Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/862 E. 2019/335 K. 03.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/862 Esas – 2019/335
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/862
KARAR NO : 2019/335

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 04/01/2016
KARAR TARİHİ : 03/04/2019
KARAR YAZ.TAR.:12/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili mahkememize verdiği 01/04/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; … ile müvekkili arasında Samsun 2. İş Mahkemesinin 2015/473 Esas sayılı dosyasında görülen tespit davasının halen devam ettiğini, dosya içerisine giren davalı sicil memurluğunun 28/07/2015 gün 3833 sayılı yazılarıyla adı geçen şirketin 17/06/2013 tarihinde sicilinden resen silindiğini bildirdiklerini, şirketin ihyasının gerekli olduğunu belirterek, … ihyasına karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 2016/3 esas 2016/6 karar sayılı ilamıyla pasif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2018/2588 esas 2018/5177 karar sayılı ilamıyla ve özetle “…İhya davalarında ticaret sicil müdürlükleri ile ihyası talep edilen şirketlerin yasal temsilcileri veya tasfiye memurları zorunlu dava arkadaşı olup, bu husus uyarınca dava dışı tasfiye memurları veya yetkili temsilcilerin davada taraf sıfatının sağlanması sebebiyle karar verilmesi gerekirken…” bozulmasına karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş, esasın yukarıdaki kaydı yapılmıştır.
Davalı Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından verilen 31/12/2018 tarihli cevabi yazıda; davada bahsi geçen müdürlüklerinde 15816 sicil numarasıyla kayıtlı …’nin 30/12/2012 tarih 28513 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan menfesih olmasına veya asayılmasın arağmentasfiye edilmemiş onanim ve limited ile kooperatiflerin taspfiyelerine ve ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğin 5.maddesi gereğince Ticaret ve Sanayi Odası’ndan 27/02/2013 tarihinde silindiğini, tebliğin 6.maddesi gereği şirket müdürü ve şirketin tescilli adresine müdürlüklerince ihtar gönderilmiş olup, 6102 sayılı TTK’nun 7.geçici maddesi uyarınca şiketin infisah sebeplerinin işbu tebliğ tarihinden itibaren iki ay içinde münfesih olma sebeplerinin ortadan kaldırılarak buna ilişkin ispat edici belgelerin müdürlüklerine ibraz edilmesi yada şirketin faaliyetinin devamının mümkün olmaması halinde aynı süre içerisinde tasfiye memurunun bildirilmesi, ayrıca şirketin davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davasının bulunup bulunmadığına ilişkin yazılı beyanın müdürlüklerine verilmesi gerektiğinin bildirildiğini, ihtar ilanının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 15/04/2013 tarih 8300 sayısında ilan edildiğini, kurumun internet sitesinden de duyurulduğunu, müdürlüklerinin yapılan işlemlerde herhangi bir kusuru bulunmadığını, 5 yıllık zamanın 17/06/2018 tarihinde sona erdiğini, şirketin ihyasına karar verilirse TTK 547/2 maddesi gereği şirketin ek tasfiyesine ve ek tasfiye memuru atanması gerektiğini beyan etmiş,davalı vekili de 03/01/2019 tarihli dilekçesiyle cevap dilekçesini tekrarlamış, davanın müvekkili idare yönünden reddine karar verilmesini savunmuştur.
Toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi:
Samsun ticaret sicil müdürlüğünün 27/12/2018 tarihli yazı cevabından ihyası istenen şirketin 17/06/2013 tarihinde resen silindiği, tasfiye memurunun atanmadığı anlaşılmış, 14/02/2019 tarihli yazı cevabından ise, şirketin en son temsilcilerinin Orhan Yılmaz ve Ayşegül Çalışır olduğu bildirilmiş, alınan nüfus kaydından Orhan Yılmaz’ın 27/08/2016 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.
Şirketin son temsilcisi olduğu anlaşılan …’a duruşma gününü tebliğ edildiği, duruşmada davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Samsun 2.İş Mahkemesi’nin 2015/473 esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden celp edilmiş, davanın ilk açılış tarihinin 13/09/2005 olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2006/195 esas 2008/147 karar sayılı dosyasından ihyası istenen şirketin iflasına karar verildiği, mahkememizin 2009/465 esas 2010/12 karar sayılı ilamıyla iflasın kapatıldığı tespit edilmiştir.
Dava, şirketin ihyasına ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından; Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğünde 15816 sicil numarasında kayıtlı …’nin kaydının 17/06/2013 tarihinde Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından resen silindiği ve ilan edildiği, davacının ise Samsun 2.İş Mahkemesi’nin 2015/473 E sayılı dosyasında devam eden hizmet tespiti davası sırasında davalı şirketin ihyası davası açılması için taraflarına süre verildiğinden bahisle işbu şirketin ihyasını talep ettiği anlaşılmaktadır.
