Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/197 E. 2019/417 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/197 Esas – 2019/417
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/197
KARAR NO : 2019/417

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :

VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2018
KARAR TARİHİ : 30/04/2019
KARARIN YAZ. TARİH : 20/05/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İddia ve savunmaların özeti;
Davacı vekili 16/03/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile dava dışı … arasında akdedilen Kredi Çerçeve Sözleşmelerine istinaden adı geçen şirkete kredi kullandırıldığını, davalıların sözleşmeyi kefalet sözleşmesi kapsamında dava dışı şirketin kullandığı tüm krediler için 100.000,00TL tutarına kadar müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için Samsun 9 icra Müdürlüğünün 2018/20399 esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili 11/04/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davada takip öncesi temerrüdün gerçekleşmediğini, davacı bankanın itiraz konusu takip öncesi borçlu … hakkında 26/02/2018 tarihli Samsun 9 İcra Müdürlüğünün 2018/20120 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığnı, ipotek konusu taşınmazların mülkiyetinin şirket müdürü … adına kayıtlı olduğunu, 27/02/2018 tarihli Samsun 9. İcra Müdürlüğünün 2018/20399 Esas sayılı dosyasından başlatılan takibin mükerrer olduğunu, Genel Kredi Sözleşmesinin genel işlem şartı niteliğinde olan faize ilişkin hükümlerin hükümsüz olduğunu, kefillerin eş rızalarının alınmadığı ve davalıların kefaletinin geçersiz olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller, delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Mahkememizin 2018/149 D.iş -149 Karar sayılı ihtiyati haciz kararı,
Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2018/20399 sayılı dosyası,
Beşiktaş 17. Noterliğinin 05/09/2017 tarih ve 25201 yevmiye nolu ihtarnamesi,
Davalılar vekilinin cevap dilekçesi ekinde sunduğu, Samsun 6. Noterliğinin 15/02/2018 tarih ve 04203 yevmiye numaralı ihtarnamesi,
… Bankası Şube Operasyonları Daire Başkanlığından gönderilen ve içerisinde dava dışı şirket ve davalıların hesaplarına ait hesap ekstreleri ve kullandırılan kredilere ilişkin bilgi ve belgelerin bulunduğu CD,
Samsun İcra Müdürlüğünün 2018/20120 Esas sayılı dosyası,
… Bankası … Şubesinden gönderilen, kredi çerçeve sözleşmesi, hesap ekstresi, ödeme dekontları, ödeme planı, faiz genelgesi, ihtarname,
Mahkememizce bankacı bilirkişi …’ten aldırılan 28/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporu.
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklı başaltılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından davalılar aleyhine Samsun 9. İcra Müdürlüğünün 2018/20399 sayılı dosyası üzerinden Mahkememizin 2018/149 D.iş sayılı ve 22/02/2018 tarihli ihtiyati haciz kararı da ibraz edilmek suretiyle banka alacağına dayalı genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, süresi içerisinde borca itiraz edilmesi sebebiyle takibin durduğu, davacının ise itirazın iptali talebiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.
İcra dosyası incelendiğinde; alacaklının … Bankası, borçluların … olduğu, 160.667,49 TL asıl alacak, 348,11 TL işlemiş faiz, 78,00 TL pos aidatı, 100,20 TL ihtiyati haciz masrafı, 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 161.678,80 TL üzerinden, ayrıca 13.590,00 TL çek yasal sorumluluk bedelinin deposu amacıyla 26/02/2018 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, borcun sebebinin Noter ihtarnamesi, hesap özeti ve kredi çerçeve sözleşmesi olarak belirtildiği, itirazın ”ödeme yapılması sebebiyle temerrüdün oluşmadığı, noter ihtarnamesinin kötü niyetli keşide edildiği, faiz oranının TBK’nın 20. maddesine göre genel işlem şartı niteliğinde olduğundan borçlularca kabul edilmediği” gerekçeleriyle borcun tamamına ilişkin olduğu görülmüştür.
