Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/498 E. 2019/124 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/498 Esas – 2019/124
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/498 Esas
KARAR NO : 2019/124 Karar

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLLERİ :
DAVALILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/07/2018
KARAR TARİHİ : 07/02/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 07/02/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili 20/07/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; dava dışı …’ın 01/02/2014- 31/05/2016 ile 16/06/2016-12/06/2017 tarihleri arasında davacının güvenlik işini üstlenen davalı şirketlerde çalıştığını, dava dışı işçiye asıl iş veren olarak kıdem tazminatı ve damga vergisi ödemesi yapıldığını, taraflar arasında imzalanan sözleşme ve teknik şartnameler, iş kanununun 2. Maddesi ve Türk Borçlar Kanunun 162 ve devamı maddeleri uyarınca davacı tarafından ödenen bedelin davalı şirketlerce ödenmesi gerektiğini belirterek, ödenen bedelin davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili 19/09/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, taraflar arasında yetki sözleşmesi yapılarak … Mahkemelerinin yetkili kılındığını, iş kanunu hükümlerine göre işçiye yapılacak ödemelerden asıl işveren ve alt işverenin müteselsil sorumlu olduğunu, rücuya dair hüküm bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşme ile sözleşmeye dayanak teknik şartnamelerde rücuya dair hüküm bulunmadığını, kıdem tazminatının ihale bedeli arasında yer almadığını, ilgili yönetmelik ve sayıştay kararlarına göre de kıdem tazminatından asıl işverenin sorumlu olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller, dellilerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava dilekçesi ekinde ödemeye ilişkin belgeler, davalı şirketler ile davacı idare arasında 2013-2017 yılları arasında imzalanan sözleşme ve şartnameler, davalı şirket kayıtları, … Kayıtları, SGK kayıtları sunulmuştur.
… Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 01/08/2018 tarihli cevabi yazısı ekinde dava dışı işçiye ait hizmet döküm, işe giriş çıkış bildirgeleri ile işyeri ünvan listesi gönderilmiştir.
Dava, dava dışı işçiye kıdem tazminatı olarak ödenen bedelin taraflar arasında imzalan sözleşme gereğince davalı şirketlerden rücuen tahsili talebidir.
Tüm dosya kapsamına göre; kamu ihale kanununa istinaden düzenlenen ihaleler sonucu taraflar arasında özel güvenlik hizmet alımına ilişkin sözleşmeler düzenlendiği, hizmet alımına dair sözleşmeye istinaden davalılar tarafından davacı uhdesinde istihdam edilen dava dışı …’ın 01/02/2014- 31/05/2016 ile 16/06/2016-12/06/2017 tarihleri arasındaki çalışmasına istinaden davacı tarafından ödenen kıdem tazminatı ve damga vergisi bedelinin davalılardan rucüen tahsili için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dava ve cevap dilekçelerine göre dosyadaki uyuşmazlık mahkememizin yetkili olup olmadığı, davacının asıl işvereni ve davalıların alt işvereni bulunduğu dava dışı …’a ödenen kıdem tazminatı ve damga vergisinden davalıların sorumlu olup olmadıkları, sorumlu iseler miktarı ” noktalarındadır.
Taraflar arasında imzalanan ve dosyaya sunulan … Alımına Ait Sözleşmeler incelendiğinde, sözleşmelerde “Bu sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü anlaşmazlığın çözümünde … Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.” hükmünün bulunduğu görülmüştür.
Öncelikle davalının süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesindeki yetki ilk itirazı yönünden değerlendirme yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmü mevcut olup 18. maddesinde yetki sözleşmesinin geçerlilik şartları düzenlenmiştir. HMK’nın 17. Maddesindeki yetki sözleşmeleri kamu düzenine ilişkin olmayan kesin yetkidir. Taraflarca ileri sürülmedikçe Mahkemece resen değerlendirmeye alınmayacaktır.
Eldeki davada davalı tarafından süresinde sunulan cevap dilekçesinde mahkememizin yetkisine itiraz edildiği, davalının yetki itirazından vazgeçmediği, davacının kamu tüzel kişisi, davalının tacir olduğu, yetki sözleşmesinin HMK’nın 18. Maddesine göre geçerli olduğu, yetki sözleşmesinde … Mahkemelerinin yetkili kılındığı ve yetki sözleşmesinden genel yetkili mahkemelerin yetkisinin devam edeceğinin anlaşılamadığı, taraflar arasında çıkabilecek uyuşmazlıklarda … Mahkemelerinin münhasır yetkili olduğu gözetilerek Mahkememizin yetkisizliği ile … Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE
2-Davaya bakmakta yetkili mahkemenin … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
HMK’nın 20/1 maddesi gereğince kararın kesinleşmesi ve iki haftalık başvurusu süresinde talep halinde dava dosyasının belirtilen yetkili mahkemeye gönderilmesine, aksi taktirde dosyanın ele alınarak Açılmamış Sayılması hususunda karar verileceğinin ihtarına,
3.HMK’nın 331/2 maddesi de gözetilerek harç ve yargılama giderlerinin iki haftalık başvuru süresi içerisinde talep olması halinde görevli mahkemede gözetilmesine, bu süre içerisinde başvuru olmaması halinde ise, HMK 20/(1) son cümlesine göre daha sonra talep halinde gerektiğinde mahkememizce karar verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yoluna başvurma hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı. 07/02/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.