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün yazı cevabından, 15816 sicil numarasında kayıtlı davaya konu …’nin 30/12/2012 tarih 28513 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin” tebliğe göre, şirketin 17/06/2013 tarihinde resen silindiği tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK’ nun geçici 7.maddesinin 15 bendine göre “ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir. İhyası istenen şirketin kaydı 17/06/2013 tarihinde resen silinmiş olup dava tarihi itibarıyla 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği tespit edilmiş ise de TTK’nun geçici 7/2 maddesine göre davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükmü uygulanması mümkün değildir.
Dosya kapsamından davacı tarafından ihyası istenen şirket aleyhine açılan tespit davasının tarihinin ilk açılış tarihinin 13/09/2005 olduğu, yani şirketin Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından terkin edildiği tarihi itibarıyla davalı sıfatıyla devam eden dosyasının bulunduğu, dolayısıyla TTK’nun geçici 7.madde hükümlerine göre resen terkin edilmesinin yasal olmadığı anlaşılmakla ve davanın açılmasında davacının menfaati bulunduğundan işbu davanın kabulü ile ihyası istenen şirketin davacının açtığı ve halen Samsun 2.İş Mahkemesinin 2015/473 esasına kayıtlı dava dosyası ve bu dosya sebebiyle yapılacak işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay 11.H.D.’nin 19/09/2018 tarih 2018/3714 esas 2018/5439 karar sayılı; Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 11.H.D.’nin 2018/83 Esas 2018/298 Karar sayılı örnek ilamı)
TTK’nun 547.maddesine göre tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması halinde tasfiye memurunun atanması gerekecektir. İhyası istenen şirket 6102 sayılı yasanın TTK’nun geçici 7/15. Maddesine dayanılarak resen terkin edilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere hakkında açılmış dava varken terkin işlem yapılması aynı yasanın geçici 7.maddesine aykırı olup esasen tasfiyesi de yapılmadığından ve yapılacak tasfiye işlemi de yasaya uygun olmayacağından yalnızca taraf teşkilinin sağlanması bakımından ihya kararı verilmesi ile yetinilmiş, tasfiye memuru atanması gerekmemiştir. (Yargıtay 11.H.D.’nin 19/09/2018 tarih 2018/3714 esas 2018/5439 karar sayılı örnek ilamı)
Ticaret sicil müdürlüğü tarafından ihyası istenen şirketin resen terkininden önce 30/12/2012 tarih 28513 sayılı resmi gazetede yayınlanan “Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin” tebliğin 13.maddesine göre, ihyası istenen şirkete ve şirket müdürüne ihtar gönderilerek şirketin davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davası bulunup bulunmadığının bildirilmesi istenmiş, gerekli ilanlar yapılmış, ancak İş Mahkemesinde tespit davası olduğuna dair herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır, bu durumda diğer şartlarında gerçekleşmesi sebebiyle ihyası istenen şirketin ticaret sicilden terkinine karar verilmesi sebebiyle ticaret sicil müdürlüğünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, bu sebeple dava açılmasına da sebebiyet verilmediği anlaşılmakla, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamış, ihyası istenen şirket temsilcileri ise ticaret sicil müdürlüğünün usulüne uygun ihtarına rağmen yasal eksiklerin yerine getirmediği, şirket hakkında açılmış bir dava olduğunu bildirmediğinden işbu davanın açılmasında kusurlu görülmekle vekalet ücreti ve yargılama giderinden sorumlu tutulmuş, şirket hakkındaki iflasın da kapatıldığı ve kararın da kesinleştiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğünün 15816 sicil numarasında kayıtlı ”…’nin ”Samsun İş Mahkemesi’nin 2015/473 esas sayılı dosyasında yapılacak işlemlerle sınırlı olmak üzere İHYASINA,
2-Ek tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına,
3-Kararın Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından tescil ve ilanına,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 2.725,00TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı ticaret sicil müdürlüğü yasal hasım konumunda bulunduğundan ve davanın açılmasına sebebiyet vermediği anlaşılmakla aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgiliye iadesine,
Dair, davacı ve davalı ticaret sicil müdürlüğü vekili ve Davalı şirket yetkilisi …’ın yüzüne karşı mahkememiz gerekçeli kararının taraflara tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
03/04/2019

Başkan

Üye

Üye

Katip TASHİH ŞERHİ

Mahkememizin hükmünün 1 nolu ara kararında Samsun İş Mahkemesi ibaresinin Samsun 2.İş Mahkemesi olarak tashihine, HMK 305. maddesi gereğince karar verilmiştir.12/04/2019

Başkan Üye Üye Katip