Davalıların icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesi, dava ve cevap dilekçelerine göre dosyadaki uyuşmazlık Samsun 9. İcra Müdürlüğünün 2018/20399 sayılı dosyasından başlatılan icra takibinin Samsun İcra Dairesinin 2018/20120 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip ile mükerrer olup olmadığı, davalıların kefaletlerinin eş rızasının bulunmaması sebebiyle geçerli olup olmadığı, genel kredi sözleşmesindeki faize ilişkin hükümlerin genel işlem şartı niteliğinde olup olmadıkları, buna göre bankanın talep edebileceği alacak miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Bankacı bilirkişi tarafından hazırlanan 28/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporu ile dosyamız arasına davacı banka tarafından sunulan sözleşme, kredi kullandırım belgeleri, hesap özetleri ve banka kayıtlarına göre ”takip dayanağının 13/05/2013 ve 03/03/2015 tarihli genel kredi sözleşmeleri olduğu, kredi sözleşmelerinin esas borçlusunun dava dışı … olduğu, 13/05/2013 tarihli sözleşme tutarının 1.500.000,00-TL, 03/03/2015 tarihli sözleşme tutarının 1.000.000,00 TL olduğu, bu kredi sözleşmelerine göre 30/12/2016 tarihinde 184.545,09 TL taksitli ticari kredi ve çek kredisi kullandırıldığı, hesabın 28/08/2017 tarihinde kat edildiği, davalıların 12/09/2017 tarihinde temerrüde düştükleri, davalı kefiller …’ın kefalet limitinin 13/05/2013 tarihli sözleşme için 1.500.000,00-TL, 03/03/2015 tarihli sözleşme için 1.000.000,00 TL olduğu, genel kredi sözleşmesinde kefilden çek sorumluluk bedelinin depo edilmesinin talep edilebileceğine dair ayrıca bir düzenleme bulunmadığı, sadece kredi sözleşmesinin asıl borçlusu olan dava dışı şirketten takip tarihinde nakde dönüşmemiş 13.590,00TL çek sorumluluk bedelinin deposunun talep edilebileceği, genel kredi sözleşmesinin 5/1 ve 4/2 maddelerindeki düzenleme gereği … Bankası 06/06/2017 tarihli 2622 genel mektubun 1516. Maddelerine göre belirlenmesi gereken icra takibine konu taksitli ticari kredi yönünden akdi faiz oranının yıllık %15,05, gecikme faizi oranının da yıllık %39 olduğu, hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar geçen sürede akdi faiz uygulanmak suretiyle kat tarihine kadarki faiz borcunun hesap edildiği, bu faiz borcu ile asıl kredi borcu kapitalize edilerek bulunacak toplam alacağa temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizi uygulanmak suretiyle ve davalılarca yapılan taksit ödemeleri de dikkate alınarak takip tarihindeki alacağın belirlendiği” belirtilerek önce dava dışı asıl borçlu şirket yönünden hesaplama yapılmış, hesaplanan borcun kefillerin kefalet limitlerinin altında kaldığı belirtilmiştir.
Genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi ve tüm dosya incelendiğinde bilirkişi tarafından temerrüt tarihinin doğru belirlendiği, buna göre hesaplamanın doğru yapıldığı, dosya arasına alınan 2010,2014 tarihlerine ilişkin ticaret sicil gazetesi sayfalarının incelenmesinde davalıların kredi asıl borçlusu şirketin ortakları bulunduğu, bu sebeple 6098 sayılı TBK’nın 584/3 maddesi gereğince davalıların ortakları bulunduğu şirketin borçlarına kefil olmaları için eş rızasının aranmadığı, davalılar tarafından ortaklıktan ayrıldıkları yönünde bir iddianın da ileri sürülmediği, davalı kefillerin kefaletlerinin geçerli olduğu, bankanın talep ettiği alacak tutarının kefalet limitinin altında kaldığı, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu kabul edilerek raporda yapılan kredi hesaplamaları gibi davacının davalılardan hüküm kısmında belirtildiği kadar alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Çek depo bedeli yönünden bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere sözleşmede kefiller yönünden çek depo talebiyle ilgili açık hüküm bulunmadığından davalı kefillerin sorumluluğunun şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla çek depo talebinin reddi gerekmiştir.
