 tarih, 2001/12-233 sayılı kararı ile 20.06.2001 tarih, 2001/12-496 sayılı kararında da benimsendiği üzere, bir senedin teminat senedi olduğunun kabulü için, senedin hangi ilişkinin teminatı olarak verildiği senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Buna göre; senedin teminat için verildiğini gösterir belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için de senedin, vade ve tanzim tarihleri ile miktarının belirtilmesi gereklidir.
Somut olayda, takibe dayanak çek davacı tarafından keşide edilmiş olup, çekin lehtarı davalı görünmektedir. Çekin ön-arka yüzünde teminat için verildiğine ilişkin herhangi bir kayıt bulunmamakta olup, davacı vekili teminat iddiasını ispatlar herhangi bir yazılı delil ibraz edememiştir. Oysa, çekin teminat ve dahi neyin teminatı için verildiğini ispat yükü bunu ileri süren tarafta yani davacıdadır.
Çekin, keşideci imzası dışındaki kısımlarının sonradan doldurulduğu iddiasına gelince; açık (beyaz) senet düzenlenmesi yasaya aykırı olmadığından ve boş olarak imzalanan senedin sonradan yazılması mümkün olduğundan (6102 sayılı TTK’nın 818/1-c maddesi delaletiyle aynı Kanun’un 680. maddesi), çekteki hususların anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiası ancak yazılı delille ispat edilebilecektir.
Davacı tarafça çekin boş olarak davalıya verildiği, bedelsiz olduğuna yönelik davacı iddiasının yazılı delillerle davacı tarafından ispatlanamadığı, çekin boş olarak imzalanıp verilmesinin de mümkün olduğu, ancak sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu ve çeke ilişkin borcun ödendiği iddialarının davacı tarafından yasal delillerle ispatlanması gerektiği ancak bu iddialara ilişkin bir delil sunulamadığı, delil listesine göre hatırlatılmasına rağmen yemin delilinin de kullanılmadığı anlaşılmakla, davanın reddi gerekmiştir.
Davacı yanca 22/09/2021 tarihli dilekçesi ile yemin metni sunulmuş ise de, sunulan metinden yeminin davacı müvekkili tarafından yapılmasına ilişkin ifadelerin yer aldığı, metnin yemin delili amacına uygun olmadığı anlaşılmakla söz konusu metin dikkate alınmamıştır.
Menfi tespit davalarında, davalı alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi, alacaklının borçluya karşı bir icra takibi yapmış olması ve borçlunun bu icra takibinin durdurulması veya icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı almış ve bu kararın infaz edilmiş olmasına bağlıdır. Somut olayda davacının ihtiyati tedbir talebinde bulunmadığı görülmüş, şartları oluşmadığından davalı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. (Bkz; Yargıtay 19.HD’nin 16.02.2017 tarih ve 2016/12169 Esas – 2017/1231 Karar sayılı ilamı)
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ilam harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 15.587,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.10/02/2022
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.