Emsal Mahkeme Kararı Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/195 E. 2019/163 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/195 Esas – 2019/163
T.C.
SAMSUN
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/195
KARAR NO : 2019/163

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLİ :
DAVALI : …,
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 28/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/02/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı bankanın Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2017/122999 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile müvekkili aleyhine takip başlattığını, müvekkilinin davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, borcunun yarısını ödedikten sonra ekonomik durumunun kötüye gitmesinden dolayı kredi borcunun diğer yarısını ödeyemediğini, davalı bankanın ise sanki hiç ödeme yapılmamış gibi borcun tamamı üzerinden ilamsız icra takibine geçtiğini, yapılan işlemin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2017/122999 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile müvekkili aleyhine başlatılan takipte müvekkilinin takip miktarı kadar borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davacının işbu menfi tespit davasını kısmi şekilde açmasında hukuki yarar şartı bulunmadığını, davacının kredi borcuna ilişkin herhangi bir ödeme yapmadığını, icra takibine süresi içerisinde itiraz etmediğini, takibe konu senet kredi geri ödeme aracı olarak davacı tarafından müvekkil bankaya verildiğini, davacının senetteki imzasına itiraz etmediğini beyanla mesnetten yoksun davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER :
1-Samsun İcra Müdürlüğünün 2017/122999 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı banka tarafından davacı aleyhine, 12/09/2017 vade tarihli, 11.000,00-TL bedelli, 04/01/2016 tanzim tarihli senede istinaden, 16/09/2017 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile 11.000,00-TL asıl alacak, 11,75-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.011,075- TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 19/10/2017 tarihinde davacı borçluya tebliğ edildiği, davalının adresinde 03/01/2017 tarihinde haciz tutanağı düzenlendiği, İİK 82/3.Mad. gereği aile bireyleri için luzumlu ev eşyası dışında, 2. Ekonomik değeri bulunan mal olmadığından, haczi kabil mal bulunmadığı belirtilerek, hacze son verildiğinin belirtildiği görülmüştür.
2-14/11/2018 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; Davacı …’in davalı … alacağının olmadığı, 04/01/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde esas borçlu …’in kefalet imzası bulunduğu ve bu imzasına itirazının olmadığı bundan ötürüde kullandığı krediden dolayı sorumluluğunun olduğu, davacının çekmiş olduğu 10.000,00 TL bedelli 36 ay vadeli taksitli kredinin 13. Taksitini ödediği geri kalan taksitleri ödemediği, ödenen taksitler düşüldükten sonra davalının 06.02.2017 tarihi itibariyle davacı esas borçlu … den 8.179,29 TL alacaklı olduğu, davalı banka tarafından takip sonrası için asıl alacak tutarına takip tarihinden tahsil tarihlerine kadar, yıllık %28,62 oranında temerrüt faizi ile faizin % 5 i kadar gider vergisinin talep edilebilecekiken, talepte bağlılık ilkesi gereği %9,75 oranında temerrüt faizi ile faizin %5 i kadar gider vergisinin talep edilebileceğinin belirtildiği görülmüştür.
3-04/01/2016 tarihli 100.000,00 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi,
4-Tüm dosya kapsamı ve sair belgeler
KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE:
Dava, Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2017/122999 Esas sayılı dosyasındaki takibe konu bonolardaki imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunun tespitine ilişkin açılmış menfi tespit davasıdır.
Somut olayda uyuşmazlık takibe konu senedin davacının banka ile imzalamış olduğu 04.01.2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde aynı tarihte kullanmış olduğu 10.000 TL meblağlı Kart Eşit taksitli nakit TP taksitli kredinin ödenmemesi halinde bankaca kredi geri ödeme amacıyla alınıp alınmadığı, bankaca kredi geri ödeme amacıyla alınmış ise davacının takip tarihi itibariyle davalı bankaya olan borcunun miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde takibe konu senedin davacıdan kredi ödeme gereği aracı olarak alındığını beyan etmiş olup bu beyan doğrultusunda davalının takip tarihi itibariyle davacıdan talep edebileceği miktarın hesaplanması amacıyla dosyamızın bankacı bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından dosyamıza sunulan 14/11/2018 Tarihli rapor incelendiğinde; davacı ile davalı banka arasında 04/01/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını davacının bu sözleşmede imzasının bulunduğu ve bu imzasına itirazının olmadığı, davacının 04.01.2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde aynı tarihte bankadan 10000 TL meblağlı Kart Eşit taksitli nakit TP taksitli kredi kullandığı kullandığı bu kredinin geri ödeme aracı olarak takibe konu senedi bankaya imzalayarak verdiği, davacının çekmiş olduğu 10.000,00 TL bedelli 36 ay vadeli taksitli kredinin 13 taksitini ödediği geri kalan taksitleri ödemediği, ödenen taksitler düşüldükten sonra davalının 06.02.2017 tarihi itibariyle davacı esas borçlu …’den 7072,36 TL asıl alacak 1054,22 TL işlemiş faiz ve 52,71 TL BSMV olmak üzere toplam 8.179,29 TL talep edilebileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Yapılan soruşturma sonucu toplana delilerden; davalı bankanın davacıdan son taksidin ödendiği tarih olan 06.02.2017 tarihi itibariyle 7072,36 TL kredi alacağı bulunduğu sabittir. Davalı banka takip talebinde davalıdan 11,75 TL faiz alacağı talebinde bulunmuş olup davacının bankaya olan asıl borcu ve bankanın faiz talebi dikkate alındığında takip tarihi itibariyle davacının davalı bankaya toplam 7084,89 TL borçlu olduğu dolayısıyla 3915,89 TL borçlu olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bu doğrultuda davacının Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2017/122999 E.sayılı dosyasındaki takipten ve takibe dayanak borçlusu …, lehtarı … olan, 11.000,00 TL bedelli, 04/01/2016 tanzim tarihli, 12/09/2017 vade tarihli senetten dolayı 3.915,89 TL borçlu olmadığının tespitine şeklinde karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVACININ DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile,
Davacının Samsun 9.İcra Müdürlüğünün 2017/122999 E.sayılı dosyasındaki takipten ve takibe dayanak borçlusu …, lehtarı … olan, 11.000,00 TL bedelli, 04/01/2016 tanzim tarihli, 12/09/2017 vade tarihli senetten dolayı 3.915,89 TL borçlu olmadığının tespitine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Harçlar :
Alınması gerekli 267,49 TL harçtan peşin alınan 188,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 79,49 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına.
Yargılama giderleri :
a)Davacı tarafça yapılan başlangıçta ödenen başvurma harcı 35,90 TL, müzekkere ve tebligat gideri 98,00 TL ve bilirkişi ücreti 400,00 TL olmak üzere toplam 533,90 TL yargılama giderinden kabul miktarına göre hesaplanan 190,06 TL davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
b)Davalı tarafından yapılan 14,00 TL yargılama giderinden red miktarına göre hesaplanan 9,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
c)Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 267,49 TL peşin harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Vekalet ücretleri :
a)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince hesaplanan 2,725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine.
b)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince red miktarına göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine.
Sair hususlar :
a)Kararın talep halinde Yazı İşleri Müdürü tarafından taraflara tebliğine.
b)Kullanılmayan gider avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine.
Dair, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Samsun Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzünde verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı.19/02/2019

Katip
¸

Hakim
¸

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-imza ile imzalanmıştır.