Hükmedilen nakdi alacak likit kabul edilmekle %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde yıllık %39,00 temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
Her ne kadar davalılarca genel kredi sözleşmesindeki faize ilişkin hükümlerin 6098 sayılı TBK’nın 20. maddesinde düzenlenen genel işlem şartı niteliğinde olduğu belirtilmiş ise de davacı banka tarafından dosyaya sözleşme öncesi bilgilendirme ve mutabakatlarının sunulduğu, bu bilgilendirme ve mutabakat evraklarında kredi asıl borçlusu tarafından teslim alındığına ilişkin kaşe ve imza bulunduğu, kredi asıl borçlusu şirketin ortakları olan davalılarca bu imzalara itiraz edilmediği, sözleşme öncesi bilgilendirme formlarında kredi faizine ilişkin açık düzenlemenin bulunduğu anlaşıldığından ve TTK’nın 8.maddesine göre ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirlenmesi mümkün olduğundan davalıların faiz oranının genel işlem şartı niteliğinde olduğu ve hükümsüz olduğu yönündeki itirazları yerinde görülmemiştir. Ayrıca davalılar tarafından Samsun İcra Dairesinin 2018/20120 sayılı dosyasından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinin eldeki davaya konu genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine konu alacak yönünden mükerrer olduğu iddia edilmiş ise de Samsun İcra Dairesinin 2018/20120 sayılı dosyasının incelenmesinde … Bankası tarafından dava dışı kredi asıl borçlusu şirket hakkında ipoteği paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, taşınmazların malikinin … olduğu takibin derdest olduğu, henüz ipoteklerin paraya çevrilmediği, eldeki davaya konu Samsun 9. İcra Müdürlüğü’nün 2018/20399 sayılı dosyasındaki takip talebinde “Samsun 9. İcra Müdürlüğünün 2018/20120 sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür etmemek” kaydının bulunduğu anlaşılmış, İİK’nın 45.maddesindeki önce rehne başvuru zorunluluğu kredi asıl borçlusu tarafından rehin verilmesi halinde geçerli olduğundan, alacaklı bankanın, kredi sözleşmesinde müşterek müteselsil borçlu ve kefil sıfatı taşıyan davalılar aleyhine rehine başvuru şartı olmaksızın BK’nun 487/1. maddesine dayanarak ilamsız icra takibi başlatmasına engel bir durum bulunmadığı gözetilerek davalıların mükerrir takip başlatıldığı iddiası da yerinde görülmemiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-a) Nakdi krediler yönünden açılan davanın kabulü ile davalıların Samsun 9. İcra Müdürlüğünün 2018/20399 esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine itirazlarının 160.667,49 TL asıl alacak, 348,11TL işlemiş faiz, 78,00TL diğer asıl alacak, 100,20 TL ihtiyati haciz masrafı, 485,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 161.678,80TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
b-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %39 temerrüt faizi uygulanmasına
c-Kabul edilen nakdi alacağın 161.678,80 TL sinin %20 si oranında 32.335,76 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Gayri Nakdi alacak (çek depo bedeli) talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince nakdi kredi alacağı yönünden alınması gereken 11.044,27 TL karar ilam harcından peşin alınan 2.993,16 TL’nin mahsubu ile bakiye karar ilam harcı olan 8.051,11 TL’ nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvurma harcı ile peşin karar ilam harcı olarak yatırılan 2.993,16 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince nakdi alacak talebi yönünden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 15.650,73 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden ve red sebebi aynı olduğundan yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince gayri nakdi alacak talebi yönünden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Davacı tarafından ödenen 168,00 TL tebligat ve posta gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 668,00TL yargılama giderinden kabul/red oranına göre hesaplanan 616,20 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafça yapılan 11 TL yargılama giderinden kabul ve red edilen miktara göre hesaplanan 0,86 TL’nin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, kalan kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
9-Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine,
10-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde, müracaat etmeleri halinde kalemde, müracaat etmemeleri halinde dosyaya hesap numarası bildirmiş ise hesaba aktarmak sureti ile, hesap numarası da bildirilmemiş ise masrafı gider avansından karşılanmak sureti ile PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.30/04/2019

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır.