Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/276 E. 2019/243 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/276 Esas – 2019/243
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/276 Esas
KARAR NO : 2019/243

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….
VEKİLİ :
DAVALI : …. –
VEKİLİ :
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 18/04/2018
KARAR TARİHİ : 12/03/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ: 04/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM : Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın … şubesinde çek hesabı bulunan dava dışı keşideci …, keşide yeri Samsun, 30/07/2016 vade tarihli … seri numaralı çeki müvekkiline keşide ederek borca karşılık olmak üzere müvekkiline verildiğini, ilgili çekin süresi içinde bankaya ibraz edildiğini, çekin karşılığının olmadığını, karşılıksız çıkan çek için davalı bankaya, sorumluluk tutarının ödenmesi hususunda başvuru yapıldığını, davalı bankanın başvuruyu reddettiğini, davalı bankanın red cevabı yazısında dava dışı keşideci şirket hakkında Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/393 sayılı 12/04/2016 tarihli kararı ile verilen tedbir kararını dayanak olarak göstermiş olduğunu, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğunu, tedbir kararı olsa bile bankanın yasal sorumluluğunun yerine getirmesinin zorunlu olduğunu, bu nedenle banka sorumluluk tutarının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya konu edilen çekin keşidecisi olan … ne Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/393 esas sayılı kararı ile kayyum atandığını, ve şirket hakkında 19/04/2016 tarihinde tedbir kararı verildiğini, davaya konu çekin 30/07/2016 tarihli olduğunu ve keşideci şirket hakkında verilen tedbir kararından sonra keşide edildiğinin sabit olduğunu, bu nedenle söz konusu çekin bankaya ibraz edildiği anda işlem güvenliği açısından kontrol edildiğini, çek üzerinde kayyum onayı görülmediğinden davacı şirketin talebinin müvekkili banka tarafından yerine getirilemediğini, yapılan işlemde hukuka aykırı bir durum bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/28246 esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklısının davacı …, borçlusunun … olduğu, borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatılığı, 30/07/2016 vade tarihli … seri numaralı 19.000,00 TL bedelli çekin dayanak olarak gösterildiği görüldü.
2-Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/393 esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının … olduğu, 12/04/2016 tarihinde iflasın ertelenmesine ilişkin dava açılmış olduğu, mahkemece 12/04/2016 tarihli tensip tutanağı ile Av. … ve Mali Müşavir …’ nun şirketin yönetim kurulu kararlarının onaylanması için kayyum olarak atanmalarına, şirketin borç altına girmesine sebep olacak şekilde kambiyo taahhüdünde bulunması veya kambiyo senedi tanzimi hususunda öncelikle kayyumlardan onay alınmasına dair karar verilmiş olduğu görüldü.
3-Bankacı bilirkişi tarafından hazırlanarak dosyamıza sunulan 21/01/2019 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; dava konusu çeke ilişkin olarak bankanın sorumlu olduğu tutarın 1.290,00 TL olduğunu, bankanın teminat miktarını ödeme zorunlu olup olmadığı hususunda yapılan değerlendirmede, bankanın kayyum onayı olmadan ödeme zorunluluğunun bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE:
Dava, davalı banka tarafından ödenmeyen banka sorumluluk bedellerinin tahsiline ilişkin açılmış alacak davasıdır.
Somut olayda uyuşmazlığın … … Şubesine ait Keşidecisi … olarak gözüken 30/07/2016 vade tarihli 19.000,00 TL bedelli … numaralı çeke ilişkin olarak, keşideci hakkında bulunan Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/393 esas sayılı dosyasından verilen tedbir kararı gereğince bankaca sorumluluk tutarının ödeme yapılmaması hususu noktasında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizce öncelikle dava dışı şirket hakkında verilen tedbir kararının mahiyetinin tespiti amacıyla yine mahkememizin 2016/393 esas sayılı dosyası incelenmiş, yapılan incelemede, davacının … olduğu, 12/04/2016 tarihinde iflasın ertelenmesine ilişkin dava açılmış olduğu, mahkemece 12/04/2016 tarihli tensip tutanağı ile Av. … ve Mali Müşavir …’ nun şirketin yönetim kurulu kararlarının onaylanması için kayyum olarak atanmalarına, şirketin borç altına girmesine sebep olacak şekilde kambiyo taahhüdünde bulunması veya kambiyo senedi tanzimi hususunda öncelikle kayyumlardan onay alınmasına dair karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına göre bankanın çek sorumluluk bedelini ödeme zorunluluğu bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise miktarının tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek dosyamız bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, ve bilirkişi tarafından hazırlanan 21/01/2019 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; dava konusu çeke ilişkin olarak bankanın sorumlu olduğu tutarın 1.290,00 TL olduğunu, bankanın teminat miktarını ödeme zorunlu olup olmadığı hususunda yapılan değerlendirmede, bankanın kayyum onayı olmadan ödeme zorunluluğunun bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu edilen çekin Samsun Asliye Ticaret Mahkemesince verilen tedbir kararından sonra keşide edilmiş olduğu sabit olmakla, bu kambiyo taahhüdüne ilişkin olarak alınan karar gereğince kayyum onayı bulunmadığından taahhüdün geçerli olmadığı, davalı bankanın bankalarına ibraz edilen davaya konu çek için kayyum onayı olup olmadığını, basiretli bir tacirin gösterdiği dikkat ve özeni göstererek kontrol ettiği sabit olup davalı bankanın davacının zararına kötü niyetli ve kasıtlı şekilde hareket ettiğine dair dosyada somut bir delilin olmadığı bilakis davalı bankanın Türk Ticaret Kanunun 812 maddesinin kendisine yüklediği yükümlülüğe uygun davrandığı sonuç ve kanaatine varılarak davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
Harçlar :
Alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
Yargılama giderleri :
a)Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
b)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Vekalet ücretleri :
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 1.290,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine.
Sair hususlar :
a)Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
b)Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine.
Dair, kesin kararın davacı vekilinin yüzünde davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.12/03/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-imza ile imzalanmıştır.